Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

(yeni 727 md.) maddesinin son fıkrasına göre, taşınmaz üzerinde kanalet geçirilmesi ile davalılar lehine irtifak hakkı kurulmuş sayılacağından, bu nedenle sadece mecra hakkı karşılığı bedelin tazminat olarak talep edilebileceği, taşınmaza müdahalenin önlenmesinin istenemeyeceği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmesi üzerine; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, çaplı taşınmaza elatmanın önlenmesi ve kal istemine ilişkindir. Hemen belirtilmelidir ki; 4721 sayılı TMK'nin 727. maddesi hükmü uyarınca su, gaz, elektrik vb'nin mecraları, işletmenin bulunduğu taşınmazın dışında olsalar bile aksine bir düzenleme olmadıkça o işletmenin eklentisi ve işletme malikinin malı sayılır. Komşuluk hukukunun gerektirdiği hâller dışında bir taşınmazın böyle bir mecra ile aynî hak olarak yüklenmesi, ancak bir irtifak hakkı kurulması suretiyle olabilir....

    Hal böyle olunca, mecra hakkı tesisi yönünden Mahkemenin görevsizliğine karar vermek gerekirken Mahkemece görev hususu nazara alınmadan işin esası hakkında hüküm kurulması isabetsiz temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde bulunduğundan kabulü ile hükmün BOZULMASINA, 03.11.2008 gününde oybirliğiyle karar verildi....

      Kaynak ile davacı taşınmazı arasındaki arkın zemin üzerindeki konumu mahkemece gözlenmiş, davalıya ait 165 parsel dışında mülkiyeti sonradan davaya katılanlar ... ... , ..., ... adlarına kayıtlı bulunan 690 ve 691 parseller üzerinden de geçtiği görülmekte mahkemece adları geçen bu kişiler ortada bir talep ve katılım dilekçesi de olmadığı halde kendilerine davetiye çıkarılmak üzere davaya çağrılmışlar ve bu aşamadan sonra, men’i müdahale davası olan eldeki dava mecra hakkına ilişkin dava varmış gibi yürütülüp sonuçlandırılmıştır. Mahkemenin verdiği son hüküm mecra hakkı kurulması hakkındadır. Eldeki dava münhasıran men’i müdahale istemi ile sadece bir kişi davalı gösterilmek suretiyle açılmış, maddi olayın anlatılış biçimi de bunun dışında bir yoruma müsait bulunmadığına göre davanın kendi seyri içerisinde men’i müdahale istemine bağlı kalınarak çözümlenmesi gerekir....

        Mahkemece, davacının mülkiyetindeki 1470 parsel içerisinde kalan su arkının davalılar tarafından açılmış olduğu, tapu kaydının iptaline yahut su yolu mecra irtifakı tesisine ilişkin dava açılmadığı, 3091 sayılı Yasa uyarınca idare makamınca verilen men kararının bu anlamda hüküm ifade etmediği gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir. Karar, davalılar tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi ...'nın raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp, düşünüldü. -KARAR- Dosya içeriğine, toplanan delillere, hükmün dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalıların aşağıda belirtilen husus dışındaki temyiz itirazları yerinde değildir, reddine....

          Mahkemece dava kabul edilmiş, hükmü davalı temyiz etmiş, karar dairemizin 05.10.2006 günlü ilamıyla özellikle kurulacak mecra hakkını davalı taşınmaz bütünlüğünü bozmayacak biçimde tesis edilmesi gerektiğine işaret edilerek bozulmuştur. Mahkemece bozmaya uyulmuş, önceki hüküm gibi karar kurulmuştur. Hükmü, davalı 140 parsel maliki temyiz etmiştir. Mecra irtifakına ilişkin davaların davalının maliki olduğu taşınmazda mülkiyet hakkına bir sınırlandırma getireceği tartışmasızdır. Mecra irtifak hakkı tesisine ilişkin davalar taşınmaz mülkiyetini sınırlayan bir irtifak hakkı olmakla birlikte, özünü komşuluk hukukundan alır. Bunun doğal sonucu olarak mecra geçiş yeri saptanırken komşuluk hukuku ilkeleri gözetilmelidir....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Dava; çekişmeli taşınmaz üzerinde mecra hakkı kurulması istemine ilişkin olmakla, 2797 sayılı Yargıtay Kanunu'nun Geçici 14. maddesi ve Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulu'nun 2015/8 sayılı iş bölümü kararı uyarınca temyiz inceleme görevinin Yargıtay 14. Hukuk Dairesine ait bulunması nedeniyle görevli Dairenin belirlenmesi bakımından dosyanın, 6644 sayılı Kanunla değişik 2797 sayılı Yargıtay Kanunu'nun 60/2 maddesi uyarınca Hukuk İş Bölümü İnceleme Kurulu'na GÖNDERİLMESİNE, 27.04.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....

              Yargıtay Hukuk Genel Kurulu'nun 25.01.1994 gün ve 1- 386/25 sayılı kararında açıklandığı üzere "Yasanın 653.maddesinde açıkça belirtildiği gibi, irtifak sözleşmesine konu edilen mecra açıkta tesis olunmuş ise, bu takdirde (sözleşmenin yapılması) ve mecranın açıktan geçirilmesiyle irtifak hakkı doğmuş olacaktır. Bu hüküm, açıktan geçen mecralarda görülebilirliğin, tapu sicilinin aleniyet fonksiyonunun yerini tutabileceği görüşünden kaynaklanmaktadır. Ancak hemen ve özellikle belirtilmek gerekir ki, mecra irtifakının tescilsiz iktisabına imkan veren bu istisnai hükümle, hakkın dayanağını teşkil eden mecra irtifakı sözleşmesi veya hakka sebep teşkil eden bir diğer hukuki işlemin usulünce düzenlenmesi gerçeği bertaraf edilmiş değildir. Aksi halde, mecra irtifakının doğduğu kabul olunamaz ve taşınmazın maliki MK. 618 uyarınca tecavüzün men'ini dava edebilir. Bu ilkeler, Hukuk Genel Kurulunun 08.12.1978 gün ve 1/592 esas, 1077 karar sayılı ilamında da aynen vurgulanmıştır....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Davacı tarafından, davalılar aleyhine 29.03.2006 gününde verilen dilekçe ile mecra hakkı kurulması istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 27.11.2006 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı ... tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: _K A R A R_ Davacı, 174 parsel numaralı taşınmazı için gerekli olan suyun temini amacıyla davalılara ait 178, 179, 180, 181, 182 parsel numaralı taşınmazlardan mecra hakkı kurulması isteğinde bulunmuştur. Davalılardan ... ve ... davanın reddini istemiş, davalılar ... ve ... davayı kabul etmişlerdir....

                Dosyadaki bilgi ve belgelere göre, dava konusu taşınmaz üzerinden geçen sulama kanalının 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 727'nci (mülga 743 sayılı Türk Kanunu Medenisi'nin 653/son) maddesinde belirtilen mecra hakkı kapsamında kaldığı, mecra hakkı karşılığı bir bedel de talep edilmediğinden, davacının müdahalenin men'i ve kal talebinin reddine karar verilmiş ise de; taşınmazına kamulaştırmasız el atılan malikin; 16.05.1956 gün ve 1/6 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı'na göre müdahalenin men'i veya yer bedelinin tahsili davası açmada seçimlik hakkı olduğu ve davacının seçimlik hakkını kullanarak men'i müdahale ve kal talebinde bulunduğu anlaşılmaktadır. Bu nedenle, işin esasına girilip men'i müdahale ve ecrimisil yönünden mahallinde keşif yapılıp sonucuna göre hüküm kurulması gerekirken, yazılı şekilde karar verilmesi, Doğru görülmemiştir....

                  "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Davacılar tarafından, davalı aleyhine 13.5.2005 gününde verilen dilekçe ile ... yatağına ve ... arka elatmanın önlenmesi ve kal, birleştirilen davada mecra hakkı istenmesi üzerine bozma ilamına uyularak yapılan duruşma sonunda; mecra hakkı kurulması isteminin reddine diğer istemlerin kabulüne dair verilen 5.6.2006 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R 1-Yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve Dairemiz bozma ilamı doğrultusunda araştırma ve inceleme yapılarak karar verilmesine göre davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki sair temyiz itirazları yerinde görülmemiş ve reddi gerekmiştir. 2- Yapılan keşifte davalıya ait 338 parsel sayılı taşınmazdan bir ark geçtiği belirtilmiş ise de; dava konusu taşınmazın kadastrosunun...

                    UYAP Entegrasyonu