Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Komşuluk hukukunun gerektiği haller dışında bir taşınmazın böyle bir mecrayla ayni hak olarak yüklenmesi, ancak bir irtifak hakkı kurulması suretiyle olabilir. İrtifak hakkı, mecra dışarıdan görülmüyorsa tapu kütüğüne tesciliyle dışarından görülüyorsa noterce düzenlenecek sözleşmeye dayanılarak mecranın yapılmasıyla doğar” şeklindedir. Mevcut olayda önem arz eden husus, mecraların açıkta tesis edilmiş olması halinde, mecra irtifakı sözleşmesi yapılmamış olmasına rağmen irtifak hakkının doğup doğmayacağı ve dolayısıyla eylemli duruma hukuken geçerlik tanınıp tanınmayacağı noktasını da içermektedir. 4721 sayılı TMK.nuna göre, irtifak hakkı, mecra, dışarıdan görülmüyorsa tapu kütüğüne tesciliyle, dışarından görülüyorsa, noterce düzenlenecek sözleşmeyle doğar....

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 09.06.2008 gününde verilen dilekçe ile mecra hakkı kurulması istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 11.09.2008 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: _K A R A R_ Yerel mahkeme kararı ve dayandığı gerekçeler, yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve dosya içeriğine uygun olduğu gibi özellikle dava dilekçesi ve yerelinde hazır edilen teknik bilirkişilerin düzenledikleri rapor ve krokilere göre istemin ... hakkının kurulması doğrultusunda olduğu anlaşılmakta olup, davacı taşınmazının sınırından sulama imkanı yaratacak bir çayın ve buradan yararlanma hakkı olan davacının mecra hakkı kurulmasını istemede zaruret halinin bulunmadığı anlaşıldığından redde ilişkin karardaki...

    Birleşen davada; davacılar, 1824 sayılı parsel maliki ... ve 1734 ile 1735 parselin maliklerinden ... taşınmazları yararına mecra irtifakı kurulmasını talep etmişlerdir. Mahkemece; asıl davanın kabulüne, birleşen davanın reddine karar verilmiştir. Hüküm davalı/birleşen dava davacıları vekili tarafından temyiz edilmiştir. 1-Yapılan yargılamaya, toplanan deliller ve dosya içeriğine göre davalı/birleşen dava davacıları vekilinin aşağıdaki bendin dışında kalan temyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddi gerekmiştir. 2-HUMK’nun 388 ve 389’ncu maddeleri hükmü gereğince mahkeme kararlarında taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gereklidir. Aksi halde taraflar hükmün infazı sırasında yeni bazı uyuşmazlıklar içine düşer. Mahkemece, asıl davada kabul edilen toplam 1500 TL tazminatın faiz başlangıcı olay tarihi olarak belirlenmiştir....

      Hal böyle olunca; davacı mecra ihtiyacı içindeyse Türk Medeni Kanununun 727. maddesine dayanarak su yolu mecra irtifakı tesisini dava edebilirse de, davalıların çap kapsamında kalan ve kadastro paftasında işaretli olmayan arkın varlığını ileri sürerek elatmalarının önlenmesini isteyemez. Açıklanan bu nedenle davanın reddi gerekirken, istemin yazılı olduğu şekilde hüküm altına alınması doğru olmamış, kararın bozulması gerekmiştir. SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz olunan hükmün BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde yatırana iadesine, 26.12.2006 gününde oybirliği ile karar verildi....

        Dava konusu taşınmazları gösterir pafta getirtilerek boru hattı için bir belirtmenin olup olmadığı araştırılmalı, yok ise el atan kişilerin taşınmazları üzerinde mecra irtifakı kurulmadığı sürece onlar tarafından boru hattı geçirilmesine katlanma yükümü olmadığı düşünülerek davanın esastan reddi, mecra hakkı kurulu ise, bu hak çerçevesinde uyuşmazlığın halli gerekir. Mahkemece, açıklanan bu olgular bir yana bırakılarak, su kaynağının bulunduğu taşınmaz ile ilgili çekişme bulunduğu düşüncesiyle ıslah yoluyla taraf değiştirilemeyeceğinden sözedilerek davanın reddi doğru görülmemiş, hükmün bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile, hükmün BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde yatırana iadesine, 02.04.2009 tarihinde oybirliği ile karar verildi....

          Şti. lehine mecra irtifak hakkı tesis edildiği anlaşılmaktadır. Mahkemece tesis edilen geçit hakkının taşınmaz üzerinde bulunan mecra irtifak hakkına engel teşkil edip etmeyeceği araştırılmamıştır. Mahkemece taşınmaz üzerinde bulunan mecra irtifak hakkına ilişkin belgeler tapu sicil müdürlüğünden getirtilerek geçit hakkının mecra irtifakına engel teşkil edip etmeyeceği bilirkişiden ek rapor alınarak araştırılmalıdır. Geçit hakkının mecra irtifak hakkına engel teşkil ettiğinin anlaşılması halinde 166 ada 13 parsel sayılı taşınmazın doğusunda bulunan 10 parsel sayılı taşınmaz üzerinde geçit kurulup kurulamayacağı araştırılarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmamış hükmün bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz olunan hükmün BOZULMASINA, 16.01.2012 tarihinde oybirliği ile karar verildi....

            Mahkemece, davanın kabulü ile, 1450 parsel yararına 1451 parsel sayılı taşınmazdan mecra hakkı kurulmasına temyiz yolu kapalı olarak karar verilmiştir. Hüküm, davalılar vekiline 14.02.2008 tarihinde tebliğ ile 02.06.2008 tarihinde temyiz edilmiş, 10.06.2008 günlü karar ile HUMK.nun 427. maddesi uyarınca temyiz istemi reddedilmiş, ret kararı davalılar vekilince temyiz edilmiştir. Mahkemenin hüküm verdiği 12.12.2007 tarihi itibariyle HUMK.nun 427/2. maddesi “Miktar ve değeri 1.170,00YTL geçmeyen taşınır mal ve alacak davalarına ilişkin nihai kararlar kesindir.” hükmünü taşımaktadır. Somut olayda, dava taşınmaz mal mülkiyetine ilişkin bulunduğundan, mecra hakkı kurulması istemli davada kurulan hükmün kesin olduğu kabul edilerek bir kısım davalılar vekilinin temyiz isteminin reddine dair 10.06.2008 tarihli karar doğru olmamıştır. Sözü edilen bu kararın kaldırılmasına karar verildikten sonra, ilk hükme yönelik temyiz itirazlarının incelenmesine geçildi....

              216, 219, 506, 1031 parseller ile Korucuk Köyü 815 sayılı parseller üzerinde mecra hakkı irtifak hakkı tesisine karar verilmesini talep etmiştir....

                Kabule göre de; kat irtifakı kurulmuş bulunan taşınmazların kapatılan tapu kaydı üzerinden infazda tereddüt yaratacak şekilde hüküm kurulması da yerinde değildir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan harcın istek halinde yatırana iadesine, 11.11.2013 tarihinde oybirliği ile karar verildi....

                  "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 09.04.2007 gününde verilen dilekçe ile geçit ve mecra hakkı kurulması istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 27.10.2008 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi bir kısım davalılar tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Davacı, 121 ada 11 parsel sayılı taşınmazının genel yola bağlantısının bulunmadığını ve su yoluna gereksinimi bulunduğunu ileri sürerek, davalılara ait 1, 2, 8, 9, 10 ve 13 parsel sayılı taşınmazlar üzerinden geçit ve mecra hakkı kurulmasını istemiştir. Davalılar, davanın reddini savunmuştur....

                    UYAP Entegrasyonu