FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ ESAS NO : 2018/166 Esas KARAR NO : 2021/110 DAVA: Markaya Tecavüzün ve Haksız Rekabetin Tespiti, Durdurulması ve Kaldırılması ile Maddi ve Manevi Tazminat DAVA TARİHİ: 19/04/2018 KARAR TARİHİ: 03/06/2021 Davacılar vekili tarafından davalı aleyhine açılan markaya tecavüzün ve haksız rekabetin tespiti, durdurulması ve kaldırılması ile maddi ve manevi tazminat davasının yapılan açık yargılama sonucunda; İSTEM / Davacılar vekili dava dilekçesini duruşmada tekrarla; müvekkili--------- markalarının sahibi olduğunu, söz konusu markaların müvekkilleri tarafından uzun yıllardır kullanıldığını, müvekkillerinin kullanımına bağlı olarak ------------- markalarının ayırt edici hale geldiğini, davalı firma tarafından müvekkili şirket adına tescilli markaların hukuka aykırı bir biçimde kullanıldığını, davalı firma yetkilisi tarafından delil tespiti sırasında söz konusu kullanımların hukuka uygun olduğuna yönelik savunmada bulunulduğunu, bahse konu savunmaya dayanak...
dükkanını açtığını, davalının müvekkilinin "..." marka ve logoyu davacının izni ve onayı olmaksızın müvekkilinin şubesiymiş gibi faaliyet gösterdiğini, ve bu durumun müvekkili haklarına tecavüz teşkil ettiğini ve bundan dolayı müvekkilinin maddi ve manevi zararlara uğradığını iddia ederek, marka hakkına tecavüz eden eylemlerin tespitini, tecavüzün önlenmesini, sonuçlarının ortadan kaldırılmasını ve fazlaya ilişkin haklarını saklı tutarak şimdilik 1.000,00 TL maddi ve 15.000,00 TL manevi tazminatın davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Bahse konu maddeye göre, TTK’nın 4. maddesinde ve diğer kanunlarda belirtilen ticari davalardan, konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkında dava açılmadan önce arabulucuya başvurulmuş olması dava şartıdır. Somut olayda, 6100 sayılı HMK’nın 110. maddesiyle düzenleme altına alınan “davaların yığılması” durumu söz konusu olup, uyuşmazlık, marka hakkına dayalı olarak, markanın hükümsüzlüğü, markaya tecavüzün tespiti, meni ve tecavüz nedeniyle maddi ve manevi tazminat davalarını içermektedir. Konusu bir miktar paranın ödenmesi olan tazminat istemlerine ilişkin davalar arabuluculuğa tabi ise de, unvan terkinine, markaya tecavüzün tespiti ve menine ilişkin davalar, konusu bir miktar paranın ödenmesi olan bir alacak ya da tazminat davası olmadığından arabuluculuğa tabi değildir....
DELİLLERİN TARTIŞILMASI VE GEREKÇE: Dava konusu uyuşmazlık; Marka hakkına tecavüzün tespiti, durdurulması, önlenmesi tedbirin devamı smk 151/2b kapsamında şimdilik 1000 TL maddi (Davacı 21.2.2024 tarihli dilekçe ve ekindeki ıslah harç makbuzu ile maddi tazminat istemini 57.980 TL olarak talep etmiştir.) 5000 TL manevi , 5000 TL itibar tazminatının tahsili ve hükmün ilanı kapsamında açıldığı görülmektedir....
olduğu, uzun zaman önce köy karakteri taşıyan bölgenin kendine özgü ekmeği ile bilindiği, davalının kullanımının markasal olmadığı, tüketicileri yönlendirecek, onların dikkatini çekecek mahiyette, vurgulu olmadığı gerekçesiyle, marka hakkına tecavüz davasının, maddi ve manevi tazminat davasının reddine karar verilmiştir....
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 22/02/2019 NUMARASI : 2018/325 ESAS - 2019/52 KARAR DAVA KONUSU : Marka (Maddi ve manevi Tazminat İstemli) KARAR : İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen Aydın 3....
O halde mahkemece, bu düzenleme gereğince marka hakkına tecavüz nedeniyle hükmedilecek maddi tazminatın KDV’nin konusuna girmediği gözetilmeksizin KDV dahil edilerek karar verilmesi doğru olmamış, kararın bu nedenle davalı yararına bozulması gerekmiştir. ....davalı T3 vekilinin sair temyiz itirazlarının REDDİNE, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı T3 vekilinin temyiz istemlerinin kabulü ile Bölge Adliye Mahkemesi kararının BOZULMASINA...." şeklindeki karar ile kararın bozulmasına karar verilmiştir. İNCELEME VE GEREKÇE: Dava, marka hakkına tecavüzün tespiti ve meni, haksız rekabetin meni ve tespiti ile maddi ve manevi tazminat talebine ilişkindir. Taraf vekillerine Yargıtay bozma ilamı ve duruşma günü tebliğ edilmiş, davacı vekili bozmaya karşı takdirin mahkemede olduğunu beyan etmiş ve davalı T3 vekili bozma ilamına uyulmasını talep etmiş, davalı şirket vekilinin bozma ilamına karşı beyanda bulunmamış, duruşmaya da katılmamıştır....
nin 1996 yılından beri ...’ün kendisi ile aynı faaliyet alanında ve Halıcı Gölcükler ibaresini kullanmak suretiyle ticari faaliyette bulunduğunu bildiği, en azından aynı ilde faaliyette bulunmaları ve ...'ün uzun yıllar işçisi olarak çalışması nedeniyle bilmesi gerektiği, bu duruma göre birleşen davacının somut olayda sessiz kalma yoluyla hak kaybına uğradığının kabulü gerektiği, birleşen dosya davalısı ... tarafından önceye dayalı marka hakkı Gölcükler Tekstil Halı ve Mob. San. Tic. Ltd. Şti.'ne ait olmasına karşın kötü niyetle marka tescili yapıldığının sabit görüldüğü gerekçesiyle asıl davada davacı ... tarafından davalılar aleyhinde açılan marka hakkına tecavüzün tespiti, maddi ve manevi tazminat davalarının ayrı ayrı reddine, karşı davacı Gölcükler Tekstil Halı ve Mob. San. Tic. Ltd. Şti. tarafından davalı ... aleyhinde açılan maddi tazminat davasının açılmamış sayılmasına, manevi tazminat davasının reddine, birleşen dosya davacısı Gölcükler Tekstil Halı ve Mob. San. Tic. Ltd....
Dava, marka sahibi tarafından davalı marka sahibi aleyhine açılan marka hakkına tecavüzün men ve refi, marka hakkına tecavüz oluşturan fiillerin durdurulması, tecavüzün giderilmesi, bu fiillerden kaynaklı maddi ve manevi tazminat davası ile davalı adına tescilli bulunan markanın hükümsüzlüğü istemine ilişkindir. Davacı vekili tarafından, hükümsüzlük talebi yanında, marka hakkına yönelik tecavüzün giderilmesi de talep edildiğine göre, 6769 sayılı Kanunun 156/3. maddesi uyarınca dava davacının yerleşim yeri veya hukuka aykırı fiilin gerçekleştiği yahut bu fiilin etkilerinin görüldüğü yerde açılabilir. Davacı işbu davayı kendi ikametgâhı mahkemesinde açtığından İlk Derece Mahkemesi yetkili olup, yerinde olmayan gerekçeyle ve 6769 sayılı Kanunun 156/3. maddesi uyarınca hükümsüzlük davalarında uygulanabilen yetkinin ortak yetkili Mahkeme olduğu değerlendirilerek yetkisizlik kararı verilmesi doğru olmamış, bu sebeple davacı istinaf başvuru sebebi yerinde görülmüştür....
Dava, marka sahibi tarafından davalı marka sahibi aleyhine açılan marka hakkına tecavüzün men ve refi, marka hakkına tecavüz oluşturan fiillerin durdurulması, tecavüzün giderilmesi, bu fiillerden kaynaklı maddi ve manevi tazminat davası ile davalı adına tescilli bulunan markanın hükümsüzlüğü istemine ilişkindir. Davacı vekili tarafından, hükümsüzlük talebi yanında, marka hakkına yönelik tecavüzün giderilmesi de talep edildiğine göre, 6769 sayılı Kanunun 156/3. maddesi uyarınca dava davacının yerleşim yeri veya hukuka aykırı fiilin gerçekleştiği yahut bu fiilin etkilerinin görüldüğü yerde açılabilir. Davacı işbu davayı kendi ikametgâhı mahkemesinde açtığından İlk Derece Mahkemesi yetkili olup, yerinde olmayan gerekçeyle ve 6769 sayılı Kanunun 156/3. maddesi uyarınca hükümsüzlük davalarında uygulanabilen yetkinin ortak yetkili Mahkeme olduğu değerlendirilerek yetkisizlik kararı verilmesi doğru olmamış, bu sebeple davacı istinaf başvuru sebebi yerinde görülmüştür....