Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Sınai Mülkiyet Kanununun 29/1-a maddesinin yollamasıyla SMK'nun 7/2-b maddesinde tescilli bir marka ile aynı veya benzer olan ve tescilli markanın kapsadığı mal veya hizmetleri kapsayan ve bu nedenle ---- tarafından tescilli marka ile ilişkilendirilme ihtimali de dahil karıştırılma ihtimali bulunan herhangi bir işaretin kullanılması, 7/3-e maddesinde---- kullanılması marka hakkına tecavüz olarak tanımlanmıştır. Yine Sınai Mülkiyet Kanununun 149. maddesinde marka hakkına tecavüz edilen ------- fiili tecavüzün olup olmadığının tespitini, muhtemel tecavüzün durdurulmasını, tecavüz fiillerinin durdurulmasını, tecavüzün kaldırılmasını, maddi ve manevi tazminat talebinde bulunabileceği düzenlenmiştir. Bu yasal düzenlemeler ışığında somut olaya bakıldığında, davalı şirketin "----- ----- kullandığına dair dosyaya bir delil sunulmadığı, davalı adresinde yapılan delil tespitinde de buna ilişkin bir tespit yapılamadığı, iş yerine ait ----------- görüldüğü anlaşılmıştır....

    Sınai Mülkiyet Kanununun 29. maddesinin yollamasıyla SMK'nun 7/2-b maddesinde tescilli bir marka ile aynı veya benzer olan ve tescilli markanın kapsadığı mal veya hizmetleri kapsayan ve bu nedenle ----- tescilli marka ile ilişkilendirilme ihtimali de dahil karıştırılma ihtimali bulunan herhangi bir işaretin kullanılması marka hakkına tecavüz olarak tanımlanmıştır. SMK'nun 7/3-e maddesi uyarınca markanın ticaret unvanı ya da işletme adı olarak kullanılması da marka hakkına tecavüz olarak sayılmıştır. Yine Sınai Mülkiyet Kanununun 149. maddesinde marka hakkına tecavüz edilen marka sahibinin fiili tecavüzün olup olmadığının tespitini, muhtemel tecavüzün durdurulmasını, tecavüz fiillerinin durdurulmasını, tecavüzün kaldırılmasını, maddi ve manevi tazminat talebinde bulunabileceği düzenlenmiştir....

      Sınai Mülkiyet Kanununun 29. maddesinin yollamasıyla SMK'nun 7/2-b maddesinde tescilli bir marka ile aynı veya benzer olan ve tescilli markanın kapsadığı mal veya hizmetleri kapsayan ve bu nedenle ----- tescilli marka ile ilişkilendirilme ihtimali de dahil karıştırılma ihtimali bulunan herhangi bir işaretin kullanılması marka hakkına tecavüz olarak tanımlanmıştır. SMK'nun 7/3-e maddesi uyarınca markanın ticaret unvanı ya da işletme adı olarak kullanılması da marka hakkına tecavüz olarak sayılmıştır. Yine Sınai Mülkiyet Kanununun 149. maddesinde marka hakkına tecavüz edilen marka sahibinin fiili tecavüzün olup olmadığının tespitini, muhtemel tecavüzün durdurulmasını, tecavüz fiillerinin durdurulmasını, tecavüzün kaldırılmasını, maddi ve manevi tazminat talebinde bulunabileceği düzenlenmiştir....

        E. sayılı dosyasıyla; davalının müvekkiline ait " ..... ”markasını kullanması sebebi ile iltibasa sebebiyet verdiği, bu eylemin marka hakkına tecavüz teşkil etmesi nedeniyle öncelikle marka hakkına tecavüzün tespiti ve men’i ile davalının ticari unvanının sicilden terkini ile internet sitesinin kapatılmasına, davalının eylemi haksız rekabet teşkil ettiğinden haksız rekabetin önlenmesine ve müvekkilin marka itibarı zedelendiğinden maddi ve manevi tazminat talep edilmiş ve marka hakkına tecavüz edilen müvekkilinin elde edebileceği muhtemel gelire göre tazminat talebinde bulunulduğunu, söz konusu davada alınan mali bilirkişi raporunda; 556 sayılı KHK’nın 66/a maddesi uyarınca maddi tazminat tutarı 2011, 2012 ve 2013 yılları toplamı için 104.817,78 TL olarak hesaplanmış olduğunu, kendileri tarafından davada bilirkişi raporu ile tespit edilen ancak talep edilmeyen bakiye kısım olan 54.817,78 TL maddi tazminat için ek dava açma gereği doğduğunu, bu nedenle şimdilik 54.817,78 TL maddi tazminatın...

          İSTANBUL 2.FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ ESAS NO : 2017/339 KARAR NO : 2021/331 DAVA : Marka Hakkına Tecavüzün Önlenmesi, Maddi ve Manevi Tazminat DAVA TARİHİ : 26/07/2016 KARAR TARİHİ : 02/11/2021 Mahkememizde görülmekte bulunan Marka Hakkına Tecavüzün Önlenmesi, Maddi ve Manevi Tazminat davasının yapılan açık yargılamasının sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle ; müvekkilinin ve ailesinin uzun yılardır, motorlu kara taşıtlarının yedek parçalarının temini, satışı ve pazarlaması işiyle iştigal ettiğini, 2006 yılında ... isimli alan adımı aldıklarını, 2009 yılında “... aradığınız parçada ...+ şekil” markasını tescil ettirdiklerini, marka ve alan adının sektörde bilinen ve tanınan hale geldiğini, davalı tarafın alan adının Türkçe karakteri olan ... alan adını kendi adına aldığını, davalı tarafın bu alan adını kullanmak değil satmak amacıyla hareket ettiğini, bu konuya ilişkiri e - mail yazışmalarının dosya içeriğine sunulduğunu, davalı tarafın...

            Davacı-karşı davalının marka hakkına tecavüz edilmesi nedeniyle ---- uyarınca davalılardan maddi ve manevi tazminat talep edebileceği, muhasip bilirkişiler tarafından düzenlenen raporlarda davalıların elde ettiği gelirin davada talep edilen ---maddi tazminat tutarından daha fazla olduğunun tespit edildiği, mahkememizce taleple bağlı kalınarak karar verilebileceğinden davalıların davacıya--- maddi tazminat ödemesi gerektiği, markanın kullanım şekli, kullanıldığı süre, davalıların marka kullanımı nedeniyle elde ettikleri ciro, davalıların kusur durumuna göre talep edilen--- manevi tazminatın da hakkaniyete uygun olduğu, ayrıca davacı-karşı davalının markasına tecavüz teşkil eden davalılara ait----- anlaşılmakla, asıl davanın kabulüne karar vermek gerekmiştir. Karşı dava yönünden yapılan incelemede ise; davalı-karşı davacı---- markasını kullanmadığını iddia ederek iptalini talep etmiştir....

              ve isim hakkına yönelik tecavüzün tespitini, önlenmesini, durdurulmasını, 5.000.- TL maddi, 50.000.- TL manevi tazminatın davalıdan tahsilini, davalı adına tescilli 98/006373 tescil numaralı “KANATÇI HAYDARIN YERİ” ibareli markanın hükümsüzlüğünü, sicilden terkinini ve kararın ilanını talep etmiş, ıslah dilekçesi ile maddi tazminat istemini 1.855.572,96 TL'ye yükseltmiş; karşı davanın ise reddini istemiştir....

                Kararı, taraf vekilleri temyiz etmiştir. 1- Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin tüm, davalılar vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki sair temyiz itirazları yerinde değildir. 2- Dava, haksız rekabetin ve marka hakkına tecavüzün tespiti, durdurulması ve önlenmesi, maddi ve manevi tazminat talebi ile davalıya ait ticaret unvanının kısmen terkini istemlerine ilişkindir. Mahkemece verilen ilk kararda, davanın kabulü ile davalı şirketin unvanından "FİL" ibaresinin silinmesine ve ticaret sicilinden terkinine, davacının tescilli markalarına tecavüzün tespitine ve önlenmesine, 5.000,00 TL maddi ve 5.000,00 TL manevi tazminatın faiziyle birlikte davalılardan tahsiline hükmedilmiş, davacılar lehine sadece maddi ve manevi tazminat istemleri yönünden ayrı ayrı vekalet ücreti takdir edilmiştir....

                  DAVANIN KONUSU : Marka Hakkına Tecavüzün Tespiti, Men, Ref'i ile Maddi ve Manevi Tazminat Taraflar arasında görülen davada Ankara 3....

                    DAVANIN KONUSU : Marka Hakkına Tecavüzün Tespiti, Men, Ref'i ile Maddi ve Manevi Tazminat Taraflar arasında görülen davada Ankara 3....

                      UYAP Entegrasyonu