Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Bu durumda, söz konusu 2013/37048 sayılı marka başvurusunun tescille sonuçlanması halinde; başvuru tarihinden itibaren uyuşmazlık konusu "...." ibaresinin de esaslı unsur olarak yer aldığı markasını tescil olunduğu şekliyle davalı kullanımı yasal bir kullanım niteliğinde olacaktır. Bu bakımdan, mahkemece 2013/37048 sayılı başvurunun kesinleşip kesinleşmediğinin araştırılması şayet başvuru aleyhine yasal yollara gidilmeksizin tescille sonuçlanmış ise bu durumda ancak davalının marka tescil başvurusunda bulunduğu ....04.2013 tarihine kadar olan kullanımının marka hakkına tecavüz oluşturacağının kabulü gerekir....

    Marka hakkına tecavüzden dolayı markalar kanunu 62/1-b maddesine göre, marka hakkı tecavüze uğrayan marka sahibi maddi zararın tazminini isteyebileceğini belirtmiş olup yine 64 maddede marka sahibinin izni olmaksızın marka taklit edilerek üretilen ürünün üreten satan dağıtan ve başka bir şekilde ticaret alanına çıkaran veya bu amaçlar için ithal eden ve ticari amaçla elinde bulunduran kişi hukuka aykırılığı gidermek ve sebep olduğu zararı tazmin etmekle yükümlüdür. Marka sahibi 66. madde gereği zararın tazminini isteyebilir....

      Sınai Mülkiyet Kanunu uyarınca marka hakkına tecavüzün tespiti ve önlenmesi davası marka hakkına sahip olan kişiler tarafından açılabilir. Davacının dayandığı -------- markası davacı adına tescilli olmadığı gibi, lisans sözleşmesi olduğunu iddia ettiği sözleşmenin davalı şirket ve davalı ------- tarafından da imzalanmadığı, ayrıca sözleşme içeriğinin marka gelirinin paylaşımına ilişkin olduğu, davacının marka gelirinden kendisine pay verilmesi talebiyle dava açmadığı, marka haklarına tecavüz edildiğini iddia ettiği, ancak marka üzerinde herhangi bir hakkının mevcut olmadığı, davacı marka sahibi davalı şirketin ortağı olsa bile davalı şirketin ayrı bir tüzel kişiliği bulunması nedeniyle davacının marka üzerinde şahsi hakkının mevcut olmadığı, bu nedenle aktif dava ehliyetinin bulunmadığı anlaşılmıştır....

        toplatılmasına, satış mecralarında satışının yasaklanmasına, dava konusu tecavüz nedeniyle davacının uğradığı maddi zararların tazmini amacıyla, fazlaya ilişkin her türlü hakları saklı kalmak kaydıyla, şimdilik -----maddi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek mevduata uygulanan en yüksek ticari faizi ile birlikte davalı şirketten tahsiline ve işbu maddi tazminat taleplerinin HMK’nun 107. maddesi uyarınca belirsiz alacak davası olduğunun kabulüne, dava konusu tecavüz sebebiyle davacının uğradığı manevi zararların tazmini amacıyla ------ tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek olan mevduata uygulanan ---- birlikte davalı şirketten tahsiline, dava konusu tecavüz sebebiyle davacının -----olması nedeniyle ---- itibar tazminatının dava tarihinden itibaren işleyecek olan ----- en yüksek ticari faizi ile birlikte davalı şirketten tahsiline, ---- -----masrafların davalı tarafa ait olmak üzere kararın en yüksek tiraja sahip gazetede tamamen veya Mahkemenin takdirine göre özet olarak...

          Maddesi uyarınca marka hakkına tecavüz teşkil ettiği, ayrıca Türk Ticaret Kanunun 55/1.a/4. Maddesi uyarınca markalar arasında karıştırılmaya yol açan önlemler almak hükmü gereğince haksız rekabet oluşturduğu gibi davacının markalarına yönelik itibar kaybına da yol açtığı bu sebeple davacının marka hakkına tecavüz ve haksız rekabet taleplerinin haklı olduğu, maddi tazminat yönünden taleple bağlı kalınarak 1000 TL manevi tazminat yönünden dosya kapsamından 10.000,00 TL yine dosya içerisindeki özellikle şikayet var sitesine yapılan şikayetlerde dikkate alınarak 15.000,00 TL itibar tazminatına hükmedilmesine bu şekilde davanın kısmen kabul kısmen reddi ile karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....

            Mütecavizin kusurlu olması şartıyla, markası ile işletmesinin ticari hayattaki imajının ve kendisine duyulan güvenin sarsılması nedeniyle, marka sahibinin ticari ve kişisel varlığında meydana gelen olumsuz sonuçların ortadan kaldırılması amacıyla manevi tazminat ödenmesine karar verilebilir. Somut olayda davalı, basiretli tacir gibi davranma yükümlülüğünü ihlal ederek, davacıya ait markayı taklit ürünlerde kullanarak ve bu ürünleri çoğaltarak, davacının marka hakkına tecavüz eylemini gerçekleştirmiştir. Davalı, davacıya ait markanın tanınmışlığından yararlanarak, taklit ürünler satması, davacının haksız rekabet içinde bulunduğunu göstermektedir. Davalının, davacının marka hakkına tecavüz eylemi ve haksız rekabeti kusur niteliğinde olduğundan davacının manevi tazminata hak kazanacağından hareket ile somut olayın özelliği hak ve nesafet ilkesi gereği 3.500,00-TL manevi tazminatın ödenmesine karar verilmesi gerekmiştir....

              Dava, marka hakkına tecavüzün...'.. ..'., giderilmesi, maddi ve manevi tazminat istemine ilişkin olup mahkemece, davanın markayı kullanan şirkete karşı açılmadığı gerekçesiyle reddine karar verilmiştir. Ancak, marka hakkına tecavüz oluşturan başka bir markanın lisans sözleşmesi kapsamında kullandırılması halinde, bir bedel karşılığı bu markayı kullandıran kişiye karşı da husumet yöneltilmesi mümkün olup, mahkemece, esasa girilerek bir hüküm kurmak gerekirken, davanın yazılı gerekçeyle reddi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın davacı yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 22.01.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

                de açık bir talep olmadığı kaldı ki iş bu yazı içeriğinin hakaret veya marka hakkını kötülemekten ziyade eleştirel ve firma çalışanlarının ilgisizliğinden yakınılan marka tecavüzü ve haksız rekabete ölçüsünde sonuçlar doğurmayacak nitelikte yazı olduğu anlaşıldığından neticeten marka hakkına tecavüz oluşmadığı yönünde dosya kapsamı, bilirkişi raporu ve bu yöndeki mahkememiz kanaatine göre davanın reddi ile aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....

                  Mahkememizce, bu kabuller ve somut olay gözetilerek davalının, davacı adına tescilli marka haklarına tecavüz ettiğinin tespitine, haksız rekabette bulunduğunun tespitine, haksız rekabet ve tecavüzün men'ine, diğer yandan taleple bağlı kalınarak davacı yararına birleşen dosya kapsamında 100 TL maddi tazminatın davalı tarafça ödenmesine, yine marka haklarının ihlali ve tecavüz nedeniyle dosya kapsamı, tarafların sosyal ve ekonomik durumları, hakkaniyet ve nesafet kuralları gözetilerek 10.000 TL manevi tazminatın davalı tarafça davacıya ödenmesine karar verilmesi gerektiği takdir ve sonucuna ulaşılmıştır. Mezkur nedenlerle aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur. HÜKÜM: A) Asıl dava yönünden Davanın KABULÜNE, Davalının, davacı adına tescilli ... ve ... numaralı marka haklarına tecavüz ettiğinin ve bu şekilde davacı aleyhine haksız rekabette bulunduğunun tespitine, Haksız rekabet ve tecavüzün men'ine, Davacı duruşmada kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden AAÜT.'...

                    ve manevi anlamda zarar gördüğünü, bu nedenlerle müvekkilinin marka hakkına tecavüzün tespitini, men'ini, davalının müvekkilnin marka hakkına tecavüz teşkil eden, müvekkilinin markası ile aynı/benzer "......" ibaresini tekstil giyim ürünleri üzerinde kullanmak suretiyle gerçekleştirilen fiillerin önlenmesini, durdurulmasını, dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte şimdilik 1.000,00 TL maddi ve 30.000,00 TL manevi tazminatın davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir....

                      UYAP Entegrasyonu