GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin Kamu İktisadi Teşekkülü olduğunu, TPE nezdinde adına tescilli marka ve tasarım tescillerinin bulunduğunu, müvekkiline ait ÇAYKUR markasının tanınmış marka sayıldığını, davalının müvekkili adına tescilli "FİLİZ" ibareli markalarla iltibasa mahal verir şekilde "DOĞADAN ALTIN FİLİZ" ibareli markayı çay emtialarında kullandığını, söz konusu kullanımın müvekkilinin marka hakkına tecavüz ve haksız rekabete sebebiyet verdiğini ileri sürerek haksız rekabetin ve marka hakkına tecavüzün durdurulmasına, fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak kaydıyla ve belirsiz alacak davası şeklinde şimdilik 20.000,00- TL maddi ve 10.000,00- TL manevi tazminatın yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsiline tecavüz teşkil eden çay poşet ve paketleri ile bu ürünleri üretmeye yarayan kalıp, klişe gibi araçlara el konulup imhalarına, hükmün ilanına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
hükümleri uyarınca davacının marka haklarına tecavüz ve haksız rekabet teşkil ettiğinin tespitine, 6769 sayılı SMK’nın 149/1-c hükmü uyarınca davacının marka haklarına yönelik ihlalin ve haksız rekabetin durdurulmasına, 6769 sayılı SMK’nın 149/1-dhükmü uyarınca davacının marka haklarınatecavüz ve haksız rekabet teşkil eden taklit nitelikteki ürünlere el konulmasına, vekalet ücreti ve tüm yargılama giderlerinin karşı tarafa yükletilmesine, karar verilmesini vekâleten arz ve talep ederiz. talep ve dava ettiği anlaşıldı....
Somut uyuşmazlıkta davacı tarafça marka hakkına tecavüz ve haksız rekabetin tespiti, durdurulması ve men'i ile manevi tazminata karar verilmesi talep olunmuş, mahkemece gerekçeli kararda marka hakkına tecavüz eyleminin bulunmadığı ve haksız rekabet eyleminin bulunduğu kabul edildiği halde, kısa kararda ise haksız rekabetin yanında eylemin marka hakkına tecavüz teşkil ettiğinin tespitine, markalı ürünlerin toplatılmasına ve hükmün ilanına karar verilmesi çelişkili olduğundan Yargıtay denetimine elverişli ve infazda tereddüt oluşturmayacak şekilde gerekçeli karar verilmesi için hükmün re'sen bozulması gerekmiştir. 2- Bozma sebep ve şekline göre davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik gerek görülmememiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile, yerel mahkeme kararının davacı yararına BOZULMASINA, ödediği peşin temyiz harcının isteği halinde temyiz edene iadesine, 11/04/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Somut olayda davacı nezdinde tescilli "..." ibareli markasının ve şeklinin ayırt edilemeyecek benzerlerinin davalı tarafından kullanıldığı, markanın kullanış şekillerinin aynı olduğu, davalıya ait kullanımda herhangi bir ayırt edici yeniliğin bulunmadığı, böylelikle davalının davacının marka hakkına tecavüz ettiği, ayrıca eylemlerin haksız rekabet oluşturduğu sonucuna varılmıştır. Tüm dosya kapsamı sunulan deliller ve davaya dayanak kullanımlar bir bütün olarak değerlendirildiğinde; davacının marka hakkına tecavüz ve haksız rekabete yönelik açmış olduğu davanın kabulü ile aşağıdaki şekilde hüküm tesis olunmuştur....
İSTANBUL 4.FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ ESAS NO : 2022/152 Esas KARAR NO : 2022/167 DAVA : Marka Hakkına Tecavüz DAVA TARİHİ : 08/09/2022 KARAR TARİHİ : 17/11/2022 Mahkememizde görülmekte bulunan Marka Hakkına Tecavüz davasının yapılan açık yargılamasının sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; ... 3.FSHHM ... D. İş dosyasından verilen ve ... 22. İcra Dairesi ... sayılı dosyası kapsamında icra edilen ihtiyati tedbir kararının tamamlayıcısı niteliğinde işbu davanın açıldığını belirterek, müvekkillerinin dünyaca ünlü ... ve ... markalarına davalı tarafından iktibas ve iltibas suretiyle marka tecavüzü ve haksız rekabet durumunun tespitine, önlenmesine ve sonuçlarının ortadan kaldırılmasına, tecavüz ve haksız rekabetin engellenmesine, alınan tedbir kapsamında ek konulan ve dava sürecinde tespit edilmesi muhtemel tüm ürünlerin imhasına ve kesinleşen hükmün ilanına karar verilmesini talep ve dava ettiği anlaşılmıştır....
Davacı kendisine ait "..." markasını davalının izinsiz ve hukuka aykırı olarak kullandığını, anılan markanın sahte ürünlerinin davalı tarafından satışa sunulduğunu, böylelikle marka hakkına tecavüzle birlikte haksız rekabetin şartlarının da oluştuğunu belirtilerek davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir. Marka hakkına tecavüz sayılan fiiller SMK Madde 29’da sayılmıştır. Marka hakkına tecavüz sayılan haller Sınai Mülkiyet Kanunu’nun 7. Maddesine atıf yapılmak suretiyle 29. Maddesinde düzenlenmiştir. 6769 sayılı SMK madde 29’a göre, Marka sahibinin izni olmaksızın, markayı 7. maddede belirtilen biçimlerde kullanılması ve yine madde 29/b’ye göre Marka sahibinin izni olmaksızın, markayı veya ayırt edilemeyecek kadar benzerini kullanmak suretiyle markanın taklit edilmesi marka hakkına tecavüz sayılmaktadır. Marka hakkı sahibinin markasına zarar vermeye yönelik tüm fiilleri engelleme hakkı vardır. Marka hakkına tecavüz de bunların başında gelir....
Cumhuriyet Başsavcılığı nezdindeki ... numaralı soruşturma kapsamında alınan bilirkişi raporu ile de bu durumun tespit edilmiş olduğunu, davalıların eyleminin marka hakkına tecavüz ve haksız rekabet teşkil ettiğini, marka hakkına tecavüz ve haksız rekabetin tespiti, men'i, ref'i, fazlaya ilişkin saklı kalmak kaydı ile 30.000,00 TL maddi ve 20.000,00 TL manevi tazminatın 28/01/2015 tarihinden itibaren temerrüt faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi’nce verilen 24/02/2016 tarih ve 2014/370-2016/50 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü: Davacı vekili, müvekkilinin ‘‘...’’ ibareli 16 ve 41. sınıf ürün ve hizmetleri de içeren tanınmış markaların sahibi olduğunu, ticaret unvanının da ayırıcı unsuru olduğunu, davalının ... alan adını alıp içeriğinde büyük sınav tanıtım işaretiyle eğitim öğretim materyalini satışa arz edip marka hakkına tecavüz ve haksız rekabet ettiğini ileri sürerek, tecavüz teşkil eden fiillerin durdurulmasını, web sayfasına erişimin engellenmesini, marka hakkına tecavüz ve haksız rekabetin önlenmesini, tecavüz konusu işareti taşıyan evrak ve ürünlere ticari amaçlı...
davalı eyleminin marka hakkına tecavüz ve haksız rekabet teşkil etmediği, bu nedenle tazminat taleplerinin de yerinde olmadığı, ticaret unvanının terkini koşullarının da oluşmadığı gerekçesiyle, ispatlanamayan davanın reddine karar verilmiştir....
D.iş sayılı dosyası kapsamında davalının "..." adlı internet sitesine Türkiye'de erişimin engellenmesi kararı verildiğini, davalı tarafından müvekkili şirketin marka tescillerinden doğan haklarının ihlal edilmesinin ve gerçekleştirilen eylemler sonucu meydana gelen haksız rekabetin önüne geçilebilmesi adına davayı açma zorunluluğunun doğduğunu, marka hakkına tecavüz ve haksız rekabetin tespitini, önlenmesini, durdurulmasını ve ortadan kaldırılmasını talep ve dava etmiştir....