T.. ve diğeri aleyhine 02/11/2013 gününde verilen dilekçe ile manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın reddine dair verilen 11/06/2014 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Dava basın yoluyla kişilik haklarına saldırı iddiasına dayalı manevi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir. Davacı, 14 Ağustos 2013 tarihli Klas Gazetesi'nde yer alan ''Gonca'ya hapis şoku'' başlıklı haberin gerçeği yansıtmadığını, haberde bahsedildiği şekilde hapis cezasına mahkum olmadığını, gerçeğe aykırı haber nedeniyle kişilik haklarının zarar gördüğünü belirterek manevi tazminat isteminde bulunmuştur....
Ağır Ceza Mahkemesine Duyuru" isimli yazılarıyla kişilik haklarına saldırı oluştuğunu ileri sürerek, davalının manevi tazminat ile sorumlu tutulmasını istemiştir. Davalı taraf ise, yazılarında ve kitaplarında geçen ibarelerin kişilik haklarına saldırı değil; sert eleştiri, basın ve ifade özgürlüğü kapsamında yazılar olduğunu belirterek, istemin reddedilmesi gerektiğini savunmuştur. Mahkemece; dava konusu kitap ve yazılarda geçen ibarelerin bazılarının davacının kişilik haklarına saldırı niteliğinde olduğu gerekçesiyle istem kısmen kabul edilmiştir. Dosya kapsamından davalı tarafından kaleme alınan ve yukarıda isimleri belirtilen kitaplar ve yazıların ilgili bölümlerinde yer alan ibarelerin, konu ve yazıların bütünlüğü göz önünde bulundurulduğunda, düşünce açıklaması ve ağır eleştiri kapsamında olduğu ve kişilik haklarına saldırı mahiyetinde olmadığı sonucuna varılmaktadır....
Hukuka aykırı olarak kişilik hakkına saldıran kimse, hakimden saldırıda bulunanlara karşı korunmasını isteyebilir (TMK madde 24/I). Borçlar Kanunu’nun 98. maddesinin ikinci fıkrasında aynen “haksız fiillerden mütevellit mesuliyete müteallik hükümler kıyasen akde muhalif hareketlere de tatbik olunur” denilerek sözleşmeye aykırı davranışlar nedeniyle manevi tazminat isteminde bulunulabileceği belirtilmiştir. Ancak sözleşmeye aykırı davranış manevi tazminat isteminin kabulü için yeterli değildir. Aykırılığın niteliğinden veya özel hal ve şartlar sebebiyle TMK’nın 25. maddesi hükmü ile korunan kişilik haklarına hukuka aykırı olarak haksız saldırı da bulunulması ve dolayısıyla kişilik haklarının zedelenmesi ve ayrıca BK’nın 49. maddesi hükmünde öngörülen yasal sorumluluk koşullarının oluşması durumunda manevi tazminat istenebilir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-davalı erkek tarafından; tazminatlara uygulanan faiz başlangıcı yönünden, davalı-davacı kadın tarafından ise; tazminat miktarları yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Tarafların tespit edilen ekonomik ve sosyal durumları, boşanmaya yol açan olaylardaki kusur dereceleri, paranın alım gücü, kişilik haklarına yapılan saldırı ile ihlâl edilen mevcut ve beklenen menfaat dikkate alındığında davalı-davacı kadın yararına takdir edilen maddi ve manevi tazminat azdır. Türk Medeni Kanununun 4. maddesindeki hakkaniyet ilkesi ile Türk Borçlar Kanununun 50 ve 52. maddesi hükmü dikkate alınarak daha uygun miktarda maddi (TMK md.174/1) ve manevi (TMK md. 174/2) tazminat takdiri gerekir....
Maddesine dayalı kişilik haklarına dayalı tazminat talebine ilişkindir. TMK 24. maddesine göre; "Hukuka aykırı olarak kişilik hakkına saldırılan kimse, hâkimden, saldırıda bulunanlara karşı korunmasını isteyebilir.Kişilik hakkı zedelenen kimsenin rızası, daha üstün nitelikte özel veya kamusal yarar ya da kanunun verdiği yetkinin kullanılması sebeplerinden biriyle haklı kılınmadıkça, kişilik haklarına yapılan her saldırı hukuka aykırıdır." TMK 25/3 maddesine göre; "Davacının, maddî ve manevî tazminat istemleri ile hukuka aykırı saldırı dolayısıyla elde edilmiş olan kazancın vekâletsiz iş görme hükümlerine göre kendisine verilmesine ilişkin istemde bulunma hakkı saklıdır." TBK 58. maddesi gereğince "Kişilik hakkının zedelenmesinden zarar gören, uğradığı manevi zarara karşılık manevi tazminat adı altında bir miktar para ödenmesini isteyebilir."...
nin ... adresinde 05.12.2013 tarihinde yayınlanan "..." başlıklı haber ile gerçekle ilgisi olmayan, ticari kaygıya dayalı haber yapıldığını, yayınlanan haberin doğruluğu ve gerçekliği araştırılmadan haber yapıldığını, yazının müvekkillerinin kişilik haklarına saldırı oluşturduğunu iddia ederek uğradıkları manevi zararın ödetilmesini istemiştir. Davalı vekili, dava konusu yayının görünürdeki gerçeği yansıttığını, istenen tazminat miktarının fahiş olduğunu, haberde kamu yararı, toplumsal ilginin bulunduğunu belirterek davanın reddini talep etmiştir. Yerel mahkemece, yayının davacıların kişilik haklarının ihlali niteliğinde olduğu gerekçesiyle manevi tazminat isteminin kısmen kabulüne karar verilmiştir. Türk Borçlar Kanunu’nun 58. maddesi (818 sayılı BK 49. maddesi) hükmüne göre kişilik hakları hukuka aykırı olarak saldırıya uğrayan kimse manevi tazminata hükmedilmesini isteyebilir....
Davacının manevi tazminat isteği, boşanma davası açılmadan önce açılan kişilik haklarına saldırı sebebiyle manevi tazminat isteğine ilişkindir, davacı, davalının fiziksel şiddet uyguladığını ileri sürerek davalıdan manevi tazminat talep etmektedir. Manevi tazminat talebi, boşanmaya sebep olan olaylar sebebiyle değil, boşanmadan bağımsız olarak ileri sürüldüğüne göre, Türk Medeni Kanununun 174/2. maddesine değil, aile hukukunun dışında haksız eyleme ilişkin genel sorumluluk hükümlerine dayanmaktadır (Yeni B.K 49. ve 58.). Haksız eyleme ilişkin genel sorumluluk sebebine dayanan manevi tazminat istekleri ise talebin dayandırıldığı maddi hadise evlilik birliği içinde meydana gelmiş olsa bile, aile mahkemelerinin değil, genel mahkemelerin görevi kapsamındadır. Bu açıklamalar uyarınca dava; Türk Medeni Kanununun 174/2. maddesinden değil Borçlar Kanunu 49. ve 58. maddelerinden kaynaklı olup, davanın Asliye Hukuk Mahkemelerinde görülüp karara bağlanılması yerinde görülmüştür. (Yargıtay 2....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalı ... aleyhine 31/03/2011 gününde verilen dilekçe ile kişilik haklarının ihlali nedeniyle manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 05/10/2011 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davalı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasaya uygun gerektirici nedenlere, özellikle delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik görülmemesine göre davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki temyiz itirazları reddedilmelidir. 2-Davalının diğer temyiz itirazlarına gelince; Dava, basın yoluyla kişilik haklarının ihlaline dayalı manevi tazminat davasıdır....
Aç Gözünü Bahçeli" başlıklı yazıda yer alan iddiaların gerçeğe aykırı olduğunu, eleştiri sınırlarını aştığını ve kişilik haklarına açık saldırı oluşturduğunu iddia ederek uğradığı manevi zararın davalılardan tazmini isteminde bulunmuştur. Davalılar, davanın reddi gerektiğini savunmuşlardır. Mahkemece, yapılan haberin basın özgürlüğü kapsamında kaldığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Kişilik hakkının zedelenmesinden zarar gören, uğradığı manevi zarara karşılık manevi tazminat adı altında bir miktar para ödenmesini isteyebilir. Manevi tazminata karar verilebilmesi için Türk Borçlar Kanunu (TBK)’nun 58. maddesindeki koşulların oluşması gerekir. Manevi zarar, kişilik değerlerinde oluşan objektif eksilmedir. Duyulan acı, çekilen ızdırap manevi zarar değil onun görüntüsü olarak ortaya çıkabilir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalı ... aleyhine 25/04/2014 gününde verilen dilekçe ile kişilik haklarına saldırı nedeniyle manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 17/09/2015 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davalı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Dava, kişilik haklarına saldırı iddiasıyla manevi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir....