Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Ağır Ceza Mahkemesinin 2017/217 Esas sayılı dosyası üzerinden yapılan yargılama sonucu 07.12.2017 tarihinde 2017/329 Karar sayılı kararı ile beraatine hükmedildiğinin anlaşılması karşısında, 149 günlük adli kontrol tedbiri uygulamasından doğduğu iddiası ile açılan maddi ve manevi tazminat davasında, Koruma Tedbirleri Nedeniyle Tazminat Verilmesine ilişkin 5271 sayılı CMK'nın 141/1 ve devamı maddelerinde hangi koruma tedbirlerinin tazminat gerektirdiği tahdidi olarak sayılmış olup adli kontrol tedbirinin kanun kapsamında yer almaması ve 6545 sayılı Kanunla CMK'nın 141. maddesine eklenen 3. fıkra kapsamında da bir zarar oluşmaması nedeniyle anılan kanundaki şartların davacı bakımından gerçekleşmediğinin anlaşılması karşısında davacının maddi ve manevi tazminata ilişkin açılan davasının 5271 sayılı CMK'nın 223/7 maddesi gereğince reddine karar verilmesinde herhangi bir isabetsizlik görülmediğinden davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir. IV....

    Her ne kadar kısa kararda 433,70-TL manevi tazminat,1.000-TL maddi tazminata hükmedildiği yazılmış ise de sözkonusu maddi hata düzeltilerek, 433,70-TL maddi tazminat,1.000,00-TL manevi tazminat olarak aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur." denilmiştir. B. Bölge Adliye Mahkemesinin Kabulü Bölge Adliye Mahkemesince manevi tazminat miktarının 2.000,00 TL'ye yükseltilmesi suretiyle düzeltilerek istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir. IV. GEREKÇE 1. Tazminat talebinin dayanağı olan Denizli 3....

      İhtiyati tedbir ve ihtiyati haciz iki ayrı koruma tedbiri olup amaçları, konuları ve sonuçları bakımından birbirinden farklıdır. Biri diğerinin yerine geçmek üzere karar verilmez. Diğer bir anlatımla talep ya ihtiyati haciz ya da ihtiyati tedbir şeklinde nitelendirilip hüküm altına alınmalıdır. Nitekim 6100 Sayılı HMK'nun 406/2. fıkrasında "İhtiyati haciz, muhafaza tedbirleri ve geçici düzenleme niteliğindeki kararlar gibi geçici hukuki korumalara iliskin diğer kanunlarda yer alan özel hükümler saklıdır." denmiştir. Bu fıkranın gerekçesinde "özellikle uygulamada farklı geçici hukuki korumaların birbirinin yerine kullanılmasının hatta -ihtiyati tedbir zımnında ihtiyati haciz kararı verilmesi- gibi aslında kanuna tamamen aykırı geçici hukuki koruma kararı oluşturulmasının önüne geçilmesi amaçlanmıştır." denmiştir....

      İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Davanın konusunun iş kazasından kaynaklı maddi ve manevi tazminat davası olduğunu, HMK 389.maddesi gereğince sadece uyuşmazlık konusu talep hakkında ihtiyati tedbir kararı verilebileceğini belirterek ihtiyati tedbir isteminin reddine karar verilmiştir. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; müvekkilinin kaza sonucu sağ elinin dört el parmağını kaybettiğini, karşı tarafın mallarını kaçırmasının mümkün olduğunu bu halde alacaklarına kavuşmalarının mümkün olmayacağını belirterek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına ve ihtiyati tedbir taleplerinin kabulüne karar verilmesini talep etmiştir. GEREKÇE: Talep; derdest dosyada davalılar aleyhine geçici hukuki koruma tedbiri olan ihtiyati tedbir kararı verilmesine ilişkindir. Davacı ihtiyati tedbir kararı verilmesini talep etmektedir. Dava konusu para alacağına ilişkin olup amaç para alacağının güvence altına alınmasıdır....

      Ancak, özellikle dikkat edilmesi gereken husus, diğer geçici hukuki korumaların alanına giren konularda ihtiyati tedbire karar verilmemesidir. Bu sebeple, para alacakları konusunda özel ve istisnai durumlar dışında asıl geçici hukuki koruma ihtiyati hacizdir. Keza, diğer özel hükümlerde açıkça farklı bir geçici hukuki korumadan bahsedilmişse, bu durumda da o çerçevede bir karar verilmeli, ihtiyati tedbir kararı verilmemelidir (Pekcanıtez/Atalay/Özekes, Medeni Usul Hukuku, Yetkin Yayınları, 13. Basım, Ankara, s. 877). İhtiyati haczin, ihtiyati tedbirden farkına da kısaca değinilmesi gereklidir; ihtiyati haciz, yalnız para alacakları hakkındaki davalarda söz konusu olduğu halde, ihtiyati tedbir kural olarak paradan başka şeyler (haklar, taşınır ve taşınmaz mallar) hakkındaki davalarda alınır....

      İhtiyati haciz esasen geçici bir hukuki koruma olup, geçici hukuki koruma yargılamasını asıl hukuki koruma yargılamasından ayıran özelliklerden biri ispat ölçüsüdür. Geçiçi hukuki koruma yargılamasında yaklaşık ispatla yetinilmiş olması, ispatın aranmayacağı ya da ispat kurallarının tamamen dışına çıkılacağı anlamına gelmemektedir. 4. Somut olayda davacının davacının talebi 150.000,00-TL manevi ile fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile 3.000,00-TL maddi tazminat istemine ilişkin olup, davalının sorumluluğunun ZMMS poliçesi kapsamında gerçek zarar ve sigortalı araç sürücüsünün kusuru nispetinde poliçe limiti ile sınırlı olduğu, başvuru üzerine davacı tarafa bir kısmın ödeme yapıldığı, bu aşamada ödenen miktarı aşan bir zararının varlığını gösterir bir delil de bulunmadığı anlaşılmakla; davalı ... Sigorta A.Ş. yönünden yaklaşık ispat koşulunun gerçekleşmediği anlaşılmakla ihtiyati haciz kararına yönelik itirazın kabulü gerektiği kanaatine varılmıştır....

        İhtiyati tedbir ve ihtiyati haciz iki ayrı koruma tedbiri olup amaçları, konuları ve sonuçları bakımından birbirinden farklıdır. Biri diğerinin yerine geçmek üzere karar verilmez. Diğer bir anlatımla talep ya ihtiyati haciz ya da ihtiyati tedbir şeklinde nitelendirilip hüküm altına alınmalıdır. Nitekim 6100 Sayılı HMK'nun 406/2. fıkrasında "İhtiyati haciz, muhafaza tedbirleri ve geçici düzenleme niteliğindeki kararlar gibi geçici hukuki korumalara iliskin diğer kanunlarda yer alan özel hükümler saklıdır." denmiştir. Bu fıkranın gerekçesinde "özellikle uygulamada farklı geçici hukuki korumaların birbirinin yerine kullanılmasının hatta -ihtiyati tedbir zımnında ihtiyati haciz kararı verilmesi- gibi aslında kanuna tamamen aykırı geçici hukuki koruma kararı oluşturulmasının önüne geçilmesi amaçlanmıştır." denmiştir....

          İhtiyati tedbir ve ihtiyati haciz iki ayrı koruma tedbiri olup amaçları, konuları ve sonuçları bakımından birbirinden farklıdır. Biri diğerinin yerine geçmek üzere karar verilmez. Diğer bir anlatımla talep ya ihtiyati haciz ya da ihtiyati tedbir şeklinde nitelendirilip hüküm altına alınmalıdır. Nitekim 6100 Sayılı HMK'nun 406/2. fıkrasında "İhtiyati haciz, muhafaza tedbirleri ve geçici düzenleme niteliğindeki kararlar gibi geçici hukuki korumalara iliskin diğer kanunlarda yer alan özel hükümler saklıdır." denmiştir. Bu fıkranın gerekçesinde "özellikle uygulamada farklı geçici hukuki korumaların birbirinin yerine kullanılmasının hatta -ihtiyati tedbir zımnında ihtiyati haciz kararı verilmesi- gibi aslında kanuna tamamen aykırı geçici hukuki koruma kararı oluşturulmasının önüne geçilmesi amaçlanmıştır." denmiştir....

          "İçtihat Metni"Mahkemesi :Ağır Ceza Mahkemesi Dava : Koruma tedbirleri nedeniyle tazminat Hüküm : Davacının manevi tazminat talebinin kısmen kabülü ile 250.00 TL manevi tazminatın gözaltı tarihi olan 29/10/2015 (1 gün) tarihinden itibaren işletilecek yasal faizi ile birlikte davalı Hazineden alınarak davacıya verilmesine Davacının tazminat talebinin kısmen kabulüne ilişkin hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü: Gerekçeli karar başlığında dava türünün ‘’Koruma Tedbirleri Nedeniyle Tazminat’’ yerine ‘’Yakalama veya Tutuklama Sonrası KYO veya Beraat Kararı Verilmesi Halinde Tazminat’’ ibaresine yer verilmesi, ve “23.12.2015” olan dava tarihinin “29.10.2015” olarak gösterilmesi mahallinde düzeltilmesi mümkün yazım yanlışlığı olarak kabul edilmiştir. 6100 sayılı HMK’nın geçici 3. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan ve 21.07.2004 tarihli Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 5219 sayılı Kanunun 2....

            "İçtihat Metni"Mahkemesi :Ağır Ceza Mahkemesi Dava : Koruma tedbirleri nedeni ile tazminat Hüküm : Manevi tazminat talebine ilişkin davanın kısmen kabulü ile 100,00 TL manevi tazminatın davalı hazineden alınarak davacıya verilmesine Davacının tazminat talebinin kısmen kabulüne ilişkin hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü; Gerekçeli karar başlığında "koruma tedbirleri nedeni ile tazminat" yerine "yakalama veya tutuklama sonrası kyo veya beraat kararı verilmesi halinde tazminat" "suç yeri" ibarelerine yer verilmesi mahallinde düzeltilmesi mümkün yazım yanlışlığı, hüküm duruşmasında hazır bulunan Cumhuriyet savcısının ad - soyad ve sicilinin gösterilmemesi mahallinde ilavesi mümkün yazım eksikliği olarak kabul edilmiştir....

              UYAP Entegrasyonu