"İçtihat Metni"Mahkemesi :Ağır Ceza Mahkemesi Dava : Koruma tedbirleri nedeniyle tazminat Dava Tarihi : 28/01/2016 Hüküm : Davanın reddine Temyiz Edenler : Davacı vekili, davalı vekili Davacının tazminat taleplerinin reddine ilişkin hüküm, davacı vekili ve davalı vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü; Tazminat davasının dayanağı olan Mersin 5....
Nitekim 6100 Sayılı HMK'nun 406/2. fıkrasında "İhtiyati haciz, muhafaza tedbirleri ve geçici düzenleme niteliğindeki kararlar gibi geçici hukuki korumalara iliskin diğer kanunlarda yer alan özel hükümler saklıdır." denmiştir. Bu fıkranın gerekçesinde "özellikle uygulamada farklı geçici hukuki korumaların birbirinin yerine kullanılmasının hatta -ihtiyati tedbir zımnında ihtiyati haciz kararı verilmesi- gibi aslında kanuna tamamen aykırı geçici hukuki koruma kararı oluşturulmasının önüne geçilmesi amaçlanmıştır." denmiştir. Eldeki davada istem, manevi tazminat isteğine (para alacağına) yönelik olup; davacının geçici hukuki koruma istemi ihtiyati haciz olup; nitekim davacı tarafın istemi de ilk derece mahkemesinin nitelendirmesi de bu yöndedir....
G E R E K Ç E: Uyuşmazlık, ölümlü trafik kazası nedeniyle maddi manevi tazminat davası sırasında istenilen ihtiyati tedbir isteğinin reddine ilişkindir. İlk derece mahkemesince gerekçeli ara karar ile davacının istemlerinin reddine karar verilmiş, bu karara karşı davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur. Geçici hukuki koruma ile ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz kavramları bir birinden ayrı kavramlardır. Geçici hukuki koruma daha genel ve üst kavram olarak kabul edilirken, ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz geçici hukuki korumanın birer türü olarak kabul edilmelidir. İhtiyati haciz, HMK 406/2 maddesinde geçici hukuki koruma olarak kabul edilmiş, ihtiyati haczin şartları ve etkileri ise İİK 257. maddesinde düzenlenmiştir. Maddenin birinci fıkrasına göre ihtiyati haciz isteyebilmek için, alacağın kural olarak vadesinin gelmiş olması gerekir. Vadesi gelmiş borçlar için ihtiyati haciz istenebilmesinin diğer bir şartı ise alacak rehin ile temin edilmemiş olmalıdır....
G E R E K Ç E: Uyuşmazlık, ölümlü trafik kazası nedeniyle maddi manevi tazminat davası sırasında istenilen ihtiyati tedbir isteğinin reddine ilişkindir. İlk derece mahkemesince gerekçeli ara karar ile davacının istemlerinin reddine karar verilmiş, bu karara karşı davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur. Geçici hukuki koruma ile ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz kavramları bir birinden ayrı kavramlardır. Geçici hukuki koruma daha genel ve üst kavram olarak kabul edilirken, ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz geçici hukuki korumanın birer türü olarak kabul edilmelidir. İhtiyati haciz, HMK 406/2 maddesinde geçici hukuki koruma olarak kabul edilmiş, ihtiyati haczin şartları ve etkileri ise İİK 257. maddesinde düzenlenmiştir. Maddenin birinci fıkrasına göre ihtiyati haciz isteyebilmek için, alacağın kural olarak vadesinin gelmiş olması gerekir. Vadesi gelmiş borçlar için ihtiyati haciz istenebilmesinin diğer bir şartı ise alacak rehin ile temin edilmemiş olmalıdır....
Davacı vekili dilekçesinde tazminat istemine karşılık ihtiyati tedbir istemiştir. 6100 Sayılı HMK'nun 33. maddesi gereğince olayları anlatmak taraflara, hukuki niteleme mahkemeye aittir. İstemin ihtiyati haciz olduğu tartışmasızdır. İDM'ce kabule göre ihtiyati haciz isteminin reddine karar vermesi gerekirken, ihtiyati haciz yerine geçmek üzere ihtiyati tedbir talebinin reddine karar vermesi de hatalıdır. Zira her iki hukuki koruma tedbiri; amaçları, konuları ve sonuçları bakımından birbirinden farklıdır. Biri diğerinin yerine geçmek üzere karar verilmez. Diğer bir anlatımla talep ya ihtiyati haciz ya da ihtiyati tedbir şeklinde nitelendirilip hüküm altına alınmalıdır. Nitekim 6100 Sayılı HMK'nun 406/2. fıkrasında "İhtiyati haciz, muhafaza tedbirleri ve geçici düzenleme niteligindeki kararlar gibi geçici hukuki korumalara iliskin diger kanunlarda yer alan özel hükümler saklıdır." denmiştir....
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Ağır Ceza Mahkemesi Dava : Koruma tedbirleri nedeniyle tazminat Hüküm : Davacının davasının maddi tazminat talebi bakımından kabulüyle 3.109,09 TL maddi; manevi tazminat talebi bakımından 5.000 TL manevi tazminatın davalıdan alınarak davacıya verilmesine Davacının maddi tazminat talebinin kabulüne; manevi tazminat talebinin ise kısmen kabulüne ilişkin hüküm, davacı vekili ve davalı vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü; Tazminat davasının dayanağı olan Ankara 10....
TEMYİZ SEBEPLERİ Davacı vekilinin temyiz sebepleri; davacının koruma tedbiri nedeniyle görevinden uzaklaştırılmasından doğan sözleşmeli kadro maaş fazlası, ortalama performans ücreti ve döner sermaye farkı ile uzmanlığa geç başlaması nedeniyle oluşan gösterge ve kıdem farkından doğan zararın maddi tazminat olarak ödenmesi gerektiğine, elkonulan cep telefonu ve bilgisayarın iade edilmediğine ve hükmedilen manevi tazminatın eksik olduğuna, davalı vekilinin temyiz sebepleri; hükmedilen manevi tazminatın fala olduğuna ve davanın reddedilen kısmı bakımından davalı lehine vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiğine ilişkindir. III....
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Ağır Ceza Mahkemesi Dava : Koruma tedbirleri nedeniyle tazminat Hüküm : Davacının tazminat talebinin kısmen kabülü ile 6.800,00 TL maddi tazminatın gözaltına alınma tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalı Hazineden alınarak davacıya verilmesine Davacının tazminat talebinin kısmen kabulüne ilişkin hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü: Tazminat talebinin dayanağı olan Şırnak Ağır Ceza Mahkemesinin 2013/36 Esas – 2013/514 Karar sayılı ceza dosyası kapsamında, davacının Uyuşturucu veya Uyarıcı Madde Ticareti Yapma veya Sağlama suçundan 27.11.2012-28.11.2012 tarihleri arasında gözaltında kaldığı, 5271 sayılı CMK'nın 109/3-f maddesi gereğince güvence bedeli yatırmak suretiyle adli kontrol tedbiri ile serbest bırakıldığı, yapılan yargılama sonunda beraatine hükmedildiği, beraat hükmünün 01.10.2013 tarihinde kesinleştiği, gözaltına alınma tarihi itibariyle yürürlükte bulunan 5271 sayılı CMK'nın...
Dava, iş kazası sonucu işgöremezlik nedenli, davacı işçinin maddi ve manevi zararlarının giderilmesi istemine ilişkin olup derdest dosyada davacı vekilince, geçici hukuki koruma tedbiri olan "ihtiyati haciz/ tedbir " talebinde bulunulması üzerine ilk derece mahkemesince talebin reddine karar verilmiş, davacı tarafın istinaf başvurusunda bu ara kararın kaldırılması talep edilmiştir. HMK 341/1 maddesinde ilk derece mahkemesinden verilen nihai kararlar ile, ihtiyati tedbir, ihtiyati haciz taleplerinin reddi ve bu taleplerin kabulü halinde, itiraz üzerine verilecek kararlara karşı istinaf yoluna başvurulabileceği düzenlenmiştir. Buna göre, Dairemiz, başvuruyu incelemekte görevlidir. Gerek ihtiyati tedbir gerekse de ihtiyati haciz hukukumuzda geçici hukuki korumalar olarak düzenlenmiştir. HMK 389. maddesinde ihtiyati tedbir şartları düzenlenmiştir....
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Ağır Ceza Mahkemesi Dava : Koruma tedbirleri nedeniyle tazminat Hüküm : Davacının tazminat talebinin kısmen kabulü ile 1.075,46 TL maddi tazminatın el koyma tarihi olan 12.04.2008 tarihinden işletilecek yasal faizle birlikte davalı Hazineden alınarak davacıya verilmesine Davacının tazminat talebinin kısmen kabulüne ilişkin hüküm, davalı vekili ve davacı vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü: Gerekçeli karar başlığında dava türünün "Koruma tedbirleri nedeniyle tazminat" yerine "Haksız koruma tedbiri nedeni ile tazminat Tazminat" ve Hükme iştirak eden Cumhuriyet Savcısının adı - soyadı ve sicilinin CMK'nın 232/2-b maddesine aykırı olarak gerekçeli karar başlığında gösterilmemesi, mahallinde düzeltilmesi mümkün yazım yanlışlığı olarak kabul edilmiştir. 1- Davalı vekilinin temyiz isteminin incelenmesinde; Karar tarihi itibariyle temyiz kesinlik sınırının 3200,00 TL olduğu...