Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

(Tansu Mobilya) olduğunu, müvekkil şirketin üreticisi olduğu ürünlerden kaynaklanan bir davada taraf olabilmesi ve oluşan zararlardan sorumlu tutulabilmesi için davanın konusunun malın ayıplı olmasından kaynaklanan bir uyuşmazlığa ilişkin olması gerektiğini belirterek davanın müvekkilİ şirket yönünden reddine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı Fer Bilg. Ltd.Şti. ise davaya cevap vermemiştir....

    İlk derece mahkemesince zina hukuki sebebine dayalı boşanma davası reddedilmiş ise de davalı erkeğin dosya kapsamındaki deliller ve özellikle aldatmayı itiraf ettiğine dair yeminli tanık beyanı dikkate alındığında davacı kadının kurban bayramında yaşanan son olayda aldatıldığını öğrendiği ve süresi içerisinde zinaya dayalı boşanma davası açtığı başka kadınla birlikte olan erkeğin eyleminin güven sarsıcı davranış değil zina olduğu kanaati oluşmakta zina hukuki sebebine dayalı olarak açılan boşanma davasının reddine karar verilmesi doğru görülmemiştir....

    Davalı karşı davacı manevi tazminat talebinde bulunmuş ise de manevi tazminatın şartları oluşmadığından davalı karşı davacının manevi tazminata yönelik talebinin de reddine " şeklinde karar verilmiştir....

    Davacı, işi gereği kullandığı tablet bilgisayarın onarımı için davalıya teslim edilmesi sonucu onarım esnasında tüm bilgilerin silinmiş olması nedeniyle uğradığını iddia ettiği maddi ve manevi zararlarının tahsili amacıyla eldeki davayı açmıştır. Mahkemece, 4077 sayılı yasanın 4/A 2-3 maddesi gereğince tüketiciye karşı sorumlu olanlar belirlenmiş olup, davaya konu tablet bilgisayarın, davalı ... Teknik Servis...A.Ş tarafından üretilmediği, satılmadığı veya ithal edilmediği, sadece servis hizmeti verildiği, bu hali ile satış sonrası bakım ve onarıma dayalı olarak sadece teknik servis hizmeti sunan davalı şirketin yasada belirlenen bu sıfatlara haiz olmaması nedeniyle ayıplı hizmet iddiası ile açılan davanın davalı şirkete yöneltilemeyeceği kanaatiyle, davalı aleyhine açılan davada "pasif dava ehliyeti" yokluğundan davanın reddine karar verilmiştir....

      Öte yandan 4822 sayılı Kanun ile değişik 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun 4. maddesinin 3. fıkrasında da, “İmalatçı-üretici, satıcı, bayi, acente, ithalatçı ve 10. maddenin beşinci fıkrasına göre kredi veren, ayıplı maldan ve tüketicinin bu maddede yer alan seçimlik haklarından dolayı müteselsilen sorumludur. Ayıplı malın neden olduğu zarardan dolayı birden fazla kimse sorumlu olduğu takdirde bunlar müteselsilen sorumludurlar. Satılan malın ayıplı olduğunun bilinmemesi bu sorumluluğu ortadan kaldırmaz.” Hükmü bulunmaktadır....

        Sıfatıyla) Taraflar arasındaki bedel iadesi ve maddi tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekili ile ihbar olunan vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Dava, davalı şirketten satın alınan kabinli jeneratörün ayıplı olduğu iddiasına dayalı olarak ödenen bedelin iadesi, bunun mümkün olmaması halinde ise aynı model ayıpsız bir jeneratörle değiştirilmesi ve ayrıca malın ayıplı olması sebebiyle uğranılan maddi zararın tazmini istemine ilişkindir. Davalı vekili cevap dilekçesinde, talebin zamanaşımına uğradığını, davaya Ticaret Mahkemesi sıfatı ile bakılması gerektiğini, süresinde bir ayıp ihbarının bulunmadığını, malın iade edilmesinin koşullarının bulunmadığını savunarak davanın reddini istemiştir....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Dava, mal karşılığı verilen senetlerin, malın ayıplı olması nedeniyle bedelsiz kaldığı iddiasına dayalı menfi tespit davasıdır. Davalı vekili, davanın reddini istemiştir. Mahkemece, davacının, boş olarak imzalanan senetlerin karşılığı bulunmadığını ve anlaşmaya aykırı doldurulduğunu yazılı delillerle ispatlayamadığı gerekçeleriyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Karşalıklı Boşanma-Alacak Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davacı-karşı davalı kadın tarafından, davasının Türk Medeni Kanununun 162. maddesine dayalı olarak kabul edilmemesi, erkeğin kabul edilen boşanma davası, kusur belirlemesi, tazminatlar, yargılama gideri ve ihtiyati tedbir kararı yönünden, davalı-karşı davacı erkek tarafından ise, kadının kabul edilen boşanma davası, kusur belirlemesi, manevi tazminat ve reddedilen alacak davası yönünden temyiz edilerek; temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılması istenilmekle; duruşma için belirlenen 02.06.2015 günü duruşmalı temyiz eden davacı-karşı davalı ... vekili Av. ... ve karşı taraf duruşmalı temyiz eden davalı-karşı davacı ... ile vekili Av. ... geldiler....

              Tüketici bu seçimlik haklarından biri ile birlikte 11/1/2011 tarihli ve 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu hükümleri uyarınca tazminat da talep edebilir." şeklinde düzenlenmiştir. 6502 sayılı Yasa m.11'de ayıplı mal nedeni ile tüketicinin seçimlik hakları ile ilgili yasal düzenlemeye göre; malın ayıplı olduğunun anlaşılması durumunda tüketicinin satılanı geri vermeye hazır olduğunu bildirerek sözleşmeden dönme hakkı bulunmaktadır. Yine 6502 sayılı Yasa m.10'da; teslim tarihinden itibaren 6 ay içinde ortaya çıkan ayıpların teslim tarihinde var olduğu kabul edilir bu durumda malın ayıplı olmadığının ispatı satıcıya aittir. Hal böyle olunca; davalı tarafından satışı yapılan dava konusu ürünlerin tesliminden itibaren 6 ay içerisinde ortaya çıkan ayıpların teslim tarihinde var olduğu ve bu durumda ayıplı olmadığının davalı tarafından ispat etmesi gerekmektedir....

              Dava konusu olayda ise, satın alınan aracın ayıplı çıkması ve bu nedenle kullanılamamış olması nedeniyle, davacının kişisel haklarının zarara uğradığı kabul edilemeyeceğinden, manevi tazminatın koşulları bulunmamaktadır. Mahkemece aksine düşüncelerle, davacının ayıplı araç nedeniyle sıkıntıya düştüğünden bahisle, koşulları oluşmadığı halde yazılı şekilde manevi tazminata hükmedilmiş olması, usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir. SONUÇ: 1.bent gereğince davalının diğer temyiz itirazlarının reddine, 2.bentte açıklanan nedenlerle temyiz edilen hükmün, temyiz eden davalı yararına BOZULMASINA, peşin alınan 61.30 TL. temyiz harcının istek halinde iadesine, 15.12.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                UYAP Entegrasyonu