Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davacının kazadan sonra her gün ağrı kesici ilaç kullanması tek başına illiyet bağının tespiti için yeterli değildir. Kaza ile davacının psikolojik rahatsızlığı arasında uygun illiyet bağı bulunduğu husunun şüpheye yer bırakmayacak şekilde net olarak tespit edilip sonucuna göre karar vermek gerekir. O halde varsa maluliyetin ve kaza ile illiyet bağının bulunup bulunmadığının tespiti için Adli Tıp 3. İhtisas kurulundan denetime ve hüküm kurmaya elverişli rapor alınıp sonucuna göre karar vermek gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda 1 nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı .... nin sair temyiz itirazlarının REDDİNE, 2 nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı Sompo ...... nin temyiz itirazlarının kabulü ile verilen hükmün BOZULMASINA, 28.01.2016 karar verildi....

    Maddesi gereği re'sen kamu düzenine aykırılık yönünden yapılan inceleme neticesinde; Dava, maluliyetin tespiti ve maluliyet aylığı bağlanması isteğinden ibarettir. İlk derece mahkemesince davacının çalışma gücünü en az %60 oranında kaybetmemiş olduğuna ilişkin yasal prosedür işletilerek yöntemince alınan raporlara göre davanın reddine karar verilmiş, karar davacı vekilince istinaf edilmiştir. Verilen karar karar tarihindeki yasal duruma uygun ise de karar sonrası 28/09/2021 tarihinde yayınlanan ve aynı tarihte yürürlüğe giren Maluliyet ve Çalışma Gücü Kaybı Tespit İşlemleri Yönetmeliği ile önceki yönetmelik yürürlükten kaldırılmış olup, yürürlüğe giren yeni mevzuat kapsamında da değerlendirme yapılması gerekir. Mahkemece Yargıtay 10....

    İş Mahkemesi 2016/1 E sayılı dosyada Adli Tıp Kurumu' nca düzenlenen rapor ile maluliyetin %68 olarak belirlendiğini, kuruma iş göremezlik gelirinin baştan itibaren %68 oranı üzerinden bağlanması için talepte bulunulup, davalı kurumca ATK raporunun kurumları açısından bağlayıcı olmadığı gerekçesiyle reddedildiğini, davacının iş kazası nedeniyle sürekli iş göremezlik oranının %68 olup bu oran üzerinden sürekli iş göremezlik geliri tespiti gerektiğini belirterek, davacıya, ilk sürekli iş göremezlik tarihinden itibaren %68 oranı üzerinden sürekli iş göremezlik bağlanması gerektiğinin tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. SAVUNMANIN ÖZETİ: Davalı kurum vekili cevap dilekçesinde özetle; kurum işlemlerinin yerinde ve yasal mevzuata uygun olduğunu beyanla, davanın reddini istemiştir. Davalı şirket davaya cevap vermemiş, duruşmalarda temsil edilmemiştir....

    Mahkemece, Adli Tıp Kurumu 3. ihtisas kurulunun 30.1.2008 tarihli raporunda “davacının çalışma gücünün 2/3 ünü kaybettiği maluliyet başlangıç tarihinin hemodializ başlangıç tarihi olan 9.11.1999 olduğu K.B.Y. nin sinsi bir hastalık olduğu işe giriş tarihi olan 31.12.1998 de KBY ile beden çalışma gücünün 2/3 ünü kaybettirecek düzeyde olup olmadığının tespiti amacıyla söz konusu zaman sürecinde ilgilinin oturduğu yerdeki nefroloji ve dializ merkezlerinden kayıtları sorularak mevcutsa gönderilmesi halinde işe giriş tarihinde hastalığın 2/3 e mümas düzeyde olup olmadığının bildirileceği” rapor edilmesine rağmen, maluliyetin başlangıcı konusunda Adli Tıp Genel Kurulundan itirazın değerlendirilmesini sağlayarak hastalığın ve maluliyetin oluştuğu tarih konusunda rapor alınmadan yazılı gerekçelerle davanın reddine karar verilmesi isabetsizdir....

      Haksız fiil sonucu çalışma gücünde kayıp olduğu iddiası ve buna yönelik bir talebin bulunması halinde,zararın kapsamının tespiti açısından maluliyetin varlığı ve oranının doğru bir şekilde belirlenmesi gerekmektedir....

        Somut olayda; kaza neticesinde davacının maruz kaldığı yaralanmaya ilişkin olarak davacı tarafından tahkime başvuru sırasında dosyaya sunulan Dokuz Eylül Üniversitesi Tıp Fakültesi Adli Tıp Anabilim Dalı Başkanlığından alınan 11/02/2019 tarihli raporda, davacının kaza nedeniyle bacak kemiğinde kırık meydana geldiği (sol tibia fibula kırığı), yine aynı kırık nedeniyle davacının sol dizinde de yara (skar) izinin bulunduğu, söz konusu kemik kırığı ve yara izi nedeniyle davacıda kalıcı sekel niteliğinde %6,3 oranında maluliyetin mevcut olduğu, raporun sonuç kısmında maluliyetin kalıcı yani sürekli olduğu hususunun açıkça belirtildiği anlaşılmıştır. Anılan bu raporun tanziminde Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmelik'ine göre belirleme yapıldığı görülmekte olup, raporun kaza tarihi itibariyle yürürlükte olan yönetmeliğe uygun olduğu ve tespit edilen maluliyetin sürekli olduğu açıktır....

          Davacı vekili, trafik kazası nedeniyle davacıya %4 maluliyet oranı üzerinden ödeme yapıldığı ancak yeniden alınan rapor göre %15,2 oranında maluliyet tespit edildiğini, artan maluliyetin bulunduğu belirterek sürekli iş göremezlik tazminatı talep edilmiştir. Söz konusu raporların incelemesinde, hasar dosyası kapsamında davalı tarafça yapılan ödemeye konu 04.06.2013 tarihli Kocaeli Devlet Hastanesi Özürlü Sağlık Kurulu raporunda T12 vertebra fraktürü nedeniyle davacıda %4 oranında maluliyetin oluştuğu, eldeki dosyaya sunulan 31.08.2018 tarihli İzmir Tepecik Eğitim Ve Araştırma Hastanesi Sağlık Kurulu Raporunda ise yine T12 vertebra fraktürü nedeniyle davacıda %15,2 oranında maluliyetin oluştuğu anlaşılmaktadır. İtiraz hakem heyetince davalı vekilinin maluliyet raporuna yaptığı itirazın reddine karar verilmiş ise de yapılan araştırma ve inceleme hüküm vermeye elverişli değildir....

            "İçtihat Metni"Mahkemesi :İş Mahkemesi Dava, iş göremezlik oranının tespiti istemine ilişkindir. Mahkemece, ilâmında belirtildiği şekilde davanın kabulüne karar verilmiştir. Hükmün, davalı ... Başkanlığı ile davalılardan ... avukatları tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteklerinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi. 1-) Dosyadaki yazılara, toplanan delillere ve hükmün dayandığı gerektirici sebeplere göre, sair temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2-) Mahkemece, işgöremezlik oranının tespiti amacıyla alınan Adli Tıp Genel Kurulu'nun 19.06.2014 tarihli raporuna itibar edilerek davacının 09.04.2002 tarihinde geçirdiği kaza nedeniyle % 15,2 oranında meslekte kazanma gücünden kaybetmiş sayılacağına, % 12,3 oranındaki maluliyetin sürekli olduğuna karar verilmişse de Adli Tıp Kurumu 3....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İş Mahkemesi Davacı, maluliyetin oranın tespitiyle, maluliyet aylığı almaya hak kazandığının tespitine karar verilmesini istemiştir. Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kısmen kabulüne karar vermiştir. Hükmün taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi. K A R A R 1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere, hükmün dayandığı gerektirici nedenlere göre davacının tüm, davalı Kurumun ise, aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki diğer temyiz itirazlarının reddine, 2-Dava, davacının malül olduğunun tespiti ile davacıya malüliyet aylığı bağlanması istemine ilişkindir....

                Eldeki dosyada; gerek Sosyal Sigorta Yüksek Sağlık Kurulu raporu ve gerekse de Adli Tıp Kurumu raporları nazarında yazılı şekilde karar verilmiş ise de, 28.09.2021 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanıp aynı tarihte yürürlüğe giren Maluliyet Ve Çalışma Gücü Kaybı Tespiti İşlemleri Yönetmeliği ile 03.08.2013 tarihli ve 28727 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan Maluliyet Tespiti İşlemleri Yönetmeliğinin yürürlükten kaldırıldığı anlaşılmıştır. Yargılama safhasında yürürlüğe giren söz konusu mevzuat kapsamında da değerlendirme yapılması gerektiğinden, mahkemece 28.09.2021 tarihli Maluliyet Ve Çalışma Gücü Kaybı Tespiti İşlemleri Yönetmeliği kapsamında, maluliyetin bulunup bulunmadığı konusunda, Adli Tıp 3.İhtisas Kurulundan ve raporlar arasında çelişki bulunması halinde, Adli Tıp Kurumu İkinci Üst Kurulu’ndan rapor alınıp (maluliyetin bulunduğuna karar verilmesi durumunda başlangıcının, yönetmeliğin yürürlük tarihi olduğu gözetilmek kaydıyla) sonucuna göre karar verilmelidir....

                  UYAP Entegrasyonu