Son ve Tic. A.Ş olduğunu, T2 ismi ise müvekkilinin markası olduğunu, müvekkilinin perakende satış yapmakta olduğunu, kendisine ait mağazası bulunmadığını, müvekkilinin davanın tarafı olmadığını, üretici olan müvekkilinden bedel iadesi istenemeyeceğini, davacının dava dilekçesinde seçimlik hakkını bedel iadesi olarak belirttiğini, talebinin de müvekkiline yönelttiğini, üretici olan müvekkiline karşı bedel iadesi talebinde bulunmasının hukuken mümkün olmadığını neticeten; haksız ve dayanaksız davanın reddine karar verilmesini savunmuştur. İlk derece mahkemesince; "... yalnızca onarım ve değiştirme hakkının üretici ve ithalatçıya karşı kullanılabilecek haklardan olduğu anlaşılmaktadır. Üretici ile tüketici arasında bir sözleşme ilişkisi olmadığından, tüketicinin üreticiye karşı sözleşmeden dönme veya bedelde indirim haklarını kullanması düşünülemez. Çünkü tüketici, üreticiye bir ödemede bulunmamıştır. Eldeki davada davacı, üretici firma olan T2 (Meltem Modüler Mob. Kol. Son ve Tic....
114/2 delaletiyle TTK'nun 5/A, Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu'nun 18/A-2 ve HMK'nun115/2. maddeleri gereğince manevi tazminat talebi ile ilgili arabuluculuğa yönelik dava şartı yokluğu nedeniyle davanın usulden reddine, maddi tazminat talebi ile ilgili sulh, ödeme ve feragat nedeni ile davanın reddine karar verilmesi gerektiğinden bahisle maddi tazminat talebi ile ilgili sulh, ödeme ve feragat nedeniyle davanın reddine, manevi tazminat talebi ile ilgili T.T.K.'...
114/2 delaletiyle TTK'nun 5/A, Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu'nun 18/A-2 ve HMK'nun115/2. maddeleri gereğince manevi tazminat talebi ile ilgili arabuluculuğa yönelik dava şartı yokluğu nedeniyle davanın usulden reddine, maddi tazminat talebi ile ilgili sulh, ödeme ve feragat nedeni ile davanın reddine karar verilmesi gerektiğinden bahisle maddi tazminat talebi ile ilgili sulh, ödeme ve feragat nedeniyle davanın reddine, manevi tazminat talebi ile ilgili T.T.K.'...
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Ağır Ceza Mahkemesi Dava : Koruma tedbirleri nedeniyle tazminat Hüküm : 3.741,72 TL maddi ve 3.500 TL manevi tazminatın davalıdan alınarak davacıya verilmesi Davacının tazminat talebinin kısmen kabulüne ilişkin hüküm, davacı vekili ve davalı vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü; Tebliğnamede, davacı vekilinin temyiz talebi hakkında görüş belirtilmediğinden bu konuda görüş belirtildikten sonra iadesi için dosyanın Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 30.03.2016 tarihinde oy birliğiyle karar verildi....
Diğer davalılar T4 ve T2 cevap dilekçelerinde; davacı ve bahse konu okulun Ankara Etimesgut ilçesinde olmasından dolayı davanın görüşüleceği yerin Ankara Batı Adliyesi olduğunu, davanın reddini veya yetkisizlik kararı verilmesini istediklerini, davacı vekili tarafından ileri sürülen iddiaları veli olarak kabul etmediklerini, ileri sürülen tüm iddialar ve bu iddialara delil olarak sunulan belgelerin tamamının okul idaresince alınmış kararlar olduğunu, haksız şekilde maddi ve manevi tazminat talebinde bulunulduğunu, ayrıca okulun iade etmesi gereken paranın eksik ve geç ödendiğini savunarak, haksız ve delilden yoksun açılan kötü niyetli davanın reddini talep etmişlerdir....
HÜKÜM:Yukarıda açıklandığı üzere; 1-Komisyon bedeli talebine ilişkin davanın AÇILMAMIŞ SAYILMASINA, 2-Denkleştirme tazminatı ve manevi tazminat talebinin REDDİNE, 3-Davacının teminat olarak verdiği 20.04.2018 keşide tarihli, 30.04.2018 vade tarihli keşidecisi----keşide yeri ---- olan 46.675,00 TL bedelli bononun davalıdan alınarak davacıya iadesine, 4-Davalı tarafından bloke olarak tutulan 7.000,00 TL’nin 03.05.2019 tarihinden itibaren işleyecek ticari avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, 5-Denkleştirme tazminat talebi için alınması gerekli 179,70 TL maktu harç, manevi tazminat talebi için alınması gerekli 179,70 TL maktu harç, teminat senedi iadesi talebi için alınması gerekli 3.188,36 TL harç ile bolke tutulan bedelin iadesi alınması gerekli 478,17 TL harç toplamı 4.052,93 TL harcın davacının peşin olarak yatırdığı 5.472,45 TL harçtan mahsubu ile kalan 1.419,52 TL'nin davacıya iadesine, 6-Davacı tarafından teminat senedi iadesi talebi için yatırmış olduğu...
salahiyeti ve eserde değişiklik yapılmasını men etmek haklarının ihlali niteliğinde olduğu buna göre davacının maddi manevi tazminat talebinde bulunabileceği maddi tazminat bakımından belirtilen ilgili kurumlara müzekkere yazılmasına rağmen emsal bedelin tespit edilemediği bu sebeple bilirkişilerce resen emsal bedel tespit edildiği, tespit edilen bedellerin dosya kapsamına uygun olduğu anlaşıldığından her bir eser yönünden 4000 TL emsal bedel belirlenmesine ve bu bedel üzerinden maddi tazminat bakımından FSEK 68 maddesi uyarınca davacının 3 katı tazminat talep edebileceği anlaşıldığından toplam 24.000 TL nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar vermek gerektiği yine haksız fiil tarihinden itibaren faiz talep edildiğinden birinci eser yönünden haksız fiilin tespit edildiği ilk tarih olan 05/09/2019 tarihi olan ikinci eser bakımından ise haksız fiilin tespit edildiği tarih olan 23/04/2020 tarihinden itibaren yasal faiz işletilmesine manevi tazminat talebi bakımından ise FSEK 70...
, müvekkilinin çıkma fara ödediği bedel olan "14.300,00 TL'nin" iadesini talep ettiklerini, ayrıca müvekkilinin uğradığı gizli ayıp nedeniyle maddi ve manevi tazminat taleplerinin de bulunduğunu, müvekkilinin davalı oto tamir servisine gizli ayıbı bildirmek için gittiğini ve sözlü olarak beyanda bulunarak üzerine düşen bildirim külfetini yerine getirdiğini, tüm bu nedenlerle; fazlaya ilişkin talep ve dava hakları saklı kalmak kaydıyla; haklı davanın kabulü ile eser sözleşmesinden kaynaklanan gizli ayıp nedeniyle sorumluluk hükümleri uyarınca; maddi ve manevi tazminat hakları saklı kalmak kaydıyla, müvekkilinin aracına orijinal yerine çıkma takılan farın ayıpsız misli ile değişimi, değişim mümkün değilse orijinal far ile takılan çıkma far arasındaki bedelin fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 10,00 TL'sinin temerrüt tarihinden itibaren işleyecek ticari avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak müvekkiline ödenmesine, her türlü yargılama gideri ve arabuluculuk vekalet...
Mahkemece de kabul edilen ve davacı karşı davalı kadından kaynaklanan evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına sebep olan olaylar, davalı- karşı davacı erkeğin kişilik haklarına saldırı teşkil eder. Türk Medeni Kanununun 174/2. maddesindeki koşullar davalı - karşı davacı erkek yönünden gerçekleşmiştir. O halde, davalı - karşı davacı erkeğin manevi tazminat talebinin kabulü gerekirken reddi hatalı olup, bozmayı gerektirmiştir. c-Davalı - karşı davacı erkek, dava dilekçesinde 75.000 TL maddi tazminat, talebinde bulunmuş, dilekçenin içeriğinde ise evlilik nedeniyle bütün masrafların kendisi tarafından yapıldığını beyan etmiştir. Mahkemece davalı - karşı davacı erkeğin maddi tazminat talebi, düğün nedeniyle yaptığı masrafların iadesi olarak kabul edilmiştir. Ancak davalı - karşı davacı, bu talebi hakkında nispi harç da yatirmamıştır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi Davacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalı ... aleyhine 20/11/2013 gününde adli yardım talepli olarak verilen dilekçe ile nişanın bozulması nedeniyle manevi tazminat ve hediyelerin iadesi istenmesi üzerine adli yardım talebi kabul edilerek mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 17/02/2016 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Dava, nişanın bozulması nedeniyle hediyelerin iadesi ve manevi tazminat istemine ilişkindir....