İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 06/03/2020 NUMARASI : 2020/90 ESAS 2020/133 KARAR DAVA KONUSU : İcra Emrinin İptali KARAR : Adana 1. İcra Hukuk Mahkemesi'nin 06/03/2020 tarih 2020/90 esas 2020/133 karar sayılı mahkeme kararının davalılar vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine işin gereği görüşülüp düşünüldü: DAVA: Davacı borçlular vekili dava dilekçesinde özetle; Adana 4....
./.. 2009/11500 - 13249 - 2 - Somut olayda; davacılar bir başka dava nedeniyle verilen yetki belgesine dayanarak dava açmadığı gibi, malikler ... kızı ... ve ... oğlu ...'ın mirasçısı da değildir. Bu nedenle, davacıların paydaş malikler ... ve ... yönünden dava açmakta hukuki yararı bulunmadığından bu malikler yönünden davanın hukuki yarar yokluğu nedeniyle reddi yerine istemin hüküm altına alınması doğru görülmemiş, kararın bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, 20.11.2009 tarihinde oybirliği ile karar veriLdi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalılar vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Davacı vekili dava dilekçesinde; davalıların ...mahallesi, Buruncukçayır mevkiinde kain, 1982 ada 1 parselde kayıtlı anataşınmazda 8 nolu bağımsız bölümde ...’in mirasçısı olarak malik olduklarını, davalıların bağımsız bölümü satmış olup, satış tarihine kadar borçlular tarafından ödenmeyen genel gider avansı ve demirbaş gideri borçları bulunduğunu, bu borç sebebiye başlatılan icra takibine, davalıların, borcun tamamı yönünden itiraz ederek takibi durdurduklarını, ana taşınmazda kat irtifakı kurulduğunu, fiilen bağımsız bölüm malikleri tarafından kullanılmakta olduğunu, Kat Malikler Kurulu Toplantısına davalıların çağırıldıklarını, Kat Mülkiyeti Kanunundan kaynaklanan aylık...
tarihli, ... sayılı işlemin iptali istemiyle açılan davada, Danıştay Altıncı Dairesinin 05/04/2018 tarih ve E:2013/8527, K:2018/3068 sayılı bozma kararına uyularak; dava konusu işlemin iptali yolunda ... İdare Mahkemesince verilen ... tarih ve E:.., K:... sayılı kararın, usul ve hukuka aykırı olduğu ileri sürülerek bozulması istenilmektedir. SAVUNMANIN ÖZETİ : Temyiz edilen kararda bozma nedenlerinden hiçbirisi bulunmadığından, usul ve kanuna uygun olan kararın onanması gerektiği savunulmaktadır. DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ ......
danışmadan ve onaylarını almadan büfenin ön kısmını yıkarak inşaat yaptığını, taşınmaz 1989 yılında ... tarafından kiraya verilmişse de, diğer maliklerin onayının alınmadığını, davada taşkın inşaat durumunun sözkonusu olmadığını, davacının dava konusu taşınmaza komşu parseli olmadığı gibi bu taşınmaz üzerinde başkaca bir ayni hakkının da bulunmadığını, diğer malikler ve davalının tüm uyarılarına rağmen taşınmazdaki haksız işgaline devam ettiğini, kötü niyetli olduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Tapu iptali ve tescil ... ve müşterekleri ile ... ve müşterekleri aralarındaki tapu iptali ve tescil davasının reddine dair ... 1. Asliye Hukuk Mahkemesinden verilen 09.06.2011 gün ve 324/259 sayılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi davacılar vekili tarafından süresinde istenilmiş olmakla dosya incelendi gereği düşünüldü: KARAR Davacılar vekili, ortak muris ...'den intikal eden 40 ve 70 parsel sayılı taşınmazlardaki davalılar ..., ... ve ...'e ait hisselerin vekil edenleri ile davalılar arasında yapılan miras taksim sözleşme ile davacılara kaldığını açıklayarak davalılar üzerindeki tapu kaydının iptali ile vekil edenleri adına tesciline karar verilmesini istemiştir....
Zira kooperatif yönetimince değiştirilmesi istenilen bir yönetim kurulu ya da genel kurul kararının, kooperatif yönetim kurulu ya da genel kurulu tarafından alınacak yeni bir karar ile değiştirilmesi mümkün olduğundan, kooperatif yönetimince kendi kararlarının iptali için mahkemede davacı sıfatıyla dava açmalarında hukuki yarar yoktur. Esasen mahkemede yönetim kurulu ve genel kurul kararının iptali davasını açma ..., bu karardan zarar gören kooperatif üyelerine aittir....
Zira kooperatif yönetimince değiştirilmesi istenilen bir yönetim kurulu ya da genel kurul kararının, kooperatif yönetim kurulu ya da genel kurulu tarafından alınacak yeni bir karar ile değiştirilmesi mümkün olduğundan, kooperatif yönetimince kendi kararlarının iptali için mahkemede davacı sıfatıyla dava açmalarında hukuki yarar yoktur. Esasen mahkemede yönetim kurulu ve genel kurul kararının iptali davasını açma hakkı, bu karardan zarar gören kooperatif üyelerine aittir....
Zira kooperatif yönetimince değiştirilmesi istenilen bir yönetim kurulu ya da genel kurul kararının, kooperatif yönetim kurulu ya da genel kurulu tarafından alınacak yeni bir karar ile değiştirilmesi mümkün olduğundan, kooperatif yönetimince kendi kararlarının iptali için mahkemede davacı sıfatıyla dava açmalarında hukuki yarar yoktur. Esasen mahkemede yönetim kurulu ve genel kurul kararının iptali davasını açma hakkı, bu karardan zarar gören kooperatif üyelerine aittir....
Mahkemece, davanın kısmen kabulüne, genel kurul toplantısının yok hükmünde olduğunun tespitine, yönetim kurulu kararının iptali ve kayyım atanması taleplerinin reddine karar verilmiştir. Kural olarak anonim şirket yönetim kurulu kararlarına karşı iptal davası açılamaz. Davalı şirketin 20.08.2010 tarihli Olağanüstü Genel Kurul toplantısında yönetim kurulu üyeleri ve denetçi seçimine karar verilmiştir. Ancak mahkemece yönetim kurulu üyelerinin seçimine ilişkin genel kurul kararının yok hükmünde olduğunun tespitine karar verildiğine göre, yönetim kurulunun görev dağılımı ve imza yetkilisinin belirlenmesine ilişkin yönetim kurulu kararı da yok hükmünde olup ayrıca şirketin organsız kaldığının da kabulü gerekir. Bu itibarla, yönetim kurulu kararının yok hükmünde olduğu ve şirketin organsız kaldığı nazara alınmadan yazılı gerekçeyle yönetim kurulu kararının iptali ve kayyım tayinine ilişkin talepler yönünden davanın reddi doğru olmamış, bozmayı gerektirmiştir....