Müdürlüğü adına tesciline, kalan kısmın tapu kaydındaki malikler ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ... ve ... Müdürlüğü adına tesciline, 108 ada 6 parsel sayılı taşınmazın ... Bilirkişisinin 11/12/2015 tarihli raporunda B harfi ile gösterilen 444,61 m2'lik kısmındaki davalılar ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ...'in hisselerinin 1/2 lik payının iptali ile davacı ... adına tapuya tesciline, 102 ada 154 ve 156 parsel sayılı taşınmazların tapu kaydının 1/2 hissesinin iptali ile davacı ... adına tapuya tesciline, 102 ada 158, 106 ada 159 parsel sayılı taşınmazlardaki davalılar ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ...'in hisselerinin 1/2'lik payının iptali ile davacı ... adına tapuya tesciline karar verilmiştir. IV. TEMYİZ 1.Temyiz Yoluna Başvuranlar İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur. 2....
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile mahkeme kararının ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 21.01.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
çoğunluğu ile karar verileceği, bu hükmün, anataşınmaz üzerinde yapının yıkılıp kat mülkiyetinin veya kat irtifakının sona ermesinden sonra uygulanabileceğinden, dava konusu taşınmaz üzerindeki yapı davanın devamında yıkılmış ise de davaya konu kat malikleri kurul kararın alındığı tarihte yapının halen mevcut olduğu, kat mülkiyetinin kurulu bulunduğu dikkate alındığında binanın yıkılarak yeniden yapılması yönünde kararın Kat Mülkiyeti Kanununun 45. maddesi gereğince tüm kat maliklerinin oybirliği ile verecekleri kararla mümkün olabileceği...” gereğine değinilerek bozulmasına karar verilmiştir. Mahkemece bozmaya uyularak yapılan yargılama neticesinde davanın kabulüne, 19/10/2015 tarihli kat malikleri kurul kararlarının iptaline karar verilmiş, hüküm davalı ... ve davalı ... vekilleri tarafından temyiz edilmiştir. Dava kat malikleri kurulu toplantısının iptali istemine ilişkindir. SONUÇ: 1)Mahkeme kararı davalı ...'...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescili davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi, davalılardan ... vd. vekilince verilen dilekçe ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü: - K A R A R – 1-Kamulaştırma bedellerinin ilgililerine ödenip ödenmediğinin davacı idare ve ilgili bankadan sorulduktan, 2-Malikler ... ve ...'ın veraset ilamı ilgilisinden temin edilerek mahkemenin gerekceli kararının mirascılarına usulüne uygun tebliği ile temyiz süresi de beklenildikten, 3-Tapu maliki ... mirascılarından...(...), ... (...), ... (...), ... (...),... (...), ... (...), ... (...), ... (...) ve ...'...
Elbirliği mülkiyetine tabi bir eşya üzerinde hukuki işlemde bulunan taraf tüm malikler adına hareket etmişse (temsil yetkisi varsa) o hukuki işlem tüm ortakları bağlar. Fakat tüm malikler adına hareket eden tarafın temsil yetkisi bulunmamakta ise veya malikler işleme sonradan icazet vermemişse işlem bağlayıcı değildir. İşlemi yapan tarafın (ortağın) ortaklığa dahil bir mal üzerinde tasarruf yetkisi de olamayacağından işlem ancak borçlandırıcı işlem olarak (sözleşmeyi yapan ortak bakımından) hüküm ve sonuç meydana getirir. Buna rağmen ortaklık tasfiye edildiğinde her ortak kendisine düşecek tasfiye payına ilişkin olarak borçlandırıcı işlemlerde bulunabilir. Örneğin bir mirasçı miras şirketinin tasfiyesi halinde kendisine isabet edecek miras payını bir başkasına satmayı vaat edebilir. Bu gibi durumlarda sözleşme bir taahhüt sözleşmesi olarak geçerlidir. Ancak sözleşmenin ifası elbirliği mülkiyetinin sona ermesi halinde istenebilir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı-K.Davalı vekili tarafından, davalılar-k.davacılar aleyhine 08.02.2006 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali ve tescil istenmesi üzerine davalılar-karşı davacılar ... vd.nin açmış olduğu satış vaadi sözleşmesinin iptali istenmesi üzerine bozma kararına uyularak davaların birleştirilmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davacı-karşı davalının davasının reddine, birleştirilen davanın kabulüne dair verilen 23.07.2008 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı-k.davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, biçimine uygun düzenlenmiş taşınmaz satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir....
SAVUNMA: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle: davanın süresi içerisinde açılmadığını, söz konusu taşınmaza el atma tarihinin 1980 yılı olduğunu, dava konusu taşınmaz üzerindeki hat güzergahları ve pilon yeri için Tedaş lehine daimi irtifak hakkı kurulması gerektiğini, kamulaştırmasız el atma davalarına konu taşınmazların davalar sonuçlanmadan malikler tarafından satılabildiğini, davalara eski malikler yönünden devam edilerek mahkemelerce eski malikler yönünden hüküm kurulduğu için aynı gayrimenkule ilişkin genel müdürlükleri aleyhine yeni davalar açılabilmesi olasılığı doğduğunu, müvekkil kurumun kamu kurumu olduğu için kamu zararı oluştuğunu, malikin değişmesi durumunda tescil işlemlerinin gerçekleştirilemediğinden dava konusu taşınmaz hakkında ihtiyati tedbir kararı verilmesini, davanın reddedilmesini, müvekkil kurum lehine daimi irtifak hakkı kurulmasını, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yüklenmesini talep etmiştir....
SAVUNMA: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle: davanın süresi içerisinde açılmadığını, söz konusu taşınmaza el atma tarihinin 1980 yılı olduğunu, dava konusu taşınmaz üzerindeki hat güzergahları için Tedaş lehine daimi irtifak hakkı kurulması gerektiğini, kamulaştırmasız el atma davalarına konu taşınmazların davalar sonuçlanmadan malikler tarafından satılabildiğini, davalara eski malikler yönünden devam edilerek mahkemelerce eski malikler yönünden hüküm kurulduğu için aynı gayrimenkule ilişkin genel müdürlükleri aleyhine yeni davalar açılabilmesi olasılığı doğduğunu, müvekkil kurumun kamu kurumu olduğu için kamu zararı oluştuğunu, malikin değişmesi durumunda tescil işlemlerinin gerçekleştirilemediğinden dava konusu taşınmaz hakkında ihtiyati tedbir kararı verilmesini, davanın reddedilmesini, müvekkil kurum lehine daimi irtifak hakkı kurulmasını, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yüklenmesini talep etmiştir....
SAVUNMA: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle: davanın süresi içerisinde açılmadığını, söz konusu taşınmaza el atma tarihinin 1980 yılı olduğunu, dava konusu taşınmaz üzerindeki direk yerlerinin kamulaştırılması ve hat güzergahları için Tedaş lehine daimi irtifak hakkı kurulması gerektiğini, kamulaştırmasız el atma davalarına konu taşınmazların davalar sonuçlanmadan malikler tarafından satılabildiğini, davalara eski malikler yönünden devam edilerek mahkemelerce eski malikler yönünden hüküm kurulduğu için aynı gayrimenkule ilişkin genel müdürlükleri aleyhine yeni davalar açılabilmesi olasılığı doğduğunu, müvekkil kurumun kamu kurumu olduğu için kamu zararı oluştuğunu, malikin değişmesi durumunda tescil işlemlerinin gerçekleştirilemediğinden dava konusu taşınmaz hakkında ihtiyati tedbir kararı verilmesini, davanın reddedilmesini, müvekkil kurum lehine daimi irtifak hakkı kurulmasını, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yüklenmesini talep etmiştir....
Nitekim, taşınmazı fiilen de ellerinde bulunduran davacıların iflas karından önce müflis şirketle yaptıkları taşınmaz satış vaadi sözleşmesine dayalı olarak, iflas masasına karşı Tüketici Mahkemesinde açtıkları tapu iptali ve tescil talepli davada Yargıtay Hukuk Genel Kurulu, "... taraflar arasında resmi şekilde düzenlenen ... günlü satış vaadi sözleş- mesi ... tarihinde tapuya şerh edilmekle, sözleşmeden doğan kişisel hak güçlendiril- miştir....