Mal rejimi boşanma davasının açıldığı tarih itibarıyla sona ermiştir(TMK 225/son). Sözleşmeyle başka mal rejiminin seçildiği ileri sürülmediğinden evlilik tarihinden mal rejiminin sona erdiği tarihe kadar, edinilmiş mallara katılma rejimi geçerlidir(4722 sayılı yasanın 10, TMK 202/1.m). Tasfiyeye konu 379 ada 5 parsel, eşler arasında edinilmiş mallara katılma rejiminin geçerli olduğu 07.01.2011 tarihinde davalının babası Muhammet Güveli'den bağış yoluyla davalı eş adına tescil edilmiş olup üzerinde teknik bilirkişi raporuna göre 2011 yılında yapıldığı anlaşılan bina ve ahır bulunmaktadır. Mal rejiminin tasfiyesinde eşlerin bağlı bulunduğu rejime ilişkin hükümler uygulanır(TMK 179.m). Mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda hareketle 43.442,75-TL katılma alacağına hükmedilmişse de, bu görüşe katılma olanağı bulunmamaktadır....
Eşler arasındaki mal rejimi TMK'nun 225/son maddesi gereğince boşanma davasının açıldığı tarihte sona ermiştir. Bu durum karşısında evlilik tarihinden 4721 sayılı TMK'nun yürürlüğe girdiği 01.01.2002 tarihine kadar 743 sayılı TKM'nin 170. maddesi uyarınca eşler arasında mal ayrılığı rejimi, 01.01.2002 tarihinden boşanma davasının açıldığı tarihe kadar 4722 sayılı Kanun'un 10. maddesi gereğince, eşler başka bir mal rejimini seçtiklerini ileri sürmediklerinden TMK'nun 202. maddesine göre edinilmiş mallara katılma rejimi geçerlidir. Dava, mal rejiminin tasfiyesi ile katılma alacağı isteğine ilişkindir....
Mal rejimi boşanma davasının açıldığı tarih itibarıyla sona ermiştir (TMK 225/son). Sözleşmeyle başka mal rejiminin seçildiği ileri sürülmediğinden evlilik tarihinden 4721 sayılı TMK'nun yürürlüğe girdiği 01.01.2002 tarihine kadar mal ayrılığı (743 sayılı TKM 170.m), bu tarihten mal rejiminin sona erdiği tarihe kadar ise, edinilmiş mallara katılma rejimi geçerlidir (4722 sayılı yasanın 10, TMK 202/1.m). Tasfiyeye konu 663 parsele kayıtlı taşınmaz, eşler arasında edinilmiş mallara katılma rejiminin geçerli olduğu 28.04.2008 tarihinde satın alınarak, davalı eş adına tescil edilmiştir. Mal rejiminin tasfiyesinde eşlerin bağlı bulunduğu rejime ilişkin hükümler uygulanır (TMK 179.m)....
İddianın ileri sürülüş şekline göre; dava, kişisel mal ile edinilmiş mala yapılan katkı nedeniyle değer artış payı alacağı ve artık değere katılma alacağı isteğine ilişkindir. 1-Dosya muhtevasına, dava evrakı ile yargılama tutanakları münderecatına, mevcut deliller mahkemece takdir edilerek karar verildiğine ve takdirde bir isabetsizlik bulunmadığına göre, kanıtlanamadığı gerekçesiyle değer artış payı alacağına ilişkin talebin reddine ilişkin davacı vekilinin temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. 2-Artık değere katılma alacağına ilişkin temyiz itirazlarına gelince; Mal rejiminin devamı süresince, bir eşin sahip olduğu edinilmiş malda, diğer eşin artık değerin yarısı oranında katılma alacak hakkı vardır....
Maddesinde düzenlenmiş bulunan ve bu maddelerde belirtilen şekilde yapılacak bir hesaplama ile bulunacak miktarda da değer artış payı alacağına sahip olduğunu, ayrıca söz konusu evin satın alınmasından kaynaklı Musa Koyuncu'ya halen daha mevcut 79.000,00 TL ( faiz vs.hariç ana para ) borç kaldığını, taşınmazın gerçek değerinin şu aşamada belirlenememesi nedeni ile davayı belirsiz alacak davası olarak ikame etmek zorunda kaldıklarını, dava konusu evin bedelinin bilirkişi incelemesinden sonra tespit edilmesini, taraflar arasında uygulanacak mal rejiminin edinilmiş mallara katılma rejimi olup bu mal rejimine esas ilkenin de rejim süresince karşılığı verilecek elde edilen malların paylaşımı ilkesi olduğunu bu sebeple de söz konusu taşınmaz için hesaplanacak artık değerin yarısının müvekkiline ait olduğunu, tüm bu sebeplerden dolayı yasal mal rejiminin tasfiyesi ve tasfiye neticesinde doğacak katılma alacağı, değer artış payı alacağı, fazlaya ilişkin haklarının saklı kalmak kaydı ile katkı...
Maddesinde düzenlenmiş bulunan ve bu maddelerde belirtilen şekilde yapılacak bir hesaplama ile bulunacak miktarda da değer artış payı alacağına sahip olduğunu, ayrıca söz konusu evin satın alınmasından kaynaklı Musa Koyuncu'ya halen daha mevcut 79.000,00 TL ( faiz vs.hariç ana para ) borç kaldığını, taşınmazın gerçek değerinin şu aşamada belirlenememesi nedeni ile davayı belirsiz alacak davası olarak ikame etmek zorunda kaldıklarını, dava konusu evin bedelinin bilirkişi incelemesinden sonra tespit edilmesini, taraflar arasında uygulanacak mal rejiminin edinilmiş mallara katılma rejimi olup bu mal rejimine esas ilkenin de rejim süresince karşılığı verilecek elde edilen malların paylaşımı ilkesi olduğunu bu sebeple de söz konusu taşınmaz için hesaplanacak artık değerin yarısının müvekkiline ait olduğunu, tüm bu sebeplerden dolayı yasal mal rejiminin tasfiyesi ve tasfiye neticesinde doğacak katılma alacağı, değer artış payı alacağı, fazlaya ilişkin haklarının saklı kalmak kaydı ile katkı...
Eşler arasında başka mal rejimi seçilmediğinden 01.01.2002 tarihine kadar mal ayrılığı (TKM.nin 170. m), bu tarihten mal rejiminin sona erdiği boşanma davasının açıldığı tarihe kadar (TMK.nun 225/2. m) yasal mal rejimi olan edinilmiş mallara katılma rejimi geçerlidir (TMK.nun 202.m)....
İddianın ileri sürülüş şekline göre tasfiyeye konu araç yönünden dava, artık değere katılma alacağı isteğine ilişkindir. Mal rejiminin devamı süresince, bir eşin sahip olduğu edinilmiş malda, diğer eşin artık değerin yarısı oranında katılma alacak hakkı vardır. Artık değere katılma alacağı; eklenecek değerlerden(TMK 229.m) ve denkleştirmeden(TMK 230.m) elde edilen miktarlar da dahil olmak üzere, eşin edinilmiş mallarının(TMK 219.m) toplam değerinden, bu mallara ilişkin borçlar çıktıktan sonra kalan artık değerin(TMK 231.m) yarısı üzerindeki diğer eşin alacak hakkıdır(TMK 236/1.m). Katılma alacağı Yasa'dan kaynaklanan bir hak olup, bu hakkı talep eden eşin gelirinin olmasına veya söz konusu mal varlığının edinilmesine, iyileştirilmesine ya da korunmasına katkıda bulunulmasına gerek yoktur....
İddianın ileri sürülüş şekline göre dava, mal rejiminin tasfiyesinden kaynaklanan alacak isteğine ilişkindir. 4721 Sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 225. maddesine göre; mal rejimi, eşlerden birinin ölümüyle, başka bir mal rejiminin kabulüyle, mahkemece boşanmaya, evliliğin iptaline veya mal ayrılığına geçilmesine karar verilmesiyle sona erer. Yargıtay'ın ve Dairemizin sapmaksızın devam eden uygulamalarına göre, mal rejiminin tasfiyesi ile alacak hakkında bir karar verilmesi için eşler aralarındaki mal rejiminin sona ermesi gerekir. Başka bir anlatımla, şahsi hak niteliğindeki mal rejiminin tasfiyesinden kaynaklanan alacak hakkının dava konusu yapılabilmesi için muaccel (istenebilir) hale gelmesi gerekir, bu da mal rejiminin sona ermesi ile gerçekleşir. Mal rejiminin sona ermesi, mal rejiminin tasfiyesiyle katkı payı, değer artış payı ve artık değere katılma alacağı davalarının görülebilirlik ön koşuludur....
Davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarına gelince; Tasfiyeye konu taşınmazın, bedelinin tamamının ya da bir kısmının kredi ile karşılanması durumunda, kredi veren kuruluşa yapılan geri ödemelerin isabet ettiği dönemden, miktarından ve taksit sayısından hareketle mal rejiminin tasfiyesi sonucunda eşlerin alacak miktarları belirlenir. 4721 Sayılı TMK'nin 202/1. maddesi gereğince edinilmiş mallara katılma rejiminin geçerli olduğu dönemde yapılan ödemelerde, eşler lehine değer artış payı ve/veya artık değere katılma alacağı hakları doğabilecektir. Kredi borcu ödemelerinin bir kısmının mal rejiminin devamı süresince, bir kısmının da daha sonraki tarihlerde yapılmasında, mal rejiminin geçerli olduğu dönemin sonrasına sarkan ödemeler, dava konusu taşınmazın borcu kabul edilerek tasfiye gerçekleştirilir....