Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Mal tabirinin tüm taşınır ve taşınmazları kapsadığını kabul etmek mal rejimi davalarının mantığına ve hakkın özüne aykırı düşer. Mal tabiri oldukça dar bir kavramdır. Bu nedenle bu tabirin katkı payı ya da edinilmiş mallardan kaynaklanan taşınır ya da taşınır niteliğindeki eşyaları da kapsadığının kabulüne olanak bulunmamaktadır. Açıklanan nedenlerle yerel mahkeme hükmünün bozulmasına karar verilmesi gerekirken, “mal” tabirinin tüm eşyaları kapsadığı gerekçesiyle hükmün onanmasına karar verilmesi yönündeki değerli çoğunluğun görüşlerine katılmıyorum....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Mal rejimi tasfiyesi ... ile ... aralarındaki mal rejimi tasfiyesi davasının reddine dair ... 3. Aile Mahkemesi'nden verilen 20.12.2012 gün ve 532/921 sayılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi davacı tarafından süresinde istenilmiş olmakla; dosya incelendi, gereği düşünüldü: KARAR Taraflar arasında mal rejiminin tasfiyesi kapsamında alacak isteğine ilişkin olarak görülen davanın yapılan yargılaması sonunda; Mahkemece, 4721 sayılı TMK'nun 178. maddesi uyarınca 1 yıllık zamanaşımı süresi kaçırıldıktan sonra dava açıldığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir....

      Toplanan deliller ve tüm dosya kapsamından; tarafların 15.06.1987 tarihinde evlendikleri, 29.06.2007 tarihinde açılan boşanma davasının kabulü ve hükmün kesinleşmesiyle evlilik birliğinin son bulduğu, TMK'nun 179. maddesine göre mal rejiminin tasfiyesinde eşlerin bağlı olduğu rejime ilişkin hükümlerin uygulanacağı, taraflar arasında başka bir mal rejiminin seçildiği ileri sürülmediğine göre, evlenme tarihinden 4721 sayılı TMK'nun yürürlüğe girdiği 01.01.2002 tarihine kadar mal ayrılığı, bu tarihten mal rejiminin sona erdiği boşanma davasının açıldığı tarihe kadar TMK'nun 202. maddesine göre yasal edinilmiş mallara katılma rejimine tabi olacakları, eşler arasındaki mal rejimi TMK'nun 225/2. maddesine göre boşanma davasının açıldığı tarih itibariyle sona erdiği, dava konusu 26 parsel sayılı taşınmazın edinilmiş mallara katılma rejiminin geçerli bulunduğu 03.11.2004 tarihinde satış suretiyle davalı eş adına tescil edildiği, eldeki davanın ise 30.09.2011 tarihinde açıldığı anlaşılmıştır....

        konulduğu, 26.12.2016 tarihinde kaldırıldığı, davacının 34 XX 671 plakalı aracı 13.09.2011 tarihinde satın aldığı, bu aracın tescil kaydı üzerine boşanma dosyasından 26.07.2013 tarihinde ihtiyati tedbir konulduğu, 17.11.2016 tarihinde kaldırıldığı, mal rejimine ilişkin alacak dosyasından ise 27.08.2015 tarihinde ihtiyati tedbir konulduğu, ihtiyati tedbir kararı verilmesi üzerine söz konusu kararlara itiraz edebileceği, hakimin itiraz üzerine tedbiri kaldırabileceği ya da değiştirebileceği, itiraz üzerine verilen kararlara karşı kanun yollarına başvurulabileceği, nitekim boşanma davasında verilen kararı davacı erkeğin tüm yönleriyle temyiz ettiği, ancak Yargıtay 2....

        İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF NEDENLERİ : Davacı istinaf dilekçesinde özetle; kooperatif hissesinden kaynaklı 30.000,00 TL alacak talebi hakkında mahkemece olumlu olumsuz bir karar verilmediği gibi hükmün gerekçesinde dava tarihinden itibaren aylık 300,00 TL nafakaya hükmedildiği yazılı olduğu halde hükümde kararın kesinleşmesinden itibaren denilerek tereddüt oluşturulduğunu, nafaka miktarının da yetersiz olduğunu belirterek, kararın bu yönlerden kaldırılmasını istemiştir. GEREKÇE: Dava; TMK'nun 166/1 maddesine dayalı boşanma ve mal rejiminin tasfiyesinden kaynaklı alacak istemine ilişkindir. Davalı istinaf itirazında bulunmamış, davacı ise, çocuğa verilen nafaka ve hakkında hüküm kurulmayan mal rejiminin tasfiyesinden kaynaklı alacak istemi yönünden istinaf itirazında bulunmuştur....

        Davalının davacının eski kayınpederi olduğu, uyuşmazlığın Borçlar Kanunundan kaynaklanan alacak istemine ilişkin olduğu, TMK'nın aile ve mal rejimine ilişkin hükümlerin tatbikini gerektiren bir husus bulunmadığı anlaşıldığından davada görevli mahkeme aile mahkemesi değil genel mahkemelerdir. Bu durumda uyuşmazlığın Asliye Hukuk Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 sayılı HMK’nın 21 ve 22. maddeleri gereğince ... 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE 20/09/2016 gününde oy birliğiyle karar verildi....

          olan davalı tarafından yürütülen inşaat nedeniyle yapılan harcamaların mal rejiminin tasfiyesi nedeniyle alacak davasına konu edilemeyeceğinin gözönünde bulundurulması gerekir....

            Hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.Toplanan deliller ve tüm dosya kapsamından; tarafların 09.05.1986 tarihinde evlendikleri, 03.08.2009 tarihinde açılan boşanma davasının kabulü ve hükmün 25.04.2012 tarihinde kesinleşmesiyle evlilik birliğinin son bulduğu, TMK'nun 179. maddesine göre mal rejiminin tasfiyesinde eşlerin bağlı olduğu rejime ilişkin hükümlerin uygulanacağı, taraflar arasında başka bir mal rejiminin seçildiği ileri sürülmediğine göre, evlenme tarihinden 4721 sayılı TMK'nun yürürlüğe girdiği 01.01.2002 tarihine kadar mal ayrılığı,bu tarihten mal rejiminin sona erdiği boşanma davasının açıldığı tarihe kadar TMK'nun 202. maddesine göre yasal edinilmiş mallara katılma rejimine tabi olacakları, eşler arasındaki mal rejimi TMK'nun 225/2. maddesine göre boşanma davasının açıldığı tarih itibariyle sona erdiği tartışmasızdır.Davacı vekilinin aşağıda belirtilen hususlar dışındaki sair temyiz itirazları yerinde bulunmadığından reddine; Dava konusu 143 ada 3 parsel sayılı...

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TESPİTTEN ÖNCEKİ HUKUKİ SEBEPLERE DAYALI Dava, kadastro sırasında haritasında yol olarak gösterilen taşınmaza yönelik olup, davacı, kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanıyor olmakla Yargıtay Büyük Genel Kurulunun 12.05.2011 tarih 1 sayılı kararı gereğince temyiz inceleme görevi 8. Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Bu nedenlerle dosyanın Yargıtay Yüksek 8. Hukuk Dairesi Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 03.05.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TESPİTTEN ÖNCEKİ HUKUKİ SEBEPLERE DAYALI KANUN YOLU : TEMYİZ Dava, satın alma ve zilyetliğe dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkin olup, davacı tarafça herhangi bir tapu kaydına dayanılmadığı anlaşılmakla; dosyanın temyizen incelemesi görevi Yargıtay 8. Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Bu nedenlerle dosyanın Yargıtay Yüksek 8. Hukuk Dairesi Başkanlığı'na GÖNDERİLMESİNE, 28.12.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                  UYAP Entegrasyonu