WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Dava, istek ve olayın gelişimi göz önünde tutulduğunda, katkı payı alacağı ya da edinilmiş mallara katılma alacağı isteğiyle bir ilgisi bulunmayıp taraflar arasındaki uyuşmazlık, muvazaaya dayalı şahşi hakka ilişkin tapu iptali ve tescil davasıdır. Davacı vekili dava dilekçesinde açık bir biçimde ve yukarıda açıklandığı gibi taşınmazın esasen eşi tarafından satın alınmasına rağmen muvazaalı olarak diğer davalı ... adına tescil edildiğini ileri sürerek istekte bulunmuştur. Şahsi hakka dayalı olarak muvazaa (BK.m.18) hukuksal sebebiyle açılan davalar genel hükümlere göre genel mahkemelerde bakılır. Davacının ileride açacağı katkı payı veya katılma alacağı davaları sonucunda hak edeceği alacağının tahsilini sağlamak için bu tür davayı açmakta hukuki yararının bulunduğunun kabulü gerekmektedir. Saptanan bu olgu karşısında görevli mahkemenin Aile Mahkemesi olmadığı, uyuşmazlığın mal rejiminden kaynaklanmadığı gözetilerek Asliye Hukuk Mahkemesinin görevli olduğunun kabulü gerekir....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ : Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Katkı payı alacağı-katılma alacağı ... ile ... aralarındaki katkı payı alacağı-katılma alacağı davasının kısmen kabulüne ve kısmen reddine dair ......

      Mahkemece, dava konusu motosikletin davalı üzerinde kayıtlı bulunmadığı, 642 ada 10 parsel üzerindeki 19 nolu işyerinin mal ayrılığı rejiminin geçerli olduğu 01.01.2002 tarihinden önceki dönemde edinildiği, davacının taşınmazın alınmasına katkıda bulunduğunu kanıtlayamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmesi üzerine; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava; 743 sayılı TMK. nun 170. maddesi uyarınca mal ayrılığı rejiminin geçerli olduğu dönemde edinilen taşınmaza yapılan katkının alınmasına yönelik olarak açılan katkı payı alacağı ve edinilmiş mallara katılma rejiminden kaynaklanan katılma alacağına ilişkindir....

        Kooperatif ödemelerinin bir kısmının mal ayrılığı bir kısmının da edinilmiş mallara katılma rejiminin geçerli olduğu dönemlerde yapılmasında; mal ayrılığı dönemindeki ödemelere her bir eşin yaptığı katkı oranı, daha sonra geçerli olacak edinilmiş mallara katılma rejimine kişisel mal olarak geçeceği kabul edilmektedir. Buna göre; mal ayrılığı rejiminin geçerli olduğu dönemde (01.01.2002 tarihine kadar) eşlerin kooperatif ödemelerine yaptıkları katkı oranı, 743 sayılı TKM, Borçlar Kanunu'nun genel hükümleri ile Yargıtay ve Dairemiz'ce kabul edilen "katkı payı alacağı" hesaplama yöntemi göz önünde bulundurularak belirlenmelidir. Kişisel mal olarak kabul edilen bu katkı oranı, 01.01.2002 tarihinden sonra geçerli olacak edinilmiş mallara katılma rejimi kurallarına göre, hesap edilecek "değer artış payı ve/veya artık değere katılma alacak" miktarlarının tespitinde gözetilecektir....

          AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 04/03/2021 NUMARASI : 2020/17- 2021/177 DAVA KONUSU : Mal Rejiminden Kaynaklanan Davalar (Katılma Alacağı) KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen karara davalı tarafça istinaf başvurusunda bulunulmakla, HMK'nun 353/1- b-1- son cümle uyarınca duruşma yapılmadan dosya incelendi gereği düşünüldü; TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile davalının Avusturya Mattersburg Bölge Mahkemesi 4 C 9/17 i-31 Karar sayılı dosyası ile boşandıklarını, evlilik birliği içerisinde edinilmiş ve davaya konu edilmiş 34 XX 460 plakalaı araç, Kayseri, Melikgazi İlçesi, Tontar Mah. 7040 ada, 9 parsel, 9....

          İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Yerel mahkemece davanın kabulü ile tarafların anlaşmalı olarak boşanmalarına, müşterek çocuğun velayetinin babaya verilmesine, anne ile şahsi ilişki kurulmasına, tarafların tedbir, iştirak ve yoksulluk nafakası ile manevi tazminat, mal rejiminden kaynaklanan davalar, katkı payı alacağı, değer artış payı alacağı, katılma alacağı, eşya, ziynet ve çeyiz eşyası alacağı ve sair ekonomik talepler ile yargılama gideri talepleri konusunda karar verilmesine yer olmadığına, davalı kadın lehine kararın kesinleşmesini takip eden en geç 5 ay içerisinde ödenmek üzere 100.000 TL maddi tazminata hükmedilmesine, dilekçe ekindeki anlaşma protokolünün tasdikine karar verilmiştir....

          Bu nedenle, mal rejimi konusunda bir anlaşma yaparken bunu açık bir şekilde ifade etmeleri gerekmektedir. Örneğin, katılma alacağı ile değer artış payı alacağına konu mallar üzerinde herhangi bir hak talep etmiyorum, yada ev eşyalarından, taşınır ve taşınmaz mallardan kaynaklanan bir alacak isteğim yoktur veya katkı, katılma ve değer artış payı alacağı istemiyorum şeklinde açık bir biçimde genel kavramlardan hareket edilerek protokol yapmaları mümkündür. Tüm sorun katkı, katılma ve değer artış payı alacağı isteyip istemediklerini belirten genel kavramların protokolde yer alması ve bunun açık bir biçimde ifade edilmesidir. Böyle bir durumda dahi Hukuk Genel Kurulu'nun 24.02.2010 tarih ve 2010/2-96 Esas, 2010/106 Karar sayılı kararına göre, bu tür protokoller ve tutanağa geçen imzalı beyanlar mahkeme içi ikrar olarak nitelendirilmektedir....

            TMK 303. maddesine göre, kesin hükmün oluşabilmesi için, her iki davanın taraflarının, dava sebeplerinin ve ilk davanın hüküm fıkrası ile ikinci davaya ait talep sonucunun aynı olması gerekir. Ayrıca, bir hüküm, davada veya karşılık davada ileri sürülen taleplerden, sadece hükme bağlanmış olanlar hakkında kesin hüküm teşkil eder. Somut olaya gelince, tarafların anlaşmalı olarak boşanmasına ilişkin ... 5. Aile Mahkemesi'nin 2014/173 Esas, 2014/589 Karar sayılı dava dosyasında protokolde ve duruşmada tarafların 'katkı payı alacağı, katılma alacağı, değer artış payı alacağı, mal rejiminin tasfiyesinden kaynaklı tazminat ve alacak taleplerinden feragat ettikleri' hükmün 6. bendinde ' katkı payı alacağı, katılma alacağı, değer artış payı alacağı, mal rejiminin tasfiyesinden kaynaklı tazminat ve alacak taleplerinden feragat ettiklerinden bu konuda karar verilmesine yer olmadığına' karar verildiği, ret kararı verilmediği, kararın kesinleştiği anlaşılmaktadır....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Katkı Payı Alacağı K A R A R Taraflar arasındaki uyuşmazlığın mal rejiminden kaynaklanan katkı payı alacağı isteğine ilişkin olmadığı mahkemece kabul edildiğine ve uyuşmazlık TMK.nun 174. maddesinden kaynaklanan maddi ve manevi tazminat isteğine ilişkin bulunduğuna göre 2797 sayılı Yargıtay Kanununun 14. maddesi hükmü gereğince, hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi Yüksek Yargıtay (2.) Hukuk Dairesine ait olmakla gereği için dosyanın anılan Daire Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 24.06.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

                İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Yerel mahkemece davacının davasının kısmen kabulü ile davacının, dava konusu taşınmazlardan Kayseri İli, Melikgazi İlçesi, Mimarsinan Mahallesi, 608 ada, 1 parsel sayılı taşınmaz ve Yeşilhisar İlçesi, Eğriköy Mahallesi 1341 parsel sayılı taşınmazdan herhangi bir katkı veya katılma alacağı bulunmadığının tespitine, davacının, dava konusu taşınmazlardan Kayseri İli, Yahyalı İlçesi, Seydili Mahallesi, 697 ada, 8 parselde kayıtlı 424,96 m² alanlı arsa vasfındaki ana taşınmazın 1/4 arsa paylı mesken nitelikli 3. Kat 4 nolu bağımsız bölüme yönelik 18.688,03 TL katılma alacağı ile 4.946,83 TL katkı payı alacağı bulunduğunun tespitine, toplam 23.634,86 TL katılma ve katkı payı alacağının davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine karar verildiği görülmüştür....

                UYAP Entegrasyonu