Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davacı vekili tarafından süresinde kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla; dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Alacağa konu ... parsel sayılı taşınmaz ile ve ... plakalı araç, mal rejiminin sona erdiği boşanma dava tarihinden sonra edinilmiş olup, söz konusu bu malvarlıkları üzerinden mal rejiminin tasfiyesinden kaynaklanan alacak hakkı doğmaz. Alacağa konu ... parsel sayılı taşınmazın da (evveliyatı ... parsel sayılı taşınmaz) eşler arasında mal ayrılığı rejimin geçerli olduğu dönemde davalı eş ve 3. kişiler tarafından 10.08.1995 tarihinde satın alındığı, taksim neticesinde 09.06.1999 tarihinde davalı eş adına tescil edildiği anlaşılmıştır. Her ne kadar davacı kadın çalışarak katkıda bulunduğunu ileri sürmüş ise de, çalıştığına ilişkin bilgi ve belge dosya arasında bulunmadığına göre, tanık dinlenmesine ilişkin ara karar da yerine getirilmediğinden, bu husustaki iddiasını ispatlayamamıştır....

    Mahkemece, mal rejimin tasfiyesine ilişkin davalarda yetkili mahkemenin boşanmaya karar verilmesi halinde bu mahkemenin yetkili olduğu gerekçesi ile mahkemenin yetkisizliğine karar verilmiştir. Hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Maddi olayları ileri sürmek taraflara, hukuki nitelendirme yapmak ve uygulanacak kanun maddelerini belirlemek hakime aittir (6100 sayılı HMK m. 33). İddianın ileri sürülüş şekline göre dava, mal rejiminin tasfiyesinden kaynaklanan alacak isteğine ilişkindir. TMK'nun 214/.... maddesinde; mal rejiminin tasfiyesine ilişkin davalarda boşanmaya, evliliğin iptaline veya hakim tarafından mal ayrılığına karar verilmesi durumunda bu davaları sonuçlandıran yer mahkemelerinin yetkili olduğu düzenlenmiştir. Bir başka anlatımla, bu nitelikteki davalarda 6100 sayılı HMK yerine konuyla ilgili özel düzenlemelerin yer aldığı 4721 sayılı TMK'nun 214. maddesindeki yetki kuralı geçerlidir....

      Aile Mahkemesi'nden verilen 05.10.2015 gün ve 590/750 sayılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi davacı vekili tarafından süresinde istenilmiş olmakla; dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Davacı ... vekili, muris ...ile davalı arasındaki mal rejimin tasfiyesi ile, alacağın tespiti ile, miras hissesi oranında, edinilmiş mallara katılma rejimi gereğince 15.000 TL katılma alacağı ile mal ayrılığı rejimi gereği 15.000 TL katkı payı alacağının davalıdan alınarak davacıya verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı ... vekili, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davanın miras hukuku ile ilgili olduğu, davacının ortaklığın giderilmesi talep ettiği bu davaların Sulh Hukuk Mahkemeleri'nde görülmesi gerektiğinden mahkemenin görevsizliğine karar verilmiştir. Hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir....

        Mahkemece, edinilmiş mal rejiminden mal ayrılığına geçiş sözleşmesinin taraflar açısından özgürce yapılabilmesi mümkün ise de bu sözleşme ile taraf dışındaki kişilerin hukukunu olumsuz etkileyen veya ortadan kaldıran sözleşmelerin hiçbir şekilde yapılamacağı gerekçesiyle davalı eşler arasında yapılan mal ayrılığı sözleşmesi davacıların hukukunu etkiler nitelikte olduğundan söz konusu mal ayrılığı sözleşmesinin geçersizliğine karar verilmesi üzerine; hüküm, davalılar vekili tarafından temyiz edilmiştir. Davalılar 24.09.1984 tarihinde evlenmiş olup, 21.03.2014 tarihinde Üsküdar 6.Noterliğinde mal ayrılığı sözleşmesi yapmışlardır. Edinilmiş mallara katılma rejimi dışındaki diğer mal rejimlerinin benimsenmesine ilişkin sonradan yapılan sözleşmeler ancak ileriye etkili olarak yapıldığı tarihten sonraki dönem için sonuç doğurur. Dolayısıyla davalılar arasında yapılan mal ayrılığı sözleşmesi yapıldığı tarihten sonrası için geçerlidir....

          İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: ...Vergi Mahkemesinin ...tarih ve E:..., K:...sayılı kararıyla; olayda, transit refakat belgesi muhteviyatı eşyanın "sarı hat" kriterinde işlem gördüğü, davalı idarece sistem üzerinde "Varış Kontrolü Olumlu" kodu ile transit rejimin sonlandırıldığı, transit rejimin ihlal edildiğini gösterecek bir biçimde varış gümrük idaresince eşyanın gümrük gözetimi dışına çıkarılarak yurt içinde bırakıldığı yolunda geçerli ve somut bir tespit bulunmadığı gibi transit rejime tabi tutulan eşya ve belgelerin rejimi düzenleyen hükümlere uygun olarak varış gümrük idaresine sunularak rejim sona ermiş olduğundan dava konusu işlemde hukuka uyarlık bulunmadığı gerekçesiyle dava konusu işlemin iptaline karar verilmiştir....

            Eşler kanunun yürürlüğe girdiği tarihten başlayarak bir yıl içinde başka bir mal rejimi seçmedikleri taktirde bu tarihten geçerli olmak üzere yasal mal rejimini seçmiş sayılırlar.” hükümleri yer almaktadır. 4787 Sayılı Aile Mahkemelerinin Kuruluş Görev ve Yargılama Usullerine Dair Yasaya 5133 Sayılı Yasa ile ekleme yapılan 4/2. maddesinde “22.11.2001 tarihli 4721 Sayılı Türk Medeni Yasasının 3. kısmı hariç olmak üzere 2. kitabı, 03.12.2001 tarihli ve 4722 Sayılı Türk Medeni Yasasının Yürürlüğü ve Uygulama Şekli Hakkındaki Yasaya göre aile hukukundan doğan dava ve işlerin” aile mahkemesi görevinde olduğu açıklanmıştır. Dosyanın incelenmesinde, uyuşmazlığın mal rejiminin tasfiyesi ve katılma alacağına ilişkin olduğu, boşanma davası sonrasında mal rejimin tasfiyesi ve evlilik birliği içinde edilen arsa, ev, otomobil vs ile evlilik birliği içinde biriktirilen bankadaki parandan 1/2 katkı alacağı talep edildiği anlaşılmaktadır....

              Sayısı ile boşanmalarına karar verildiği, kararın 07.09.2017 tarihinde kesinleştiği, taraflar arasındaki mal rejiminin boşanma dava tarihi olan 29.07.2015 tarihinde sona erdiği, ancak işbu davanın boşanma davası açılmadan önce, yani taraflar arasındaki mal rejimi sona ermeden önce 01.09.2014 tarihinde açıldığı anlaşılmıştır. Mal rejimin tasfiyesi davasının boşanma davasından önce açıldığı bu nedenle kanunda belirtilen dava şartının gerçekleşmediği anlaşıldığından davanın USULDEN REDDİNE"karar verilmiştir. İSTİNAFA BAŞVURAN TARAF VE İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı kadın vekili hükmün; tamamı yönünden istinaf yasa yoluna başvurmuştur. Davalı erkek istinaf yasa yoluna başvurmamıştır. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava; davacı kadın tarafından açılmış mal rejiminin tasfiyesi istemine ilişkindir....

              Şöyle ki; tarafların boşanma dava dosyasına sundukları boşanma protokolünde mal rejimin tasfiyesine yönelik bir düzenleme olmadığı gibi, gerekçe ve hükümde de mal rejiminin tasfiyesine yönelik bir hüküm yoktur. Diğer yandan, feragatin somutlaştırılmış bir hak ile ilgili kayıtsız ve şartsız, herhangi bir kuşkuya yer vermeyerecek biçimde açık olması gerekir. Bu durumda, 18.08.2005 tarihli duruşmada davacı kadının "Paylaşılacak bir malımız ve eşya talebim yoktur", davalı erkeğin ise "Paylaşılması gerekli bir malımız ve eşya talebim yoktur" şeklindeki anlatımlarının mal rejiminin tasfiyesi yönünden feragat olarak kabul edilmesi de mümkün değildir. O halde, mahkemece iddia ve savunma doğrultusunda taraf delilleri toplanarak sonuca göre asıl ve karşı davanın esasıyla ilgili bir karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi hatalı olmuş, bozmayı gerektirmiştir....

                Aile Mahkemesi'nden verilen 11.04.2014 gün ve 203/245 sayılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi davacı vekili tarafından süresinde istenilmiş olmakla; dosya incelendi, gereği düşünüldü: KARAR Davacı ... vekili, mal rejiminin tasfiyesiyle evlilik birliği içinde davalı adına edinilen taşınmazlar nedeniyle 10.000,00 TL alacağının davalıdan alınarak davacıya verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı ... vekili, taşınmazların edinilmesinde davacının katkısı bulunmadığından davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, mal rejimin tasfiyesine ilişkin davalarda yetkili mahkemenin boşanmaya karar verilmesi halinde bu mahkemenin yetkili olduğu gerekçesi ile mahkemenin yetkisizliğine karar verilmiştir. Hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Maddi olayları ileri sürmek taraflara, hukuki nitelendirme yapmak ve uygulanacak kanun maddelerini belirlemek hakime aittir (6100 sayılı HMK m. 33)....

                  İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:… , K:… sayılı kararıyla; olayda, transit refakat belgesi muhteviyatı eşyanın "sarı hat" kriterinde işlem gördüğü, davalı idarece sistem üzerinde "Varış Kontrolü Olumlu" kodu ile transit rejimin sonlandırıldığı, transit rejimin ihlal edildiğini gösterecek nitelikte varış gümrük idaresince eşyanın gümrük gözetimi dışına çıkarılarak yurt içinde bırakıldığı yolunda yapılan geçerli ve somut bir tespitin bulunmadığı, ayrıca transit rejime tabi tutulan eşya ve belgelerin rejimi düzenleyen hükümlere uygun olarak varış gümrük idaresine sunularak rejimin sona ermiş olduğunun anlaşılması karşısında, hukuka aykırı olduğu gerekçesiyle dava konusu işlemin iptaline karar verilmiştir....

                    UYAP Entegrasyonu