İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ İlk derece mahkemesi 27/02/2023 tarihli ara kararıyla; dava dilekçesinde belirtildiği üzere taşınmazın 3. şahıs üzerine devrinin yapıldığı ve davalı adına UYAP sorgusunda taşınmaz kaydı bulunmadığı bu itibarla ihtiyati tedbir şartlarının oluşmadığı gerekçesiyle ihtiyati tedbir konulması talebinin reddine karar vermiştir. İSTİNAF SEBEPLERİ Davacı vekili; kararın kaldırılarak dava konusu taşınmaza ihtiyati tedbir konulmasını talep etmiştir. İSTİNAF SEBEPLERİNİN İNCELENMESİ VE GEREKÇE Dava, mal rejiminin tasfiyesi istemine ilişkindir. İhtiyati tedbir, Hukuk Muhakemeleri Kanunu 389- 399. maddeleri arasında "Geçici Hukuki Korumalar" ana başlığı altında düzenlenmiştir. İhtiyati tedbirde asıl olan ihtiyati tedbire esas olan bir hakkın bulunması ve ihtiyati tedbir sebebinin ortaya çıkmasıdır. Taraflar arasında çekişmeli olan şey veya yargılama konusunu oluşturan hak, aynı zamanda tedbirin konusu hakkı da oluşturacaktır....
Davalı-davacı vekili 02.12.2021 tarihli istinaf dilekçesinde; mahkemece verilen 02.12.2021 tarihli ara kararının kaldırılarak, talepleri gibi ihtiyati tedbirlerin kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir. Dava, mal rejiminin boşanmayla sona erecek olması nedeniyle bir kısım mal varlıklarının tasfiyesi ile alacağa karar verilmesi isteğine ilişkindir. 6100 sayılı HMK'nun onuncu kısmının birinci bölümünde düzenlenen ihtiyati tedbir müessessi 389....
olup mahkemeniz tarafından yapılacak araştırma sonucunda ortaya çıkaçak menkul ve gayrimenkul mallara ve bunların 3. şahıslara devrinin önlenmesi ve diğer tasarrufi işlemleri yapma yetkisinin kaldırılması yönünde tedbir kararı verilmesini ve UYAP sistemi üzerinden ihtiyati tedbir şerhi işletilmesini, davalı adıma kayıtlı banka bilgilerinin araştırılarak davalının hesabı bulunan banka hesaplarına tedbiren bloke konulmasını talep etmiştir....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Mal Rejimi Tasfiyesi - Alacak Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Uyuşmazlık ve hüküm mal rejimi tasfiyesi ve buna dayalı alacak istemine ilişkin olup, Yargıtay Başkanlar Kurulu’nun 26.01.2009 tarih ve 1 sayılı kararının 3. maddesi gereğince inceleme görevi Yargıtay 8. Hukuk Dairesine aittir. SONUÇ : Dosyanın görevli Yargıtay 8. Hukuk Dairesi Yüksek Başkanlığına gönderilmesine oybirliğiyle karar verildi.08.10.2009...
ın mal rejimi davasını sonuçsuz bırakmayı amaçladığını, genel kurul kararının iptalini ve şirketin malvarlığı üzerine tedbir konulmasına karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece ihtiyati tedbir talebinin reddine ilişkin kararda hatalı olarak davacının şirketteki paylarının üçüncü kişiye devredildiği şeklindeki kabulü doğru değil ise de sonuç olarak uyuşmazlık konusunun şirket genel kurul kararının iptali istemine ilişkin olduğu ve şirket malvarlığının dava konusu olmadığı bu itibarla da uyuşmazlık konusu olmayan şirket malvarlığı hakkında ihtiyati tedbir kararı verilemeyeceği anlaşıldığından sonuç olarak ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verilmesinde isabetsizlik görülmemiştir....
B.. aralarındaki mal rejiminden kaynaklanan alacak davasının yargılaması sırasında ihtiyati tedbir talebinin reddine dair Samsun 3. Aile Hukuk Mahkemesi'nden verilen 02.03.2015 gün ve 106/106 sayılı ara kararın Yargıtay'ca incelenmesi davacı vekili tarafından süresinde istenilmiş olmakla; dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Davacı vekili, evlilik birliği içinde edinilen ve davalı adına kayıtlı bulunan 10771 ada 2 parsel 9 nolu bağımsız bölüm ile davalının işten ayrılırken aldığı tazminat nedeniyle mal rejiminin tasfiyesi ile fazlaya ilişkin haklar saklı tutularak şimdilik 10.000.00-TL katılma alacağı ve değer artış payı alacağının yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsilini, dava konusu taşınmaz ile ilgili olarak ihtiyati tedbir kararı verilmesini, şayet ihtiyati tedbir kararı verilmeyecekse ihtiyati tedbir mahiyetinde ihtiyati haciz kararı verilmesini istemiştir....
İhtiyati tedbire veya ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verirken hakim dava hakkındaki kanaatini yalnız ihtiyati tedbir talebi ile sınırlı olarak -kanunen gerektiği için- açıklamak durumundadır. Öte yandan ihtiyati tedbir kararı geçici nitelikte olup, durum ve şartların değişmesi ile her zaman değiştirilebilir....
GEREKÇE : Dava; mal rejiminin tasfiyesi ile fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak üzere toplam 11.000,00- TL tasfiye alacağı ve davalı adına kayıtlı taşınmazlar ve banka hesapları üzerine ihtiyati tedbir konulması taleplerini içermektedir. 6100 sayılı HMK'nun ihtiyati tedbirin şartları başlığını taşıyan 389/1.maddesinde "Mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme nedeniyle hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağından ya da tamamen imkansız hale geleceğinden veya gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesi hallerinde, uyuşmazlık konusu hakkında ihtiyati tedbir kararı verilebilir" hükmü düzenlenmiştir. İhtiyati tedbir, davanın davacı lehine sonuçlanması durumunda dava konusu şeyin güvence altına alınmasını temine yarayan geçici bir hukuki korumadır....
İşte ortaya çıkan bu tehlikeyi bertaraf etmek amacıyla ihtiyati tedbir müessesesi kabul edilmiştir. HMK'nın 389. maddesinde ihtiyati tedbirin şartları düzenlenmiş, meydana gelebilecek bir değişme nedeni ile hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağı yada tamamen imkansız hale geleceği veya gecikmesinde sakınca bulunması yahut ciddi bir zararın ortaya çıkacağı endişesi bulunan haller, genel bir ihtiyati tedbir sebebi ve şartı olarak kabul edilmiştir. İhtiyati tedbirde asıl olan, ihtiyati tedbire esas olan bir hakkın bulunması ve bir ihtiyati tedbir sebebinin ortaya çıkmasıdır. Bunlar ihtiyati tedbirin temel şartlarını oluştururlar. Maddede bu iki hususa yer verilmiş, ihtiyati tedbire ilişkin hak ve özellikle ihtiyati tedbir sebebi genel olarak belirtilmiştir. Tedbir talebinin kabulü veya reddi bir kısım genel ilkeler konularak hakime bırakılmış, ancak ihtiyati tedbirin uyuşmazlık konusu hakkında verileceği düzenlenmiştir....
Hâl ve şartlarda değişiklik bakımından o anda kanun yoluna başvurulamaması, daha sonra işin esasıyla ilgili kanun yoluna başvurulması durumunda, bu hususun incelenmeyeceği anlamına da gelmez.” ifadesi karşısında, ihtiyati tedbire ilişkin tüm kararlara karşı kanun yoluna başvurulabileceği kabul edilemez. 7251 sayılı yasa ile değişik HMK.nun 341. maddesinin 1. fıkrası da HMK’nun 391 ve 394. maddelerine paralel bir düzenleme getirmiş ve “ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz taleplerinin reddi kararları, karşı tarafın yüzüne karşı verilen ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz kararları, karşı tarafın yokluğunda verilen ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz kararlarına karşı yapılan itiraz üzerine verilen kararlara" karşı istinaf yoluna başvurulabileceğini düzenlemiştir. Sonuç itibarıyla kanun koyucu, ihtiyati tedbir isteminin reddi ile ihtiyati tedbir kararına itiraz dışındaki ihtiyati tedbire ilişkin kararlara kanun yollarının kapalı olmasını öngörmüştür....