Asliye Ticaret Mahkemesince verilen 24/10/2017 tarih ve 2015/573-2017/1238 sayılı kararın Yargıtay'ca incelenmesinin davalı vekili tarafından istenilmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlenildikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü: Davacı vekili, Re/Max Türkiye’den almış olduğu franchise hakkına istinaden müvekkili ile davalı ... arasındaki 10/01/2013 tarihli RE/MAX gayrimenkul danışmanlığı sözleşmesine göre; davalının gayrimenkul danışmanı olarak Sarıyer ilçesi sınırları içerisinde, gayrimenkul alım, satış, kiralama, ve diğer işlemlerin yapılmasıyla görevlendirildiğini ancak 14/11/2013 tarihinde haklı neden olmaksızın tek taraflı olarak sözleşmeyi sona erdirerek başka bir şirkete ortak olduğunu ve bu şirkette İstinye Sarıyer Broker/Kurucu ortak olarak emlak danışmanlığı yaparak...
Mahkemece, davanı kabulüne karar verilmiş;hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir. 1-4822 sayılı yasa ile değişik 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun Amaç başlıklı 2. maddesinde "Bu kanunun, birinci maddesinde belirtilen amaçlarla mal ve hizmet piyasalarında tüketicinin taraflardan birini oluşturduğu her türlü tüketici işlemini kapsar" hükmüne yer verilmiş, yasanın 3. maddesinde mal; alışverişe konu olan taşınır eşyayı, konut ve tatil amaçlı taşınmaz malları ve elektronik ortamda kullanılmak üzere hazırlanan yazılım, ses, görüntü ve benzeri gayri maddi malları ifade eder. Satıcı; kamu tüzel kişileri de dahilolmak üzere ticari veya mesleki faaliyetleri kapsamında tüketiciye mal sunan gerçek veya tüzel kişileri kapsar....
Delillerle iddia ve savunma; duruşma göz önünde tutularak tahlil ve takdir edilmiş sübutu kabul olunan fiillerin unsurlarına uygun şekilde tavsif ve tatbikatları yapılmış bulunduğundan, sanık müdafiin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle kısmen re' sen de temyize tabi hükümlerin ONANMASINA, 17.06.2015 tarihinde oybirliği ile karar verildi....
Somut uyuşmazlık özelinde davacı yan markasının "RE/MAX Şekil' markaları üzerinde gerçek/ ilk hak sahibi olduğu, anılan markanın tanınmış marka niteliğini haiz olduğu ve taraf markalarının aynı hizmetlerde kullanıldığı tartışma konusu değildir, Kaldı ki. davacı yana ait markanın tanınmış marka olmasından mütevellit, taraf markalarının tescilli olduğu mal ve hizmetlerin de somut uyuşmazlık özelinde bir önemi bulunmamaktadır. Nitekim MarkKHK m, 8/4 hükmü uyarınca tanınmış marka, ayrıca karıştırma ihlimalinin varlığı halinde, o tanınmış markanın tescilli olmadığı mal ve hizmetler yönünden de korunacaktır. Tartışılan husus, taraf markalarının işaretsel anlamda benzer olup olmadığıdır. ... Bu noktada önemle belirtilmelidir ki, görülmekte olan dava, markanın hükümsüzlüğüne yönelik bir dava olduğundan markaların kullanıldığı halleri değil; bizatihi TPE/TPMK nezdinde tescilli oldukları halleri dikkate alınarak bir değerlendirme yapılması gerekmektedir....
Bu genel açıklamalardan sonra somut olayda; davacının “ REMAX ” ibaresinden oluşan markası ile davalı adına kayıtlı “ RE LİFE ” ibareli markası arasında, kavramsal, anlamsal ve işitsel benzerlik olduğu, her iki markadaki " RE " harflerinin ortak olduğu, renk kombinasyonlarının aynı olduğu, her iki markada uçan balon ibaresinin bulunduğu, tescil kapsamlarının da aynı tür malları kapsadığı, dava konusu davalı markasının davacı markasının uzantısı, yeni bir versiyonu ve davacının markasının yeni biçimde oluşturulmuş bir serisi olarak algılanma ihtimalinin bulunduğu; bu şekilde davalı markasının davacı markası ile benzer şekil ve figürde kullanıldığının tespit edildiği, kullanımın ortalama tüketici nezdinde davalı taraf markasının benzer mal ve hizmetlerde kullanılması nedeniyle karıştırılmasına sebebiyet verecek nitelikte olduğu, davalı tarafın markadaki benzer renk ve fonları kullanmak suretiyle davacı taraf markasının tanınmışlığından yararlandığı, 556 sayılı KHK'nın 8- (1)-b) maddesi...
in müsnet suçlardan mahkûmiyetine Mahalli mahkemece bozma üzerine verilip kısmen re' sen de temyize tâbi hükümler temyiz edilmekle, 28.06.2014 tarihinde yayımlanarak yürürlüğe giren ve cinsel dokunulmazlığa karşı suçlarda değişiklik yapan 6545 sayılı Kanun ile getirilen düzenlemeler de gözetilip dosya incelenerek gereği düşünüldü: Delillerle iddia ve savunma, duruşma göz önünde tutularak tahlil ve takdir edilmiş sübutu kabul olunan fiillerin unsurlarına uygun şekilde tavsif ve tatbikatları yapılmış bulunduğundan, sanıklar müdafileri ve katılan mağdurlar vekilinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle kısmen re' sen de temyize tâbi hükümlerin ONANMASINA, 11.03.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
O halde, dava konusu taşınmaz mal içindeki binanın kat mülkiyeti kurulmasına elverişli bir yapı olup olmadığının belediye fen işlerinden sorulması, bağımsız bölümlerin arsa payları yönünden de bilirkişi düşüncesi alınıfnası, yapının ıslahının mümkün olup olmadığının araştırılması, ıslah ve kat mülkiyeti kurulması için gerekli belgeleri düzenleyip ibraz etmek üzere davacıya yetki ve mehil verilmesi, ibraz edilen belgelere davalının bir itirazı oldıjığu takdirde bunların objektif kurallar çerçevesinde incelenip düzeltildikten sonra, taşınmaz mal üzerinde kat mülkiyeti kurmak suretiyle vasiyete konu bağımsız bölümlerin davacı üzerine tesciline, objektif imkansızlık varsa, isteğin reddine karar verilmesi gerekirken, eksik İnceleme ve bilirkişi raporuna dayanarak davanın reddi doğru görülmemiştir....
Öte yandan, 193 sayılı Gelir vergisi Kanununun "Emsal Kira Bedeli, başlıklı 73.maddesinin olay tarihinde yürürlükte bulunan şeklinde de, kiraya verilen mal ve hakların kira bedellerinin emsal kira bedellerinden aşağı olamayacağı, bedelsiz olarak başkalarının intifaına bırakılan mal ve hakların emsal kira bedelinin, bu mal ve hakların kirası addolunacağı ve arazide emsal kira bedelinin, Vergi Usul Kanununa göre taayyün eden vergi değerinin % 10'u olduğu hükmü öngörüldüğune ve vergi değerinin ne olduğu hususu da Vergi Usul Kanununun 268.maddesi ile 1319 sayılı Emlak Vergisi Kanununun belirlendiğine göre; vergi değerinin, arazilerin emsal kira bedellerinin, dolayısiyle vergi matrahının tesbitinde kanuni ölçü olduğu açıktır....
ye ait olduğu çekişmesiz olan RE/MAX markasının diğer davalının markasından da baskın şekilde yer aldığı ve işin doğrudan RE/MAX markasının güvencesi altında yapılmakta olduğu izlenimini uyandırdığı görülmektedir. TKHK m.3/1- n'de üreticiden kimlerin anlaşılması gerektiği belirtilmiş olup maddede; "...tüketiciye sunulmuş olan (...) mal üzerine markasını, unvanını veya herhangi bir ayırt edici işaretini koyarak kendisini üretici olarak gösteren gerçek veya tüzel kişiyi..." şeklinde yer bulan bu açıklamaya göre... franchise alanın acente, temsilci yahut vekil olmayıp bağımsız bir yapıda olduğundan ve franchise verenin sözleşmenin tarafı olmadığından bahisle bu kişi yönünden davanın reddedilmesi hukuka uygun bulunmamıştır. Tüm bu açıklamalar ışığında mahkememizce, franchise verenin de davacı tüketiciye karşı davaya konu borçtan sorumlu olacağı..." gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verildiği görülmüştür....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi SUÇ : Efrada kötü muamele Gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyada mağdur sıfatıyla yer alan ..., tebliğname tanziminden sonra dairemize hitaben yazdığı 13.07.2012 tarihli dilekçesiyle kararı temyiz ettiğinden, mağdurun temyiz talebine ilişkin ek tebliğname düzenlendikten sonra incelenmek üze- re dairemize gönderilmesi için dosyanın Yargıtay C.Başsavcılığına (TEVDİİNE), 30.01.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....