WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 13/05/2022 NUMARASI : 2021/1174 ESAS 2022/737 KARAR DAVA KONUSU : Boşanma Ve Mal Paylaşımı (Temelden Sarsılma Nedenli Boşanma Ve Mal Paylaşımı) KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm istinaf edilmekle, dosya incelendi....

ın 2980 ada 11 parsel sayılı taşınmazını davalılara satış suretiyle eşit şekilde temlik etiğini, temlikin mirastan mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı olduğunu ileri sürerek miras payı oranında tapu iptali ve tescile, mümkün olmazsa tenkise, taşınmazın el değiştirmesi halinde bedele karar verilmesini istemiştir. II. CEVAP Davalılar, satışın gerçek satış olduğunu, arsa vasfındaki taşınmaz üzerinde yer alan binayı kendilerinin yaptıklarını, mirasbırakana uzun yıllar baktıklarını, mirasbırakanın kendini güvenceye almak için tüm ihtiyaçları ve bakımı ile ilgilenen çocuklarına duyduğu minnet duygusu ile dava konusu taşınmazı temlik ettiğini, mirasbırakanın ölümünden sonra mirasçılarına intikal eden toplam yüzölçümü yaklaşık 50.000 m2 civarında olan taşınmazların mirasçılar tarafından paylaşıldığını, mirasbırakanın temlikteki amacının mal kaçırma olmadığını, hoşgörü ve makul sayılacak derecede mal paylaşımı yapıldığını belirtilerek, davanın reddini savunmuşlardır. III....

    ın 2980 ada 11 parsel sayılı taşınmazını davalılara satış suretiyle eşit şekilde temlik etiğini, temlikin mirastan mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı olduğunu ileri sürerek miras payı oranında tapu iptali ve tescile, mümkün olmazsa tenkise, taşınmazın el değiştirmesi halinde bedele karar verilmesini istemiştir. II. CEVAP Davalılar, satışın gerçek satış olduğunu, arsa vasfındaki taşınmaz üzerinde yer alan binayı kendilerinin yaptıklarını, mirasbırakana uzun yıllar baktıklarını, mirasbırakanın kendini güvenceye almak için tüm ihtiyaçları ve bakımı ile ilgilenen çocuklarına duyduğu minnet duygusu ile dava konusu taşınmazı temlik ettiğini, mirasbırakanın ölümünden sonra mirasçılarına intikal eden toplam yüzölçümü yaklaşık 50.000 m2 civarında olan taşınmazların mirasçılar tarafından paylaşıldığını, mirasbırakanın temlikteki amacının mal kaçırma olmadığını, hoşgörü ve makul sayılacak derecede mal paylaşımı yapıldığını belirtilerek, davanın reddini savunmuşlardır. III....

      un bedelini ödeyerek satın aldığını, iddiaların doğru olmadığını, mal kaçırılmadığını, bedel ödeme savunması kabul edilmese dahi murisin mirasçıları arasında mal paylaşımı yaptığı, davacılara da taşınmaz devri yapıp, kazandırmada bulunduğunu belirterek davanın reddini savunmuşlardır. Mahkemece, davanın kabulüne ilişkin karar, Dairece; ‘’ … miras bırakandan tüm mirasçılarına intikal eden taşınır taşınmaz mallar ve haklar araştırılmalı, tapu kayıtları ve varsa öteki delil ve belgeler mercilerinden getirtilmeli her bir mirasçıya nakledilen malların ve hakların nitelikleri ve değerleri hakkında uzman bilirkişiden rapor alınmalı böylece yukarda değinilen anlamda bir paylaştırma kastının bulunup bulunmadığı açıklığa kavuşturulmalıdır. Somut olaya gelince; mahkemece yukarıdaki ilkeler çerçevesinde inceleme ve araştırma yapılmış değildir....

        Davalının mal rejiminin tasfiyesinden kaynaklanan alacağa yönelik temyiz itirazlarının incelemesinde; Somut olayda, ilk derece mahkemesince, tasfiyeye konu taşınmaz yönünden davacının yurtdışından yapılan ve genel hükümlere tabi olan protokole dayanmadığı, TMK düzenlenen mal rejimine ilişkin talebi olduğu gerekçesiyle 69.406,94TL değer artış payı alacağı, 34.689,05 TL katılma alacağının davalıdan tahsiline karar verilmiş ise de karar hatalı olmuştur. Şöyle ki, tarafların boşanma kararından sonra yurtdışında noterde 30.11.2017 tarihinde ‘Boşanma Sonrası Mutabakatı/ Mal Ayrımı- Mal Paylaşımı- Uzlaşma’ başlıklı sözleşme yaptıkları, sözleşmenin varlığı ve içeriği yönünden ihtilaf olmadığı, sözleşmede tasfiyeye konu taşınmaza ilişkin düzenleme bulunduğu ve tasfiyeye konu taşınmaz yönünden mal rejiminin tasfiye edildiği, davacının işbu sözleşmenin ifasından kaynaklı değil mal rejiminin tasfiyesinden kaynaklı alacak talebinin bulunduğu anlaşılmaktadır....

          Dairemiz kararı, davacı erkek vekili tarafından; kusur belirlemesi, tazminatların miktarı, velayet ile mal paylaşımı talebi yönünden hüküm kurulmaması yönünden temyiz edilmiştir. Dairemiz kararı, davalı kadın vekili tarafından; hükmün tamamı yönünden temyiz edilmiştir. Yargıtay 2. Hukuk Dairesinin 14/01/2020 tarih, 2019/3313 esas ve 2020/153 karar sayılı ilamı ile " 1- davacı erkek eş tarafından sadece boşanma davasının reddine yönelik istinaf edilmiş olup, erkeğin alacak davası hakkında olumlu olumsuz hüküm kurulmamış olması taraflarca istinaf kanun yoluna getirilmemiştir. Bölge adliye mahkemesince yapılan yargılama sonucunda erkeğin boşanma davasının kabulü ile boşanma ve ferilerine ilişkin kurulan hüküm; davalı kadın tarafından tüm yönleriyle, davacı erkek tarafından ise kusur belirlemesi, tazminatların miktarı, velayet ile mal paylaşımı talebi yönünden hüküm kurulmamasına dayalı temyiz edilmiştir....

          Tereke aktifi paylaşılırken doğacak tüm vergi, harç masraf, ve giderlerin yine taraflar arasında1/2 yani yarı yarıya pay edilerek karşılanacağını taraflar kabul, beyan ve taahhüt ederler...Bu protokolün uygulanması nedeniyle doğacak tüm masraf ve giderler taraflar arasında 1/2 pay edilerek karşılanacaktır. ..." şeklinde düzenlenen maddelerle tereke pasifi yani mal rejiminin tasfiyesi davasına konu edilen mal varlığı değerlerinin protokole göre paylaşımı sırasında meydana gelecek masrafların da yarı yarıya taraflar arasında paylaşılacağı hüküm altına alındığı, mal rejiminin tasfiyesi davasına bakan Mahkemece protokol maddelerinin aynen onaylanmasına karar verilerek protokol maddeleri aynen hükme geçirildiği; dosya kapsamına göre, davacı tarafından tereke pasifine ilişkin yaptığı ödeme belgeleri sunulduğu, yine davacı tarafından ödemesi yapılan takip dosyasına ait borcun da murise dolayısıyla terekeye ait borç olduğu, davacının tereke pasifine ilişkin yapmış olduğu harcamaları sunmuş olduğu...

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Mal Rejiminden Kaynaklanan Alacak Davacı-karşı davalı ... ile davalı-karşı davacı ... aralarındaki mal rejiminden kaynaklanan alacak davasının kısmen kabulüne ve kısmen reddine dair .......

              Alacaklısından mal kaçırmak amacında olabilen borçlu bu durumda amacına uygun bir mahkeme kararı elde edebilecektir. Somut olayda, davalı borçlu ile diğer davalı eşi, boşanma davasına esas olmak üzere bir protokol hazırlamış ve bunu mahkemeye sunmuşlardır. Davacı alacaklı, anılan protokol ile borçlu tarafından eşine devredilen taşınmazlar hakkındaki tasarrufların iptalini istemiştir. Davacının asıl amacı, boşanmaya ilişkin mahkeme hükmünün iptali değil, taşınmaz devrine ilişkin tasarrufun iptalidir. Tasarrufun tarafları, karı-kocadır. Boşanma davasında tarafların mal bölüşümü mahkeme tarafından belirlenmiş değildir. Tarafların mahkemeye anlaşma şeklinde bildirdikleri iradeleri ile mal paylaşımı belirlenmiştir. Bu gibi hallerde borçlunun alacaklısından mal kaçırabilme imkânı vardır. Gerek tasarrufun iptali davalarında, gerekse HUMK.nun 446. maddesinde yargılamanın yenilenmesi yoluna başvurmak suretiyle açılan davaların yasal düzenlemelerinin, aynı amaca yönelik olduğu kuşkusuzdur....

                Alacaklısından mal kaçırmak amacında olabilen borçlu bu durumda amacına uygun bir mahkeme kararı elde edebilecektir. Somut olayda, davalı borçlu ile diğer davalı eşi, boşanma davasına esas olmak üzere bir protokol hazırlamış ve bunu mahkemeye sunmuşlardır. Davacı alacaklı, anılan protokol ile borçlu tarafından eşine devredilen 8 adet taşınmaz (bağımsız bölüm) hakkındaki tasarrufların iptalini istemiştir. Davacının asıl amacı, boşanmaya ilişkin mahkeme hükmünün iptali değil, taşınmaz devrine ilişkin tasarrufun iptalidir. Tasarrufun tarafları karı-kocadır. Boşanma davasında tarafların mal bölüşümü mahkeme tarafından belirlenmiş değildir. Tarafların mahkemeye anlaşma şeklinde bildirdikleri iradeleri ile mal paylaşımı belirlenmiştir. Bu gibi hallerde borçlunun alacaklısından mal kaçırabilme imkanı vardır....

                  UYAP Entegrasyonu