WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Buna göre; satılan maldaki ayıp açık ayıp niteliğinde ise, 4077 sayılı Kanun’un 4.maddesi uyarınca malın teslim tarihinden itibaren 30 gün içinde; gizli ayıp niteliğinde ise, dava zamanaşımı 2013/3129-18651 süresi içinde ve ayıp ortaya çıktıktan sonra derhal (dürüstlük kuralına uygun olan en kısa sürede), ihbar edilmesi; ayıbın açık mı, yoksa gizli mi olduğunun tayininde ise, ortalama (vasat) bir tüketicinin bilgisinin dikkate alınması, gerekmektedir. Bu açıklamalar ışığında somut olay değerlendirildiğinde; davacının 2000 yılında satın aldığı dairenin aralık 2001 tarihinde fiilen teslim edildiği , davacının satın aldığı bu taşınmazla ilgili ayıp ihbarını, dava tarihinden önce davalıya bildirdiğine ilişkin bir delil bulunmadığı ve sonrasında 30.11.2011 tarihinde açtığı eldeki dava ile de, taahhüt edilen tesislerin kamunun kullanımına da açıldığı gerekçesi ile bu ayıp nedeniyle satın aldığı taşınmazda meydana gelen ekonomik eksikliğin tazminini istediği anlaşılmaktadır....

    Buna göre; satılan maldaki ayıp açık ayıp niteliğinde ise, 4077 sayılı Kanun’un 4.maddesi uyarınca malın teslim tarihinden itibaren 30 gün içinde; gizli ayıp niteliğinde ise, dava zamanaşımı süresi içinde ve ayıp ortaya çıktıktan sonra derhal (dürüstlük kuralına uygun olan en kısa sürede), ihbar edilmesi; ayıbın açık mı, yoksa gizli mi olduğunun tayininde ise, ortalama (vasat) bir tüketicinin bilgisinin dikkate alınması, gerekmektedir. Bu açıklamalar ışığında somut olay değerlendirildiğinde; davacının 1999 yılında satın aldığı dairenin aralık 2001 tarihinde fiilen teslim edildiği , davacının satın aldığı bu taşınmazla ilgili ayıp ihbarını, dava tarihinden önce davalıya bildirdiğine ilişkin bir delil bulunmadığı ve sonrasında 30.11.2011 tarihinde açtığı eldeki dava ile de, taahhüt edilen tesislerin kamunun kullanımına da açıldığı gerekçesi ile bu ayıp nedeniyle satın aldığı taşınmazda meydana gelen ekonomik eksikliğin tazminini istediği anlaşılmaktadır....

      "İçtihat Metni" Mahkemesi :Asliye Hukuk Hakimliği Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü: - K A R A R - Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan tazminat talebine ilişkin olup, mahkemece davanın reddine dair verilen karar davacı tarafından temyiz edilmiştir. Davacı davasında davalı tarafından inşa edilen ilköğretim okulu binasının 01.05.2003 tarihinde meydana gelen deprem nedeniyle zarar gördüğünü belirterek onarım ve güçlendirme bedeli için şimdilik 5.000,00 TL'nin davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiş, davalı yargılamaya katılmamış, mahkemece ayıp ihbarı yapılmamış olması nedeniyle dava reddedilmiştir....

        Bu kapsamda, sözleşme gereği 1.000.000 adet servis altığının davalı tarafından imal edilerek davacıya tesliminin yapıldığı, davacı iş sahibi tarafından çeşitli illerdeki şubelere sevk edilerek kullanıma sunulduğu, şubeler tarafından bildirilen ayıp ihbarları üzerine dosya kapsamındaki mail yazışmalarından davalı tarafa makul sürede ayıp ihbarında bulunulduğunun kabulü gerekmekte olup, davalının 26/06/2018 tarihli cevabi ihtarında da, ayıp iddiası yönünden malların teslimi halinde inceleme yapılıp, ayıplı olması halinde bedelsiz olarak değiştirileceği kabul edilmiş olmakla ve mahkemece sözleşme konusu imalatlar yönünden alınan bilirkişi raporunda da malların ayıplı olduğunun belirlendiği anlaşılmakla mahkemece işin esası incelenerek bir karar verilmesi gerekirken somut olayda uygulama yeri olmayan tacirler arası satım akdine ilişkin TTK'nun 23. madde hükümler uygulanarak ayıp ihbarının süresinde yapılmadığının kabulü doğru olmamıştır....

          "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi (Tüketici Mahkemesi sıfatıyla) Taraflar arasındaki ayıp nedeniyle satış bedelinin indirilmesi davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. KARAR Davacı, davalı ... tarafından Adapazarı’nda inşa edilen ...Vadisi Konutlarından 20.01.2011 tarihinde daire satın aldığını, 24.01.2011 tarihinde teslim edilen dairede pek çok ayıp ve eksik işler bulunduğunu, bu durumu konut teslim föyünde belirterek, taşınmazı ihtirazi kayıtla teslim aldığını, 17.02.2011 tarihinde de davalıya ihtar gönderdiğini, ancak sonuç alamadığını ileri sürerek, ayıp nedeniyle oluşan değer kaybının tespiti ile satış bedelinden indirilmesine karar verilmesini istemiştir.  ...

            Davalı, işin ayıplı ifa edildiğini ileri sürmüş, mahkemece süresinde ayıp ihbarında bulunulmadığı belirtilerek davanın kabulüne karar verilmiştir.Mahkemece dava dayanağı sözleşmenin satış akdi olarak kabul edilip ayıp ihbarında bulunma süresinin 2 gün olarak kabulü hatalı olmuştur....

              Ne var ki, bilirkişi makine yüksek mühendisinin asansörde belirlediği (asansör tesisatının kattan çağıracak donanıma sahip olmaması) hususun açık ayıp niteliğinde olduğu, zira, davacının taşınmazı teslim alırken belirtilen bu eksikliği rahatlıkla farkedip anlayabileceği, bu haliyle asansördeki bu ayıbın gizli ayıp niteliğinde olduğu benimsenerek sonuca gidilmiş olması doğru olmamıştır. Bu talep yönünden süresi içerisinde ayıp ihbarında bulunulmaması nedeniyle ret kararı verilmesi gerekir. Davalı buna ilişkin istinaf talebinde haklıdır....

              Ayrıca ayıp ihbarının süresinde yapıldığı kabul edilmiş ise de bu konuda davalının itirazları tam olarak karşılanmamış, gerekçesi açıklanmamıştır.Dosya içinde bulunan belgelerden, dava dilekçesinden davaya konu ayıplı olduğu belirtilen motosikletlerin 6 adedinin dava açılmadan önce (ayıp tespiti yapılmadan önce) tüketiciye satıldığı belirtilmiş olup, iadesi halinde bu motosikletler nedeniyle de zarara uğranılacağından bahsedilmiştir. En son alınan 07/08/2018 tarihli bilirkişi raporunda ayıplı olduğu belirtilen davaya konu faturalar içeriği motosikletlerin davacı işyerinde bulunmadığı, bunların başka aküler monte edilmek suretiyle satıldığının tespit edildiği belirtilmiştir. Yine davacı iddiası ve bilirkişi tespitlerine göre fatura konusu motosikletlerde olduğu ileri sürülen ayıp bunların akülerinde bulunmaktadır. Bunun dışında başka bir ayıp ileri sürülmemiştir....

                Ancak, satılanda olağan bir gözden geçirme ile meydana çıkarılamayacak bir ayıp bulunması halinde, bu ayıp sonradan meydana çıkarsa, bu durumu da hemen satıcıya bildirmediği takdirde yine satılanı bu ayıp ile birlikte kabul etmiş sayılır. O halde, gizli ayıpların, dava zamanaşımı süresi içinde ve ayıp ortaya çıktıktan sonra hemen (dürüstlük kuralına uygun olan en kısa sürede), ihbar edilmesi; ayıbın açık mı, yoksa gizli mi olduğunun tayininde ise, ortalama (vasat) bir tüketicinin bilgisinin dikkate alınması, gerekmektedir. Mahkemece, hükme esas alınan bilirkişi raporunda, talep edilen hususla ilgili “açık ayıp” ve “gizli ayıp” ayrımının ayrıntılı ve açık bir şekilde yapılmadan konutta oluşan değer kaybına ilişkin hesaplama yapılmış ve yazılı şekilde karar verilmiştir....

                  Alınan tüm bilirkişi raporlarında davaya konu işte tespit edilen ayıbın gizli ayıp olduğu, ancak kullanımla ortaya çıkacağı tespit edilmiş, ayıp ortaya çıktığında durum davalıya gecikmeksizin bildirilmiş olup davalı vekilinin ayıbın açık ayıp olduğu, süresinde ayıp ihbarında bulunulmadığına ilişkin istinaf sebebi de yerinde değildir. Ayıp nedeniyle iş sahibinin seçimlik hakları TBK'nın 475. Maddesinde düzenlenmiş olup anılan maddeye göre ayıp halinde iş sahibi, sözleşmeden dönme, ayıp oranında bedelden indirim veya eserin ücretsiz onarımını isteme haklarına sahiptir. Ayrıca iş sahibinin genel hükümlere göre tazminat isteme hakkı da bulunmaktadır. Somut olayda davacı iş sahibi ayıp nedeniyle bu seçimlik haklarından eserin ücretsiz onarım (ayıp giderim bedeli) ve genel hükümlere göre ayıp nedeniyle uğradığı zararın tazminini talep etmiştir....

                  UYAP Entegrasyonu