Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Maddesinde ise istisna akitleri kural olarak 5 yıllık zaman aşımına tabidir. 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun'un 16. maddesi; (1) Kanunlarda veya taraflar arasındaki sözleşmede daha uzun bir süre belirlenmediği takdirde, ayıplı hizmetten sorumluluk, ayıp daha sonra ortaya çıkmış olsa bile, hizmetin ifası tarihinden itibaren iki yıllık zamanaşımına tabidir. (2) Ayıp, ağır kusur ya da hile ile gizlenmişse zamanaşımı hükümleri uygulanmaz. hükmünü, Dava konusu estetik amaçlı diş uygulamasının yapıldığı tarihte yürürlükte bulunan 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun'un 4/A maddesi; ".....Daha uzun bir süre için garanti verilmemiş ise, ayıp daha sonra ortaya çıkmış olsa bile ayıplı hizmetten dolayı yapılacak talepler hizmetin ifasından itibaren iki yıllık zamanaşımına tabidir. Ayıplı hizmetin neden olduğu her türlü zararlardan dolayı yapılacak talepler ise üç yıllık zamanaşımına tabidir........" hükmünü ihtiva etmektedir....

Asliye Hukuk Mahkemesince ise; açılan davanın ayıplı hizmet davası olduğu, ayıplı hizmetten doğan davanın Tüketici Mahkemesinde görülmesi gerektiği, 4077 sayılı Kanunun değişik 4/a maddesi gereğince dava dilekçesinin görevsizlik nedeniyle reddine, ... Tüketici Mahkemesinin görevli olduğuna, ... 4....

    GEREKÇE :Dava, ayıplı ifadan kaynaklanan tazminat talebine ilişkindir. Taraf delilleri toplandıktan sonra, taraf iddia ve savunmalarının değerlendirilmesi, dava konusu su depolarının ayıplı olup olmadıklarının tespiti, varsa ayıbın niteliği ve ayıp ihbarının süresinde yapılıp yapılmadığının belirlenmesi, davacı tarafça talep edilebilecek tazminatın hesaplanması bakımından mahallinde keşif yapılmış ve davalı tanıkları keşif mahallinde dinlenmiştir. Keşif esnasında refakate alınan mali müşavir, makine mühendisi ve nitelikli hesap uzmanından oluşan bilirkişi heyetinden 21/05/2019 tarihli rapor ve davacı vekilinin itirazı üzerine 27/08/2019 tarihli ek rapor alınarak dosyaya dahil edilmiştir....

      Tacirler arası ticari satımlarda satıcının ayıplı ifadan sorumluluğu esas itibariyle Türk Borçlar Kanunu 219 ve devamı madde hükümlerine tâbidir ancak tacirler arasındaki ticari satımlardan kaynaklanan ayıplı ifa hallerinde alıcının muayene ve ihbar külfetlerinin süresi hakkında Türk Ticaret Kanunu 23/1-c madde hükmünde düzenlenmiş olan özel hüküm uygulanacaktır. Satıcının ayıplı ifasına ilişkin diğer konularda ise Türk Borçlar Kanunu 219 ve devamı hükümlerinde düzenlenen genel hükümler uygulama alanı bulacaktır. 6098 sayılı TBK’nun ayıba karşı tekeffül hukuki kurumunu düzenleyen 219 ve devamı maddelerine bakmak gerekir....

        Davalının ayıplı hizmetinden sunduğu alınan bilirkişi raporlarında sabit olduğundan davalı tanığının beyanlarına itibar edilmemiş alınan raporların bilimsel haiz hüküm kurmaya elverişli olduğu anlaşıldığından davanın 70.000 TL maddi tazminat yönünden kısmen kabulüne karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur. Davacının manevi tazminat talebi yönünde yapılan değerlendirmede ise, bilindiği gibi manevi tazminat yaşanan olaydan dolayı kişilerin kişilik haklarına ve olaydan duyduğu elem ve ızdırabın bir nebze olsun dindirmek için karşı taraftan bir miktar ödence karşılığı istenen paradan ibaret olduğu, ayrıca manevi tazminat için mağdurun kişilik haklarına yönelmiş bir saldırının olması şartlardan birisi olduğu, somut olayda eksik iş nedeniyle davacının kişilik haklarının zedelendiği ve bununla ilgili olarak elem ve ızdırap duyduğuna ilişkin dosya kapsamına göre delil elde edilemediğinden şartları oluşmayan manevi tazminat talebinin reddine karar verilmiştir....

        Bozma sonrasında mahkemece, davanın kısmen kabul kısmen reddi ile, bir adet 200x200 cm viscon yatak 2 adet 100x200 cm viscon yatak bir adet 160x200 cm yatak bazası, bir adet 160x200 cm yatak başlığının ayıplı olduğunun tespiti ile davalıya iadesine, ürünlerin bedeli olan 7.070,00 TL'nin iade tarihinden itibaren yürütülecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir. Dava, ayıplı hizmetten kaynaklanan bedel iadesi istemine ilişkindir....

          Buna göre; davacının aracına Davalı ...’in çalışanı tarafından motorin yerine benzin konulması şeklinde gerçekleşen olayda, ...’in diğer davalı ...’nin bayisi olarak satış yaptığı ve hizmet verdiği hususunda bir uyuşmazlık da bulunmaması karşısında, sağlayıcı tarafından bildirilen reklam ve ilanlarda tespit edilen yararlanma amacı bakımından tüketicinin beklediği faydaları ortadan kaldıran maddi eksiklikler içeren hizmet sözkonusu olduğundan, anılan Kanunun 4/A maddesinin ilk fıkrası uyarınca ayıplı hizmet bulunmaktadır. Sağlayıcı ve bayi 4/A maddesinin üçüncü fıkrası gereğince, ayıplı hizmetten ve ayıplı hizmetin neden olduğu her türlü zarardan ve tüketicinin bu maddede yer alan seçimlik haklarından dolayı müteselsilen sorumludur. Kaldı ki, sunulan hizmetin ayıplı olduğunun bilinmemesi bu sorumluluğu ortadan kaldırmaz (H.G.K.’nun 19.09.2012 tarih 2012/13-153 E., 2012/598 K. sayılı ilamı)....

            TÜKETİCİ MAHKEMESİ TARİHİ : 21/09/2021 NUMARASI : 2016/1809 ESAS - 2021/646 KARAR DAVA KONUSU : Tüketiciyi Koruma Kanunundan Kaynaklanan (Malın Ayıplı Olmasından Kaynaklanan)|Tüketiciyi Koruma Kanunundan Kaynaklanan (Hizmetin Ayıplı Olmasından Kaynaklanan) KARAR : İSTANBUL ANADOLU 6. TÜKETİCİ MAHKEMESİnin 21/09/2021 tarihli, 2016/1809 Esas, 2021/646 Karar sayılı dosyasında verilen karar istinaf incelemesi için dairemize tevzi edilmekle Dairemiz yukarıda belirtilen esas sırasına kaydı yapıldı. Dosya incelendi. Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; JAGUAR/ENGLAND araç üreticisi adına Türkiye distribütörlüğü aracılığıyla satış ve servis bakım sorumluluğu davalı BORUSAN A.Ş....

            Yine 6520 sayılı Kanun'un 120. maddesi uyarınca havayolu şirketi adına sözleşme kurulmasına aracılık eden bir şirket olarak faaliyet gösteren acentanın uçuş iptali sebebiyle oluşan ayıplı hizmetten sorumlu tutulamayacağından Tüketici Mahkemesince verilen kararın doğru olmadığından kararın bu nedenle kanun yararına bozulmasına, diğer kanun yararına temyiz itirazlarının ise yerinde bulunmadığından reddine karar verilmesi gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 6100 sayılı HMK'nın 363. maddesine dayalı kanun yararına bozma isteğinin kabulü ile hükmün sonuca etkili olmamak üzere kanun yararına BOZULMASINA, gereğinin yapılması için karar örneği ve dosyanın Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına gönderilmesine, 03/04/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

              ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 10/02/2022 NUMARASI : 2021/197 ESAS, 2022/56 KARAR DAVA KONUSU : Tüketiciyi Koruma Kanunundan Kaynaklanan (Hizmetin Ayıplı Olmasından Kaynaklanan) KARAR : GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ....

              UYAP Entegrasyonu