Davacılar vekilinin 03/04/2019 havale tarihli kısmi feragat dilekçesinde; davalı sigorta şirketi ile yapılan sulh ve kısmi ödeme nedeni ile, müvekkili davacı ... yönünden tüm maddi tazminat istemleri yönünden, müvekkil davacı ... yönünden ZMSS poliçesi limiti dahilinde kalan maddi tazminat istemlerine ilişkin davasından feragat ile manevi tazminat ve müvekkil, davacı ...'nun poliçe limiti dışında kalan maddi tazminat alacakları yönünden davalı sigorta şirketi dışındaki davalılara ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile davadan kısmen feragat edildiği görülmüştür. DEĞERLENDİRME :Dava; trafik kazasından doğan maddi ve manevi tazminat istemine ilişkin olduğu, yapılan yargılama, toplanan kanıtlar ve tüm dosya kapsamından anlaşılacağı üzere, 15/07/2011 günü saat 20:20 sıralarında davalı sürücü ... sevk ve idaresindeki davalı sigorta şirketine ZMSS poliçesi ile sigortalı, davalı ......
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalı ... aleyhine 16/12/2013 gününde verilen dilekçe ile evlilik birliği devam ederken üçüncü kişi ile birlikte olma iddiasına dayalı manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın reddine dair verilen 28/04/2016 günlü kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasaya uygun gerektirici nedenlere, özellikle delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik görülmemesine göre davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları reddedilmelidir. 2-Davacının diğer temyiz itirazlarına gelince; Dava, evlilik birliği devam ederken üçüncü kişiyle birlikte olma iddiasına dayalı manevi tazminat istemine ilişkindir...
un vefatından dolayı açmış olduğu destekten yoksun kalmadan kaynaklı maddi tazminat talebinin kabulü ile 8.648,76 TL maddi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tüm davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya ödenmesine, davacılardan ...'un dedesi ...'un vefatından dolayı açmış olduğu destekten yoksun kalmadan kaynaklı maddi tazminat talebinin kabulü ile 8.648,76 TL maddi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tüm davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya ödenmesine, davacılardan ...'un dedesi ...'un vefatından dolayı açmış olduğu destekten yoksun kalmadan kaynaklı maddi tazminat talebinin kabulü ile 8.648,76 TL maddi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tüm davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya ödenmesine, davacılardan ...'un annesi ...'...
Mahkemece, Adli Tıp raporuna göre; hekimin uyguladığı yöntemin bilimsel yöntem olduğu, tıp kurallarına uygun olduğu, zamanla davacının parmak fonksiyonlarının tama yakın olarak avdet edebileceği, hekime ve hastaneye kusur yüklenmesinin mümkün olmadığı gerekçesiyle davanın reddine, davalılar yararına takdir olunan 2.455,00 TL nispi vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara verilmesine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacının sair temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2011/7626-15355 2-Davalının yargılama esnasında kendisini vekille temsil ettirdiği sabit olup, mahkemece davanın reddine karar verildiğine göre, davalı lehine Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca maddi tazminat talebi yönünden 1000,00 TL,manevi tazminat talebi yönünden 1000,00 TL olma üzere toplam 2000,00 TL vekalet ücretine hükmedilmesi...
, pratisyen hekim tarafından tanı konularak tedavinin başlamasında gecikmeye neden olunduğunun belirtildiği, Tüm bu süreç neticesinde müteveffa yakınları davacılar tarafından maddi ve manevi tazminat ödenmesi talebiyle 07/12/2016 tarihinde idareye yapılan başvurunun reddi üzerine bakılmakta olan dava açılmıştır....
tahsili ile davacıya ödenmesine, Fazlaya ilişkin maddi ve manevi tazminat alacağı talebinin reddine” karar verilmiştir....
Tüketici Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı olan bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen kararın temyizen tetkiki davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Dava, yanlış tıbbi tedavi sebebine dayalı maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir. Davacı, davalı ... Üniversitesi Hastanesinde görev yapan diğer davalı doktorlar tarafından estetik amaçlı göğüs küçültme operasyonu yapıldığını, ancak operasyonun hem estetik açıdan hem de sağlık açısından başarısız geçtiğini ve göğsünde asimetri oluştuğunu belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile 1.000,00 TL maddi tazminat ile 70.000,00 TL manevi tazminatın, 11.08.2018 tarihinden itibaren avans faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini istemiştir....
Davacı istinaf başvuru dilekçesinde; davalı avukata açtığı davanın tüketici işlemi olmadığını, davalı avukatın boşanma davasında kendisini uygun şekilde temsil etmediği gibi masraflarını ödediği halde davayı kararı etmediğini, davalı ile aralarındaki husumetin TBK'da düzenlenen vekalet sözleşmesinden kaynaklandığını, bu tür davalarda Asliye Hukuk Mahkemeleri'nin görevli olduğunu, bu nedenle yerel mahkeme kararının kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu ileri sürerek, istinaf isteminde bulunmuştur. Davalı tarafça istinaf başvuru dilekçesine karşı cevap dilekçesi sunulmamıştır. İstinaf kanun yolu başvurusuna konu edilen karar hakkında; 6100 sayılı HMK'nun 355. maddesindeki düzenleme gereğince, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine ilişkin aykırılık bulunup bulunmadığı yönü gözetilerek yapılan inceleme sonucunda; Dava, vekalet sözleşmesinden kaynaklanan maddi ve manevi tazminat talebine ilişkindir. Yargıtay 20....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: İstinaf sebepleri ile bağlı kalınarak yapılan incelemede; Dava; haksız ihtiyati haciz iddiasına dayalı maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir. 2004 sayılı İİK’nın 259/1. maddesinde, ihtiyati haczin haksız çıkması halinde, borçlunun ve üçüncü kişilerin bu yüzden uğradıkları bütün zararlardan alacaklının sorumlu olduğu düzenlenmiştir. İhtiyati haciz haksız ve bundan maddi zarar doğmuşsa, alacaklı kusurlu olmasa dahi, zarar görene maddi tazminat ödemekle yükümlüdür. Buna karşılık, haksız ihtiyati haciz koyduran alacaklının kusursuz sorumluluğu sadece maddi tazminat bakımından olup, manevi tazminat yönünden 818 sayılı BK’nın 49. maddesindeki (6098 sayılı TBK'nın 58.maddesi) koşulların oluşması gerekir. Bu maddeye dayalı sorumluluk ise, kusura dayalıdır. Bu itibarla, alacaklının kötüniyetli veya iyiniyetli olup olmadığı da sonuca etkili olup, ağır olmasa da kusurlu olması gerekmektedir. (Bkz. Prof. B....
Bu durumda; reddedilen maddi tazminat talebi yönünden davalı idare lehine Mahkeme kararının verildiği tarihte yürürlükte olan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre duruşmasız işler için maktu olarak belirlenen 750,00 TL vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiğinden, Mahkeme kararının hüküm fıkrasında yer alan "reddedilen maddi tazminat miktarı üzerinden hesaplanan 1.200,00 TL vekalet ücreti ile manevi tazminat miktarı için belirlenen 750,00 vekalet ücreti olmak üzere toplam 1.950,00 TL avukatlık ücretinin" ibaresinin "Avukatlık Asgarî Ücret Tarifesi uyarınca reddedilen maddi ve manevi tazminat istemleri yönünden ayrı ayrı ve maktu olarak belirlenen 750,00 TL (toplam 1.500,00 TL) vekalet ücretinin" olarak düzeltilmesi gerekmektedir....