Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

mal tedariğinin kesildiğinin ve müvekkili şirket ile olan sözleşmenin herhangi bir tazminat ödenmeden feshedildiğini, davalının sözleşmeye aykırı tutumları nedeniyle itibar kaybı yaşadığını ileri sürerek HMK 107. madde çerçevesinde belirsiz alacak davalarının kabulü ile fazlaya ilişkin haklı saklı kalmak kaydı ile şimdilik davalıdan dava tarihi itibarı ile oluşan 2.000,00 TL sözleşmesel zarar, 2.000.- TL kâr kaybı, 2000 portföy tazminatı ve 50.000,00 TL manevi tazminat alacağının dava tarihinden itibaren uygulanan reeskont faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

    Mahkemece, davacı şirket ile davalı şirket arasında yetkili servis sözleşmesi imzalanmış olup sözleşmenin 31.12.2009 tarihi itibari ile davacı tarafça yasal süre içerisinde fesih ihbarında bulunularak sona erdirildiği, davacı tarafça davalıdan haksız rekabet nedeniyle TTK'nın 58. maddesi gereğince maddi ve manevi tazminat talebinde bulunulup, TTK'nın 61. maddesi gereğince gereki ilanların yapılmasının istendiği, taraflar arasındaki yetkili servis sözleşmesinin 8.3 maddesi gereğince sözleşmenin her ne sebeple olursa olsun sona ermesi halinde servisin işi derhal durdurmak, sözleşmede yer alan her türlü marka, logo, işaret, reklam, promosyon gereçlerini ve benzerlerini kullanmaya son vereceğinin ve servis sözleşmesinin herhangi bir sebeple feshi halinde derhal yazarkasa mührünü davacıya iade etmek zorunda olduğunun hükme bağlandığı, oysa davalı tarafça ... 4....

      Bayilik Sözleşmesinin 25.04.2013 tarihinde sona erdiğini, davalının haksız davranışlarıyla süresinden önce bayilik sözleşmesinin feshine sebep olduğunu, davalının feshinin haksız ve bayilik sözleşmesine aykırı olması nedeniyle bayilik sözleşmesinin 42/d-3 maddesi uyarınca davalının, müvekkilinin uğradığı müspet zararı yani sözleşme olağan şartlarda devam etseydi elde edecek kârı müvekkiline ödemek zorunda olup, müvekkilinin kâr mahrumiyetinin 117.646,07 TL olduğunu iddia ederek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 20.000 TL'nin fesih tarihi olan 07.12.2010 tarihinden itibaren avans faizi ile birlikte tahsilini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili cevabında, davanın reddi gerektiğini savunmuştur....

        manevi tazminatın davalıdan avans faiziyle birlikte tahsilini talep ve dava etmiştir....

          Mahkemece, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre, taraflar arasındaki sözleşmenin süresinin 1 yıl olduğu, davalı tarafça 11.12.2009 tarihli ihtarname ile sözleşmenin yenilenmeyeceğinin davacı tarafa ihtar edildiği, sözleşme hükümleri gereği yılın sonunda sözleşmenin kendiliğinden sona ermiş olacağı, bu durumda haksız fesihten söz edilemeyeceği gerekçesiyle ana bayilik sözleşmesinin haksız surette feshedildiğinin tespiti istemine ilişkin talebinin reddine, portföy tazminatı dışındaki diğer maddi tazminat taleplerinin reddine, davacının maliyetleri karşılanamayan yatırımlar yönünden olan tazminat talebi bakımından tazminat gerektirecek deliller sunulmadığından ispat edilemeyen talebin reddine, davacının sözleşmenin feshi nedeniyle manevi tazminat isteminin yasal şartları oluşmadığından reddine, portföy tazminatı bakımından ise davacının markanın tanınırlığını artırdığı, davalı firmanın yeni bir firma olması yanında piyasaya her gün yeni...

            ise, taraflar arasındaki bayilik sözleşmesinin...A.Ş. tarafından süresinden önce haksız feshi nedeni ile müvekkilinin sözleşmenin sonuna kadar elde etmesi gereken kardan mahrum kaldığını, müvekkili tarafından tüp teslimi için ödenen ancak karşılığında tüp teslim edilmemesi sebebiyle karşılıksız kalan depozito bedelinin ve davalı tarafından haksız olarak irat kaydedilen teminat tutarının da geri verilmesinin gerektiğini ve aynı zamanda müvekkilinin haksız feshi nedeni ile manen de zarara uğradığı iddia ederek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla mahrum kalınan kara ilişkin 1.965,52 TL, irat kaydedilen teminat tutarına ilişkin 10.404,68 TL, depozito bedeline ilişkin 2.629,70 TL, manevi tazminata ilişkin 5.000,00 TL nin faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

              . - K A R A R - Davacı vekili, taraflar arasında bayilik sözleşmesi bulunduğunu, davalının sözleşmeye aykırı davranarak başka firmaların tüplerini de sattığını belirterek sözleşmenin feshini, fazlaya ilişkin talepleri saklı kalmak koşulu ile 5.000.-TL mahrum kalınan kar, 15.000.-USD (20.724.-TL ) cezai şart ve 5.000.-TL manevi tazminatın davalıdan tahsilini, davacı şirket abonelerince tanınmış hale gelen telefonların kullanma hakkının şirket adına devrini davalının başka firmalarla yaptığı bayilik sözleşmesinin iptalini, bu firmalara ait ürünlerin davalı işyerinden toplanmasını ve satışının durdurulmasını, taraflar arasındaki bayilik ilişkisi sona erdiğinden davalı işyerinde bulundurulan davacı şirkete ait tüp ve diğer emtiaya el konulmasını, imha edilmek üzere tevdiini talep ve dava etmiş, kar mahrumiyeti talebini ıslah ederek 75.000.-TL’ye çıkarmıştır....

                riayet etmeyerek şirketi hem maddi hem manevi zarara uğrattığını beyanla; fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere 1.000,00 TL maddi tazminat ve 10.000,00 TL manevi tazminat olmak üzere toplam 11.000,00 TL'nin yasal faiziyle birlikte tahsilini talep etmiştir....

                FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 05/11/2020 NUMARASI : 2018/4 E. - 2020/354 K. DAVACI : VEKİLİ : DAVALILAR : VEKİLLERİ : DAVANIN KONUSU : Markaya Tecavüzün Tespiti, Tecavüzün Durdurulması, Önlenmesi, Kaldırılması, Maddi ve Manevi Tazminat Taraflar arasında görülen davada Ankara 2....

                  FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 05/11/2020 NUMARASI : 2018/4 E. - 2020/354 K. DAVACI : VEKİLİ : DAVALILAR : VEKİLLERİ : DAVANIN KONUSU : Markaya Tecavüzün Tespiti, Tecavüzün Durdurulması, Önlenmesi, Kaldırılması, Maddi ve Manevi Tazminat Taraflar arasında görülen davada Ankara 2....

                    UYAP Entegrasyonu