Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Dava, bağıştan rücu hukuki nedenine dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. 2. İlgili Hukuk 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun (TBK) 285 inci, 291 inci ve 295 inci maddeleri. 3. Değerlendirme 1. Dosya içeriği ve toplanan delillerden; davacının 6861 ada 2 parsel sayılı taşınmazdaki 73/764 olan payının tamamını 11.11.1998 tarihinde plandaki amacına uygun olarak kullanılmak şartıyla davalı ... Belediyesine bağışladığı anlaşılmaktadır. 2. Bilindiği üzere, bağıştan dönme (rücu) bağışlayanın tek yanlı, bağışlanana varması gereken beyanıyla geriye yürüyen (makable şamil) ve hukuki ilişkiye son veren yenilik doğurucu bir haktır. Bağışlayan şartlı (koşullu) veya yüklemeli (mükellefiyetli) şekilde bağışta bulunmuşsa, bağışlanandan hukuka, ahlaka aykırı veya imkansız olmadığı sürece TBK'nın 291 inci (818 sayılı Borçlar Kanunu'nun (BK) 241 inci) maddesi uyarınca yüklemenin yerine getirilmesini isteyebilir....
Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2012/174 Esas sayılı dosyasında verilen karar ile boşandıklarını, davalının çeşitli zamanlarda kendisine tehdit ve hakaret içeren sözler söylediğini, ortak hayatı sürdürmeye imkan vermediğini, bu durumun da bağıştan rücu sebebi olduğunu ileri sürerek dava konusu taşınmazların bağıştan rücu sebebiyle tapu kayıtlarının iptali ile adına tescilini istemiştir. Davalı, aynı isteğin ... 3. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2012/174 esas sayılı dosyasında reddedildiğini beyan ederek kesin hüküm itirazında bulunmuş, ayrıca TBK 297 maddesi gereğince bağıştan rücu talebinin 1 yıllık hak düşürücü süreye bağlı olduğunu davanın hak düşürücü sürede açılmadığndan reddini, aksi halde davanın esastan reddini savunmuştur. Mahkemece, hak düşürücü sürede açılmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir....
Bağışlanan bağışlayana veya yakınlarına karşı bir cürüm işlerse veya yasa gereği yapmakla zorunlu olduğu ödevlerini önemli surette aksatırsa yahut bağışlamayı sınırlayan ödevleri haklı bir sebep olmaksızın yerine getirmezse bağışlayan bağıştan dönme ( rücu ) sebebini öğrendiği tarihten itibaren bir yıllık hak düşürücü süre içerisinde beyanda bulunmak veya dava açmak suretiyle bağıştan dönebilir. Bağıştan dönme ( rücu ) 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu' nun ( TBK ) 295 nci ( 818 sayılı Borçlar Kanunu' nun 244 ) maddesinde aynen; ” Bağışlayan, aşağıdaki durumlardan biri gerçekleşmişse, elden bağışlamayı veya yerine getirdiği bağışlama sözünü geri alabilir ve bağışlananın istem tarihindeki zenginleşmesi ölçüsünde, bağışlama konusunun geri verilmesini isteyebilir. Bağıştan dönme ( rücu ), kurulmuş olan bir sözleşmeyi sonradan ortaya çıkan sebeplere göre sona erdiren yenilik doğurucu bir hak olduğundan, bağışlanan ancak dönme ( rücu ) anında elinde kalan miktarı vermekle yükümlüdür....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Alacak (Boşanma-Tazminat) Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle *bağıştan rücu şartlarının da oluşmamış bulunmasına (B.K. 244/2 md.) göre yerinde bulunmayan temyiz isteğinin reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine peşin alınan harcın mahsubuna işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 05.03.2007...
Davacı tarafından ileri sürülen nitelikteki işlemin 818 sayılı Borçlar Kanunu'nun 234 (6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 285) ve devamı maddeleri gereğince gizli bağış niteliğinde bulunduğu açıktır. 818 sayılı Borçlar Kanunu'nun 244 vd. (6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 295.vd.) maddeleri gereğince bağıştan rücu konusunda genel mahkemelerde ancak dava açılabilir.Davanın açıklanan bu gerekçeyle reddine karar verilmesi gerekirken, bir yıllık zamanaşımının geçtiği, kaldı ki bağıştan rücu koşullarının oluşmadığı görüşüyle davanın reddine karar verilmiş olması doğru değil ise de, dava redle sonuçlanmış olup, hüküm sonucu itibariyle doğru bulunmaktadır.Açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının reddiyle Usul ve Yasa hükümlerine uygun bulunan hükmün ONANMASINA, 6100 sayılı HMK'nun Geçici 3.maddesi yollamasıyla HUMK'nun 388/4 (HMK.m 297/ç) ve HUMK'nun 440/1 maddeleri gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine...
Anılan maddeden doğan rücu hakkının, “halefiyete” değil, “kanundan doğan basit rücu hakkına” dayandığının kabul edilmesi ve bu kabul çerçevesinde, Kurumun rücu alacağının, ilk peşin değerin kusura tekabül eden miktarıyla sınırlı bulunması ve tazminat hesabının bu şekilde yapılması gerektiği halde; iş bu davada sigortalının hak sahibine bağlanan ilk peşin değerli gelir ve sosyal yardım zammı miktarı ile yapılan masraflar esas alınarak, davalılara atfedilen kusur uygulanmak suretiyle hasıl olacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde Anayasa Mahkemesinin iptal kararı dikkate alınmaksızın, artışları da içerir biçimde tüm peşin değerli gelir miktarı esas alınarak hüküm kurulması, usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir. 3-506 sayılı Kanun’da teselsüle ilişkin herhangi bir hüküm yer almadığından, 818 sayılı Borçlar Kanunu’nun 50 ve 51’inci (6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 61 ve 62) maddelerinin uygulanmasında yasal bir engel bulunmamaktadır....
Mahkemece, her üç boşanma davasında, bu davaların esasını oluşturan "boşanma” talepleri konusunda ayrı ayrı hüküm kurulması gerekmekle birlikte, davacı-davalı kadının evlilik birliğinin sarsılması sebebine(TMK m. 166/1) dayalı boşanma davası ile hayata kast pek fena muamele hukuki sebebine (TMK m.162) dayalı boşanma davaları için ayrı ayrı, davalı-davacı erkeğin zina sebebine dayalı (TMK m.l61) boşanma davası için ayrı kusur belirlenerek, sonucunda boşanma davalarının eki niteliğinde bulunan tazminat talepleri konusunda her bir dava türü için ayrı ayrı hüküm kurulması doğru olmamıştır. Evlilik birliği sona erinceye kadar, herhangi bir sebeple açılmış boşanma davalarında taraflara yüklenmiş tüm kusurlar, birlikte değerlendirilip, tarafların kusur oranlarının bir kez belirlenmesi ve belirlenen bu orana göre maddi-manevi tazminatlar ile yoksulluk nafakası konularında her bir taraf yönünden bir kez hüküm kurulması gerekir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Tapu İptali ve Tescil K A R A R Taraflar arasındaki uyuşmazlık, tapu ...... kaydında yazılı satış işleminin gerçekte bağış olduğu ve bağıştan rücu şartlarının oluştuğu gerekçesine dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkin bulunduğuna ve davada zilyetliğe dayanılmadığına göre, 2797 sayılı Yargıtay Kanununun 14. maddesi hükmü gereğince, hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi Yüksek Yargıtay (1.) Hukuk Dairesine ait olmakla gereği için, dosyanın anılan Daire Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 25.01.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
HUKUK DAİRESİ Uyuşmazlık ve hukuki nitelendirme; bağıştan rücu hukuksal nedenine dayalı tapu iptal ve tescil talebine ilişkindir. Davanın bu niteliğine göre, inceleme görevi Yargıtay 13. Hukuk Dairesinindir. Dosya, Yargıtay 1. Hukuk Dairesinin görevsizlik ilamı ile Dairemize gönderilmiş olduğundan, 23.07.2016 tarihinde yürürlüğe giren 6723 sayılı Yasanın 21. maddesi ile değiştirilen 2797 sayılı Yargıtay Kanunu'nun 60/3 maddesi uyarınca temyiz incelemesini yapacak daire belirtilmek üzere dosyanın Hukuk İşbölümü İnceleme Kurulu'na gönderilmesine, 14.11.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Tarih ve numarası yukarıda yazılı hükmün incelenmesi sırasında Özel Daireler arasında meydana gelen görev uyuşmazlığının giderilmesi istenilmekle, 2797 sayılı Yasa uyarınca toplanan Başkanlar Kurulu'nca dairelerin görevsizlik kararlarıyla dava dosyası incelenerek gereği görüşüldü: Dava, bağıştan rücu esasına dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. Uyuşmazlığın bu niteliği itibariyle hükmün temyiz inceleme görevi 1.Hukuk Dairesine aittir. SONUÇ : 1.Hukuk Dairesinin görevsizlik kararının KALDIRILMASINA, dosyanın bu Daireye gönderilmesine, 23.05.2012 gününde oybirliği ile karar verildi....