Asliye Ceza Mahkemesinin, 2006/76 Esas sayılı ceza dava dosyasında ceza davası açıldığı, soruşturma sırasında tefrik edilerek Van Cumhuriyet Başsavcılığına gönderilen dosya kapsamında, davacı hakkında Terör örgütü propagandası yapmak suçu nedeniyle Van 4. Ağır Ceza Mahkemesinin, 2010/327 Esas – 2011/397 Karar sayılı ceza dava dosyasında beraatine hükmedildiği, davacının Van 4. Ağır Ceza Mahkemesinin, 2010/327 Esas – 2011/397 Karar sayılı ceza dava dosyasında tutuklu kaldığı döneme ilişkin olarak 13.02.2012 tarihinde tazminat talebiyle Hakkari Ağır Ceza Mahkemesine başvurduğu ve Hakkari Ağır Ceza Mahkemesinin 2012/140 Esas – 2012/230 Karar sayılı ilamıyla hakkında maddi ve manevi tazminata hükmedildiği, hükmün temyiz incelemesinden geçerek dairemizin 2013/24717 Esas – 2013/29852 Karar sayılı ilamıyla 19.12.2013 tarihinde onanmak suretiyle kesinleştiği, incelenmekte olan tazminat davasına dayanak teşkil eden Yüksekova 2....
Mahkememizce davacı vekilinin tazminat talepleri yönünden dosya tefrik edilmiş mahkememizin --- numarasını almıştır. DELİLLER VE GEREKÇE: Dava, mahkememizin ---- dosyasında marka tecavüzün tespiti davası olup, tefrik kararı sonrası iş bu dosya numarasını almış olmakla, mahkememizce tazminat talebine yönünden dosyanın tefrik edilip -----sayılı numarasını aldığını, davacının dava değerini belirlemesi ve belirlenen bedel üzerinden eksik harcın tamamlanması için kendisine 2 haftalık kesin süre verildiği, bedelin selirlenmediği ve harçları yatırmadığı , öncelikle harçlar yönünden değerlendirme yapmak gerektiğinden, HMK 120. ve Harçlar Kanunu 16.30/32. Maddeleri birlikte değerlendirilerek, davanın açılmamış sayılmasına karar gerektiği kanaat ve sonucuna varılarak aşağıdaki hüküm kurulmuştur....
Esas sayılı dosyasından tefrik edilerek mahkememizin iş bu 2024/... Esas sırasına kaydedilen davanın açılmamış sayılmasına yönelik aşağıdaki şekilde karar verilmiştir. KARAR; Gerekçesi ve ayrıntısı yukarıda açıklandığı üzere; 1-Davalı ......
Şti. aleyhine 19/01/2006 gününde verilen dilekçe ile haksız eylem nedeniyle maddi ve manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın reddine dair verilen 17/10/2019 günlü kararın Yargıtayca duruşmalı olarak incelenmesi davalı vekili duruşmasız olarak da davacı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçelerinin kabulüne ve tebligat giden verilmediğinden duruşma isteminin reddine karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Dava, haksız eylem nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece davanın reddine karar verilmiş; hüküm, taraflar vekillerince temyiz edilmiştir. Davacı vekili, inşaatta çalışan müvekkilinin yönetmeliklere aykırı olarak döşenen yüksek gerilim hattına temas ederek yaralanması nedeniyle uğradığı maddi ve manevi zararın tazminini talep etmiştir....
Davalı vekili 03.08.2017 tarihli cevap dilekçesinde özetle; 5271 sayılı Kanunun 142/3 maddesi gereğince tazminat isteminde bulunan kişinin dilekçesine zarara uğradığı işlemin ve zararın nitelik ve niceliğini kaydetmesi ve bunların belgelerini eklemesi gerektiğini, davada istenen tazminatın belgelerle teyit edilmediğini savunarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. 3. Çanakkale 1. Ağır Ceza Mahkemesinin, 22.05.2018 tarihli ve 2017/251 Esas, 2018/261 Karar sayılı kararı ile davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. 4. Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 3. Ceza Dairesinin, 04.10.2018 tarihli ve 2018/2321 Esas, 2018/1505 Karar sayılı kararı ile İlk Derece Mahkemesince kurulan hükme yönelik davacı ve davalı vekilinin istinaf başvurusunun 5271 sayılı Kanun’un 279 uncu maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi ve 280 inci maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi uyarınca reddine karar verilmiştir. 5....
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2022/441 Esas - 2022/600 TÜRK MİLLETİ ADINA YARGILAMA YETKİSİNİ KULLANAN T.C. ANKARA 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR ESAS NO : 2022/441 Esas KARAR NO : 2022/600 HAKİM : ... KATİP .... DAVACI .... DAVALI :.......
Öte yandan, dava sigortalının ölümünün iş kazası olduğunun tespiti ve tazminat istemli olarak açıldığından, başlangıçta, SGK’nun da davalı olarak gösterilmesinde yanlışlık yoktur. Ne var ki yerel mahkemece uyulan bozma ilamı doğrultusunda tazminat davası tefrik edilmiştir. İş kazası sonucu ölüm nedenine dayalı olarak hak sahiplerinin açtığı tazminat davalarının davalısının işveren ve ölüm olayında kusuru bulunanlar olacağı açıktır. Bu durumda tefrik edilen tazminat davası bakımından SGK aleyhine açılmış bir davanın bulunmadığı, SGK’nun başlangıçta davalı olarak gösterilmesinin, iş kazasının tespiti isteminden kaynaklandığı göz ardı edilerek, SGK’nun tefrik edilen tazminat davasında da davalı olduğunun kabulü ile davanın husumet yokluğu nedeniyle reddine ve davacılar aleyhine avukatlık ücretine karar verilmesi hatalıdır....
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 17/03/2021 NUMARASI : 2019/364 ESAS 2021/125 KARAR DAVA KONUSU : Ziynet Alacağı (Dairemizin 2021/1712 Esas sayılı dosyasından TEFRİK edilmiştir.) KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm istinaf edilmekle, dosya incelendi....
Davacı tarafın 14/02/2024 tarihli kısmi feragat dilekçesi üzerine, mahkememizin-----esas sayılı dosyasından verilen 15/02/2024 tarihli tefrik kararı uyarınca, dosya tefrik edilmiş ve iş bu dosya numarasını almıştır.Davacı vekili 14/02/2024 tarihli kısmi feragat dilekçesi ile dava dilekçesindeki davalının tırlarla taşımaya geçilerek ve işten çekilerek sözleşmeye aykırı davrandığı tarihten itibaren 3095 sayılı Kanun’un 4/a maddesi uyarınca işletilecek en yüksek ticari mevduat faizi ile, bu aykırılıktan doğan operasyonel masraflar ve sair masraflardan kaynaklanan 42.700,00 USD’den az olmamak üzere tazminat alacaklarından ve 11.150,00 USD tır bekleme ücret alacağı taleplerinden kısmen feragat ettiklerini görülmekle; feragat beyanı HMK'nun 309. maddesine uygun olup, HMK'nun 311. maddesi gereğince feragat kesin hüküm gibi hukuki sonuç doğuracağından vaki feragat nedeniyle davanın reddine karar vermek gerektiğinden aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir....
İcra Müdürlüğünün 2008/355 sayılı dosyasından muvazaalı takip yaptığından, bu takibin iptalini talep etmiştir. Mahkemenin, davanın kabulüne ilişkin kararı, Dairemizin 10.05.2016 tarih 2014/11347 Esas 2016/5691 Karar sayılı ilamı ile davacı ... 'nın üçüncü kişi sıfatı ile maliki olduğu taşınmaz üzerindeki haczin kaldırılmasını talep ettiği bir istihkak davası açtığı, davacı ...'in ise alacaklı sıfatı ile BK'nun 19. maddesine dayalı olarak muvazaalı takibin iptalini istediğinden, davaların tefrik edilerek davacı ... hakkındaki davanın icra mahkemesinde görülmesi için görevsizlik kararı verilmesi gerektiğinden bahisle bozulmuş, bozmadan sonra davacı ...'nın dosyası tefrik edilerek görevsizlik karar verilmiş; hüküm, davacı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir....