Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Bu durumda davacı tarafın talebinin dava dilekçesinde açıkça ihtiyati tedbir olup, ihtiyati haciz talebinin bulunmaması, HMK. 24, 25 ve 26. maddeleri hükmü uyarınca taraflarca getirilme ve taleple bağlılık ilkeleri uyarınca mahkemece sadece ihtiyati tedbir yönünden karar verilmesi gerekirken ihtiyati haciz yönünden de karar verilmiş olması doğru değil ise de sonuç itibariyle doğru bir şekilde ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verilmesi yerinde olmakla ihtiyati tedbir talep eden (davacı) vekilinin istinaf başvurusunun reddine karar verilmesi gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur....

    HMK'nın 389. ve devamı maddelerinde belirtiği üzere ihtiyati tebdir ancak uyuşmazlığa konu olan şey üzerinde konulabilir. Davacı vekilini dava dilekçesinde ihtiyati tedbir talep ettiği şeyler uyuşmazlık konusunu oluşturmadığından talebin reddine" karar verilmiştir. Taraflar arasındaki dava sonucunda verilen hükme yönelik; Davacı vekili; iş kazasından kaynaklı maddi ve manevi tazminat davasında ihtiyati haciz isteminde bulunmuştur. Davacı vekili, davanın iş kazası sonucu yaralandığını, tazminat istemi haksız fiile dayandığından olay tarihi itibari ile muaccel hale geldiğini, yaklaşık ispat koşulunun gerçekleştiğini,davacının alacağının elde edilmesinde telafisi imkansız zararlara uğramaması amacıyla mahkeme kararının kaldırılması ve ihtiyati hacze karar verilmesi talebi ile istinaf isteminde bulunmuştur. Dava; iş kazası sonucu yaralanma nedeniyle maddi ve manevi tazminatın davalıdan tahsiline ilişkindir. İİK 257....

    ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 11/01/2022 NUMARASI : 2022/5 ESAS DAVA KONUSU : None KARAR : DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Davacılar vekili istinaf dilekçesinde davalı adına kayıtlı bulunan taşınır ve taşınmaz malları üzerine manevi tazminat yönünden ihtiyati tedbir konulmasına karar verilmesini talep etmiş, Mahkemece davacının ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verilmiştir. Davacılar vekili istinaf dilekçesi ile mahkemece ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verilmesinin hatalı olduğunu, kararın kaldırılarak davalının taşınır ve taşınmaz mal varlığı üzerine tedbir koyulmasını talep etmiş ise de, Dava, trafik kazasında maluliyete dayalı maddi manevi tazminat davasıdır....

      İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece 29/11/2019 tarihli ara karar ile; davanın trafik kazası nedeniyle açılan tazminat davası olduğu,dolayısıyla davalı adına kayıtlı taşınır ve taşınmazlar ile diğer malvarlıkları uyuşmazlığın konusu olmadığı, HMK'nun 389 ve devamı maddelerine göre uyuşmazlığın konusu olmayan malvarlığı değerleri üzerine ihtiyati tedbir konulması mümkün olmadığı gerekçesi ile ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verilmiştir....

      Yukarıdaki açıklamalar ışığında, uyuşmazlık konusu şey üzerine ihtiyati tedbir şerhi konulabileceği anlaşılmaktadır. Somut olayda trafik kaydına ihtiyati tedbir şerhi konulması talep edilen aracın veya diğer araçların mülkiyeti ile ilgili bir uyuşmazlık bulunmamaktadır. Bir başka ifade ile eldeki tazminat davasının konusu değildirler. Bu durumda mahkemece usul ve yasaya uygun bir şekilde ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verilmesi yerinde olmakla davacı vekilinin istinaf başvurusunun reddine karar verilmesi gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur....

      İş sayılı dosyasının tetkikinde ihtiyati tedbir isteyen tarafından ibraz olunan dilekçe ile karşı taraf aleyhine ihtiyati tedbir talebinde bulunulduğu ve mahkemenin 11/11/2019 tarihli kararı ile HMK'nun 389. Maddesindeki şartlar dahilinde yapılan inceleme neticesinde davacı vekilinin ihtiyati tedbir talebinin takdiren 15.000,00 TL teminat mukabilinde kabulü ile davacıya ait Medula sisteminin açılması ve sistemin açılmasından sonraki ödemelerin yapılmasına yönelik karar verildiği anlaşılmış olmakla işbu noktada davalı vekilinin her ne kadar verilen kararın HMK'nun 389.maddesindeki şartları taşımadığı ve ihtiyati tedbir kararı ile ihtiyati tedbir talep edenin dava açarak ulaşmak istediği sonucu elde ettiğinin açık olduğu, davanın esasını çözümleyici nitelikte tedbir kararı verilemeyeceğinden bahisle itirazda bulunulmuş ise de bu hususta İstanbul Anadolu 31. AHM'nin 2019/34 D....

      Bu maddeye göre ihtiyati tedbir kararı ancak uyuşmazlık konusu hakkında verilebilecektir. Somut uyuşmazlıkta, davacının eldeki davayı icra takibi kapsamında ödenen trafik kazasından kaynaklanan maddi tazminatın istirdadı amacına yönelik açtığı anlaşılmaktadır. Bu nedenle uyuşmazlık konusunun "para" olduğu gözetildiğinde, davacı vekilinin "ihtiyati tedbir" biçimindeki talebinin, "ihtiyati haciz" olarak nitelenmesi gerekmektedir. Diğer bir anlatımla, maddi tazminat davasında alacağın güvence altına alınması amacıyla kural olarak ihtiyati haciz koruma tedbirine başvurulabilecek, eldeki davada davalıya ait taşınır ve taşınmaz mallar davanın konusunu oluşturmadığından ihtiyati tedbir kararı verilemeyecektir. Zarar haksız eylemden kaynaklandığından tazminat haksız eylemin gerçekleştiği tarihte muaccel hale gelmektedir. Buradaki "muacceliyet" kavramı, alacaklı tarafından talep ve dava edilebilir hale gelmiş olması anlamındadır....

      Mahkemece yapılan yargılama sonunda; davacılar vekilinin ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verilmiştir. İstinaf başvurusunda bulunan davacılar vekili dilekçesinde özetle; Yargıtay'ın istikrar kazanan kararlarında vurgulandığı üzere, olayda ihtiyati haciz mahiyetinde ihtiyati tedbir kararının verilmesi gerektiğini, yerel mahkeme kararının hukuka, usule, Yargıtay'ın yerleşik kararlarına uygun olmadığını, dosyanın yaralanmalı trafik kazası olduğunu ve mahkumiyet hükmü söz konusu olduğunu, bu nedenlerle yerel mahkemenin ihtiyati haciz mahiyetindeki ihtiyati tedbir taleplerinin reddi yönündeki ara kararının ortadan kaldırılarak, davalılar adına kayıtlı taşınır ve taşınmaz malvarlıklarına ihtiyati haciz mahiyetinde ihtiyati tedbir konulmasına karar verilmesini, talep etmiştir. Dava, trafik kazası sonucu bedensel zarar nedeniyle açılan maddi ve manevi tazminat davasında ihtiyati haciz talebinin reddine dair karara yapılan itiraza ilişkindir....

      DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, trafik kazası sonucu meydana gelen cismani zarar nedeniyle manevi tazminat isteğine ilişkin olup, uyuşmazlık ihtiyati tedbir talebinin reddine ilişkin kararın yerinde olup olmadığı noktasındadır. 6100 Sayılı HMK’nın 389/1 maddesinde; "Mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme nedeniyle hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağından ya da tamamen imkansız hale geleceğinden veya gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesi hallerinde, UYUŞMAZLIK KONUSU HAKKINDA ihtiyati tedbir kararı verilebilir.” şeklinde düzenleme getirilmiştir. Yukarıdaki açıklamalar ışığında, uyuşmazlık konusu şey üzerine ihtiyati tedbir şerhi konulabileceği anlaşılmaktadır. Somut olayda trafik kaydına ihtiyati tedbir şerhi konulması talep edilen aracın mülkiyeti ile davalının taşınır, taşınmaz ve diğer hak ve alacakları ile ilgili bir uyuşmazlık bulunmamaktadır....

      DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ Ve GEREKÇE Dava, trafik kazası nedeniyle açılmış maddi tazminat ve değer kaybı istemine ilişkindir. İlk derece mahkemesince davacının ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verilmiş, davacı vekili tarafından ihtiyati tedbir talebinin reddine ilişkin ilk derece mahkemesi kararına karşı istinaf yoluna başvurulmuştur. İstinaf incelemesi HMK 355. maddesi gereğince ileri sürülen istinaf sebepleri ve kamu düzeni ile sınırlı olarak yapılmıştır. Duruşma açılmasını gerektiren sebepler bulunmadığından HMK'nın 353 ve 355 maddeleri gereğince inceleme ve müzakereler dosya üzerinden yürütülmüştür....

      UYAP Entegrasyonu