- K A R A R - Davacı vekili, müvekkilinin davalıdan ticari işlerinde kullanmak için 04.11.2011 tarihinde satın aldığı araçta arızalar oluştuğunu, yetkili servisin arızayı gideremediğini, daha sonra araçta başka arızaların da bulunduğunun fark edildiğini, 05.12.2011 tarihinde davalıya ihtarname gönderildiğini, ancak davalının itiraz ettiğini,toplam 15 kez aracın servise götürüldüğünü, 04.11.2011-22.11.2011 tarihleri arasında aracın arıza nedeniyle çalışamadığını, 8.700 TL maddi zararın oluştuğunu belirterek, aracın yenisi ile değiştirilmesine, şimdilik 1.000 TL maddi, 10.000 TL manevi tazminatın davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiş, yargılama sırasında ıslah yoluyla maddi tazminat talebini 5.545,02 TL ye yükseltmiştir. Davalı vekili, aracın 18 gün çalıştırılmadığı iddiasının hayatın olağan akışına aykırı olduğunu, manevi tazminat şartlarının oluşmadığını savunarak davanın reddini istemiştir....
Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan ayıplı imalata ilişkin bedel iadesi ve manevi tazminat isteğine ilişkindir. Dava dilekçesinin incelenmesinde; davacıya ait kumaşların boyanmasına ilişkin davalı yüklenici tarafından gerçekleştirilen imalatın ayıplı olması nedeniyle ticari olarak kumaşlardan faydalanmanın imkansız hale gelmesi nedeniyle boyama işlemi yapılan kumaşların bedeli olan 134.626,97 USD'nin davalı yükleniciden tahsili, bir kısım kumaşların düzeltilmesi için dava dışı bir firmaya yeniden boyama yaptırılarak harcanmış olan 6.796,08 USD'nin davalı yükleniciden tahsili ve dava konusu kumaşların ihracat yapılarak yurt dışına gönderilmesi sonucu ayıplı çıkan kumaşlar nedeniyle davacının ticari itibarının zedelenmesi nedeniyle 50.000,00 USD manevi tazminatın davalıdan tahsili yönünde dava açıldığı anlaşılmaktadır....
a ait pasaportun da zayi olmasından kaynaklı olarak, yurt dışı gezisinin iptal edildiği ve bu nedenle manevi ızdırap yaşadıkları yönündeki iddia ile manevi tazminat isteminde bulunulmuş ise de, davalıya ait aracın kaza sonucu yandığı, pasaportun da kargo yoluyla taşınabilecek belge niteliğinde olmadığı, davacıların söz konusu yanan pasaportu kargo şirketine teslim ederken bu evrakın kıymetli evrak kapsamında olduğunu beyan etmedikleri, yaşanan kazanın davacılar yönünden haksız bir eylem olarak kabul edilemeyeceği, bu nedenle manevi tazminatın koşullarının oluşmadığı gerekçesiyle, manevi tazminat talebinin reddine, davacılar tarafından yeniden pasaport çıkarılmasına yönelik olarak yapılan masraflar yönünden ise maddi tazminat talebinin kısmen kabulüne karar verilmiştir....
TL maddi tazminatın davalı ... yönünden ....... tarihinden, diğer davalılar yönünden ....... itibaren başlayacak yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, ayıplı tamire yönelik maddi tazminatın pasif husumet yokluğu nedeni ile reddine, manevi tazminat talebinin reddine karar verilmiştir. IV. İSTİNAF A.İstinaf Yoluna Başvuranlar İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı davacı vekili ve davalı vekili süresinde istinaf başvurusunda bulunmuştur. B....
Davaya konu somut olayda, taraflar arasında akdi ilişkinin varlığı konusunda ihtilaf bulunmadığı, ihtilaflı olan hususun hizmetin verilip verilmediği, verilmiş ise ayıplı, hatalı, kusurlu veya eksik olup olmadığı ile verilen hizmete ilişkin bedelin talep edilip edilemeyeceği, edilebilecek ise miktarın ne olduğu noktalarında toplandığı, dava ve takip konusu alacağın dayanağı olan faturaların açık fatura olduğu, bu haliyle her ne kadar hizmetin verildiğini ispat külfeti davacı yanda ise de, davalı yanca sunulan cevap dilekçesinde, kendisinin sözleşmeden kaynaklanan yükümlülüklerini yerine getirdiği halde, davacı tarafın yükümlülüklerini yerine getirmediği, ayıplı, kusurlu, hatalı ve eksik mal ve hizmet sunduğuna ilişkin beyanı karşısında, hizmetin verildiğinin kabul edildiği, ancak hizmetin ayıplı, kusurlu, hatalı ve eksik olarak verildiğinin beyan edilerek, ispat külfetinin üzerine alındığı anlaşılmış olup; somut olayda ispat külfeti davalı/borçludadır....
Davacının ayıplı malın bedel iadesi talebiyle birlikte tamirattan doğan maddi ve manevi zararının giderilmesini talep ettiği görülmüş, davacının 10.000,00 TL maddi tazminat talebinin neden kaynaklandığının bildirilmediği ve zarar kalemlerinin açıklanmadığı, maddi tazminata dayanak olan herhangi bir belge veya bilginin dosyaya sunulmadığı tespit edilmiştir. Dava tarihi itibarıyla yürürlükte olan Türk Borçlar Yasasının manevi tazminatı düzenleyen 56. Maddesinde " Hâkim, bir kimsenin bedensel bütünlüğünün zedelenmesi durumunda, olayın özelliklerini göz önünde tutarak, zarar görene uygun bir miktar paranın manevi tazminat olarak ödenmesine karar verebilir. " kişilik hakkının zedelenmesi başlıklı 58. Maddede " Kişilik hakkının zedelenmesinden zarar gören, uğradığı manevi zarara karşılık manevi tazminat adı altında bir miktar para ödenmesini isteyebilir....
Bu nedenle istinaf incelemesine konu davanın, Tüketiciyi Koruma Kanunundan Kaynaklanan (Hizmetin Ayıplı Olmasından Kaynaklanan) Menfi Tespit (Alım Satım) davası olduğu anlaşılmaktadır. Hakimler ve Savcılar Kurulu'nun 01/09/2021 tarihinden itibaren geçerli 5235 sayılı Kanun'un 7035 sayılı Kanun ile değişik 35. maddesi gereğince belirlenen Hukuk Daireleri İş Bölümü Kararının "Dördüncü Hukuk Dairesi İş Bölümü kısmı"nda dairemizin görevinde olan dava türleri tahdidi olarak sayılmıştır. Yargılamaya konu davanın iş bölümü kararında dairemizin görevlendirildiği işlerden olmadığı anlaşılmaktadır. Aynı iş bölümü kararının 7. Hukuk Dairesi İş Bölümü kısmı, 2 numaralı bendinde "6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanunda düzenlenen abonelik, eser, taşıma, sigorta, bankacılık sözleşmeleri dışındaki sözleşmelerden (devre mülk, devre tatil, paket tur, kapıdan satış gibi) kaynaklanan davalar Sonucu verilen hüküm ve kararlar," istinaf incelemesini yapmak görevinin 7....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi Taraflar arasındaki birleşen tazminat ve itirazın iptali davalarının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı asıl davanın reddine, birleşen davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı-birleşen davada davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı vekili, taraflar arasındaki ticari ilişki kapsamında müvekkilince davalıdan satın alınan tatlandırıcı (mix) hammaddenin üretilen meyve sularında kullanılarak davadışı müşterilerine satıldığını, meyve sularıyla ilgili şikayetler üzerine yapılan incelemelerde davalı yandan satın alınan hammaddenin ayıplı olduğunun saptandığı ve davalıya ihbar olunduğunu, bu ayıplı hammadde satımı nedeniyle müvekkilinin ürettiği meyve sularının iadesi sonucunda maddi ve manevi zarara uğradığını belirterek 27.660,48 TL maddi, 20.000,00 TL manevi tazminatın ihtar tarihinden itibaren işleyecek avans...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi Taraflar arasındaki malın ayıplı olmasından kaynaklanan tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. K A R A R Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre yerinde olmayan bütün temyiz itirazlarının reddi ile usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, 3.4.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi....
TÜKETİCİ MAHKEMESİ TARİHİ : 16/10/2014 NUMARASI : 2014/423-2014/1035 Uyuşmazlık davacı tarafından satın alınan cep telefonunun ayıplı olmasından kaynaklanan tazminat istemine ilişkin olup, abonelikle ilgili bir uyuşmazlık bulunmamaktadır. Davanın niteliğine göre, inceleme görevi Yargıtay 13.Hukuk Dairesinindir. 11.04.2015 tarihinde yürürlüğe giren 6644 sayılı Yasanın 2.maddesi ile değiştirilen 2797 sayılı Yargıtay Kanununun 60.maddesi uyarınca temyiz incelemesini yapacak daire belirtilmek üzere dosyanın Hukuk İşbölümü İnceleme Kuruluna gönderilmesine, 02.09.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....