İcra Müdürlüğü'nün 2018/7408 E. sayılı icra takibine konu ve davacı banka alacağı nedeniyle dava konusu takip muvazaalı maaş haczinin iptali ile muvazaalı haczin sırasına dosyalarının alınmasına, dava konusu maaş haczinde ilk sırada olan takibe yapılan maaş kesintisinin durdurulmasına ve haciz müzekkeresindeki tarihten itibaren ödenen kesintilerinin dosyalarına iadesine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı T5 vekili ilk derece mahkemesine verdiği cevap dilekçesinde özetle; davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: İlk derece mahkemesi tarafından yapılan yargılama sonucunda; mahkeme dosyası arasına alınan davalılar arasındaki Mersin 1....
"İçtihat Metni"Mahkemesi :İş Mahkemesi Dava, ölümden sonra çekilen aylıkların istirdadına ilişkin icra takibine yapılan itirazın iptali ile icra inkar tazminatı istemine ilişkindir. Mahkemece, ilâmında belirtilen gerekçelerle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Hükmün, davacı Kurum ile davalılardan .... vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteklerinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi. 1479 sayılı Kanun hükümleri gereğince yaşlılık aylığı alan sigortalının 29.06.2000 tarihinde yaşamını yitirmesine karşın aylıkların maaş hesabından çekilmeye devam edildiğini saptayan davacı Kurumca borç tahakkuk ettirilerek yersiz ödenen aylıkların yasal faiziyle birlikte geri alınması için hak sahibinin mirasçısı konumundaki davalılar ile maaş hesabının bağlı bulunduğu davalı ....'...
Bahsedilen yasal düzenlemelerin, haciz, icra takibi olmadan temlik ve taahhütnamelere göre emekli maaşı hesabından kredi ödemeleri yapılmasına ilişkin durumlarda da kıyasen uygulanması gerekir. Davacının kredi kartı borcunu ödememesi nedeniyle davalı bankanın alacağına mahsuben davacının emekli maaşından kesinti uyguladığı görülmüştür. Dosyanın incelenmesinde, davacı tarafından imzalanan sözleşme öncesi bilgi formlarında emekli maaş taahhütnamesi formunda, kredi kartı sözleşmesinin 2.2. (b) maddesinde bankanın alacaklarına takas ve mahsubuna ilişkin yetkili olduğunun kabul edildiği, 11.12.2014 tarihli talimatta tüketici kredisiyle birlikte kredi kartları borçları için de kesintiyi taahhüt ettiği, bu ödemelerin banka nezdinde bulunan emekli maaşı hesabından tarafına ihbarda bulunmaksızın virman-takas-mahsup yapılarak tahsil edilmesine muvafakat etmiş olduğu anlaşılmaktadır. Sözleşmede bankaya hesaptan tahsilat yetkisi de verilmiştir....
nin almakta olduğu SSK emekli maaş hesabından kredi çekmesi için izin verilmesini talep etmiştir. Mahkemece davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Vasi, vesayeti altındaki kısıtlının almakta olduğu emekli maaş hesabından kredi çekmesi için izin verilmesini istemiş, mahkemece istek reddedilmiştir. Türk Medeni Kanununun 396. maddesine göre vesayet organları, vesayet daireleri ile vasi ve kayyımlardır. Aynı Yasanın 397. maddesine göre ise kamu vesayeti, vesayet makamı ve denetim makamından oluşan vesayet daireleri tarafından yürütüleceği, vesayet makamının sulh hukuk mahkemesi, denetim makamı ise asliye hukuk mahkemesi olduğu belirtilmiştir. Kanun koyucu kamu vesayetinde; vesayet organı olan vasiler ile vesayet daireleri olan sulh ve asliye mahkemesi arasında 461. maddede bir hiyerarşi kurmuştur....
.-2011/560 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü: Davacı vekili, müvekkilinin emekli maaş hesabından para çekmek isterken hesap kartının ATM makinesinde sıkıştığını, bu kart ile müvekkilinin hesabından iki defada toplam 4.035,00 TL para çekildiğini, ATM cihazlarında güvenlik kamerası olmadığını, davalı bankanın ayıplı hizmetlerinden dolayı davacının zarara uğradığını ileri sürerek, 4.035,00 TL'nin olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davanın görev yönünden reddini istemiştir....
Davacı Banka, davalının maaş hesabından avans çektiğini ancak ödemediğini ileri sürerek asıl alacak ve ferilerinin tahsili istemiyle dava açmıştır. Bursa 3. Asliye Ticaret Mahkemesi, “Uyuşmazlığın 4077 sayılı Kanun kapsamında olduğu ve tüketici mahkemesinin görevli bulunduğu” gerekçesiyle görevsizlik kararı vermiştir. Bursa 3. Tüketici Mahkemesi ise, “Taraflar arasında tüketici kredisi sözleşmesi bulunmadığı ve uyuşmazlığın bankacılık işleminden kaynaklandığı” gerekçesiyle karşı görevsizlik kararı vermiştir. Görevsizlik kararları, temyiz edilmeksizin kesinleşmiştir. Dava, 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun yürürlükte bulundğu dönemde 27.02.2013 tarihinde açılmıştır. Tüketici kredileri 4077 sayılı Kanunun 10. maddesinde düzenlenmiş olup; aynı Kanuna 4822 sayılı Kanun ile eklenen 10/A maddesi, banka hesabından nakit çekim suretiyle kullanılan kredilerin de 10. madde hükümlerine tabi olduğu hükmünü amirdir....
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2021/670 Esas KARAR NO : 2022/555 DAVA : İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : 12/11/2021 KARAR TARİHİ : 17/06/2022 Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: DAVA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalı bankanın müvekkilinin ticari hesabından kullanmış olduğu kredilerden zaten masraf tahsilatı yapmasına rağmen kredi kullanmadığı tarihlerde Kredi Tahsis ve Değerlendirme Ücreti adı altında tek taraflı kesinti yaptığını, daha önce EK Antalya ... Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 06.09.2021 tarih ......
itirazın reddolunduğunun müvekkiline bildirildiğine, hatalı bu kararın kaldırılması amacı ile işbu davayı açmış olduklarını, davalı SGK tarafından müvekkili hastanenin medula hesabından 31/08/2020 tarihinde 365.615,33TL ve 30/09/2020 tarihinde 984.977,98TL olmak üzere toplamda 1.350.593,31TL kesinti yapılmış olduğunu, söz konusu kesintinin haksız ve hukuka aykırı olduğunu, müvekkili hastaneden yapılan bu yüksek miktarlı kesintinin hastanenin iş ve işleyişini etkileyecek bir miktar olduğunu, söz konusu kesintinin müvekkili hastanenin ticari mahvına sebebiyet verebileceğini, bu nedenlerle müvekkili kurum hesaplarından yapılan kesintinin icrasının durdurulması ve iptali için tedbir kararı verilmesini talep etmiştir....
Şubesinde bulunan emekli maaş hesabına konulan blokenin kaldırılmasına ve emekli maaş hesabından kesilen 1.350,84 TL'nin iadesine karar verilmiş hüküm davalı vekilince temyiz edilmiştir. 1-Davanın bankanın bireysel kredi müşterisi ve kart hamili tarafından bankaya karşı açılması karşısında 5464 sayılı Banka Kartları ve Kredi Kartları Kanunu’nun 44/1 ve 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanunu’nun 22-23. maddelerinde yer alan düzenlemeler uyarınca davanın Tüketici Mahkemesinde görülmesinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalı vekilinin mahkemenin görevine yönelik temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir. 2-Dava, taraflar arasında akdedilen bireysel kredi sözleşmesi ve kredi kartı üyelik sözleşmesinden kaynaklanan banka alacağı sebebiyle emekli maaşı üzerine konulan blokenin kaldırılması ve kesilen paranın iadesi istemine ilişkindir....
Şubesinde maaş hesabının bulunduğu, sanıklardan ... ve ...'nin katılan ile aynı köyden olduğu ve sanıkların, katılanın kişisel bilgilerini ele geçirdikleri, katılanın hesabının bulunduğu banka şubesini sanık ...’in arayarak kendisini ... olarak tanıttığı, katılanın hesabından beraat eden sanık ...’in hesabına para havale ettirdikleri ve daha sonra beraat eden sanık ...’in hesabından birlikte parayı çektikleri iddia edilen olayda; sanık savunması, katılan beyanı, telefon bankacılığının gönderdiği ses kaydı, ATM görüntü kayıtları ve tüm dosya kapsamından; sanıkların mahkumiyetine ilişkin mahkemenin kabulünde bir isabetsizlik görülmemiştir. Anayasa Mahkemesi'nin, TCK'nın 53.maddesindeki hak yoksunluklarına ilişkin 24.11.2015 günlü Resmi Gazete'de yayımlanan 08.10.2015 tarihli ve 2014/140 esas, 2015/85 karar sayılı iptal kararının infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüştür....