Somut olayda davacı yanında işçi statüsünde bulunan vergi borçlusu dava dışı 'ın maaş ödemesi açıklaması ile hesabına 683,26 TL yatırması gerekirken sehven 6873,26 TL yatırdığını, davalı tarafından dava dışı borçlunun vergi borçları sebebi ile hesabına bloke konulduğu, fazla yatırılan meblağın dava dışı borçluya ait olmadığı, fazla yatırılan meblağ üzerindeki blokenin kaldırılması gerektiği gerekçesi ile işbu dava açılmış, mahkemece dava konusu paranın sehven yatırılması haricinde davacı ile dava dışı vergi borçlusu arasında başkaca işçilik alacağının olabileceği, aralarında muvazaalı işlem yapılabileceği gerekçesi ile davanın reddine karar verilmişse de mahkemece varılan sonuç dosya kapsamına uygun düşmemektedir....
, HMK'nın 353/1.b.2 maddesi gereğince davanın kısmen kabulü ile davacının emekli maaşına konulan blokenin ve kesinti işleminin iptali ile davacının maaşından kesilen 7.649,45 TL'nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, davacının fazlaya ilişkin talebinin reddine şeklinde yeniden hüküm kurulması gerektiği sonuç ve kanaatiyle aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....
Somut olaya gelince, davacı ile davalı banka arasında bankacılık hizmet sözleşmesi imzalandığı, davalı banka tarafından davacının hesabında bulunan 137.000,00 TL'ye konulan blokenin haksız ve hukuka aykırı olduğu gerekçesiyle eldeki dava açılmıştır....
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; sözleşme kapsamında maaş blokesi olduğunu; bankaca düzenlenen ve davacıya imzalattırılan sözleşmedeki maaşın kesilmesine ilişkin hükmün kanuna aykırı olduğunu; hiçbir geçerliliğinin bulunmadığını belirterek; yerel mahkeme kararının kaldırılmasına, davanın kabulüne, karar verilmesini talep ederek, istinaf başvurusunda bulunmuştur. Davalı tarafça, ddavacı vekilinin istinaf dilekçesine karşı cevap dilekçesi verilmemiştir. DELİLLER: Gerede Asliye Hukuk Mahkemesi (Tüketici Mahkemesi Sıfatıyla) 07/11/2019 Tarih - 2019/41 Esas, 2019/473 Karar sayılı kararı ve tüm dosya dosya kapsamı. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava; davacının emekli maaşına konulan blokenin kaldırılması ve kesintilerin iadesi istemine ilişkindir. İlk derece mahkemesince: davanın reddine karar verilmiş, karara karşı davacı vekili istinaf yoluna başvurmuştur. İnceleme; 6100 sayılı HMK.'...
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE : 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunun 355/1 maddesi gereğince istinaf sebepleri ve kamu düzenine ilişkin olarak yapılan incelemede; Dava, davacının davalı banka nezdinde bulunan maaş hesabına bireysel kredi sözleşmesi uyarınca banka tarafından konulan blokenin kaldırılması ve yapılan kesintilerin istirdadı istemine ilişkindir. İlk derece mahkemesince yapılan yargılama, toplanan deliller ve benimsenen bilirkişi raporuna göre; davacının maaş hesabından kredi alacaklarının tahsile edileceğine ilişkin anlaşmanın İİK'nun 83....
İcra Müdürlüğünün 2014/2366 esas sayılı icra takip dosyası üzerinden icra takibi başlattığını, maaşının 1/4'lük kısmının bu dosyaya kesildiğini, kalan 3/4'lük kısmına ise davalı banka tarafından re'sen bloke konulduğunu, bu zamana kadar davalı banka tarafından maaşından re'sen ne miktar tahsil edildiğini bilinmediğini, davalı bankanın yaptığı bu kesintinin haksız ve hukuka aykırı olduğunu belirterek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile maaş ve eklerinden haksız olarak kesilen 1.000,00 TL'nin dava tarihinden itibaren işleyecek faizi ile birlikte davalıdan tahsiline ve maaş hesabı üzerine konulan blokenin kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir. Davalı vekili, dava dilekçesinde belirtilen icra dosyasından müvekkili bankaya yapılan bir kesinti bulunmadığını, kesinti yapılan dosyanın ......
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2022/332 Esas KARAR NO : 2022/393 DAVA : Hesap üzerine konulan blokenin kaldırılması DAVA TARİHİ : 01/04/2022 KARAR TARİHİ : 06/04/2022 GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 06/04/2022 Mahkememizde görülmekte olan Hesap üzerine konulan blokenin kaldırıması davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesi ile; Davacı müvekkilinin 27.12.2020 tarihinde vefat etmiş olan merhum babaları .... .... bankası mudisi ve müşterisi olduğunu, ... bankasından 1999 yılında almış olduğu aşağıda çek numaraları yazılı 97 adet çekin hiç kullanılmadan kaybolduğunu, İş terki ve ofisin taşınması nedeniyle kaybolmuş ve bu güne kadar da bulunamadığını, bu nedenle de bankaya teslim edilmesi mümkün olmadığını, kaybolan Çek Yapraklarının Numarası :.,...,...,...,..,...,...,...,...,...,..,...,...,...,....; Söz konusu çeklerin 12-13 yıl önce kaybolduğunu, bu güne kadar da bulunamadığını, Kaybolduğu için bankaya teslim edilemeyen...
. - K A R A R - Davacı vekili, müvekkilinin davalı nezdindeki maaş hesabında halihazırda maaş haczi bulunmasına rağmen davalı bankaya olan borcu sebebiyle davalının müvekkili aleyhine icra takibi yapması yanında maaş hesabının bir kısmına da haksız şekilde bloke koyup kesinti yaptığını savunarak, bloke konulan miktarın davalıdan tahsili ile blokenin kaldırılmasına karar verilmesini dava ve talep etmiştir. Davalı vekili, icra dosyasına yatan bir para olmadığı için davanın öncelikle hukuki yarar yokluğundan reddine karar verilmesi gerektiğini, bunun yanı sıra taraflar arasındaki bankacılık sözleşme uyarınca davacının müvekkili nezdindeki borçlarının karşılanabilmesi için müvekkilinin takas, mahsup ve hapis hakkına sahip olduğunu savunarak, davanın reddini talep etmiştir....
bloke konulduğunu, blokenin hukuka uygun olduğunu, Yargıtay 19....
Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, tüketici kredisi borcu nedeniyle emekli maaşına konulan blokenin iptali ve yapılan kesintinin iadesi istemine ilişkindir. 2. İlgili Hukuk 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri ile İİK'nın 83/a ve 5510 sayılı kanunun 93/1 inci maddeleri 3. Değerlendirme 1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür. 2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir. VI....