KARAR Davacı, oğlunun davalı bankadan kullandığı krediye kefil olduğunu, asıl borçlunun ödeme yapmaması nedeni ile hakkında icra takibi başlatıldığını, davalı bankanın maaş hesabına bloke koyduğunu ve son 1 yıldır maaşını alamadığını ileri sürerek; haksız blokenin kaldırılmasına ve fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile haksız olarak el konulan 8.000,00 TL'nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir. Davalı, davacının kefil olduğu kredi sözleşmesinin ticari kredi olduğunu, konulan bloke ve yapılan kesintilerin hukuka uygun olduğunu savunarak davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, bozmaya uyularak yapılan yargılama neticesinde davanın kısmen kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı banka tarafından temyiz edilmiştir. 1-Bir davada mahkemenin veya tarafların yapmış olduğu bir usul işlemi ile taraflardan biri lehine doğmuş ve kendisine uyulması zorunlu olan hakka usule ilişkin kazanılmış hak denir....
Alınan 15/02/2021 tarihli bilirkişi raporunda özetle Somut olay yönünden dava dışı işletmenin -----davacının maaş hesabına haciz uygulamakta olmasının, davalı bankanın da davacının maaş hesabı üzerinde kredi sözleşmesi gereğince tatbik etmiş olduğu blokesinin her durumda geçersiz olması sonucunu doğurmayacağı, davacının, -----hakim ortağı ya da tek sahibi olduğu anlaşılmakta olduğu, bu çerçevede, davacının sahip olduğu ekonomik koşulların ve sahip olduğu her tür gelirin tam olarak belirlenmesinde, salt elde etmiş olduğu maaşın değil, dava dışı işletmenin tek sahibi ya da ortağı olması sebebi ile sahip olduğuveya olması muhtemel maddi gücün de dikkate alınması gerekeceği, İİK m.83 uygulamasında haciz imkanının asgari sınırı ortaya koymakta olduğu, borçlunun mali durumunun seviyesine göre bu haciz (somut olay bakımından blokenin) oranın maaş veya ücretin yarısını dahi aşabileceği, bu bağlamda davacının tüm sahip olduğu gelirler tespit edildikten ve davacının ekonomik ve içtimai seviyesine...
den emekli maaşı aldığını,dava dışı bankalardan kullandığı kredilerin taksitleri nedeniyle maaşına bloke konulduğunu,bu blokenin kaldırılmasını talep etmesine rağmen davalı yanca kaldırılmadığını ileri sürerek hesabına konulan blokenin kaldırılması ile 2 aylık taksit toplamı olan 2.217,78 TL'nin yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsilini istemiştir. Davalı, davacının hesabından dava dışı bankalara verdiği talimatlara istinaden taksit kesintisi yapıldığını, hesabında bloke olmadığını savunmuştur. Mahkemece, davanın kabulü ile dava kesinleşinceye kadar blokenin kaldırılmasına yönelik verilen kararın devamına karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir. 1-Taraflar arasındaki uyuşmazlık; davacının bankadan kullandığı tüketici kredilerini ödememesi üzerine emekli maaşına bloke konulup konulmayacağı, ödenen bedellerin geri istenip istenemeyeceğine ilişkindir....
V-İLGİLİ HUKUK KURALLARI VE İNCELEME: Dava, davacının Vakıflar Bankası nezdinde bulunan ve avukatlık mesleği gereği müvekkillerinin adına yatırılan paraların bulunduğu, mesleği sebebiyle gerçekleşen ödemelerin yapıldığı banka hesabına konulan e-haciz işlemi ile blokenin kaldırılması istemine ilişkindir. Somut olayda, davalı Kurumun davacıya ait olduğu iddia edilen bina inşaatı ile ... Enerji Geri Kazanım Sis. San. ve Tic....
Somut uyuşmazlıkta, davacı ile davalı banka arasında kredi kartı sözleşmesi yapıldığı ve bu kredi kartı borcundan ötürü maaş hesabı üzerine konulan blokenin kaldırılması talep edildiği üzere taraflar arasında 4077 sayılı yasa kapsamında kalan bir hukuki ilişkinin kurulduğu anlaşılmaktadır. 4077 sayılı yasanın 23.maddesi bu kanunun uygulanması ile ilgili her türlü ihtilafa tüketici mahkemelerinde bakılacağını öngörmüştür. Davacı ile davalı banka arasındaki uyuşmazlık Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun kapsamında kaldığına göre davaya bakmaya Tüketici Mahkemesi görevlidir. Bu durumda uyuşmazlığın Tüketici Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; HMK 21, 22 ve 23. maddeleri gereğince Adana 2. Tüketici Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE 4.7.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....
İcra Müdürlüğünün 2016/2178 ile 2016/2180 esas sayılı dava dosyasında 3 ayrı takip başlattığını, icra dosyasından haciz konulamayacağını bilen davalı banka müvekkilin TR25 Iban numaralı hesabından aylık 1/4 oranında emekli maaşına bloke koymak suretiyle kesinti yaptığını, bu kesintilerin icra dosyaları vasıtası ile olmadığını, kesintilerin iadesi ve blokenin kaldırılması için Mersin 2. Tüketici Mahkemesinin 2017/245 esas sayılı dosyası üzerinden dava açıldığını ve dava sonucunda davalı bankanın yaptığı tüm kesintilerin yasal faiziyle iade edildiği gibi konulan blokenin de kaldırılmasına karar verildiğini, ancak dava sırasında kesintilere devam eden davalı bankanın ilam ile blokenin kaldırılmış olmasına rağmen mahkeme kararına riayet etmeyerek kesintilerine devam ettiğini, SSK ve BAĞKUR'den emekli olan kişilerin emekli maaşlarında 5510 sayılı SGK kanunun 93....
, müvekkiline ait bankada bulunan ve bloke edilen 15.000,00 TL tutarındaki senedin müvekkiline iadesine ve müvekkiline ait hesap üzerine konulan blokenin de kaldırılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Hukuk(İş) Mahkemesi Dava, Kurumca yaşlılık aylığı hesabına konulan blokenin kaldırılması istemine ilişkindir. Mahkemece, hükümde belirtilen gerekçelerle davanın kabulüne karar verilmiştir. Hükmün, davalı Kurum vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra, işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi. Davanın yasal dayanağı 6183 sayılı Yasanının 71. maddesidir. Anılan maddede, “Aylıklar, ödenekler, her çeşit ücretler, intifa hakları ve hasılatı, ilama bağlı olmayan nafakalar, emeklilik aylıkları, sigorta ve emeklilik sandıkları tarafından bağlanan gelirler kısmen haczolunabilir. Ancak haczolunacak miktar bunların üçte birinden çok dörtte birinden az olamaz.” hükmüne yer verilmiştir....
- KARAR - Davacı, davalı bankada maaş hesabı bulunduğunu, kredi kartı borcunu geciktirmesi gerekçe gösterilerek icra takibi başlatılmadan maaş hesabına bloke konularak kesinti yapıldığını ileri sürerek blokenin kaldırılmasına ve maaşından yapılan kesintilerin faiziyle birlikte ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davacının kredi kartı borcunu ödememesi üzerine kanuni takibe düştüğünü ve imzaladığı kredi kartı üyelik sözleşmesinin 20. maddesinde yer alan rehin, takas, mahsup ve hapis hakkına istinaden bankanın kredi kartı gecikme tutarı kadar davacının maaşına bloke koyduğunu ve borcu tahsil ettiğini, müşterinin bilgisi dışında herhangi bir bloke veya tahsilat işlemi yapılmadığını belirterek davanın reddini istemiştir....
Davacının hesabı üzerinde bankaca bloke konulsa dahi , bu durum davacının kredi notunu etkilememekte bankaca konulan bir bloke diğer bankaların kredi sorgulanmasında görünmemektedir. Ancak konulan blokenin resmi kurumlara olan ( haciz, vergi gibi borçlar gibi) bir borcu ihtiva etmesi ve risk olması nedeniyle görülmesi muhtemeldir. Davacının , diğer bankalardan kredi kullanamamasının nedeni , davacı bankadan kullandığı kredi ödemelerindeki düzensizlik, kredi aksamaları nedeniyle kredilerin muaccel olmasından ileri geldiği değerlendirilmiştir....