Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Şti. ile davalı banka arasında akdedilen 30.11.2017 tarihli genel kredi sözleşmesini müteselsil kefil sıfatıyla imzalamış olması sebebiyle işbu kredi sözleşmesinden doğan alacağın tahsili için davacı kefilin mevduat hesabına 04.10.2018 tarihinde bloke koyduğu, bloke konulan miktarın 618.220,90-TL olduğu, dava açıldıktan sonra blokenin davalı tarafından kaldırıldığı ve hesapta bulunan bu paranın 22.06.2020 tarihinde davacıya iade edildiği, dosya kapsamı ile sabit olup, taraflar arasındaki ihtilafın konkordato sürecinde bulunan davacının mevduat hesabına konulan bloke konulmasının İcra İflas Kanunu ve taraflar arasında akdedilen sözleşmeye uygun olmadığı noktasında toplandığı anlaşılmıştır....

    Şti. ile davalı banka arasında akdedilen 30.11.2017 tarihli genel kredi sözleşmesini müteselsil kefil sıfatıyla imzalamış olması sebebiyle işbu kredi sözleşmesinden doğan alacağın tahsili için davacı kefilin mevduat hesabına 04.10.2018 tarihinde bloke koyduğu, bloke konulan miktarın 618.220,90- TL olduğu, dava açıldıktan sonra blokenin davalı tarafından kaldırıldığı ve hesapta bulunan bu paranın 22.06.2020 tarihinde davacıya iade edildiği, dosya kapsamı ile sabit olup, taraflar arasındaki ihtilafın konkordato sürecinde bulunan davacının mevduat hesabına konulan bloke konulmasının İcra İflas Kanunu ve taraflar arasında akdedilen sözleşmeye uygun olmadığı noktasında toplandığı anlaşılmıştır....

    ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 03/01/2023 NUMARASI : 2019/595 ESAS, 2023/3 KARAR DAVA KONUSU : İş (Kurum İşleminin İptali İstemli) KARAR : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; dava dilekçesinde özetle; davacının eşi T7 diyaliz hastası iken 3 sene önce vefat ettiğini, kronik böbrek yetmezliği nedeniyle sağlık kurulu raporu uyarınca haftada üç kez özel diyalize gitmesinin uygun görüldüğünü, kurum tarafından yersiz ödemenin geri alınması için davacının maaş hesabına bloke koyulduğunu, kurum tarafından rayiç birim değeri araştırması yapılmadan ve davacının naklinin ne suretle gerçekleştirildiği şüpheden uzak biçimde belirtilenmeden eksik araştırma ile tespit yapıldığını ileri sürerek davacı adına tahakkuk ettirilen 7.765,00 TL ve 3.684,00 TL yersiz yol ödemesinden davacının ayrı ayrı borcunun bulunmadığının tespitine, yol giderlerinin ödenmesi gerektiğinin tespitine, emekli maaş hesabına konulan haksız blokenin kaldırılmasına ve buna dair kurum işleminin iptaline, bloke ile kesilmiş...

    Somut olayda, şikayetçi borçlu tarafından şikayet dilekçesinde maaş üzerindeki haczin kaldırılması ve yapılan ödemelerin iadesi talep edilmiş olup, HMK'nun 26. maddesi gereğince hakim tarafların talepleri ile bağlıdır. Buna rağmen talep aşılarak borçlu yönünden takibin iptaline karar verilmesi anılan yasa hükmüne aykırıdır. Mahkemece, borçlunun talebi ile bağlı kalınarak maaş haczinin kaldırılması ile yetinilmesi gerekirken, talep aşılmak suretiyle takibin iptaline de hükmolunması isabetsizdir. SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366. ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), bozma nedenine göre sair temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine yer olmadığına, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 29/02/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....

      KARAR Davacı, davalı bankadan aldığı emekli maaşının, kullandığı kredi borcu nedeniyle bloke edildiğini ve kesintiler yapıldığını ileri sürerek; blokenin iptali ile yapılan tüm kesintilerin iadesine karar verilmesini istemiştir. Davalı, davaya cevap vermemiştir. Mahkemece, kredi sözleşmesi ve ek rehin sözleşmesindeki hesaptan virman, takas ve mahsup yetkisi veren düzenlemenin tüketici aleyhine olduğu, müzakere edilerek kararlaştırılmadığı, haksız şart niteliğinde bulunduğu gerekçesi ile davanın kısmen kabulüne maaş hesabı üzerine konulan blokenin iptaline, dava tarihine kadar yapılan 11.700,00 TL kesinti bedelinin tahsiline karar verilmiş; hüküm, davalı banka vekili tarafından temyiz edilmiştir. Taraflar arasındaki uyuşmazlık, davacının davalı bankadan kullandığı muaccel hale gelmiş kredi taksitlerinin maaşından alınıp alınamayacağı, ödenen bedellerin geri istenip istenemeyeceği, bu kapsamda maaş hesabının, kredi taksit ödemelerini teminen bloke edilip edilemeyeceğine ilişkindir....

        "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi Taraflar arasındaki blokenin kaldırılması davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. K A R A R Davacı, davalı bankadan kullandığı tüketici kredisi taksit ödemeleri için maaşından kesinti yapıdığını, davalı bankanın hesabına bloke koyması ve kesintiyi otomatikmen yapmasının hukuka aykırı olup blokenin kaldırılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

          Büyükçekmece 1 SHM'nin 07/05/2021 gün, 2021/121 E. 2021/383 K.sayılı kararında mahkemelerine bilgi verilmeksizin ve mahkemelerinin muvafakati alınmaksızın hesap üzerine icra müdürlüğü ve banka tarafından haciz ve bloke konulmasının mümkün olmadığı belirtilerek talebin kabulü ile blokenin kaldırılmasına yönelik Vakıfbank'a ve İstanbul Anadolu 12 İcra Müdürlüğünün dosyasına müzekkere yazılmasına karar verilmiştir. Mahkemece icra müdürlüğüne yazılan yazıda hesap üzerinde mevcut blokenin kaldırılması gereği bildirilmiş, icra müdürlüğünce mahkemeden gelen yazıya istinaden banka hesabına konulan haczin kaldırılmasına karar verilmiştir....

          Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, tüketici kredi sözleşmesinden doğan borcu nedeniyle davacının maaş hesabına konulan blokenin kaldırılması ve maaşın haczedilebileceğine ilişkin önceden yapılan anlaşmaların geçersiz olduğunun tespiti istemine ilişkindir. 2. İlgili Hukuk 1. 17.04.2008 tarih ve 5754 sayılı Kanun'un 56 ncı maddesi ile değişik 5510 sayılı Kanun'un 93 üncü maddesinde; "Bu kanun gereğince sigortalılar ve hak sahiplerinin gelir, aylık ve ödenekleri, sağlık hizmeti sunucularının Genel Sağlık Sigortası hükümlerinin uygulanması sonucu kurum nezdinde doğan alacakları, devir ve temlik edilemez. Gelir, aylık ve ödenekler 88 inci maddeye göre takip ve tahsili gereken alacaklar ile nafaka borçları dışında haczedilemez." düzenlemesine yer verilmiştir....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararı mahallinden Dairemize gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: Yargıtay Hukuk ve Ceza Dairelerinin görevleri 2797 sayılı Yargıtay Kanunu'na 6572 sayılı Kanun'un 27.maddesi ile eklenen Geçici 14.maddesi gereğince 19/01/2015 tarih ve 2015/8 sayılı kararla Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulu tarafından kabul edilen Yargıtay İş Bölümünde gösterilmiştir. İnceleme konusu karar, kredi sözleşmesinden kaynaklanan alacak nedeniyle emekli maaşına konulan blokenin kaldırılması talebine ilişkin olup, yukarıda sözü edilen Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulu İş Bölümü kararına göre, belirgin biçimde Dairemizin inceleme alanı dışında kalmakta ve niteliği bakımından Yargıtay 13. Hukuk Dairesinin görevi içine girmektedir....

              HUKUK DAİRESİ Taraflar arasında ilk derece mahkemesinde görülen çekişmenin giderilmesi, yetim maaşına konulan blokenin kaldırılması, istirdat davasının reddine dair verilen karar hakkında bölge adliye mahkemesi tarafından yapılan istinaf incelemesi sonucunda; davacı tarafın istinaf başvurusunun esastan reddine yönelik olarak verilen kararın, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı bilgi ve belgelere, özellikle temyiz olunan bölge adliye mahkemesi kararında yazılı gerekçelere göre, yerinde bulunmayan bütün temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan bölge adliye mahkemesi kararının 6100 sayılı HMK’nın 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA, dosyanın ilk derece mahkemesine, kararın bir örneğinin de bölge adliye mahkemesine...

                UYAP Entegrasyonu