Davalı vekili istinafa başvuru dilekçesinde özetle; taraflar arasında devam eden itirazın iptali davasının istinaf incelemesinde ve halen derdest olduğunu, istinaf mahkemesince bu dosyanın lehlerine kaldırılması halinde takip konusu ilamın hükümsüz kalacağını, bu nedenle müvekkilinin taşınmazlarının cebri icra yoluyla sattırılması durumunda telafisi mümkün olmayan zararların doğacağını, yerel mahkeme kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu ileri sürerek, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına ve davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Dava İİK'nun 16. maddesi uyarınca açılmış memur muamelesine ilişkin şikayettir. Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, itirazın iptali ilamı itiraz üzerinde duran icra takibinin devamını sağlayan bir ilam olup, itirazın iptali davasını kazanan alacaklının ilamsız icra takibine devam edilmesini isteyebilmesi için itirazın iptali kararının kesinleşmesinin gerekmeyeceğine, Bodrum 2....
reddine karar vermek gerekmiştir. 2-Dava Türk Borçlar Kanununun 19.maddesi gereğince muvazaa hukuksal sebebine dayalı temlik işleminin iptali istemine ilişkindir....
HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2019/1690 KARAR NO : 2021/228 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : BAKIRKÖY 19. İŞ MAHKEMESİ TARİHİ : 15/05/2019 NUMARASI : 2018/312 ESAS 2019/100 KARAR DAVA KONUSU : Haczin İptali KARAR : DAVALININ CEVABI : Davalı Kurum vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın görevsiz mahkemesinde açıldığını, ortağı olduğu dava dışı şirketin borçları sebebiyle şahsına ait taşınmaza uygulanan haciz işleminin davacı tarafından yasaya aykırı olduğunun iddia edildiğini, ancak davacının iddialarının hiç bir hukuki geçerliliğinin bulunmadığını belirterek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. HÜKÜM ÖZETİ : Mahkemece davacının davasının reddine karar verilmiştir....
a hileli yollarla devrinin sağlandığını bu hususun ilgili yönetmelik hükümlerine aykırı olduğunu ileri sürerek tahsis işleminin iptali ile tekrar müvekkili adına tahsis yapılmasına ve taraflar arasındaki akdin feshine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı ... vekili, davalının hile iddiasının yerinde olmadığını, bu iddiaya dayalı taleplerin 1 yıllık hak düşürücü süre içinde dile getirilmediğinden reddi gerektiğini, taraflar arasındaki 30.5.2006 tarihli devir sözleşmesi uyarınca ......
YARGILAMA SÜRECİ : Dava konusu istem: Davacı tarafından, İstanbul ili, Maltepe ilçesi, ...Mahallesi, ...mevkii, ... parsel önünde bulunan Devletin hüküm ve tasarrufu altındaki 11.615,76 m² yüzölçümlü taşınmazın tamamının, üzerinde ocakbaşı, bar, restorant, karting pisti, ofis ve ücretsiz otopark yapılması suretiyle fuzulen işgal edildiğinden bahisle 01/01/2005-13/07/2005 dönemi için 88.422,16 TL ecrimisil istenilmesine ilişkin … tarih ve … sayılı ecrimisil ihbarnamesinin ve istenilen ecrimisilin mahsup edilmesi işleminin iptali istenilmiştir....
Dava, 3402 sayılı Yasa'nın 41. maddesi çerçevesinde Kadastro Müdürlüğünce yapılan düzeltme işleminin iptali istemine ilişkindir. 3402 sayılı Kanun'un 41. maddesinde düzeltme işlemine karşı tebliğden itibaren 30 günlük sürede Sulh Hukuk Mahkemesinde dava açılabileceği, dava açılmadığında yapılan düzeltme işleminin kesinleşeceği belirtilmiştir. 3402 sayılı Kadastro Kanununda, kesinleşip tapuya tescil edilen düzeltme kararlarına ya da düzeltme talebinin reddi kararlarına karşı ölçü, sınırlandırma, tersimat ve hesaplamalardan doğan teknik hataların düzeltilmesi istemiyle tapu iptali ve tescil davası açılmasını engelleyen bir düzenleme bulunmamaktadır. Düzeltme kararına karşı 30 günlük süre içinde açılacak davalarda görevli mahkeme 3402 sayılı Yasa'nın 41. maddesi uyarınca Sulh Hukuk Mahkemeleridir....
HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2022/2303 KARAR NO : 2023/1035 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : ORDU İŞ MAHKEMESİ TARİHİ : 22/02/2022 NUMARASI : 2021/32 ESAS - 2022/200 KARAR DAVA KONUSU : İş (Kurum İşleminin İptali İstemli) KARAR : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davacının çalışmalarına istinaden davalı kurumdan 01/04/2018 tarihinde emekli olarak aylık almaya başladığı, davacının uzun yıllar şoförlük yaptığı, bir çok iş yerinde şoför olarak çalışmasının bulunduğu, emekli olduktan sonra ve halen geçimini sağlamak için şoförlük yaptığı, davacının emekli maaşının kesilmesi üzerine kuruma başvuru yaptığı, verilen cevapta davacının yersiz ödendiği iddia edilen emekli maaşlarının geri talep edildiği belirtilerek davalı kurumun işleminin iptali ile davacının emeklilikten kaynaklanan tüm haklarının hüküm altına alınmasına, maaşının kesildiği ay itibariyle tekrar başlatılmasına, ödenmeyen maaşlarının faizi ile birlikte...
Davacı ... ve arkadaşları vekili 12.09.2011 havale tarihli dilekçesiyle, eski 1840 parsel yeni 2278 ve 2781 parsellerde davacı ..., 2779 parselde davacı ... ve 2780 parselde davacı ...’in zilyet (fiilî kullanıcı) olduğunu, ancak yörede yapılan aplikasyon ve düzeltme çalışmaları sırasında orman sınırının hatalı olarak değiştirildiğini iddia ederek, hatalı aplikasyon ve düzeltme işleminin iptali istemiyle dava açmıştır. Yörede 1956 yılında yapılıp 04.01.1957 ilâ 02.02.1957 tarihleri arasında ilân edilen genel arazi kadastrosu sırasında ... Köyü, 415 parsel sayılı 10780,00 m² yüzölçümündeki taşınmaz, Şubat 1325 tarih 55 sıra numaralı tapu kaydına dayanılarak tarla niteliğiyle Sait Dim adına tesbit ve tescil edilmiştir....
Aile Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Dava, muvazaa yolu ile davalı 3. kişiye satıldığı iddia edilen taşınmazın satım işleminin iptali istemine ilişkindir. Asliye Hukuk Mahkemesince, uyuşmazlığın aile hukukuna ilişkin olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. Aile Mahkemesi ise, davacının malvarlığı rejiminin tasfiyesine ilişkin bir talebi olmadığı, davanın Borçlar Kanununun muvazaya ilişkin hükümlerine dayalı olarak açıldığı gerekçesiyle görevsizlik yönünde hüküm kurulmuştur. Somut olayda davacı vekili, müvekkilinin davalı A.. D.. ile 1991 yılında evlendiğini, evliliklerinin 8. yılından sonra davalının akrabası A.. O..'un Kocasinan ilçesi, Yemliha kasabası 1626 parselde kain 577 m²'lik arsasını bedelsiz ve evlilik birliğine yardım amacı ile A.....
Davacı vekili; 293 ada 78 parsel sayılı 317,00 m² yüzölçümlü taşınmazın kısmen kıyı kenar çizgisi içerisine kalması nedeniyle dava dışı tapu malikleri aleyhine açılan davada Akçaabat 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 29/02/2012 tarih ve 2011/580 – 2012/60 E.-K. sayılı kararı ile 91,09 m²'lik kısmının tapu kaydının iptali ile tapu sicilinden terkinine karar verildiği ve bu kararın kesinleştiği, taşınmaz üzerinde kamu hacizleri ve ipotekler bulunduğundan Tapu Müdürlüğünde terkin işleminin yapılamadığını, davalılar lehine tapu kaydında bulunan ipotek ve kamu haczi şerhlerinin 4721 Sayılı TMK'nın 1014 vd. maddeleri gereğince terkinine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalılardan SGK vekili; davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, ipotek ve haciz lehdarı davalıların TMK’nın 1023’üncü maddesi kapsamında iyiniyetli olduklarından bahisle davanın reddine karar verilmiştir. Hükmü davacı vekili temyiz etmiştir....