Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Hukuk Dairesi'nce düzeltilerek onanmasından sonra bakiye faiz alacağı için yeniden takip yapılmasının mükerrerlik oluşturduğunu takibin iptaline karar verilmesini talep etmiş, kabul anlamına gelmemek üzere istenen faizin de ilamla uyumlu olmadığını belirtmiştir. Mahkemece talep edilen alacakların farklı olması nedeni ile mükerrerlik itirazı yerinde olmadığından şikayetin reddine karar verilmiş, hüküm borçlu vekili tarafından mükerrerlik ve faize yönelik itirazlar yönünden temyiz edilmiştir. Somut olayda; ilk takibe konu ilamın Yargıtay 17. Hukuk Dairesi'nce ıslah edilen miktar için faizin ıslah tarihinden değil dava tarihinden başlatılması gerektiği yönünde düzeltilerek onandığı, bu nedenle alacaklı lehine bakiye faiz alacağının istenilebilir hale geldiği görülmektedir. Şikayete konu 2. takip dosyasında bu alacak takip konusu yapılmıştır. Düzeltilerek onama ilamı, ilamın bir parçası ve tamamlayıcısı olduğundan bahsi geçen her iki takibin aynı ilama dayandığının kabulü gerekir....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı/birleştirilen dosya davacısı Hazine tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Davacı Hazine vekili esas ve birleştirilen dava dosyalarında dava dilekçesi ile ... ili, ... ilçesi, ... köyü 1121 parsel sayılı taşınmazın kısmen 6831 sayılı Kanunun 2/B maddesi uyarınca orman sınırı dışına çıkarılan alanda kaldığını ve aynı köyde bulunan ve Hazine adına kayıtlı 4892 parsel sayılı taşınmazla mükerrerlik oluşturduğunu belirterek çekişmeli 1121 parsel sayılı taşınmazın 2/B maddesi uyarınca orman sınırları dışarısına çıkarılan ve 4892 sayılı parselle mükerrerlik teşkil eden kısmının tapusunun iptali ile Hazine adına tescilini talep etmiştir....

      Öte yandan, kabule göre de; mükerrerlik itirazı borca itiraz olup, itirazın kabulü halinde takibin “durması” yerine “ iptaline” karar verilmesi doğru değil ise de temyiz edenin sıfatı nedeni ile bu husus bozma nedeni yapılmamıştır. SONUÇ : Şikayetçi borçlunun temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile ... Bölge Adliye Mahkemesi 6....

        nedeniyle ret kararına yönelik katılan vekilinin, 09.04.2014 tarihli iddianame ile 2012 takvim yılında sahte fatura düzenleme suçundan açılan davada sanık ... hakkında kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik sanık müdafisi, sanık ... hakkında kurulan beraat hükmüne yönelik katılan vekilinin temyizin incelenmesinde; 1) Mükerrerlik nedeniyle ret kararına yönelik temyizin incelenmesinde; Kamu davası hakkında mükerrerlik nedeniyle ret kararı verilebilmesinin 5271 sayılı CMK'nin 223/7. maddesi uyarınca mümkün olduğu ve anılan maddeye göre sadece "aynı fiil nedeniyle aynı sanık için önceden verilmiş bir hüküm veya açılmış bir dava varsa davanın reddine" karar verilebileceği, dosyadaki mevcut bilgi ve belgeler ışığında, Mahkemenin mükerrer dava nedeniyle ret kararına dayanak olan Ankara Cumhuriyet Başsavcılığının 17.04.2014 tarihli iddianamesi ile açılan birleşen dava dosyasının, sanıkların Kızılbey Vergi Dairesinin ... vergi kimlik numarası ile mükellef oldukları ......

          kaynaklanmış olabileceği, dosyaya sunulan fen bilirkişi raporuna göre de 1523 ve 1521 parseller arasında mükerrerlik bulunmadığı, parselin yüz ölçümünün hatalı hesaplandığı rapor edildiğinden davacı Hazine vekilinin istinaf başvurusunun reddine karar vermek gerekmiştir....

          "İçtihat Metni"Mahkemesi :Ağır Ceza Mahkemesi Suç : Görevi Kötüye Kullanmak Hüküm : Mükerrer açılan davanın reddi Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü: Mükerrerlik nedeniyle 5271 sayılı CMK’nın 223/7. maddesi gereğince davanın reddine karar verilmesi gerektiği halde hükmün gerekçesinde ve hüküm fıkrasında mükerrir açılan davanın reddine karar verildiğinin belirtilmesi sonuca etkili görülmediğinden bozma nedeni yapılmamıştır. Suç tarihinde İstanbul Barosuna kayıtlı avukat olan sanığın, muris ...’den kalan mirasın intikali ile ilgili davaların açılması ve takibi için vekâletname ile mirasçılardan ..., ..., ..., ... ve ....'...

            Tapu Müdürlüğü'nce, mülkiyeti davacı ...’e ait 739 parsel ile mera olarak sınırlandırılması yapılan 315 sayılı parsel sayılı taşınmazlarda mükerrerlik olduğunun tebliği üzerine davacı ... vekili, 739 parsel sayılı taşınmazının yüzölçümü olan 9.200,00 metrekarenin 315 parselden ifraz edilerek vekil edenin adına tescili istemi ile dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dosya içeriğine, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına ve davanın niteliği itibariyle, taşınmazın kaydındaki mükerrerlik şerhinin iptali istemine ilişkin olduğuna göre yerinde olmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye temyiz karar harcının temyiz eden davacıdan alınmasına, 08.11.2018 gününde oybirliği ile karar verildi....

              Yönetimi ve davalılar vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelendi gereği düşünüldü: K A R A R Temyiz incelemesi yapılabilmesi için; Harita-fen bilirkişisinin hükme dayanak alınan 04/11/2014 tarihli raporunda 10731 ada 2 parsel içerisinde yer alan C(283,753 m2), D(1135,843 m2), E(1539,282 m2) bölümlerinin aynı zamanda 10658 ada 9 numaralı parsel içerisinde kaldığı ve mükerrerlik oluştuğu belirtildiğinden dava dosyasının aynı fen bilirkişisine tevdi edilerek hem 10731 ada 2 numaralı parseli hem de 10658 ada 9 numaralı parselin kadastro çaplarının ayrı ayrı gösterilmesinin istenilmesi, ayrıca daha geniş kadastro paftası üzerinde sınırların ayrı ayrı renkli kalemlerle gösterilerek çizilmesi ve mükerrerlik oluşup oluşmadığının belirlenip ek rapor tanzim edilmesinin istenilerek dosyaya konulması, Ayrıca, dava dosyasının, 6100 sayılı Kanunun geçici 3. maddesi atfıyla HUMK’nın 433/3. ve Bölge Adliye ve Adlî Yargı İlk Derece Mahkemeleri İle Cumhuriyet Başsavcılıkları İdarî ve Yazı İşleri...

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: Alacaklı tarafından borçlu hakkında genel haciz yoluyla ilamsız icra takibine başlanıldığı, borçlunun icra mahkemesine başvurusunda, mükerrerlik itirazı nedeniyle takibin iptalini istediği, mahkemece mükerrerlik itirazının kabulü ile icra takibinin iptaline karar verildiği anlaşılmıştır. İİK'nun 62. maddesi uyarınca, genel haciz yolu ile yapılan ilamsız icra takibinde, her türlü itirazın süresi içinde icra dairesine bildirilmesi zorunludur....

                  Sayılı dava dosyası ile talep yönünden mükerrerlik bulunmadığının, işbu davaya konu takip talebi alacakları içerisinde depo isteminin yöneltilmediği, dolayısıyla hesaplanan nakdi alacaklar yönünden mükerrerlik olmadığı, Mahkemenin kesinleşen 2017/73 E. Sayılı dava dosyası kapsamında kefile yöneltilen depo isteminin hüküm dışında bırakıldığı, aynı sözleşme ilişkisine dayanan ancak farklı kalemlerden kaynaklı alacaklar ile ilgili mükerrerliğin tespit edilmediği, tereddüte yer vermeyecek şekilde belgelenen nakdi alacaklar ile ilgili ilerleyen safhada da mükerrerlik oluşma ihtimalinin bulunmadığı, işleme konulmayan, akıbeti belli olmayan ve henüz tazmin olmayan toplam 20 adet çek ile ilgili gerek işbu davada gerekse kesinleşen Mahkemenin 2017/73 E....

                    UYAP Entegrasyonu