Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili; şirketin feshi istendiği için davalı olarak şirket tüzel kişiliğinin gösterilmesi gerektiği düşünülse de,Yargıtay'ın iki farklı içtihadı bulunduğunu, bu nedenle, farklı görüşteki içtihatların göz önünde bulundurularak husumet eksikliği nedeniyle usulden reddedilen kararın bozulması gerektiğini, tasfiye masraflarının davasında haklı olan davacıya bırakılmasının hatalı olduğunu, yargı giderleri eksik ve hatalı hesaplandığını, bu sebeplerden dolayı kararın kaldırılmasını talep etmiştir. GEREKÇE: Uyuşmazlık, TTK' nın 636,638 maddeleri çerçevesinde açılan limited şirketin haklı nedenle feshi ve tasfiyesine karar verilmesi istemine ilişkindir. Davalı şirketin fesih ve tasfiyesine ilişkin hüküm fesih ve tasfiye bakımından istinaf edilmemiştir....

    ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2023/309 Esas KARAR NO : 2023/466 DAVA : Limited Şirketin TTK'nun 636(3) Maddesi Uyarınca Haklı Sebep İddiası İle Feshi Ve Tasfiyesi İstemli DAVA TARİHİ : 17/04/2023 KARAR TARİHİ : 14/06/2023 Mahkememizde görülmekte olan Limited Şirketin TTK'nun 636(3) Maddesi Uyarınca Haklı Sebep İddiası İle Feshi Ve Tasfiyesi İstemli davasının yapılan açık yargılaması sonunda, DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde; davalı şirketin 24/11/1995 tarihinde yapılan ilan ile kurulduğunu, şirket kurucu ortaklarının ..., ... olduğunu, ...'in 29/03/2023 tarihinde vefat ettiğini, şirketin kuruluşunda ilk beş yıl için ...'in şirket müdürü olarak seçilmesinden sonra 30/03/2004 tarihli ortaklar kurulu kararı ile on yıl süre ile şirketi temsile yetkili seçildiğini, 13/11/2012 tarihinde ortak ...'in ortaklık payını ...'e devrettiğini, ...'in ölümü ile ortaklık payının mirasçıları ..., ... ve ...'...

      ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2021/458 Esas KARAR NO : 2022/236 DAVA : Limited Şirketin Feshi DAVA TARİHİ : 17/08/2021 KARAR TARİHİ: 17/03/2022 Mahkememizde görülmekte olan Limited Şirketin Feshi davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı şirketin Antalya 5. Noterliği’nin ... tarih ve ...yevmiye sayısı ile tescil edilen ana sözleşme ile kurulmuş olup; 11.01.2018 tarih ve ...sayılı Türkiye Ticaret Sicili Gazetesi’nde ilan edildiğini, müvekkili ile birlikte ...ve ...'ın davalı şirketin kurucu ortakları olup, müvekkili ile ...'ın şirketi müştereken temsile yetkili şirket müdürleri olduklarını, şirket kurulduktan sonra, 2019 yılı içerisinde müşterek temsile yetkili ortak ...ile yaşanan bir takım problemlerden dolayı herhangi bir şekilde genel kurul toplantısı dahi yapılamadığını, müvekkili ile davalı şirketin ...dışındaki ortakları tarafından kurulan ...Organizasyon Tur....

        Limited Şirketi'ni kurduğu ve bu şirketin münferit imza yetkisine sahip müdürü olduğu,buna göre davacı ortağın TTK'nun 613.maddesinde belirtilen bağlılık yükümlülüğüne aykır davrandığı sabittir.Buna göre davacı ortak kusurlu olduğundan davalı şirketin feshini talep edemeyeceği gibi haklı sebeple ortaklıktan çıkmasına izin verilmesini de talep edemeyeceğinden davacı tarafından açılan davalı şirketin feshi olmadığı taktirde davacı ortağın şirketten çıkmasına izin verilmesine ilişkin asıl davanın reddine karar verilmesi gerektiği sonucuna varılmıştır....

          Getirtilen sicil kayıtları, dava dosyaları ve dinlenen tanık beyanlarına göre davalı şirketin kardeş olan taraflarca kurulmuş bir aile şirketi olduğu, ortaklar arasında maddi konulardan kaynaklı husumet olup, 2009 yılından beri Davacı ortağın şirketle bağının bulunmadığı, şirketin işletme konusunu elde etmesini oldukça güçleştirecek şekilde ortadan kalkmış olduğu, zorunlu organların teşekkül etmeyip şirket esas sermayesinin ödenmediği, 2012 yılından beri şirketin gayri faal olduğu, ticari defterlerin özvarlık denetimi yapmaya elverişli şekilde usulünce tutulmadığı sebepleri dikkate alındığında davalı limited şirket yönünden şirketin feshi için haklı sebeplerin mevcut olduğu anlaşılmaktadır. Buna göre İlk Derece Mahkemesi'nce şirketin feshi yönünde davanın kabulü kararı yerinde bulunmuştur....

            e zarar vermek için açtığını, Açılan dava şirketin feshi ve tasfiyesine ilişkin olduğundan bu davaların ilgili şirkete karşı açılması gerektiğini, davacı-karşı davalının, müvekkili şirketin yanında şirketin diğer ortakları olan ... ve ...'...

              HUKUK DAİRESİ'nin 03.04.2006 tarihli 2006/4727 Esas 2006/8246 Karar numaralı kararından '' iş ilişkisinin sürdürülebilmesinin işveren açısından önemli ve makul ölçüler içinde beklenemeyeceği durumlarda, feshin geçerli sebeplere dayandığı kabul edilebilir.'' denildiğini, müflis şirket içinde bulunduğu dar boğaz sebebiyle iş akdini geçerli sebebe dayanarak feshettiği gibi, davacının iddiasının aksine 4857 sayılı İş Kanunu m19'a göre gerekli şekil şartına uygun olarak yapılmış olup sebepsiz yere fesih hali, açık ve kesin olma ilkesine aykırılık söz konusu olmadığını, bu sebeple haksız yere açılan işbu davanın reddi gerektiğini, buna binaen davacının her ne kadar; müflis şirkete haksız ve sözlü olarak fesih bildirimi yapılması dolayısı ile işe iade talepli işbu davayı açmış olsa da; bilirkişilerce de tespit edildiği üzere davacının haklı nedenle fesih söz konusu olduğunu, şirketin dar boğaz içerisinde olduğunu bildiğini ve bu sebeple şekle uygun olarak geçerli sebeple iş akdinin feshi sonrası...

              Mahkememizce verilen kararın kaldırılması üzerine mahkememizin ... yeni esasına kaydedilerek yapılan yargılama sırasında davacı vekiline davalı şirketin yeniden ihyasına ilişkin süre verilmiş, davacı vekili tarafından Antalya .... Ticaret Mahkemesinin ...esas sayılı dosyasında dava açılmış, yapılan yargılama sonunda ... tarih ... esas ... karar sayılı kararı ile davanın kabulü ile Antalya Ticaret Sicilinin ...sırasında kayıtlı davalı ... Özel Sağlık Hizmetleri Limited şirketinin ... Asliye Ticaret Mahkemesinin ... esas sayılı dosyası yönünden sınırlı olmak kaydıyla ve TTK'nun 547/1-2 maddesi uyarınca ek tasfiye işlemleri sonuçlandırılıncaya kadar ihyasına karar verildiği anlaşılmıştır. Mahkememizce ihya edilen davalı şirkete ve atanan kayyıma yeniden tebligat yapılmış, davayı takip etmedikleri gibi herhangi bir cevap da vermemişlerdir. Dava, TTK'nun 636/3 madde gereğince açılmış haklı sebeplerle limited şirketin feshi ve tasfiyesi davasıdır....

                Davalılar vekili, taleplerinin zamanaşımına uğradığını, haksız rekabetin oluşmadığını, davacının şirketin çalışmasını engellemeye çalıştığını, kişilik haklarına herhangi bir saldırı mevcut olmadığını, haksız rekabet oluşturacak herhangi bir eylemin olmadığını savunarak davanın reddini istemiştir....

                  Mahkemenin nitelendirmesine göre, uyuşmazlık; limited şirketin feshi istemine ilişkin olup, hükmün temyiz incelemesi Dairemizin görevi dışındadır. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, dosyanın temyiz incelemesini yapmakla görevli Yüksek 11. Hukuk Dairesi Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 06.12.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

                    UYAP Entegrasyonu