Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Maddesinde şirketin amaç ve konusunun belirlendiğini , Ticaret Sicil Memurluğuna tescil edildiği tarihten itibaren 4 ay süre ile faal olan davalı şirketin, bu süre içerisinde şirketin kuruluş amacına yönelik hiçbir faaliyette bulunmadığı gibi, 31/12/2007 tarihinden bu yana da gayri faal olup, davacıya mali ve yasal yükümlülükler yüklediğini ,davalı şirketin faaliyeti tamamen durmuş olduğundan, ortada herhangi bir ortaklık faaliyeti ve mevcudunun da kalmadığını ,davalı şirket faaliyetlerine devam etmediğinden şirket hakkında re'sen terk işlemi yapıldığını ,açıklanan sebeplerle, davalı ... Tekstil Konfeksiyon Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi'nin tasfiyesiz feshine karar verilmesini talep etme zorunluluğu doğduğunu, davalı şirketin tasfiyesiz feshi amacıyla ikame edilen davanın İzmir 1. Asliye Ticaret Mahkemesinin .../......

    "İçtihat Metni"Daire : YEDİNCİ DAİRE Karar Yılı : 1995 Karar No : 3665 Esas Yılı : 1993 Esas No : 4567 Karar Tarihi : 05/10/995 1984 YILINDA İFLASINA KARAR VERİLEN LİMİTED ŞİRKETİN 1986 YILINA AİT VERGİ BORÇLARININ TAHSİLİ AMACIYLA 213 SAYILI KANUNUN 10.MADDESİ HÜKMÜ UYARINCA ŞİRKETİN MÜDÜRÜ ADINA ÖDEME EMRİ DÜZENLENEMEYECEĞİ, 1986 YILINA AİT ŞİRKET VERGİ BORCU İÇİN İFLAS MASASINA BAŞVURULMASI VE TASFİYE SONUCUNUN BEKLENİLMESİ GEREKTİĞİ HK.< ... İthalat İhracat Pazarlama Limited Şirketinin vergi borçlarının tahsili amacıyla, 213 sayılı Kanunun 10.maddesi uyarınca yükümlü adına düzenlenen ödeme emrini; vergi borçlusu olan ... İthalat İhracat Pazarlama Limited Şirketinin 21.11.1984 tarihinde ......

      Davacı şirketin ortağı olan M.R.B. aleyhine davalı banka tarafından icra takibi başlatılarak, şirketteki hissesi üzerine 01.03.2004 tarihinde haciz konulmuş olduğu ve davalı bankanın istemi üzerine, 02.04.2004 tarihinde İcra Müdürlüğü tarafından davacı şirkete TTK'nın 522 ve 523. maddeleri içerikleri belirtilmek suretiyle bildirimde bulunulduğu hususunda uyuşmazlık bulunmamaktadır. TTK'nın 522. maddesinde, ortaklardan birinin payını haczettirmiş olan alacaklının en az altı ay önce ihbar etmek şartıyla şirketin feshini isteyebileceği düzenlenmiştir. Ancak, limited ortaklıkta bir ortağın aleyhindeki icra takibinin kesinleşmesi ile limited ortaklık münfesih duruma gelmez. Borçlu ortağın hissesine haciz konulmuş olması, ortaklığın feshi ihbarının istenebilmesi için ancak bir koşuldur. Böyle bir durumda TTK'nın 522. maddesindeki feshi ihbarın limited ortaklığa değil, tüm ortaklara ayrı ayrı tebliği gerekmektedir....

        (şirketin fiilen faaliyette olmamasına rağmen) şirketin feshi ve tasfiyesi konusunda başvurduklarını fakat olumsuz cevap aldıklarını, şirketin hali hazırda Vergi ve SGK borcu bulunmadığını, şirketin devamı ve amacını gerçekleştirilmesinin mümkün olmadığını, bu durumun şirketin haklı nedenle feshine sebep oluşturduğunu, tüm bu nedenlerle; ... Limited Şirketi'nin feshine ve tasfiyesine, yargılama giderleri ile avukatlık ücretinin davalılara yüklenmesine karar verilmesini talep ettiği görülmüştür. CEVAP : Davalı şirket ve ticaret sicilde ortak olarak gözüken ...'...

          (şirketin fiilen faaliyette olmamasına rağmen) şirketin feshi ve tasfiyesi konusunda başvurduklarını fakat olumsuz cevap aldıklarını, şirketin hali hazırda Vergi ve SGK borcu bulunmadığını, şirketin devamı ve amacını gerçekleştirilmesinin mümkün olmadığını, bu durumun şirketin haklı nedenle feshine sebep oluşturduğunu, tüm bu nedenlerle; ... Limited Şirketi'nin feshine ve tasfiyesine, yargılama giderleri ile avukatlık ücretinin davalılara yüklenmesine karar verilmesini talep ettiği görülmüştür. CEVAP : Davalı şirket ve ticaret sicilde ortak olarak gözüken ...'...

            Somut olayda, dava limited şirketin tasfiyesi davası olmayıp adi ortaklığın tasfiyesi ve bu ortaklık nedeniyle cezai şart istemine ilişkin olduğu tarafların tacir olmadığı gibi mutlak ticari bir davanın da bulunmadığı anlaşıldığından davanın Bursa 10.Asliye Hukuk Mahkemesinde görülmesi gerektiği anlaşılmakla, bu mahkemece verilen görevsizlik kararının yerinde olmadığı kabul edilmiş ve yargı yeri olarak belirlenmesi gerekmiştir. K A R A R : Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 Sayılı HMK.’nun 21. ve 22. maddeleri gereğince Bursa 10.Asliye Hukuk Mahkemesi'nin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE, Dava dosyasının, dosyayı dairemize gönderen mahkemeye iadesine, Dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda, 08.06.2023 tarihinde oy birliği ile karar verildi. KANUN YOLU : HMK 23/2 maddesi uyarınca kesin olmak üzere GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİHİ : 12/06/2023...

              Asliye Ticaret Mahkemesinde 2020/728 E. sayılı davanın açılmldığını, Dava konusu şirketin aynı zamanda eldeki davanın tarafları konumunda bulunan iki ortağı olduğunu ve her bir ortağın %50 oranında hisseye sahip olduklarını, bu bağlamda feshi talep edilen şirketin davaya dahil edilmesinin, davanın sonucuna hiçbir şekilde etki etmeyeceğinin açık olduğunu, Bu nedenlerle ilk derece mahkemesinin istinafa konu kararının usul ve yasaya ayakırı olduğunu belirterek, kararın kaldırılmasına ve asıl ve birleşen davaların kabulüne karar verilmesini istemiştir. İNCELEME VE GEREKÇE Asıl ve birleşen davalar, TTK'nın 531. maddesi uyarınca anonim şirketin haklı nedenlerle fesih ve tasfiyesi talebine ilişkindir....

                Gerekçe ve Sonuç Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davalı şirketin tüm ortakları kardeş olup hisse devirleri sonucunda davacı ile davalı ...'...

                  TTK'nın 636/2. maddesi gereğince ve 636/2. maddede yazılı şartları varsa limited şirketin feshini isteyebilecekleri, dolayısıyla davacının talebinin de davalı limited şirketin feshi davası olduğu kabul edilmiştir. Zira, 6100 s. HMK'nin 33. maddesine göre olayları anlatmak taraflara vasıflandırmak ise Mahkemeye ait bir görev ve yetkidir. Davacının, davalı şirketin ortak veya yöneticisi olmadığı, bu davayı alacaklı sıfatıyla açtığı belirlenmiş, davacı tarafın sunduğu belge içeriklerinden de alacaklı sıfatının bulunduğu anlaşılmış, davacı tarafın aktif husumetinin bulunmadığı yönündeki davalı itirazları kabul edilmemiştir. 6102 s....

                    TTK'nın 636/2. maddesi gereğince ve 636/2. maddede yazılı şartları varsa limited şirketin feshini isteyebilecekleri, dolayısıyla davacının talebinin de davalı limited şirketin feshi davası olduğu kabul edilmiştir. Zira, 6100 s. HMK'nin 33. maddesine göre olayları anlatmak taraflara vasıflandırmak ise Mahkemeye ait bir görev ve yetkidir. Davacının, davalı şirketin ortak veya yöneticisi olmadığı, bu davayı alacaklı sıfatıyla açtığı belirlenmiş, davacı tarafın sunduğu belge içeriklerinden de alacaklı sıfatının bulunduğu anlaşılmış, davacı tarafın aktif husumetinin bulunmadığı yönündeki davalı itirazları kabul edilmemiştir. 6102 s....

                      UYAP Entegrasyonu