Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2015/559 Esas sayılı dosyası ile birleştirilmesine ve davanın şirket ortaklığından çıkartılmasına karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece, iddia, savunma, toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre; davacı şirketin iki ortaklı eşit paylı limited şirketi olduğu, ...'nın 621/1-h maddesi kapsamında alınmış bir genel kurul kararı bulunmadığı, bu nedenle şirketin ortakların birinin ortaklıktan çıkarılmasına ilişkin talepte bulunulmasına yasal olanak bulunmadığı, usulüne uygun alınmış bir genel kurul kararı olmadan davanın esasına girilemeyeceği, bu itibarla ortaklıktan çıkarılma davası açılması için yasada aranan dava şartının bulunmadığı, yani davacının aktif dava ehliyetinin olmadığı gerekçesiyle asıl davanın ve birleşen davanın dava şartı noksanlığı nedeniyle usulden ayrı ayrı reddine karar verilmiştir. Kararı, asıl davada davacı vekili temyiz etmiştir....
Kararı, davacı vekili ile davalı şirket vekili temyiz etmiştir. 1- Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına ve davalı gerçek kişilere bu davada husumet yöneltilemeyecek bulunmasına göre davacı vekili ile davalı şirket vekilinin aşağıdaki bent kapsamı dışındaki diğer temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir. 2- Dava, limited şirket ortaklığından çıkmaya izin ve çıkma payının tahsili istemine ilişkin olup, mahkemece, davacının limited şirkette ortaklıktan çıkma payının, şirketin karar tarihine en yakın tarihteki gerçek mal varlığı değerlendirilerek buna göre belirlenmesi gerekirken, şirketin defter kayıtlarına göre dava tarihindeki özvarlık değeri üzerinden davacı hissesine isabet eden miktarı belirleyen bilirkişi raporuna itibar edilerek, yazılı şekilde hüküm tesisi doğru olmamış kararın bu nedenle bozulması gerekmiştir. 3- Öte yandan, kar payına hükmedilebilmesi...
ün birbirleri hakkında ağır ve suçlayıcı ifadeler kullandıkları, suç soruşturması ve açılacak dava nasıl sonuçlanırsa sonuçlansın, birbirlerine bu suçlamalarda bulunanların şirket ortaklığını sürdürmelerinin mümkün olmadığı, ortaklar arasında ortaya çıkan bu sorunların davacı yönünden şirket ortaklığından ayrılmasına izin verilmesi için yeterli olduğu, haklı nedenle şirket ortaklıklığından çıkmaya izin verilmesi talebi ile açılan davanın şirkete karşı açılması gerektiği, diğer davalıya husumet yöneltilemeyeceği gerekçesiyle davalı ... hakkındaki talebin 6100 sayılı HMK'nun 114/1-d, 115/2 maddeleri uyarınca davalı sıfatı yokluğu nedeniyle reddine, davalı şirket aleyhine açılan davanın kabulüne, davacının davalı şirket ortaklığından haklı nedenle çıkmasına izin verilmesine, ayrılma payı talebi olmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir....
Düzenleme ile birlikte somut olaya gelince, haklı sebeple ortağın ortaklıktan çıkarma için limited şirket tarafından mahkemeye başvurulmadan önce limited şirket genel kurulunda TTK'nun 621/1- h maddesi uyarınca ve nitelikli çoğunluk tarafından bu kapsamda bir kararın alınması dava şartıdır. İşbu davada dava şartı olan nitelikli çoğunluk tarafından alınan ortaklıktan çıkarmaya ilişkin genel kurul kararı bulunmadığı tüm dosya kapsamıyla sabit olduğundan açılan davanın bu nedenle reddi yerine yazılı şekilde hüküm kurulmuş olması usul ve yasaya aykırıdır (Emsal mahiyette Yargıtay 11. Hukuk Dairesi'nin 17/06/2020 tarih ve 2019/3224 Esas 2020/2963 Karar sayılı ilamı)....
alınmış her hangi bir Ortaklar Kurulu Kararının mevcut olmadığını, şirket müdürü faaliyetlerinin denetlenmediğini, şirket ticari faaliyetleri nedeniyle elde ettiği nakit varlıkların yetersiz olması nedeniyle şirket nakit ihtiyacının şirket ortaklarınca karşılanmadığı ve bu tür ihtiyaçların sadece şirket müdürlüğünü yapan ortak tarafından şirketin ihtiyaç duyduğu nakit eksikliğinin karşılandığı gibi hususlar birlikte değerlendirildiğinde, şirket yönetimine katılmayan şirket ortaklarının ortaklıktan çıkarılması ile ilgili talebinin hakkaniyete uygun olacağını, davalıların şirket ortaklığından çıkmasının uygun bulunması durumunda, ortaklıktan çıkarılması talep edilen ... ve ...'...
621 inci maddesi gereğince şirketin feshine karar verecek nisapta oy oranına da sahip bulunmadığını, 2012 yılında kurulan ve bugüne kadar herhangi bir ticari faaliyeti bulunmayan, ticaret sicili kayıtlarına tescil edildiği zamandan bu yana kurulduğu yılda bir kez yapmış olduğu genel kurul toplantısı(ilgili genel kurul toplantısında yalnızca şirket adresinin değişikliğinin görüşülmüş olduğu tespit edilmiştir) haricinde herhangi bir genel kurul toplantısı dahi yapmayan ve yine vergi kaydı da terkin edilen ancak ticaret sicili müdürlüğünde ilgili şirket kaydının faal olarak görünmesi nedeniyle müvekkiline 5510 Sayılı Kanunun 4/b maddesi gereğince prim borcu işlemesi nedeniyle müvekkilinin ilgili şirketin ortaklığında kalmasını gerektirecek herhangi bir neden bulunmadığını, bu nedenle Türk Ticaret Kanunu’nun 638 inci maddesi uyarınca müvekkilinin ayrılma akçesi talebi olmaksızın davalı şirket ortaklığından haklı nedenle çıkarılmasını isteme zorunluluğu hâsıl olduğunu ve şirket ortaklığından...
GEREKÇE VE KANAAT: Dava, TTK'nun 638/2 maddesine dayalı haklı sebeple limited şirket ortaklığından çıkma istemine ilişkindir. Türk Ticaret Kanunu, haklı sebeplerin varlığı halinde limited şirket ortağının şirketten çıkma isteğini dava yolu ile kullanmasını uygun görmüştür. TTK'nın 638/2 maddesinde haklı sebep kavramı yasada açıkça tanımlanmamış ise de, her davada, hukuki ve maddi olayların özelliği dikkate alınarak ileri sürülen nedenlerin haklı sebep teşkil edip etmeyeceği hususunun irdelenmesi gerekir. Ortaklık ilişkisini çekilmez hale getiren ve dürüstlük kurallarına göre ortak açısından bu ilişkinin sürdürülmesinin kendisinden istenemeyeceği gibi nedenler haklı sebeplerdir. Şirketin devamlı olarak zarar etmesi, kuruluş gayesinin gerçekleşmesine imkan kalmaması, ortaklar arasındaki ciddi anlaşmazlıklar, ortağın bakiye sermaye borcunu ödemekte temerrüdü gibi sebepler TTK'nın 638/2 maddesinde yer alan haklı sebeplere örnek olarak sayılabilir....
Asliye Hukuk Mahkemesince verilen 08/06/2016 gün ve 2012/432-2016/377 sayılı hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü: Dava, limited şirket ortaklığından çıkma talebine ilişkindir. Mahkemece, davalı limited şirketin re’sen terkin edildiği, davanın konusuz kaldığı gerekçesi ile karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir. Kararın davacı vekilince temyizi üzerine yapılan incelemede, davalı şirketin 6102 sayılı TTK'nın geçici 7. maddesi uyarınca 07.01.2015 tarihinde re’sen terkin edildiği, yerel mahkeme kararının ise 08.06.2016 tarihinde verildiği anlaşılmakla, gerekçeli kararın davalı yana usulüne uygun tebliğ edildiğinden bahsedilemez....
Asliye Ticaret Mahkemesi’nce bozmaya uyularak verilen 02/12/2013 tarih ve 2011/526-2013/555 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü: Davacı vekili, müvekkili şirkette %34 oranında pay sahibi olan davalının yöneticilik yaptığı dönemde şirketi iyi idare etmemesi nedeniyle şirket müdürlüğünden azledildiğini, davalının azil sonrası yapılan ortaklar kurulu toplantılarında alınan kararlara muhalif kalarak sermaye artırımı kararına karşı çıktığını, müvekkiline, kısa süre içinde 8 ayrı ihtar göndererek bilgi ve belge istediğini ve anılan eylemlerin ortaklar arasındaki güven ilişkisini zedelediğini ileri sürerek, davalının şirket ortaklığından çıkarılmasına karar verilmesini talep...
için çekilmez duruma geldiğini ileri sürerek, sermaye artırım kararının yok hükmünde olduğunun tespiti ile şirket paylarının artırımdan önceki şekle döndüğünün tespitini, müvekkilinin hissesine isabet eden kâr payının belirlenmesini ve tespit edilecek 5 yıllık kâr payından şimdilik ....000,00 TL’nin dava tarihinden işleyecek en yüksek avans faizi ile davalıdan tahsilini, müvekkilinin şirket ortaklığından çıkmasına izin verilmesini, reel değer üzerinden hesaplanan ayrılma akçesinin en yüksek avans faizi ile davalıdan tahsilini, müvekkilinin şirket ortaklığından çıkmasının mümkün olmadığının tespiti halinde ise şirketin tasfiyesini ve şirkete tasfiye memuru atanmasını talep etmiş, akabinde ayrılma akçesini talebini ıslah suretiyle ....596,90 TL olarak açıklamıştır....