İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı istinaf başvuru dilekçesinde özetle, dava dilekçesini tekrarla, eline kıymet takdiri tutanağının geçmediğini, bu sebeple kıymet takdirine itiraz davası açamadığını, davanın açılmasında herhangi bir kusur ve kabahatinin olmadığını, evinin lüks bir ev olmayıp haline münasip evi olduğunu belirterek istinaf isteminin kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına, davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir. GEREKÇE : Her ne kadar davacı dava dilekçesinde ve istinaf başvurusunda, kıymet takdirinin usulsüz tebliğ edildiğini ve kıymet takdirine itiraz edemediğini, taşınmazın değerinin düşük belirlendiğini ileri sürmüşse de, satış ilanı tebligatının usulsüzlüğünü ileri sürmediği görülmüştür. İİK.nun 128/a maddesine göre, ilgililer, raporun tebliğinden itibaren yedi gün içinde icra dairesinin kıymet takdiri işlemine karşı şikayet yolu ile icra mahkemesine başvurarak düzenlenen raporun gerçeği yansıtmadığını ileri sürebilirler....
Davacılar T1 ve T3 tarafından kıymet takdirine itirazda bulunulduğu, mahkemece belirlenen ek gider avansının mahkeme tarafından verilen kesin süre içerisinde davacılar tarafından yatırılmadığı ek süre talebinin mahkemece yerinde görülmediği ve kıymet takdirine itirazın reddine karar verildiği anlaşıldığından, gerekli giderin yatırılması için verilen sürenin usulüne uygun olduğu gibi gerekli ihtarında usulüne uygun yapılmış olduğu, kıymet takdirine itiraza ilişkin dosyanın UYAP tan incelenmesinden anlaşıldığından, kıymet takdiri usulüne uygun olarak kesinleşmiş olduğundan bu sebebe dayalı olarak ihalenin feshi talebi yerinde bulunmamıştır. İhale bedelinin muhammen bedelin % 50 si ve satış masraflarının üzerinde olduğu, kıymet takdir raporunun 2 yıllık geçerlilik süresi içerisinde ihalenin yapıldığı, ihalenin yasal şartlara uygun olarak yapıldığı anlaşılmakla yerinde bulunmayan istinaf taleplerinin reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur....
Bu durumda, davacının daha önce süresi içerisinde kıymet takdirine itiraz ettiği, ihalenin feshi davasında da kıymet takdirine yönelik fesih nedeni ileri sürdüğü gözetildiğinde, söz konusu iki adet taşınmaza ilişkin ihalelerin kıymet takdirindeki muhammen değerleri üzerinde gerekleşmesi de dikkate alınarak, zarar unsurunun oluşup oluşmadığının belirlenmesi, bir başka ifade ile hukuki yararının bulunup bulunmadığının ortaya çıkarılması bakımından, kıymet takdirine itiraz davasında verilen kararda hukuka aykırılık bulunup bulunmadığının belirlenmesi ve neticesine göre taşınmazın icra müdürlüğünce değerinin tespit edildiği keşif tarihi itibariyle kıymetinin geriye dönük olarak kesif ve bilirkişi incelemesi yapılarak tespitinin gerekip gerekmediği değerlendirilmelidir. Dairemizce; UYAP üzerinden inceleme talebi gönderilerek içeriği incelenen ve lüzumlu evrakları dosya arasına alınan kıymet takdirine itiraz dosyası içeriğinden, davacının yetkisiz İstanbul 10....
İİK'nın 128/a maddesinde; "Kıymet takdirinin tebliğ edildiği ilgililer, raporun tebliğinden itibaren 7 gün içinde raporu düzenleten icra dairesinin bulunduğu yerdeki icra mahkemesinde şikayette bulunabilirler...." hükmü yer almaktadır. Aynı maddenin son fıkrasına göre, kıymet takdirine karşı yapılan şikayet hakkındaki icra mahkemesi kararı kesin olup temyiz edilemez. Kıymet takdirine itiraz üzerine mahkemece verilecek kararlar kesin olmakla beraber, süresinde şikayet hakkının kullanıldığı hallerde, icra mahkemesi kararının, ihalenin feshinin istenmesi sırasında incelenmesi mümkündür. (HGK'nın 17.03.1999 tarih - 1999/12- 161 E.- 148 K. sayılı kararı) Mahkeme, bu halde ihale konusu taşınmazın kıymetini yaptıracağı keşif ve bilirkişi incelemesi ile tespit ettirdikten sonra oluşacak sonuca göre bir karar verir. Ancak, kıymet takdirine süresinde itiraz etmeyerek yasanın öngördüğü bu olanağı kullanmayanlar, kıymet takdirine ilişkin hususları ihalenin feshi sebebi olarak ileri süremezler....
Kıymet takdirine itiraz üzerine mahkemece verilecek kararlar kesin olmakla beraber, süresinde şikayet hakkının kullanıldığı hallerde, icra mahkemesi kararının, ihalenin feshinin istenmesi sırasında incelenmesi mümkündür. (HGK'nın 17.03.1999 tarih - 1999/12- 161 E.- 148 K. sayılı kararı) Mahkeme, bu halde ihale konusu taşınmazın kıymetini yaptıracağı keşif ve bilirkişi incelemesi ile tespit ettirdikten sonra oluşacak sonuca göre bir karar verir. Ancak, kıymet takdirine süresinde itiraz etmeyerek yasanın öngördüğü bu olanağı kullanmayanlar, kıymet takdirine ilişkin hususları ihalenin feshi sebebi olarak ileri süremezler....
İİK'nın 128/a maddesinde; "Kıymet takdirinin tebliğ edildiği ilgililer, raporun tebliğinden itibaren 7 gün içinde raporu düzenleten icra dairesinin bulunduğu yerdeki icra mahkemesinde şikayette bulunabilirler...." hükmü yer almaktadır. Aynı maddenin son fıkrasına göre, kıymet takdirine karşı yapılan şikayet hakkındaki icra mahkemesi kararı kesin olup temyiz edilemez. Kıymet takdirine itiraz üzerine mahkemece verilecek kararlar kesin olmakla beraber, süresinde şikayet hakkının kullanıldığı hallerde, icra mahkemesi kararının, ihalenin feshinin istenmesi sırasında incelenmesi mümkündür. (HGK'nın 17.03.1999 tarih - 1999/12- 161 E.- 148 K. sayılı kararı) Mahkeme, bu halde ihale konusu taşınmazın kıymetini yaptıracağı keşif ve bilirkişi incelemesi ile tespit ettirdikten sonra oluşacak sonuca göre bir karar verir. Ancak, kıymet takdirine süresinde itiraz etmeyerek yasanın öngördüğü bu olanağı kullanmayanlar, kıymet takdirine ilişkin hususları ihalenin feshi sebebi olarak ileri süremezler....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 29.01.2018 gününde verilen dilekçeyle kıymet takdirine itirazda bulunulması üzerine yapılan yargılama sonunda, itirazın kabulüne miktar yönünden kesin olarak karar verilmiş; davacı vekilinin tashihi karar istemi üzerine talebinin kısmen kabulüne 11.04.2019 tarihinde kesin olarak verilen hüküm Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 17.02.2020 gün ve 2020/7158 sayılı tebliğnamesiyle, kesinleşen yerel mahkeme hükmünün HMK'nin 363/1. maddesi gereğince kanun yararına bozulması istenilmiş olmakla dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, kıymet takdirine itiraz istemine ilişkindir. Davacı vekili, tarafların paylı maliki bulunduğu ... ili, ... ilçesi, 330 parsel sayılı taşınmazda ... 1....
İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARAR ÖZETİ: Mahkemece; satış şartnamesi ve satış ilanı birlikte incelenmekle usule aykırılığın bulunmadığı, kıymet takdirine itiraz neticesinde Gebze 1....
Şikayetçi vekili istinaf dilekçesinde özetle; kıymet takdirinin gerçeğe uygun olarak yapılmadığını, taşınmazın ihale tarihindeki değerinin takdir edilen kıymetin yaklaşık 4 katı olduğunu, ülkemizin içinde bulunduğu koşullar , Cumhurbaşkanlığı ve bakanlıklarca düşük faizli konut kredisi verileceğine dair yapılan açıklamalar nedeniyle taşınmaz fiyatlarında görülen olağanüstü fiyat artışları sebebiyle yeniden kıymet takdiri yapılması gerektiğini, bu yapılmadan davanın reddine karar verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu beyan etmiş ise de; takip dosyasından kıymet takdir raporu şikayetçiye 03.02.2021 tarihinde tebliğ edilmiş olup ,şikayetçi vekili aracılığıyla 05/02/2021 tarihinde süresinde kıymet takdirine itiraz etmiştir. Kıymet takdirine itiraz yargılaması sırasında alınan bilirkişi raporu şikayetçi vekiline tebliğ edilmiş ise de, şikayetçi vekili bilirkişi raporuna itiraz etmemiştir....
Bafra İcra Hukuk Mahkemesince, meskeniyet şikayetini ve kıymet takdirine itirazı inceleme yetkisi, icra dairesinin bağlı olduğu Nevşehir İcra Hukuk Mahkemesi'ne ait olduğu gerekçesiyle yetkisizlik kararı verilmiştir. Nevşehir İcra Hukuk Mahkemesince ise, kıymet takdirinin Bafra İcra Müdürlüğü’nün 2021/1112 Talimat sayılı dosyası üzerinden yapıldığından kıymet takdirine ilişkin şikayette kıymet takdirinin yapıldığı icra dairesinin yetki alanında bulunan Bafra İcra Hukuk Mahkemesinin yetkili olduğu gerekçesiyle yetkisizlik kararı verilmiştir. İİK'nın 4. maddesi gereğince, takip hangi icra dairesinden başlamış ise bu takiple ilgili itiraz ve şikayetler, takibin yapıldığı yer icra müdürlüğünün bağlı olduğu icra mahkemesinde çözümlenir. Bu husus, kamu düzenine ilişkin kesin yetki niteliğindedir. Yasal koşulların oluşması halinde, İİK'nın 79 ve 360. maddeleri yetki ile ilgili istisnaları düzenler....