Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Konuya ilişkin, 03.04.2012 gün ve 28253 Sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren davanın açılmasına ilişkin Hukuk Muhakemeleri Kanunu Yönetmeliği’nin 36. maddesinin 10. bendi uyarınca da; dava, fiziksel ortamda mesai saati, elektronik ortamda ise saat 00:00'a kadar açılabilir (HGK'nun 2013/6- 1654 Esas, 2015/1106 Karar sayılı içtihadı). Somut olayda; kambiyo takiplerine ilişkin örnek 10 numaralı ödeme emrinin borçluya 28.07.2020 tarihinde tebliğ edildiği, 168/3- 5. madde kapsamında öngörülen 5 günlük borca itiraz ve şikayet süresinin son günü olan 02.08.2020 tarihinin resmi hafta sonu tatili olan pazar gününe ve aynı zamanda Kurban Bayramı tatiline rastlaması nedeni ile İİK'nun 19. maddesi uyarınca itiraz süresinin 04.08.2020 salı gününe uzadığı anlaşılmıştır. Davacı borçlu vekilinin UYAP sistemi üzerinden 04.08.2020 günü, saat 16:54'te dava dilekçesini gönderdiği ve harcını da aynı saatte yatırdığı görülmektedir....

    Ancak takip kesinleştikten sonra borç ödenmiş ise İİK 71. maddeye göre takibin iptalini isteyebilir." dolayısıyla davacının borca ve imzaya itiraz hakkı bulunmadığından zamanaşımı talebinin ise takip konusu alacak takip nedeniyle zamanaşımına uğramadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir....

    Oysa burada, diğer şikayet hallerinden farklı olarak beş günlük özel bir şikayet süresi kabul edilmiştir. Beş gün içinde yapılan şikayet takibi durdurmaz. Ancak icra mahkemesi bu konuda ayrıca karar verebilir. İcra mahkemesi, süresinde usulüne göre yapılan itiraz veya şikayet üzerine de, senedin kambiyo senedi niteliği taşımadığını ya da alacaklının takip hakkına sahip bulunmadığını kendiliğinden dikkate alarak takibin iptaline karar verebilir. İcra mahkemesinin bu şekilde kendiliğinden dikkate alma yetkisi, sadece usulüne uygun itiraz ve şikayet yoluna başvurulması durumunda ortaya çıkar. Yani, senedin vasfına ilişkin doğrudan bir şikayet olmasa da, usulüne uygun yapılmış başka bir şikayet veya itiraz üzerine icra mahkemesi, senet vasfında eksiklik görürse, kendiliğinden bu konuda da karar verebilecektir. Bunun dışında, icra mahkemesi özellikle takip kesinleştikten sonra kendisine intikal eden şikayetler üzerine belirtilen durumları dikkate alarak bir karar veremez....

    Sulh Hukuk Mahkemesinde davalı vekili tarafından itirazın iptaline yönelik dava açılmış ise de icra dosyası kapsamında süresi içerisinde yapılan bir itiraz ve icra müdürlüğünce verilmiş bir karar bulunmadığı, bu hususta icra dairesiyle yapılan yazışma neticesinde de icra dosyası kapsamında herhangi bir itiraz bulunmadığı ve karar tensip tutanağı düzenlenmediğinin beyan edildiği, icra takip dosyasının mevcut haliyle kesinleşmiş olduğu, bu halde icra takip işlemlerinin devam edeceği anlaşılmakla icra dosyası kapsamında uygulanan haciz işleminin usul ve yasaya uygun olduğu anlaşıldığından açılan davanın reddine'' karar verildiği görülmüştür. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; şikayet dilekçesini tekrarla, itirazın iptaline ilişkin davanın derdest olduğunu, derdest olan bu davada karar verilmeden müvekkiline ait taşınmazlar üzerine haciz konulmasının istendiğini, ayrıca İstanbul Anadolu 16....

    İcra Müdürlüğünce başlatılan ilk takibe borçlu tarafından itiraz edildiği, yetki itirazının kabulüne ilişkin Ankara 14. İcra Hukuk Mahkemesi kararının 25/12/2019 tarihinde kesinleşmiş olduğu, alacaklı vekilince süresinde 24/12/2019 tarihinde gönderme talep edildiği anlaşılmakla, HMK 20 maddesindeki şartların oluşmadığı, davacının takibin açılmamış sayılmasına yönelik iddiasının isabetli olmadığı anlaşılmıştır. Her ne kadar davacı tarafından kambiyo vasfına yönelik şikayetle birlikte imzaya ve borca itiraz edilmiş ise de, söz konusu itirazların 5 günlük süreye tabi olduğu, Ankara 14....

    Kambiyo senetlerine mahsus iflas yoluyla takipte itiraz ve şikayeti düzenleyen İİK.'nun 172. maddesinde; “Ödeme emrine itiraz veya şikayet etmek istiyen borçlu, ödeme emrinin tebliğinden itibaren beş gün içinde her türlü itiraz veya şikayetini sebepleri ile birlikte diğer tarafa tebliğ edilecek nüshadan bir fazla dilekçe ile icra dairesine bildirmeye mecburdur. Bu dilekçenin bir nüshası derhal alacaklıya tebliğ olunur.” denilerek itiraz ve şikayetin ödeme emrinin tebliğinden itibaren 5 gün içinde icra dairesine bildirilmesi gerektiği açıklanmıştır. İİK.'nun 173. maddesinde de itiraz ve şikayet olunmaması hali düzenlenmiştir. Somut olayda; kambiyo senetlerine mahsus iflas yoluyla takipte borçlu mahkemeye başvurarak sair şikayeti ile birlikte imzaya itiraz iddiasında bulunmuş olup anılan itiraz ve şikayetlerin takip yoluna göre İİK.'nun 172. maddesi gereğince icra dairesine yapılması gerekir....

      Bu durumda mahkemece; HMK'nın 297. maddesi uyarınca öncelikle davacının ödeme emri tebliğinin usulsüzlüğüne yönelik şikayeti bakımından değerlendirme yapılıp bir karar verilmesi, usulsüz tebliğ şikayetinin kabulü halinde kambiyo takibine yönelik itiraz ve şikayetlerin de yasal 5 günlük süresinde olduğunun anlaşılması durumunda inceleme sırası gözetilerek (öncelikle varsa icra dairesinin yetkisine yönelik itiraz, ardından senet vasfına ve takip hakkına yönelik ve İİK'nın 170/a maddesindeki şikayet konuları, bu şikayetlerin kabul edilmemesi halinde, varsa imzaya itiraz ve kabul edilmemesi halinde ise varsa borca, faize ve diğer fer'ilere yönelik itirazlar değerlendirilmelidir.) herbiri hakkında hüküm yerinde olumlu olumsuz bir karar verilip gerekçede değerlendirilmesi gerekirken, davacının usulsüz tebliğ şikayeti bakımından hiçbir değerlendirme yapılmadan, olumlu veya olumsuz bir karar verilmeden doğduran imzaya itiraz bakımından bir karar verilmesi yerinde olmadığı gibi, imzaya itirazın...

      Davacı borçlu vasisi vekili ilk derece mahkemesince birleştirilen 2015/964 E. sayılı dosyada dava dilekçesinde; İzmir 20 İcra Müdürlüğünün 2015/11729 sayılı dosyasında ilamsız takip ile 35.000- TL lik 20.06.20152 tanzim tarihli bono vasfına haiz olmayan adi senet hakkındaki takip dosyasında borçlu olarak görünen Ahmet Uğuztimur 'un mahkemeye yaptığı müracaat üzerine İzmir 2 Sulh Hukuk Mahkemesinin 28/09/2015 tarihli, 2015/558 E. 2015/1105 K. sayılı dosyası ile kısıtlandığını, davalı tarafın kısıtlı aleyhine söz konusu senetlerin kısıtlı Ahmet Uğuztimur'un imzalarını taşımadığından imza yönünden ve kişinin fiil ehliyetine sahip olmaması nedeniyle ehliyetsizlik yönünden borca ve imzaya itirazlarının kabulüne ve haksız ve kötü niyetli takibin durdurulmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

      Davalı alacaklı vekili cevap dilekçesinde özetle, davacının imzaya itirazının süresi içerisinde yapılmadığını ve davanın usulden reddi gerektiğini, kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takiplerde borçlunun ödeme emrinin kendisine tebliğinden itibaren 5 gün içerisinde takibi yapan icra dairesinin bağlı bulunduğu icra mahkemesine dilekçe ile başvurarak imzaya veya borca itiraz hakkını kullanabileceğini, Eşme İcra Dairesinin 2021/269 E. sayılı dosyasında ödeme emri ve senet suretinin davacı borçluya 20/08/2021 tarihinde tebliğ edildiğini, huzurdaki davanın 27/08/2021 tarihinde açılmış olup davacının imzaya itiraz hakkının süresinin geçtiğini, bu sebeple öncelikle huzurdaki davanın, itirazın süresi içerisinde yapılmaması sebebiyle usulden reddi gerektiğini, senet üzerindeki imzanın davacı borçluya ait olduğunu, senede dayalı borcun alım satım işinden kaynaklandığını ve davacının borcu olduğunu belirterek davanın reddi ile davacı borçlunun takip bedelinin %20'si oranında icra inkar tazminatına...

      Mahkemenin kabulüne göre de, davacıların imzaya itirazının reddi halinde dava dilekçesinde yer alan sair itiraz ve şikayetler hakkında olumlu veya olumsuz bir değerlendirme yapılmadan, HMK'nın 297/2.maddesine aykırı hüküm tesisi de isabetsizdir....

      UYAP Entegrasyonu