"İçtihat Metni"Davacı ...ı'ya velayeten ... ile davalı ... aralarındaki boşanma nedeni ile velayeti annede olan küçüğün soyadının değiştirilmesi davasına dair ... 15. Asliye Hukuk Mahkemesinden verilen 22.01.2014 günlü ve 2013/466-2014/29 sayılı hükmün bozulması hakkında Dairece verilen 30.09.2014 günlü ve 2014/7895-2014/13747 sayılı ilama karşı davacı vekili tarafından karar düzeltme isteminde bulunulmuştur. Bu isteğin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Düzeltilmesi istenilen Yargıtay ilamında açıklanan gerekçelere göre düzeltme dileğinde ileri sürülen sebepler HUMK.nun 440. maddesindeki yazılı hallerden hiç birisine uymadığından vaki düzeltme isteğinin REDDİNE, takdiren 250,00 TL para cezası ile aşağıda yazılı bakiye karar düzeltme red harcının düzeltme isteyenden alınarak hazineye gelir kaydettirilmesine, 26.03.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Tüm bu açıklamalar ışığında velayet hakkı sahibi annenin çocuğun soyadının kendi soyadı ile değiştirilmesi yönündeki talebinin velayet hakkı kapsamındaki yetkilerinin kullanımı ile ilgili olduğu, evlilik birliği dışında doğan çocuğun taşıdığı baba soyadının velayet hakkı sahibi annenin kendi soyadı ile değiştirilmesini engelleyen bir yasal düzenlemenin bulunmadığı, somut olayda söz konusu değişikliğin çocuğun üstün yararına da aykırı olmadığı, çocuğun soyadı değişmekle kişisel durumunun değişmeyeceği (TMK m.27) dikkate alındığında Anayasa Mahkemesinin benzer olaylarda verdiği hak ihlaline ilişkin kararları ve Yargıtay 2. Hukuk Dairesinin 09.04.2018 tarih, 2018/1306 Esas-2018/4719 Karar sayılı ilamı da gözetilerek davanın kabulüne ilişkin ilk derece mahkemesi kararında bir isabetsizlik ve yanlışlık görülmemiş, davalılardan T3 küçüğün soyadının değiştirilmesi kararına ilişkin istinaf başvurusunun esastan reddine dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Dava dilekçesinde, boşanma nedeni ile annenin velayetinde olan küçüğün soyadının değiştirilmesi istenilmiştir. Mahkemece davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Hukuk Muhakemeleri Kanununun 103/1-c maddesine göre nüfus kaydının düzeltilmesine ilişkin davalar adli tatilde görülecek davalar arasında bulunduğundan, temyiz süresinin uzaması hakkındaki aynı Kanunun 104. maddesinin de uygulama kabiliyeti bulunmamaktadır. Mahkeme kararı davacıya 11.07.2014 günü tebliğ edilmiş olup, temyiz dilekçesi 08.09.2014 tarihinde kaydedilmiş ve aynı tarihte harcı alınmıştır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma Nedeni İle Velayeti Annede Olan Küçüğün Soyadının Değiştirilmesi Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş olup hükmün davalı ... ve davalı ... tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü. KARAR Davacı vekili dava dilekçesinde; davacı ...'ın anne ve babasının ......
in soyadının değiştirilmesi konusunda açtığı davanın reddine karar verilmesi gerekirken, kabulü doğru görülmemiştir. Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, 10.07.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Velayet Hakkına Dayalı Küçüğün Soyadının Değiştirilmesi Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş olup hükmün davalı ... tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü. KARAR Dava dilekçesinde, davacı ... ile eski eşi ...'ın 17.07.2018 tarihinde boşanmaları üzerine velayeti anneye verilen ve birlikte yaşadığı çocuğu ...'ın "..." olan soyadının davacının soyadı gibi "..." olarak değiştirilmesi istenmiş; mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 36/1. maddesine göre kişisel durum, bu amaçla tutulan resmi sicille belirlenir. Aynı Kanun'un 39. ve Nüfus Hizmetleri Kanunu'nun 35/1. maddesi uyarınca ''Kesinleşmiş mahkeme hükmü olmadıkça nüfus kütüklerinin hiçbir kaydı düzeltilemez ve kayıtların anlamını ve taşıdığı bilgileri değiştirecek şerhler konulamaz....
Her ne kadar velayet annede ise de çocuğunun adının değiştirilmesi durumunda babasının da ilgili olması nedeni ile sıfatı bulunduğundan kararı temyiz etme hakkı olduğunun kabulü ile mahkemenin temyiz talebinin reddine dair 10.08.2016 tarihli ek kararının kaldırılmasına karar verilerek temyiz itirazları doğrultusunda hükmün esası incelenmiştir. Ad ve soyadının değiştirilmesi ancak haklı sebeplere dayanılarak hakimden istenebilir. Adın değiştirildiği nüfus siciline kayıt ve tescil olunur. 2525 sayılı Soyadı Kanunu'na göre taşınması zorunlu önad ve soyadı, Türk Medeni Kanunu'nun 27. maddesi hükmünün kapsamındadır. Ne var ki; adın haklı sebeple değiştirilmesine ilişkin dava, kişisel durum sicilindeki mevcut kaydın değiştirilmesini ve düzeltilmesini gerektirdiğinden esas itibarıyla "nüfus kaydının düzeltilmesi" niteliğindedir. TMK'nun 339/5. maddesine göre, çocuğun adını ana ve babası koyar. Dolayısı ile çocuğun adının değiştirilmesi baba ...'...
Gerekçe ve Sonuç Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davanın, çocuğun ön ad ve soyadının velâyet hakkına dayanarak değiştirilmesi davası niteliğinde olduğu, çocuğun ön adının değiştirilmesine ilişkin talep ve davanın Bölge adliye Mahkemesince tefrik edilerek ayrı bir esasa kaydedildiği, davacının çocuğu davalıya göstermek istemediği, davalının 2017 yılında iş kazası geçirdiği, aylarca hastanede tedavi gördüğü, %82 engelli duruma düştüğü, çocuğun soyadının değiştirilmesini haklı kılan vakıaların ispatlanmadığı, çocuğun psikolojik olarak olumsuz etkilendiğine dair objektif ve tarafsız delil sunulmadığı, çocuğun üstün yararının kanıtlanamadığı, gerçekleşen bu durum karşısında açılan davanın reddine karar verilmesi gerekirken, kabulü yönünde hüküm kurulmasının doğru olmadığı gerekçesiyle davalının istinaf isteminin kabulü ile davacının çocuğun soyadının değiştirilmesi talebinin reddine karar verilmiştir. V. TEMYİZ A....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma Nedeniyle Velayeti Anneye Verilen Küçüğün Soyadının Değiştirilmesi Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş olup hükmün davalı ... tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü. KARAR Dava dilekçesinde, velayet hakkı kendisine verilen...'nın "..." olan soyadının "..." olarak değiştirilmesi istenmiştir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmesi üzerine; hüküm, davalı ... temsilcisi tarafından temyiz edilmiştir. Dava, velayet hakkına dayanılarak açılan, evlilik birliği içinde doğan, boşanma ilamıyla velayeti anneye verilen çocuğun, evlilik içinde doğumla kazandığı soyadının, davacı annesinin soyadı ile değiştirilmesi istemine ilişkindir. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 36/1. maddesine göre kişisel durum, bu amaçla tutulan resmi sicille belirlenir....
Aile Mahkemesi'nin 2017/1432 E 2020/36 K sayılı dosyası, tarafların istinaf kanun yoluna başvurmaları üzerine Daireye gelmekle, Dairenin 2020/644 Esas numarasına kaydedildiği, Dairece verilen tefrik kararı ile, ... kadının "müşterek çocuğun soyadının değiştirilmesi" talebinin, Dairenin 2020/644 E sayılı dosyasından tefrikine karar verilmiş olup, yapılan tefrik işlemi akabinde Dairenin iş bu 2022/283 E numarasına kaydedildiği, bu itibarla, iş bu dosya kapsamında sadece taraflar arasındaki "müşterek çocuğun soyadının değiştirilmesi" talebi istinaf incelemesine tabi tutulduğu, davacı tarafça müşterek çocuğun soyadının değiştirilmesi talebine yönelik olarak herhangi bir harç yatırılmadığı, davacının "müşterek çocuğun soyadının değiştirilmesi" talebi, boşanmanın fer'î niteliğindeki taleplerden olmayıp, harcın alınması ve tamamlatılmasının kamu düzenine ilişkin olduğu, kamu düzenine aykırılığın mutlak istinaf sebebi olup istinaf dilekçesinde ileri sürülmesine gerek olmadan mahkemece kendiliğinden...