Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2022/1294 KARAR NO : 2022/1387 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : SUNGURLU ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 29/04/2022 NUMARASI : 2018/245 ESAS - 2022/147 KARAR DAVA KONUSU : Tazminat (Haksız Eylem Sebebine Dayalı Maddi ve Manevi Tazminat) KARAR : Taraflar arasında görülen dava sonucu verilen yerel mahkemenin yukarıda tarih ve numarası yazılı kararına karşı davalı tarafça süresinde istinaf kanun yoluna başvurulmakla, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin arkadaşlarıyla İstanbul Taksim meydanında gezerken davalının müvekkiline kırık şişe ile saldırarak sol kulağını kestiğini ve davacının yüzünde 6- 7 cm sabit iz ve eser yaralanma neticesinde kulağında ve yüzünün solunda sabit yaralama izi meydana geldiğini, müvekkilinin bu yaralanma eylemi nedeniyle 1 hafta süreyle çalışamadığını, İstanbul 15....

İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; müvekkiline yapılan tebliğlerin usulsüz olduğunu, müvekkilinin karar verildikten sonra dosyadan haberdar olduğunu, müvekkili ile davacının uğradığı zarar arasında illiyet bağı bulunmadığını, bilirkişi raporunu kabul etmediklerini, hükmedilen manevi tazminatın haksız ve fahiş olduğunu ileri sürerek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına ve davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. UYUŞMAZLIK KONUSU OLAN HUSUSLAR: Davacının görevden ihraç edilmesinde davalının kusurlu olup olmadığı, maddi ve manevi tazminat koşullarının oluşup oluşmadığı ve hükmedilen tazminatların tutarı hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır. DELİLLERİN TARTIŞILMASI, DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, haksız fiilden kaynaklanan maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir....

Maddesine açıkça aykırı davasının esasa ilişkin beyanlarımız doğrultusunda esastan reddi gerektiğini, yukarıda arz ve izah edilen nedenlerle, mahkemenizin yetkisizliği nedeniyle davanın usulden reddine, davacı taleplerinin belirsiz alacak olarak ileri sürülmesi mümkün omadığından hukuki yarar yokluğu nedeniyle davanın usulden reddine, aksi halde davacının haksız, hukuki mesnetten yoksun ve kötüniyetli davasının esastan reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı tarafa tahmiline, karar verilmesini arz ve talep etmiştir. DELİLLER VE GEREKÇE: Dava, haksız ihtiyati haciz nedeniyle maddi manevi tazminat istemine ilişkindir. 2004 sayılı İİK’nın 259/1. maddesinde, ihtiyati haczin haksız çıkması halinde, borçlunun ve üçüncü kişilerin bu yüzden uğradıkları bütün zararlardan alacaklının sorumlu olduğu düzenlenmiştir. İhtiyati haciz haksız ve bundan maddi zarar doğmuşsa, alacaklı kusurlu olmasa dahi, zarar görene maddi tazminat ödemekle yükümlüdür....

    haksız olduğu, sebepsiz zenginleşmeye sebep olacak derecede fahiş olduğu, taleplerini somut deliller ile ispat etmekle yükümlü olduğu, manevi tazminat taleplerinin haksız ve hukuka aykırı olduğu, kabul anlamına gelmemek kaydıyla maddi ve manevi tazminat taleplerinin kabulüne karar verilmesi halinde davacıların müterafik kusurları oranında tazminattan indirim yapılmasının gerektiği, davacıların faiz taleplerinin usulden ve esastan reddini, izah edilen nedenlere husumet, haksız ve hukuki mesnetten yoksun davanın esastan reddini, vekalet ücreti ve yargılama giderlerinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir....

      Davalı vekilinin hükmedilen manevi tazminat miktarına ilişkin yapılan istinaf başvurusunun incelenmesinde; Bilindiği üzere, 6098 Sayılı TBK 49. maddesi gereğince kusurlu ve hukuka aykırı bir fille başkasına zarar veren bu zararı gidermekle yükümlüdür. Aynı Kanunun 58. maddesine göre kişilik hakları hukuka aykırı olarak saldırıya uğrayan kimse manevi tazminata hükmedilmesini isteyebilir. Türk Medeni Kanunu'nun 24. maddesi ve Borçlar Kanunu'nun 49.ve TBK 58. maddesi gereğince kişisel değerlere saldırı halinde manevi tazminata hükmedilmesi için; Kişilik haklarına saldırının bulunması, saldırının hukuka aykırı olması, kişinin haksız olan eylemden dolayı manevi zarara uğramış olması gerekir. Bu üç şartın bir arada olması halinde kişinin kişilik haklarına haksız saldırı nedeniyle manevi tazminat sorumluluğu doğabilecektir. Somut olayda, davalının 16.06.2008 tarihinde 14 yaşında davacıya karşı kasıtlı bir biçimde cinsel saldırı eylemi gerçekleştirmiştir....

      nun haksız fiil eylemini gerçekleştiren kişi olması, diğer Davalı ... Sigorta Aş.'nin ise ilgili sigorta şirketinin aracın zorunlu mali sorumluluk sigortacısı olması nedeniyle ( sigorta şirketi yönünden manevi tazminat hariç maddi tazminattan sorumluluğu oranında) şimdilik davacılar ... için 5.000.00-TL maddi ve 30.000.00-TL manevi tazminat, ... ve ... için 10.000,00'er TL manevi tazminat olmak üzere toplam 55.000,00-TL tazminatın haksız fiil eyleminin gerçekleştiği 18.03.2017 tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep ve dava ettikleri görülmüştür....

        Hal böyle olunca; 4721 sayılı Kanunun 369.maddesi, Kanunun ikinci kitabının ikinci kısmında yer almakla, bu maddeye dayalı aile hukukundan doğan uyuşmazlıkların çözümü de “Aile Mahkemeleri”nin görev alanına girmektedir..." denilmektedir. Yukarıda anılan Yargıtay Hukuk Genel Kurulu kararı uyarınca;reşit olmayan küçüğün haksız eylemi nedeniyle açılan davanın Aile Mahkemesinde görülebilmesi için davanın 4721 sayılı TMK'nun 369.maddesine dayalı olarak açılması gerekmektedir. Eldeki dosyada ise; dava dilekçesinde davalı küçüğü diğer davalıların kanuni temsilcisi sıfatıyla ve haksız fil sorumlusu olarak hasım gösterilmiş olup, davanın 4721 sayılı TMK'nun 369. maddesine dayalı olarak açıldığı dilekçede açıkça belirtilmemiştir.Davacı da talebini açıkça haksız fiil sorumlusu sıfatıyla küçüğe velayeten anen ve babaya karşı açmıştır Verilen bilgiler ışığında; somut olayda taraflar arasındaki uyuşmazlık aile hukukundan kaynaklanmadığından, yargılama Aile Mahkemesinin görevine girmemektedir....

        Davacı vekili, davalıların müvekkilini yaraladıklarını ve kiralamış olduğu araca zarar verdiklerini, bu olay nedeniyle ... 13.Asliye Ceza Mahkemesinin 2013/156 esas 2013/695 karar sayılı dosyasında mahkum olduklarını beyan ederek maddi ve manevi tazminat isteminde bulunmuştur. Davalılar, davacının iddialarını kabul etmediklerini, davanın reddine karar verilmesi gerektiğini savunmuşlardır. Mahkemece, davacının maddi zarar iddiasını ispatlamak için herhangi bir delil ibraz etmediğinden, maddi zararının olmadığı ve manevi tazminat talebi yönünden ise davacının sosyal ve kişilik değerlerine yapılan herhangi bir saldırının bulunmadığı gerekçesiyle maddi ve manevi isteminin reddine karar verilmiştir. Dosya arasında bulunan bilgi ve belgelerden, 13....

          Dava dilekçesinde, davacı davalının tehdit ve haksız şikayete ilişkin eylemleri nedeni ile ayrı ayrı tazminat isteminde bulunmuş, mahkemece davalının tehdit eylemi nedeniyle davacı lehine manevi tazminata hükmedilmiş ise de haksız şikayet nedeniyle istenilen manevi tazminat istemi yönünden olumu yada olumsuz bir karar verilmemiştir. Şu durumda, iki ayrı sebebe dayanılarak manevi tazminat isteminde bulunulmuş olmasına rağmen haksız şikayete ilişkin talep değerlendirilmeden yukarıda anılan yasal düzenlemeye aykırı olarak karar verilmiş olması nedeni ile kararın bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Temyiz edilen kararın yukarıda açıklanan nedenlerle davacı yararına BOZULMASINA, bozma nedenine göre davalının temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına ve davacıdan peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 27/04/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....

            aleyhine 04/03/2015 gününde verilen dilekçe ile haksız şikayet ve hakaret eylemi nedeniyle manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın reddine dair verilen 14/10/2015 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Dava, haksız şikayet ve hakaret eylemi nedeniyle manevi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Davacı, davalının resmi makamlara dilekçe vererek Moldova'da evli olduğu halde Türkiye'de kanuna aykırı olarak evlilik yaptığından bahisle şikayetçi olduğunu, yapılan soruşturma neticesinde hakkında takipsizlik kararı verildiğini, ayrıca ......

              UYAP Entegrasyonu