tarafından, karşı taraf ... ve diğeri aleyhine 09/07/2015 gününde verilen dilekçe ile delil tespiti istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; talebin reddine dair verilen 10/07/2015 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Dava, delil tespiti istemine ilişkindir. Davacı, 25/06/2015 tarihinde meydana gelen trafik kazası nedeniyle jandarma tarafından tutulan kaza yeri tutanağıyla kusur oranlarının yanlış belirlendiğini iddia ederek, kusur oranlarının doğru belirlenmesi amacıyla delil tespiti istemiştir. Mahkemece, talep reddedilmiş; karar delil tespiti isteyen tarafça temyiz edilmiştir....
nin 119/b maddesindeki şartları taşımadığı, davalının adresinin bildirilmediği, kazanın yaralamalı olması nedeniyle savcılık tarafından yürütülen soruşturmanın devam ettiği, kusur oranının açılacak ceza davasında tespit edilebileceği, araçtaki hasar, işçilik ve değer kaybının yaptırılacak tespit ile hesaplanabileceği, davanın HMK.'nin 106. maddesindeki tespit davası şartlarını taşımadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Talep, HMK.'nin 402. maddesi gereğince delil tespiti istemidir. Somut olayda, davacı vekili, ileride açılacak tazminat davalarına esas olmak üzere hasar ve kusura etki eden delillerin tespitine ihtiyaç duyulduğunu belirterek, araç hasarı ve araçtaki değer kaybı ile kazanın oluşumunda araç sürücülerinin kusur oranlarının mahkeme kanalıyla ve bilirkişi marifetiyle belirlenmesini istemiş, mahkemece talep, tespit davası olarak görülüp sonuçlandırılmıştır....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI Yerel mahkemece, tüm dosya kapsamı ve mevzuat birlikte değerlendirildiğinde, davacının meydana gelen 23/08/2019 tarihli trafik kazası sebebiyle tarafların kusur oranlarının tespit edilmesini talep ettiği, olayla ilgili davacının kolluk biriminde şikayette bulunduğu, bunun haricinde ilerde çıkabilecek ceza veya hukuk uyuşmazlıklarında ilgili mahkemelerce kusur oranı tespiti bakımından bilirkişi raporu alınabileceği, davacı tarafça veya aleyhine açılacak dava ile mezkur kaza sebebiyle tarafların kusur oranlarının bilirkişi marifetiyle belirlenebileceği, bu davalarda kusur oranlarının yeniden tespitinin istenmesinin mümkün olduğu, Yüksek Mahkeme'nin yerleşik içtihatları dikkate alındığında trafik kazası tespit tutanağının tek başına hüküm kurmak için yeterli olmadığı ve yalnızca ispat vasıtası olduğu, açıklanan sebeplerle davacının mezkur kaza nedeniyle kusur oranlarının tespitinde hukuken korunmaya değer güncel bir yararının bulunmadığı, tespit talebinde hukuki...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Hakimliği Davacı ... vekili Avukat ...tarafından, davalı ... ve diğerleri aleyhine 09/12/2005 gününde verilen dilekçe ile kusur oranı tespiti istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kabulüne dair verilen 16/06/2006 günlü kararın Yargıtayca incelenmesi davalılardan ... ve ... vekilleri tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Dava, davacı ve davalıların karıştığı trafik kazasındaki, taraflara ait kusur oranlarının tespiti istemine ilişkindir. Mahkemece dava kabul edilmiştir. Kural olarak eda davası açılacak durumlarda tespit davası açılamaz. Kusur durumu, eda davası içinde incelenip değerlendirilecektir....
Zira maddi tazminat davalarında sigortalının kazanç kaybının hesaplanmasında davacının kendi kusuru oranında tespit olunan kazanç kaybından indirim yapılacağı gibi yine manevi tazminat davalarında hükmedilecek manevi tazminat miktarının takdirinde tarafların kusur durumu mahkemece öncelikle dikkate alınacaktır. Aynı şekilde iş kazasının oluşumuna etken kusur oranlarının saptanmasına yönelik incelemede; ihlal edilen mevzuat hükümleri, zararlı sonuçların önlenmesi için koşulların taraflara yüklediği özen ve dikkat yükümüne aykırı davranışın doğurduğu sonuçlar, ayrıntılı olarak irdelenip, kusur aidiyet ve oranlarının gerekçeleriyle ortaya konulması gerektiği gibi kusur raporunu düzenleyen bilirkişi heyetinin iş kazasının meydana geldiği iş kolunda uzman bilirkişilerden oluşması da gerekir. Somut olayda hükme esas bilirkişi kusur raporunu düzenleyen heyet hukukçu bilirkişilerden teşekkül etmiş olup, iş kazasının meydana geldiği iş kolunda uzman olmadıkları açıktır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki tazminat davası üzerine yapılan yargılama sonunda, kararda yazılı nedenlerle davanın reddine ilişkin verilen hüküm, davacı vekili tarafından süresi içinde temyiz edilmekle, dosya incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Davacı vekili, davalının sevk ve idaresindeki araç ile geçme yasağı olan yerde geçiş yapmaya çalışırken davacının seyrettiği karşı yöne ait şeride girmesiyle maddi hasarlı ve yaralamalı kaza meydana geldiğini, kaza nedeniyle davacının kullandığı motorsiklette hasar meydana geldiğini ve davacının yaralandığını, davacıda ve aracında meydana gelen zarar ile tarafların kazadaki kusur oranlarının tespiti ile belirlenecek zarar miktarının tahsilini talep etmiştir. Davalı, kazadaki kusur oranlarının belirlenmesi için mahallinde uzman bilirkişi vasıtasıyla keşif yapılması gerektiğini, kazada tüm kusurun davacıda olduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur....
Davalı vekili, sigortalının kusur oranına göre davacıya ....000 TL ödeme yapıldığını, müvekkilinin sorumluluğunun kalmadığını ileri sürerek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, toplanan deliller ve benimsenen tespit bilirkişi raporuna göre, davanın kabulüne, davalının ... takibine itirazının iptali ile takibin devamına, davalının %40 ... inkar tazminatı ödemesine karar verilmiş; hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. ...-Dava, trafik kazasından kaynaklanan alacağın tahsili için başlatılan ... takibine itirazın iptali istemine ilişkindir. Mahkemece, kusur oranlarının belirlenmesi hususunda ... Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesi'nden rapor alınmasına ve raporun alınması için gerekli masrafın davalı tarafça karşılanmasına karar verilmiş, davalı tarafın masrafları karşılamadığından bahisle kusur oranları hususunda rapor alınmadan, tek taraflı yaptırılan delil tespiti dosyasında alınan bilirkişi raporu hükme esas alınarak karar verilmiştir....
"İçtihat Metni" Mahkemesi :İş Mahkemesi Dava, iş kazasının ve sürekli iş göremezlik oranının tespiti ile iş kazasından kaynaklanan kusur oranlarının belirlenmesi istemine ilişkindir. Mahkemece, ilâmında belirtildiği şekilde, konusuz kaldığı için iş kazası ve sürekli iş göremezlik oranlarının tespiti talepleri yönünden karar verilmesine yer olmadığına, kusur oranlarının tespiti yönünden ise hukuki yarar bulunmadığından davanın usulden reddine karar verilmiştir. Hükmün, davalı Kurum Başkanlığı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi. Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi'nin 3. maddesinde, "Yargı yerlerince avukata ait olmak üzere karşı tarafa yükletilecek avukatlık ücreti, ekli Tarifede yazılı miktardan az ve üç katından çok olamaz....
Davalı ... vekili, kazada davacılar murisinin de kusurlu olduğunu, ceza davası sonucunun beklenmesi ve kusur durumunun tespiti gerektiğini belirterek davanın reddini savunmuştur. Davalı ... vekili, kusur oranlarının tespiti gerektiğini, davacılar murisinin yaşı ve hastalıklarının da tazminatın takdirinde dikkate alınması gerektiğini, istenen bedellerin fahiş olduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, iddia, savunma, yapılan yargılama ve toplanan delillere göre; davanın kabulü ile davacı ... için 20.000,00 TL. ve diğer davacılardan her biri için 15.000,00 TL. manevi tazminatın kaza tarihinden işleyecek yasal faiziyle birlikte davalılardan müteselsilen tahsiline karar verilmiş; hüküm, davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir....
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle, davacı murisi ...’in ölümü ile sonuçlanan 26.09.2004 tarihinde meydana gelen olayda, 506 sayılı Yasa’nın 110. ve 111. maddelerinin uygulanması ve koşullarının oluştuğuna yönelik iddia ve delil bulunmaması, kusuru bulunanlar ile kusur oranlarının ileride açılacak tazminat davasında belirlenmesinin mümkün bulunmasına, dolayısıyla, inceleme konusu eldeki davada yanılgılı değerlendirme sonucu kusur oranlarının belirlenmesine yönelik inceleme yapılmasının dava sonucuna etkisi olmamasına; giderek ihbar olunan ... ve avukatının karar başlığına yazılmamış olması isabetsiz ise de, anılan yanlışlığın HMK’nun 304. maddesi uyarınca mahallinde düzeltilebilmesinin mümkün bulunmasına göre, yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle, usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı temyiz harcının davalı şirketten alınmasına, 11.02.2014 gününde oybirliği ile karar verildi....