"İçtihat Metni"Mahkemesi :İş Mahkemesi Dava, aylık kesme işleminin iptali ile kesilen aylığın yeniden bağlanması gerektiğinin tespiti istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kabulü ile 01.10.2008 tarihi itibariyle ölüm aylığının kesilmesine ilişkin Kurum işleminin iptali ile aylıkların yeniden bağlanması gerektiğinin tespitine karar verilmiştir. Hükmün, davalı Kurum vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi. Mahkemece verilen ilk kararda, davanın kabulü ile 01.10.2008 tarihi itibariyle ölüm aylığının kesilmesine ilişkin Kurum işleminin iptali ile aylıkların yeniden bağlanması gerektiğinin tespitine karar verilmiştir....
SAVUNMANIN ÖZETİ: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın zamanaşımı ve hak düşürücü süre nedeni ile reddini talep ettiğini, kurum işleminin hukuka uygun olduğunu belirterek, davanın reddini talep etmiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: İlk Derece Mahkemesince "Davanın KABULÜ İLE; Davalı kurum tarafından davacının aylığından kesinti yapılmasına yönelik 03/09/2020 tarih 10509650 sayılı kurum işleminin İPTALİNE, Davalı kurum tarafından yapılan kesintilerin yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya ödenmesi gerektiğinin TESPİTİNE," karar verilmiştir....
Asıl dava, ... boşandığı eşi ile birlikte yaşadığının tespit edilmesi nedeni ile ölüm aylığının kesilmesine ilişkin Kurum işleminin iptali ile borçlu olmadığının tespiti ve birleşen davada ise, Kurum yersiz ödenen aylıkların yasal faizi ile ...'ten tahsili istemine ilişkindir. Mahkemece, (kapatılan) 21. Hukuk Dairesinin bozma kararına uyularak ilâmında belirtildiği şekilde asıl davada Kurum işleminin iptaline ilişkin davanın reddine, birleşen davanın kabulüne karar verilmiştir. Hükmün, davacı - birleşen davanın davalısı ... vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi....
Yerel mahkemece, tespit yapılan tarihteki kayıt ve tutanakların davacı ile eşinin birlikte yaşadığını ortaya koyduğu, bu haliyle kurum işleminin hukuka uygun olduğu, davalı SGK'ca yapılan tespit tarihinden önce davacı ve boşandığı eşinin birlikte yaşadıklarına dair hukuken kabul edilebilir ayrı bir tespit bulunmadığından SGK'nın önceki ödemeleri yersiz saymasının ve iade istemesinin doğru olmadığı, 5510 sayılı yasanın 56/3-son maddesinde yer alan “bu kişilere ödenmiş olan tutarlar 96. madde hükümlerine göre geri alınır” hükmünün birlikte yaşama durumunun tespitinden sonra ödenen gelirlere ilişkin olduğu anlaşıldığından davanın kısmen kabul kısmen reddi ile davacı ile eski kocasının birlikte yaşama durumunun SGK tarafından tespitinden önceki dönemlere ilişkin davacının borcunun olmadığının tespiti ile davalı kurumun 11/11/2010 tarihli yersiz ödemenin geri istenmesine ilişkin işleminin iptali yönündeki talebin kabulüne, SGK'nın işleminin bu yönden iptaline, ölüm aylığının yeniden bağlanması...
"İçtihat Metni"Mahkemesi :İş Mahkemesi Dava, çakışan dönemde SSK’lı çalışmalara üstünlük tanınması ve iptale konu sigortalılık süresinin geçerli sayılıp mevcut sürelere eklenmesi ve SSK’dan bağlanan yaşlılık aylığının iptaline dair Kurum işleminin iptali ile durdurma tarihinden itibaren ödenmesi istemine ilişkindir. Mahkemece, uyulan bozma ilamı sonrası davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Hükmün, davalı Kurum vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra, işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi....
İŞ MAHKEMESİ TARİHİ : 30/03/2021 NUMARASI : 2016/381 E., 2021/108 K., DAVA KONUSU : Tespit (Sosyal Güvenlik Hukukundan Kaynaklanan) KARAR : GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ İDDİANIN ÖZETİ Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili davacının, 16/09/1999 tarihinde eşinden boşandıktan sonra almaya başladığı yetim aylığının, davalı kurum tarafından boşandığı eşiyle birlikte yaşadığından bahisle kesildiğini, kurum işleminin hatalı olduğunu belirterek kurum işleminin iptali ile yetim aylığının yeniden bağlanmasını talep ve dava etmiştir. SAVUNMANIN ÖZETİ Davalı kurum vekili cevap dilekçesinde özetle; kurum işleminin, denetim ve kontrol elemanlarınca düzenlenen inceleme raporuna dayandığını, rapora göre davacının boşandığı eşi ile eylemli olarak birlikte yaşadığının davacı ve eşinin ikametgahının bulunduğu çevrede oturanların beyanlarından tespit edildiğini belirterek, davanın reddini istemiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ İlk derece mahkemesince; reddine karar verilmiştir....
Dava, kurumca aylık kesme işleminin iptaline yönelik olup, kurum işleminin ise, davacıya ait 120 günlük bildirimin fiili ve gerçek olmadığı gerekçesiyle iptali ve 3611 gün üzerinden bağlanan aylığın prim gün sayısı bakımından tahsis koşullarını yitirdiği gerekçesine dayalı olması karşısında; Dilim İnş...Ltd.Şti. ünvanlı, 1076250 sicil nolu iş yerinden 01.05.2006-31.08.2006 tarihleri arasında yapılan 120 gün bildirimin fiili ve gerçek çalışmaya dayalı olup olmadığı yönünde araştırma yapılması gerekirken, bu yönde bir inceleme yapılmaması yerinde değildir. Ayrıca hizmet tespitine konu olan süre 16.06.1990-30.12.1995 dönemine ilişkin olup, 31.10.2017 tarihinde kesinleşen karar ile tespit edilen ve ilk tahsise esas alınmayan 994 günün prim gün sayısına eklenmek suretiyle aylığın kesilmesi işleminin iptaline karar verilmesi hatalı bulunmuştur....
Davalı kurum tarafından 14.9.2007 tarihli yazı ile 28.3.2007 tarihli müfettiş raporuna göre davacıya ait eczanede iki adet sahte kupür tespit edildiği,ayrıca kurum tarafından yapılan kontrollerde bir adet sahte kupür tespit edildiği gerekçesiyle davacı ile yapılan ilaç satışına ilişkin sözleşmenin feshedilerek cezai şart uygulandığı,feshe dayanak yapılan 28.3.2007 tarihli müfettiş raporu uyarınca iki adet Tarka 180/2 28 Tablet isimli ilaca ait kupürlerin sahte olduğunun tespit edildiğinin belirtildiği dosya kapsamından anlaşılmaktadır. Davacı, sahte olduğu iddia edilen kupürlere ait ilaçları yasal dağıtım kanallarından aldığını, sahte olduğunu bilmesinin mümkün olmadığını, yapılan fesih işleminin hukuka aykırı olduğunu ileri sürerek, fesih işleminin haksız ve hukuka aykırı olduğunun tespiti ile kaldırılması ve bu şekilde yaratılan muarazanın önlenmesi istemiyle eldeki davayı açmıştır. Davalı, fesih işleminin protokole uygun olduğunu savunmuştur....
Bu nedenle, davacının yeniden yetim aylığı bağlanmasına ilişkin talebini reddeden Kurum işleminin doğru olduğu anlaşıldığından davanın reddine karar verilmesi gerekirken mahkemece yazılı şekilde karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir. O halde, davalı Kurum vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır. SONUÇ : Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 17/03/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Bu nedenle, davacının yeniden yetim aylığı bağlanmasına ilişkin talebini reddeden Kurum işleminin doğru olduğu anlaşıldığından davanın reddine karar verilmesi gerekirken mahkemece yazılı şekilde karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir. O halde, davalı Kurum vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır. SONUÇ : Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 17/03/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....