Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Mahkemece, dava konusu taşınmazın zilyetlikle edinilecek yerlerden olmadığı gibi, 1992 yılından sonra zilyet edildiğinden, 20 yıllık edinme süresinin de dolmadığı gerekçesiyle davanın REDDİNE karar verilmiş, hüküm ... tarafından temyiz edilmiştir. Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, arazi kadastrosunda tapulama harici bırakılmış taşınmazın, kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle, Medeni Yasanın 713 maddesi gereğince tapuya tesciline ilişkindir. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde dava tarihinden önce orman kadastrosu yapılmamıştır. ... Köyünde genel arazi kadastrosu işlemi 1963 yılında yapılmış ve sonuçları 25.12.1967 ilâ 24.01.1968 tarihlerinde ilan edilmiş ve kesinleşmiştir. Bu çalışmada çekişmeli yer paftasına orman olarak yazılmak suretiyle tapulama dışı bırakılmıştır....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : KULLANIM KADASTROSU Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay'ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: Yargıtay bozma ilamında özetle; "Davacının görevsizlik kararı öncesi Kadastro Mahkemesinde açmış olduğu davanın, kullanım kadastrosu sırasında lehine kullanım şerhi verilen 1076 ada 6 parsel sayılı taşınmazın miktarının eksik yazıldığı iddiası ile açılan ve şerh istemine yönelik bir dava olduğu, 13.02.2012 tarihinde alınan fen bilirkişi raporunda, davacının talep ettiği ve (A) harfi ile gösterilen 462,57 metrekarelik kısmın, tespit harici bırakılan bölüm içerisinde kaldığı anlaşılmakla bu yer hakkında görevsizlik kararı verildiği, görevli mahkemeye aktarılan davanın da kullanım şerhi istemine yönelik olduğu, Mahkemece, dava konusu kısmın tapuda kayıtlı olmaması nedeni ile dava ancak zilyetliğin...

      öncelikle kadastrosu yapılarak Hazine adına tescil edilir." hükmüne yer verilmiştir....

      Kullanım kadastrosu sırasında hakkında tutanak düzenlenmeyen, başka bir ifade ile kullanım kadastrosuna tabi tutulmayan taşınmazlarla ilgili davanın dinlenebilmesi için, idareye başvurularak taşınmazda kullanım kadastrosu çalışması yapılmasının sağlanması gerekir. Somut olayda davanın, hakkında kullanım kadastrosu tutanağı düzenlenmeyen ve yol olarak haritasında gösterilen taşınmazın, hükme esas alınan teknik bilirkişi raporunda (A) harfi ile gösterilen kısmına ilişkin olduğu anlaşılmaktadır....

        Kullanım kadastrosu sırasında hakkında tutanak düzenlenmeyen, başka bir ifade ile kullanım kadastrosuna tabi tutulmayan yerlerde kullanıcı şerhi verilebilmesi için idareye başvurularak kullanım kadastrosu yapılmasının sağlanması gerekir. Somut olayda da dava, hakkında kullanım kadastrosu tutanağı düzenlenmeyen taşınmazın tapuya tescili ve davacılar lehine kullanım şerhi verilmesi istemi ile açılmıştır....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay'ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: Kullanım kadastrosu sırasında Polonez Köyü çalışma alanında bulunan 114 ada 12 parsel sayılı 2611,07 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, beyanlar hanesine 6831 sayılı Yasa'nın 2/B maddesi uyarınca Hazine adına orman sınırları dışına çıkarıldığı, parselin tamamının 2873 sayılı Milli Parklar Kanunu'na tabi olduğu ve bu taşınmazın Tahsin evlatları Hilmi Odabaş, ... ve ...'ın 20 yıldır müştereken kullanımında olduğu şerhi verilerek, bahçe niteliği ile davalı Hazine adına tespit ve tescil edilmiştir. Davacı ..., Kadastro Mahkemesinde adına zilyetlik şerhi verilen 114 ada 12 parsel sayılı taşınmazın bir bölümünün tescil harici bırakıldığı ve yüzölçümünün eksik ölçüldüğü iddiasıyla dava açmıştır....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TESCİL Davada, Hazine taraf olup, davacı tarafından ... Tapulama Mahkemesi'nin 24.11.1964 tarih ve 1961/496 Esas, 1964/1986 Karar sayılı Kararı ile hükmen orman olarak tapulama harici bırakılan taşınmaza yönelik 6831 sayılı Yasa'nın 2/B maddesi uyarınca orman sınırları dışına çıkarılan ya da 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun (5831 sayılı Yasa'nın 8. maddesi ile eklenen) Ek-4. maddesi uyarınca kullanım kadastrosu işlemi yapılan yerlerden olmayan çekişmeli taşınmaz hakkında tescil istemiyle açılan davanın; taşınmazın, 6831 sayılı Yasa'nın 2/B maddesinde belirtilen nitelikteki (orman sınırları dışına çıkarılan) yerlerden olduğu iddiasını da içermektedir. Davanın açıklanan bu niteliğine göre, Yargıtay Büyük Genel Kurulu'nun 24.01.2014 gün ve 1 sayılı Kararı ile kabul edilen Hukuk Dairelerine ilişkin iş bölümü uyarınca temyiz incelemesi Yargıtay 20. Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır....

              İşin esası hakkında ise, Mahkemece fen bilirkişileri tarafından düzenlenmiş krokili raporda 125 ada 35 parsel sayılı taşınmaz içinde (a) harfi ile gösterilen 2362,27 metre yüz ölçümündeki alanın tapusunun iptaliyle yine aynı bilirkişi raporunda (b) harfi ile gösterilen 238,71 metre yüzölçümündeki tescil harici bırakılan alanın davacıya ait 125 ada 2 (eski 164) parsele ilave edilmek suretiyle tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş ise de, aleyhine hüküm kurulan 125 ada 35 parsel sayılı taşınmazın uygulama ve dayanaklarıyla birlikte tesis kadastrosu tutanakları ile tesis kadastrosu sırasında düzenlenen paftaları, orijinal ölçü krokileri ve sınırlandırma krokilerinin onaylı örnekleri getirtilmemiş, sadece fiili kullanımı rapor eden, uygulama ve tesis haritalarını çakıştırmayan bu sebeple denetime elverişli olmayan teknik bilirkişi raporuna itibar edilerek karar verilmiş olmasında da isabet bulunmamaktadır....

              Bundan ayrı; 1) Karlık köyünde yapılan genel arazi kadastrosunda dava konusu 1034 parsel sayılı taşınmaz ile ile bu parsele komşu olan 1035, 1036 parsel sayılı tşınmazların ilk kadastro tespit tutanaklarının orjinalinden çekilmiş onaylı fotokopi örnekleri ile tapu kayıtlarının çıkartılarak dosyaya konulması, 2) Dava konusu Karlık köyünde yapılan genel arazi kadastrosunda 1034 parsel (kullanım kadastrosunda 1594 parsel) sayılı taşınmaza komşu olan genel arazi kadastrosu 1035 parsel (kullanım kadastrosunda 1593 parsel) sayılı ve yine genel arazi kadastrosu 1036 parsel (kullanım kadastrosunda 1592 parsel) sayılı taşınmazlarla ve bu taşınmazların kapsamında içersinde kaldığı P.LXXI poligon numaralı 2/B alanı ile ilgili olarak Orman Yönetimince aynı mahiyette, .......

                Yörede 10.06.2005 tarihinde ilân edilerek kesinleşen  kadastrosu ve 2/B madde uygulaması, dava sırasında 2013 yılında 3402 sayılı Kanunun geçici 8. maddesi gereğince evvelce tapulama harici bırakılan yerlerde yapılan kadastro çalışması bulunmaktadır. Dosya içinde bulunan uzman bilirkişi rapor ve ek raporlarında; dava konusu taşınmazın 1956 yılına ait hava fotoğrafı ve 1961 yılı memleket haritasında yeşil renkli çalılık alanda; 1978 ve 1987 yılı hava fotoğrafında da taşlık, kayalık, çalılık alanda kaldığı, eğiminin % 18-20 civarında olduğu, 1995 yıllarından sonra, taşlık çalılık alanların arasında kalan "kelete" tabir edilen düzlüklerde tarım yapılmak ve ev yapmak suretiyle kullanıldığının açıklanması nedeniyle dava tarihi olan 2007 yılına kadar ekonomik amaca uygun kullanım bulunmadığından zilyetlikle kazanılamayacağı kabul edilerek yazılı şekilde hüküm kurulmuştur....

                  UYAP Entegrasyonu