WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Ancak, yukarıda açıklandığı gibi yörede 4127 Sayılı Yasa ile değişik 2924 sayılı Yasanın 11. maddesine ve 3402 sayılı Yasanın Ek 4. maddesi gereğince yapılacak kullanımkadastrosu sırasında ileri sürülebilir ve hak sahipliği tespit komisyonunca değerlendirilebilir. İtiraz ve dava haklarının da bu aşamada kullanılması gerekir. Zilyetlik şerhine ilişkin itiraz iddia ve davaların 3402 sayılı Yasanın 11. maddesindeki askı ilan süresinde ve kadastro mahkemesinde açılması gerektiğinden mahkemece 27/01/2009 tarihinde yürürlüğe giren 3402 sayılı Yasanın Ek 4. maddesi hükümleri dikkate alınmadan, 4127 sayılı Yasa ile değişik 2924 sayılı Yasanın 11. maddesi hükümlerinde aranan şartların gerçekleşmediği gerekçesiyle yazılı olduğu şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırıdır. Bu nedenle; mahkemece, tarafların ileri sürecekleri delillerin toplanması , fiili kullanım durumunun dikkate alınması ve bundan sonra oluşacak sonuç çerçevesinde bir karar verilmesi gerekir....

    Dava, kadastro tespitine itiraz niteliğindedir. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde 1981 yılında yapılan ilk arazi kadastrosu, 1997 yılında kullanım kadastrosu, 1980 yılında yapılan orman kadastrosu ve 1744 Sayılı Yasanın 2. madde uygulaması ve 06.03.1990 yılında ilan edilerek kesinleşen, 1744 Sayılı Yasaya göre yapılan orman kadastrosuna itirazlar nedeniyle kesinleşmeyen yerlerde orman kadastrosu ve 3302 Sayılı Yasanın 2/B madde uygulaması vardır....

      Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne, çekişme konusu 136 ada 21 parsel sayılı taşınmazın davacı ...’ın fiili kullanımında olduğunun tespitine ve kadastro tutanağında belirtilmesine karar verilmiş; hüküm, davalı Hazine vekili ile dava dışı hakkında kullanım şerhi verilen ... kızı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, niteliği itibariyle kullanım kadastrosu sırasında Hazine adına tespit ve tescil edilerek beyanlar hanesinde ... kızı ...'ın kullanımında olduğuna ilişkin şerh verilen taşınmazın beyanlar hanesinde davacı ...'ın fiili kullanımında olduğunun gösterilmesi istemiyle açılmış olup, kesinleşen kullanım kadastrosuna itiraz niteliğindedir. Bu nitelikteki davaların tapu maliki Hazine ile birlikte lehine kullanım şerhi verilen kişi ya da kişilere yönelik açılması gerekir. Davacı tarafından lehine kullanım şerhi verilen ... kızı ... yerine adına kullanım şerhi verilmeyen... kızı ... hasım gösterilmiştir. Mahkemece, dava, adına kullanım şerhi verilen ...'...

        Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, kullanım kadastrosu tesbitine itiraz niteliğindedir. Mahkemece kurulan hüküm isabetsizdir. Şöyle ki; çekişmeli taşınmaza yönelik olarak, 1993 yılında 2924 sayılı Kanuna göre kullanım kadastro çalışması yapılarak, 171 ada 2 parsel sayısı ile Hazine adına bahçe niteliği ile tapuya kaydedilmiştir. Davacı gerçek kişiler, 31.03.2010 tarihinde açtıkları bu dava ile çekişmeli taşınmazın bir bölümünün zilyedi oldukları halde, davalıların bu bölümü kullanmaya çalıştıklarını iddia ederek, zilyetliğin tesbitine karar verilmesini istemişlerdir. Yargılama sırasında, 5831 sayılı Kanun ile 3402 sayılı Kanuna eklenen Ek 4 madde gereğince başlatılan kullanım kadastrosu çalışmalarında, çekişmeli 171 ada 2 nolu parsele yönelik olarak, yeniden kadastro tesbiti yapılarak, ifraz ile 10 ve 11 nolu parseller ihdas olunmuş, tutanağın beyanlar hanesinde kullanıcılar da belirtilmek suretiyle aynı nitelikle Hazine adına tesbit edilerek tapuya tescil edilmiştir....

          Davacı, taşınmazın fiilen kendi kullanımında olmasına rağmen taşınmazın beyanlar hanesine ölü ... oğlu ... mirasçıları lehine kullanım şerhi verildiği iddiasıyla dava açmıştır. Mahkemece, davanın kabulüne ve ... Köyü 104 ada 1361 parsel sayılı taşınmazın beyanlar hanesinde ... oğlu ölü ... mirasçılarının kullanımında olduğuna ilişkin şerhin iptali ile ... ve .. oğlu, 1955 doğumlu, davacı ...'ın kullanımında olduğu şeklinde şerh verilerek düzeltilmesine ve taşınmazın bu haliyle Hazine adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş, hüküm davalı Hazine tarafından temyiz edilmiştir. Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, 3402 sayılı Yasanın ek 4. maddesine göre yapılan kadastro tespitine itiraz niteliğindedir. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde tespit tarihinden önce 1970 yılında yapılan orman kadastrosu bulunmaktadır....

            Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, 3402 sayılı Yasanın ek 4. maddesine göre yapılan kadastro tespitine itiraz niteliğindedir. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde tespit tarihinden önce yapılıp 02/03/2005 tarihinde ilan edilerek kesinleşen orman kadastrosu ve 2/B madde uygulaması bulunmaktadır. İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye ve 5831 sayılı Yasayla 3402 sayılı Yasaya eklenen ek 4. maddesi gereğince yapılan kadastroda davalı gerçek kişi yararına konulan kullanım şerhinin değiştirilmesine yönelik olduğu, davalı gerçek kişinin de davayı kabul ettiği, bu durumun taşınmazın niteliğine ve kullanım şerhine itiraz etmeyen davalı Hazinenin aleyhine bir durum yaratmadığı anlaşıldığına göre, davalı Hazinenin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, Harçlar Yasasının değişik 13/j maddesi uyarınca harç alınmasına yer olmadığına 19/12/2011 günü oybirliği ile karar verildi....

              Davacı, taşınmazın beyanlar hanesine kendisi lehine kullanım şerhi verildiğini ancak “... kızı ...” yazılması gerekirken, “... oğlu ... ...” şeklinde isim ve cinsiyetinin hatalı yazıldığından bahisle dava açmıştır. Mahkemece, davalı ... Yönetimi aleyhine açılan davanın husumet yokluğu nedeniyle reddine, davalı Hazine aleyhine açılan davanın ise kabulüne ve ... köyü 104 ada 1158 parsel sayılı taşınmazın beyanlar hanesinde yazılı bulunan ... oğlu ... ...'ın kullanımında olduğuna ilişkin şerhin iptali ile ... ve ... kızı, 1955 doğumlu, ...'ın kullanımında olduğu şeklinde şerh verilmesine ve bu haliyle Hazine adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş, hüküm davalı Hazine tarafından temyiz edilmiştir. Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, 3402 sayılı Yasanın ek 4. maddesine göre yapılan kadastro tespitine itiraz niteliğindedir. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde tespit tarihinden önce 1970 yılında yapılan orman kadastrosu bulunmaktadır....

                Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, 3402 sayılı Yasanın ek 4. maddesine göre yapılan kadastro tespitine itiraz niteliğindedir. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde tespit tarihinden 1971 yılında yapılan orman kadastrosu bulunmaktadır. Daha sonra evvelce sınırlaması yapılmış ormanlarda 6831 sayılı Yasanın 3302 sayılı Yasa ile değişik 2/B madde uygulaması 01/09/1994 tarihinde ilan edilerek kesinleşmiştir....

                  İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye ve 5831 sayılı Yasayla 3402 Sayılı Yasaya eklenen ek 4. maddesi gereğince yapılan kadastroda davalı köy tüzelkişiliği yararına konulan kullanım şerhinin değiştirilmesine yönelik olduğu, bu durumun taşınmazın niteliğine ve kullanım şerhine itiraz etmeyen davalı Hazinenin aleyhine bir durum yaratmadığı anlaşıldığına göre, davalı Hazinenin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, Harçlar Yasasının değişik 13/j maddesi uyarınca harç alınmasına yer olmadığına 19/12/2011 günü oybirliği ile karar verildi....

                    Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, 3402 sayılı Yasanın ek 4. maddesine göre yapılan kadastro tespitine itiraz niteliğindedir. Çekişmeli taşınmazların bulunduğu yerde tespit tarihinden önce yapılıp 01/03/2005 tarihinde ilan edilerek kesinleşen orman kadastrosu ve 2/B madde uygulaması bulunmaktadır. İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye ve 5831 sayılı Yasayla 3402 sayılı Yasaya eklenen ek 4. maddesi gereğince yapılan kadastroda davalı gerçek kişi yararına konulan kullanım şerhinin değiştirilmesine yönelik olduğu, davalı gerçek kişinin de davayı kabul ettiği, bu durumun taşınmazın niteliğine ve kullanım şerhine itiraz etmeyen davalı Hazinenin aleyhine bir durum yaratmadığı anlaşıldığına göre, davalı Hazinenin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, Harçlar Yasasının değişik 13/j maddesi uyarınca harç alınmasına yer olmadığına 19/12/2011 günü oybirliği ile karar verildi....

                      UYAP Entegrasyonu