Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, elektrik aboneliği sözleşmesinden kaynaklı faturalar sebebiyle başlatılan icra takipleri dosyaları bakımından borçlu olunmadığının tespiti ile takiplerin iptaline ve icra tehdidi altında ödenen bedellerin faizi ile iadesi istemine ilişkindir. 2. İlgili Hukuk 6100 sayılı HMK, 6098 sayılı TBK 3. Değerlendirme İnceleme, 6100 sayılı HMK'nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek duruşmasız olarak yapılmıştır. VI. KARAR Dava, elektrik aboneliği sözleşmesinden kaynaklı faturalar sebebiyle başlatılan icra takipleri dosyaları bakımından borçlu olunmadığının tespiti ile takiplerin iptaline ve icra tehdidi altında ödenen bedellerin faizi ile iadesi istemine ilişkindir....
İSTİNAF SEBEPLERİ Davacı vekili; mahkemenin tesis ettiği kararın çelişkili olduğunu, davaya konu senetlerin ödendiğinin kabulüne rağmen senetler nedeniyle borçsuzluğun tespiti ile iadesine karar verilmemesinin hatalı olduğunu, mahkemeden öncelikle talebin, mal teslimi olmaması nedeniyle 485.000 TL borcun olmadığının tespiti olmasına rağmen yanılgılı gerekçe ile karar verildiğini, özellikle ödeme belgesi sunulan 20.000 ve 20.000 TL bedelli ve 30.05.2018 ve 30.06.2018 vade tarihli iki adet senet hakkında tedbir kararı tesisi ile müvekkilinin mağduriyetine engel olunmasını ve bu senetlerin karşı taraftan alınarak verilmesini ve aynı senetlerin iptaline karar verilmesini, ayrıca bu ödenen 40.000 TL'nin karşı taraftan alınarak iadesine, bunun mümkün olmaması halinde senetlerin iptaline karar verilmesini, davalıya teslim edilen senetlere ve müşteri senetlerine ilişkin tedbir kararı alınmasını ve bu senetlerin teslimi ve iptalini, ödenen müşteri senetleri ile müşteri kredi kartlarından çekilen...
Sayılı dosyası üzerinden cebri icra tehdidiyle ödenen bedellerin ödeme tarihinden itibaren işleyecek faiziyle iadesi ve borcu kabul anlamına gelmemek kaydıyla davalı banka tarafından kredi bedellerine uygulanan fahiş miktarlarda faiz bedellerinin tespiti ile iadesi gerektiğini ileri sürerek, kararın kaldırılarak müvekkili ...'ın taraf ve dava ehliyetinin bulunduğuna karar verilmesini talep etmiştir. GEREKÇE : Dava ehliyeti olmayan bir kişi adına kanuni temsilcisi tarafından dava açılır. Bu halde dava dilekçesinde davacı (taraf)olarak dava ehliyeti bulunmayan kişinin (küçük veya mahcurun) temsilcisi olarak da ,kanuni temsilcinin adı ve soyadı ve adresi yazılır. Kanuni temsilci temsil ettiği kişinin adını yazmadan ve temsilci sıfatını bildirmeden )davayı kendi adına açarsa, böyle bir dava sıfat yokluğundan red edilir....
Dava; protokol gereği teminat olarak verildiği ileri sürülen senetler ile müşteri senetleri ve kredi kartından çekilen bedeller ile yanıltılarak alındığı ileri sürülen ipotek için borçlu olmadığının tespiti ile ödenen iki adet senedin , kredi kartı bedelinin iadesi talebine ilişkin olup, verilen kesin mehile rağmen iki adet çek bedeli haricindeki taleplerle ilgili harç tamamlanmamış olduğundan, eldeki dava harcı yatırılmış olan iki adet senetten borçlu olmadığının tespiti olarak değerlendirilmiştir....
Bankasından asıl borçlu dava dışı ...'in kullanmış olduğu kredi ile ilgili olarak 18/11/2014 tarih ve ...-... (...) ...sayılı kredi sözleşmesinden dolayı ...'in her hangi bir borcunun kalıp kalmadığı, bu kredi sözleşmesinden kaynaklanan borcun kimin tarafından, hangi tarihte, ne miktar olarak ödendiğinin tespiti ve yine söz konusu kredi sözleşmesinin müteselsil kefil sıfatı ile dahil olan davacının ve davalının ayrı ayrı yapmış oldukları ödemelere ilişkin tarih, miktar ve tutarlarının tespiti ile dava dışı ........ Bankasından kullanılan söz konusu krediye ilişkin geri ödeme bilgileri ile davalıdan varsa rücu bilgilerini de toplayarak 2018/........
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davacı müvekkilinin dava dışı Abdulmuttalip Seçer'e 18/11/2014 tarih ve 17098547- 13864(64008)8182 Sayılı Kredi Sözleşmesine kefil olması ve bu kredi sözleşmesi sırasında asıl borçlu Abdulmuttalip Seçer'in adına kayıtlı olan 34 XX 308 plaka nolu motorlu araç üzerindeki rehnin, davalı tarafından müvekkilinin bilgisi ve rızası dışından kaldırılması suretiyle müvekkili aleyhine işlem yaptığından, müvekkilinin davalı tarafa borçlu olmadığını tespiti ve bu kredi sözleşmesi nedeniyle davalıya ödemiş olduğu 50.000 TL'nin davalıdan istirdadı ile müvekkiline ödenmesini talep ettiğini, bu nedenlerle davacı müvekkilinin, Abdulmuttalip Seçer'e 18/11/2014 tarih ve 17098547- 13864(64008)8182 Sayılı Kredi Sözleşmesinden dolayı borçlu olmadığının tespitine, iş bu kefalet nedeniyle müvekkilinin davalıya ödemiş olduğu 50.000 TL'nin davalıdan istirdadı ile müvekkiline ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
- K A R A R - Davacı vekili, müvekkili aleyhine davalı yanca genel kredi sözleşmesinden kaynaklı alacağın tahsili için icra takibine girişildiğini, takibin kesinleştiğini, icra takibine konu sözleşmede kefil olarak müvekkili adına dava dışı ... tarafından imzaların atıldığını, müvekkili tarafından dava dışı ... adına noterde düzenlenen vekaletnamenin müvekkilinin şahsen borca ortak veya kefil olmasını kapsamadığını ileri sürerek icra takibinden dolayı borçlu olmadığının tespitine ve %20 tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davanın kabul edildiğini, ancak kötü niyet tazminatı koşullarının bulunmadığını beyan etmiştir. Mahkemece; her ne kadar dava, davalı yanca kabul edilmişse de tazminat istemi yönünden tarafların haklılık durumunun değerlendirilmesi gerektiği, davacı tarafından dava dışı ...'...
- KARAR - Davacı vekili, müvekkili aleyhine davalı tarafından kredi kartı üyelik sözleşmesinden kaynaklı alacağın tahsili için icra takibine girişildiğini, takibin kesinleştiğini, müvekkilinin maaşından kesintilerin yapıldığını, sözleşmedeki imzanın müvekkiline ait olmadığını ileri sürerek, müvekkilinin icra takibinden dolayı borçlu olmadığının tespitine, icra dosyasından tahsil eden paranın istirdadına ve %40 oranında tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, kredi kartının davacının imzası alınmak suretiyle bizzat kendisine teslim edildiğini, kredi kartından yapılan harcamalardan davacının sorumlu olduğunu belirterek, davanın reddine ve %40 oranında tazminata karar verilmesini istemiştir....
sayılı davada davacı vekili dava dilekçesinde; 2008/62 E. sayılı ve 2008/229 E. sayılı takiplerden dolayı davalı bankaya borçlu olmadığının tespitine ve kötü niyet tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir. 3.Birleşen 2013/1425 E. sayılı davada davacı vekili dava dilekçesinde; davalı bankanın davacıya yönelik 2005/623 E. sayılı dosya ilamsız icra takibine başladığını ancak takibe dayanak ek kredi sözleşmesini davacının imzalamadığını, davacının böyle bir kredi kullanmadığını belirterek takip dosyasından dolayı davacının borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep etmiştir. II....
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı ...' in müvekkili bankadan... tarih ve .. nolu genel kredi sözleşmesi ile kredi kullanan ...'e iş bu sözleşmeden kaynaklı olarak müteselsil kefil olduğunu, ...' in de bu kredi sözleşmesine bağlı olarak müvekkili bankadan krediler kullandığını, bu krediden kaynaklı bakiye borcunu vade tarihi olan 30.10.2020 tarihinde ödemediğini, vadesinde ödenmeyen borç nedeniyle hesabın kat edildiğini ve asıl borçlu ve genel kredi sözleşmesine müteselsil kefil olan borçlulara ... Noterliği’ nin ... tarih ve ... yevmiye numaralı ihtarname gönderildiğini, ... Noterliği’ nin ...tarih ve ... yevmiye numaralı ihtarnamesine rağmen ödeme yapılmadığından borçlular aleyhine ......