DAVA Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin davalı bankadan kullandığı konut kredisinin teminatı olarak, Gaziosmanpaşa, Küçükköy Mah., 5667 ada, 4776 parsel, 2 nolu bağımsız bölüm üzerine, 05.05.2010 tarih ve 6592 yevmiye numarası ile banka lehine 210.000 TL bedelli ipotek tesis ettirdiğini, konut kredisi borcunu yaklaşık 2 yıl önce kapatmış olmasına rağmen, davalı bankanın ipoteğin fekki sürecini başlatmadığını, davalı borç bitince ipoteği fek etmekle yükümlü olduğundan banka lehine tesis edilen 210.000 TL bedelli ipoteğin fekkine karar verilmesini talep etmiştir. II....
Mahkemece toplanan deliller ve dosya kapsamına göre; davalı banka ile davacı arasında düzenlenen 28.08.2008 tarihli genel kredi sözleşmesi ile davacıya tarım destek kredisi kullandırıldığı ve aynı tarihte davacı adına kayıtlı taşınmaz üzerinde alacaklı banka lehine ipotek tesis edildiği, bankada yapılan işlemler sırasında davacının mühür ve parmak izi kullandığı, mühür beyannamesinin noter vasıtasıyla düzenlendiği, her ne kadar davacı tarafından kredi sözleşmesi ile verilen paranın alınmadığı ileri sürülmüş ise de; davacının yapılan işlemlerin ve çekilen kredi karşılığında kendisine ait taşınmaz üzerine ipotek konulduğunun farkında olduğu, davacının asıl borçlu olarak yer aldığı kredi sözleşmesinden kaynaklanan kredi borcunun kefil ... tarafından ödendiği, davalı bankanın kredi borcunun tümüyle ödenmesi nedeniyle alacaklı sıfatının kalmadığı gerekçesiyle menfi tespit yönünden açılan davanın husumet yokluğu nedeniyle reddine, ipoteğin kaldırılması yönünden ise davanın kabulü ile davacıya...
Katında bulunan 67 nolu mesken nitelikli bağımsız bölümün müvekkilinin eşi adına kayıtlı olduğunu, bu taşınmaz üzerine üçüncü kişinin borcu sebebiyle davalı banka lehine genel kredi sözleşmesinin teminatı olarak 1.260.000,00 TL bedelli ipotek tesis edildiğini, sonrasında bu ipoteğin bedelinin 640.000,00 TL artırılarak ek bir ipotek tesis edildiğini, ipotek artırım işlemi için müvekkilinin eşi ... ile yeni bir kefalet sözleşmesi yapılıp kefaletin tutarının artırıldığını, tesis edilen ek ipotek ve imzalanan kefalet sözleşmesi evlilik birliği içerisinde gerçekleştirilmiş olup müvekkilinin açık rızasının alınmadan yapıldığını, verilen kefalete dayanılarak yapılan ek ipoteğin davalı banka tarafından İstanbul Gayrimenkul Satış İcra Müdürlüğünün ... esas sayılı dosyası ile ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile ilamlı icra takibine konu edildiğini, söz konusu icra takibine konu olan bu ipoteğin ve dayanağı olan kefalet sözleşmesinin müvekkilinin rızası alınmadan tesis olması sebebiyle kaldırılması...
Ş. şirketinden aldığını, davaya konu taşınmaz üzerindeki ipoteğin, davalı tarafça, Nissa İnşaat A.Ş. arasındaki kredi ilişkisi nedeniyle kurulduğunu, müvekkili taşınmazı satın alınca, konutu açısından ipotek borçlusu konumuna düştüğünü, davacının söz konusu daireyi satın aldığını ve bütün ödemelerini yaptığını, müvekkilinin iş bu konutun satışından dolayı dava dışı 3.şahıs Nissa şirketine herhangi bir borcunun kalmadığını, yapılan araştırmada 2011 yılında konulan dava konusu ipoteğin asıl borçlusu Nissa İnşaat AŞ'nin, davalı İş Bankası AŞ'ye olan bütün borcunu ödediğini ve ipoteğin konusuz kaldığını öğrendiklerini, ancak davalı bankanın bütün ısrarlara rağmen ipoteği kaldırmamakta direnmekte olduğu için huzurdaki davanın açıldığını, tapu kaydında görüleceği üzere, davalı İş Bankası lehine konulan 90.000.000 TL ve 270.000,00 TL bedelli ipoteklerin kaldırılmadığını, bu ipoteğin sözleşmesine göre, borçlu şirket Nissa AŞ'nin, bankaya borcu kalmadığı için ipoteğin kaldırılması gerektiğini,...
uyarınca satıştan önce doğduğunu ve bu surette banka lehine borçları teminen ipotek tesis edildiğini, lehine tesis edilen ipoteğin, üst sınır ipoteği (limit ipoteği, maksimal ipotek) olduğunu, ipotek borçlularının bankaya karşı doğmuş ve doğacak tüm borçlarını kapsadığını, iş bu sebeple, davacının, taşınmazı satın alırken ipoteği kabul ederek ipoteğin hüküm ve sonuçları, ipotek bedeli ve ipoteğin teminat görevini üstlendiği borçları kabul etmiş olduğunu, TMK 888....
Davalı banka ile dava dışı arasında imzalanan genel kredi sözleşmesi kapsamında bu sözleşmenin müşterek borçlusu ve müteselsil kefili olan tarafından taşınmazının ipotek verilmesi nedeniyle söz konusu genel kredi sözleşmesi hükümleri çerçevesinde banka lehine tesis edilen ipoteğin ilişkin olduğu taşınmazın sigorta ettirilmesi nedeniyle oluşan sigorta primlerini ödeme borcunun asıl kredi borçlusu olan dava dışı şirkete ait olduğu sözleşme içeriğinden ve taraflar arasında daha önce görülen sayılı kararından anlaşılmaktadır....
KARAR Davacı, davalı ile kredi sözleşmesi imzalandığını, kullanılan kredi nedeniyle teminat olarak davacıya ait taşınmaz üzerinde ipotek tesis edildiğini, kredi borcunu kapattığını, davacı tarafından tüm masraflar karşılanmış olmasına rağmen, taşınmaz üzerine konan ipoteğin kaldırılmadığını ileri sürerek sözleşmeye konu taşınmaz üzerindeki ipoteğin kaldırılmasına karar verilmesini istemiştir. Davalı, davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, davanın kabulüne dair verilen karar Dairemizce onanmış, davacı ve davalı bu kez karar düzeltme talebinde bulunmuştur. Davacı, sözleşmeye konu taşınmaz üzerindeki ipoteğin kaldırılmasına karar verilmesi istemi ile bu davayı açmıştır....
Dava, 05/10/1998 tarihli 544 sayılı tarımsal krediler genel sözleşmesi uyarınca verilen ipoteğin borcun bulunmaması nedeniyle kaldırılması istemine ilişkindir. Mahkemece, mahkemenin 2010/386 esas 2012/71 karar sayılı kararı uyarınca, 05/10/1998 tarih ve 544 sayılı tarımsal kredi sözleşmesi gereğince davacı taşınmazının davalı banka lehine ipotek verildiği, dava dışı borçlunun borcunun bütün fer'ileri ile birlikte ödenerek kapatıldığı ve 20/10/1999 tarih ve 832 sayılı kredi sözleşmesinde davacının kefaletinin bulunmadığı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiş ise de, dosya içerisinde bulunan 05/10/1998 tarihli 544 sayılı tarımsal krediler genel sözleşmesi ve eki niteliğinde olan tarımsal krediler ikraz sözleşmesi ile bu sözleşmelerin mütemmim cüzü olan ipotek belgesindeki, dava konusu ipotek akdi ile ilgili hükümler incelenip ipoteğe etkisi tartışılmaksızın eksik inceleme sonucu yazılı şekilde karar verilmesi bozmayı gerektirmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki ipoteğin kaldırılması davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı vekili; davalı bankanın ... şubesinden kredi kullanan dava dışı ... Turizm Seyahat İnşaat Otomotiv San. ve Tic. Ltd. Şti.'nin borcuna karşılık, müvekkilinin sahibi olduğu taşınmaz üzerine 100.000,00 TL limitli üst sınır ipoteği tesis edildiğini, ipoteğin verilmesine neden olan kredi borcunun müvekkili tarafından ödendiğini, bunun üzerine davalı icra takibinden vazgeçtiği gibi tapudan 150/C şerhini de kaldırdığını, fakat bütün taleplerine rağmen tapudan ipoteğin kaldırılmadığını belirterek müvekkiline ait taşınmaz üzerinde davalı lehine tesis edilmiş olunan ipoteğin kaldırılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
KARAR Davacı vekili, müvekkili ile davalı arasında kredi sözleşmesi imzalandığını, kullanılan kredi nedeniyle teminat olarak davacıya ait taşınmaz üzerinde ipotek tesis edildiğini, kredi borcunu erken kapattığını, davacı tarafından tüm masraflar karşılanmış olmasına rağmen, ipotek fek ücreti ödenmediğinden bahisle taşınmaz üzerine konan ipoteğin kaldırılamayacağının davalı tarafından bildirildiğini ileri sürerek sözleşmeye konu taşınmaz üzerindeki ipoteğin kaldırılmasına karar verilmesini istemiştir. Davalı, davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, davanın kabulüne dair verilen karar Dairemizce onanmış, davacı bu kez karar düzeltme talebinde bulunmuştur. Davacı, sözleşmeye konu taşınmaz üzerindeki ipoteğin kaldırılmasına karar verilmesi istemi ile bu davayı açmıştır....