WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Bağlı kredilerde, mal veya hizmet hiç ya da gereği gibi teslim veya ifa edilmez ise satıcı, sağlayıcı ve kredi veren, tüketicinin satış sözleşmesinden dönme veya bedelden indirim hakkını kullanması hâlinde müteselsilen sorumludur." Kanun hükmünden hareketle, bağlı tüketici kredilerinde bankanın kanundan ... bir sorumluluk üstlendiği anlaşılmaktadır. Bu kapsamda, tüketicinin kanunda tanınan birtakım seçimlik haklarını kullanması halinde bankanın satıcı veya sağlayıcı ile birlikte müteselsilen sorumluluğu söz konusu olmaktadır. Bankanın müteselsil sorumluluğunun sınırları ise kanun ile belirlenmiş durumdadır. Bankanın sorumluluğu; malın teslim veya hizmetin ifa edilmediği durumlarda satış sözleşmesinde veya bağlı kredi sözleşmesinde belirtilen malın teslim veya hizmetin ifa edilme tarihinden, malın teslim veya hizmetin ifa edildiği durumlarda malın teslim veya hizmetin ifa edildiği tarihten itibaren, kullanılan kredi miktarı ile sınırlı olmak üzere bir yıldır....

    Taraflar arasındaki sözleşmenin 6502 sayılı TKHK 40/1.maddesine göre ön ödemeli konut satış sözleşmesi niteliğinde olduğundan uyuşmazlığa uygulanması gereken hükümler 6502 Sayılı Kanunun 40 vd.maddelerinde ki "Ön Ödemeli Konut Satışı" na ilişkin olan düzenlemelerdir. 6502 sayılı Tüketici Korunması Hakkındaki Kanun'un 40. maddesinde “Ön Ödemeli Konut Satış Sözleşmesi" tanımlanmıştır. Bu maddeye göre; Ön ödemeli konut satış sözleşmesi, tüketicinin konut amaçlı bir taşınmazın satış bedelini önceden peşin veya taksitle ödemeyi, satıcının da bedelin tamamen veya kısmen ödenmesinden sonra taşınmazı tüketiciye devir veya teslim etmeyi üstlendiği sözleşmedir. Ön ödemeli konut satış sözleşmesinin şekil şartına ilişkin 41. maddesinde ise; “(1) Ön ödemeli konut satışının tapu siciline tescil edilmesi, satış vaadi sözleşmesinin ise noterde düzenleme şeklinde yapılması zorunludur....

    İddia, savunma ve tüm dosya kapsamından; Dava, taşınmazın ayıplı ve eksik imalatından kaynaklı tazminat talebine ilişkindir. Davacının bu tazmin talebini elbetteki ayıplı işlerden kaynaklı değer kaybı niteliğinde anlamak gerekir. Davacı iş bu dava ile davalının istinaf dilekçesinde iddia ettiği gibi ''site ortak alanlarındaki ayıplı ve eksik işlerin giderilmesi için bedel talebinde bulunmamıştır. Belirtilmelidir ki, satış tarihinde 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun hükümleri yürürlükte olup, uyuşmazlığın da bu kanunun ayıplı mal başlıklı 8 ila 12 maddeleri arasındaki düzenlemeler dikkate alınarak çözümlenmesi gerekmektedir. Ayıplı mal, 6502 sTKHK'nın 8.nci maddesinde "(1) Ayıplı mal, tüketiciye teslimi anında, taraflarca kararlaştırılmış olan örnek ya da modele uygun olmaması ya da objektif olarak sahip olması gereken özellikleri taşımaması nedeniyle sözleşmeye aykırı olan maldır....

      Dava konusu olayda 4077 sayılı yasada düzenlenen “ayıplı ifa” değil “eksik ifa” söz konusu olup, 4077 sayılı Yasanın 30. maddesine göre, bu Kanunda hüküm bulunmayan hallerde genel hükümlere göre uyuşmazlığın çözümü gerekli olduğundan, sözleşmeden kaynaklanan edimin ifasındaki dava konusu eksiklikler nedeniyle davacının 10 yıllık zamanaşımı süresi içerisinde satıcının sorumluluğuna gidebileceği kabul edilmelidir. Bu durumda mahkemece, dava konusu spor kompleksi yönünden taraflar arasında ihtilafsız olan satış bedeli üzerinden gerekli indirim yapılması gerekirken yanlış değerlendirme ile yazılı şekilde karar verilmiş olması, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir. 3-Davalı ... İnşaat...A.Ş hakkındaki davanın 2010/7412-16049 Husumet yokluğu nedeniyle reddine karar verilmiştir. Davalı ... İnşaat...A.Ş aleyhine kurulan bir hüküm bulunmadığından, bu davalının kararı temyiz etmekte hukuki bir yararı bulunmamaktadır.Açıklanan nedenle davalı ......

        Mahkemece, sosyal tesislerin Toki’ye ait taşınmaz üzerine yapılmış ve kamuya açık hale getirilmiş olması, “gizli ayıp” olarak nitelendirilmiş ise de, dava konusu olayda 4077 sayılı yasada düzenlenen “ayıplı ifa” değil “eksik ifa” söz konusu olup,4077 sayılı Yasanın 30. maddesine göre, bu Kanunda hüküm bulunmayan hallerde genel hükümlere göre uyuşmazlığın çözümü gerekli olduğundan, sözleşmeden kaynaklanan edimin ifasındaki dava konusu eksiklikler nedeniyle davacının 10 yıllık zamanaşımı süresi içerisinde satıcının sorumluluğuna gidebileceği kabul edilmelidir. Bu durumda mahkemece, dava konusu spor kompleksi yönünden taraflar arasında ihtilafsız olan satış bedeli üzerinden gerekli indirim yapılması gerekirken yanlış değerlendirme ile yazılı şekilde karar verilmiş olması, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir. 3-Davalı ... İnşaat...A.Ş hakkındaki davanın husumet yokluğu nedeniyle reddine karar verilmiştir. Davalı 2010/11012 2011/987 ......

          Mahkemece, sosyal tesislerin Toki’ye ait taşınmaz üzerine yapılmış ve kamuya açık hale getirilmiş olması, “gizli ayıp” olarak nitelendirilmiş ise de, dava konusu olayda 4077 sayılı yasada düzenlenen “ayıplı ifa” değil “eksik ifa” söz konusu olup,4077 sayılı Yasanın 30. maddesine göre, bu Kanunda hüküm bulunmayan hallerde genel hükümlere göre uyuşmazlığın çözümü gerekli olduğundan, sözleşmeden kaynaklanan edimin ifasındaki dava konusu eksiklikler nedeniyle davacının 10 yıllık zamanaşımı süresi içerisinde satıcının sorumluluğuna gidebileceği kabul edilmelidir. Bu durumda mahkemece, dava konusu spor kompleksi yönünden taraflar arasında ihtilafsız olan satış bedeli üzerinden gerekli indirim yapılması gerekirken yanlış değerlendirme ile yazılı şekilde karar verilmiş olması, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir. 3-Davalı ... İnşaat...A.Ş hakkındaki davanın husumet yokluğu nedeniyle reddine karar verilmiştir. Davalı 2010/10992-2011/985 ......

            Mahkemece, sosyal tesislerin Toki’ye ait taşınmaz üzerine yapılmış ve kamuya açık hale getirilmiş olması, “gizli ayıp” olarak nitelendirilmiş ise de, dava konusu olayda 4077 sayılı yasada düzenlenen “ayıplı ifa” değil “eksik ifa” söz konusu olup,4077 sayılı Yasanın 30. maddesine göre, bu Kanunda hüküm bulunmayan hallerde genel hükümlere göre uyuşmazlığın çözümü gerekli olduğundan, sözleşmeden kaynaklanan edimin ifasındaki dava konusu eksiklikler nedeniyle davacının 10 yıllık zamanaşımı süresi içerisinde satıcının sorumluluğuna gidebileceği kabul edilmelidir. Bu durumda mahkemece, dava konusu spor kompleksi yönünden taraflar arasında ihtilafsız olan satış bedeli üzerinden gerekli indirim yapılması gerekirken, yanlış değerlendirme ile yazılı şekilde karar verilmiş olması, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir. 3-Davalı ... İnşaat...A.Ş hakkındaki davanın husumet yokluğu nedeniyle reddine karar verilmiştir. Davalı ......

              UYUŞMAZLIK KONUSU OLAN HUSUSLAR: Taraflar arasındaki uyuşmazlık, yerel mahkeme kararında usul ve yasaya aykırılık bulunup bulunmadığı, kararın eksik incelemeye ve/veya yanılgılı değerlendirmeye dayalı olup olmadığı noktalarında toplanmaktadır. D ELİLLER : Tüm dosya kapsamı ELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, taşınmaz satış sözleşmesinden kaynaklı, taşınmazın ayıplı olduğu iddiasına dayalı ayıp oranında bedelde indirim istemine ilişkindir. İnceleme, 6100 sayılı HMK'nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek duruşmasız olarak yapılmıştır. İlk Derece Mahkemesince, davanın kabulüne dair verilen karar davalı vekili tarafından istinaf edilmiştir....

              İlk derece mahkemesince, mahallinde yapılan keşif sonucunda bilirkişilerin dosyaya sunmuş oldukları 28/04/2014 tarihli raporda eksik ifa nedeniyle yapılması gereken indirim bedelinin 33.000,00 TL olduğu belirlenmiş, açık ayıplar ve gizli ayıplar yönünden de ayrı ayrı 4.400,00 TL'lik değer kaybının olduğu tespit edilmiştir....

              Buna göre mal veya hizmet hiç ya da gereği gibi teslim veya ifa edilmez ise satıcı, sağlayıcı ve kredi veren, tüketicinin satış sözleşmesinden dönme veya bedelden indirim hakkını kullanması hâlinde müteselsilen sorumludur. Tüketicinin bedelden indirim hakkını kullanması hâlinde bağlı kredi de bu oranda indirilir ve ödeme planı buna göre değiştirilir. Tüketicinin sözleşmeden dönme hakkını kullanması hâlinde, o güne kadar yapmış olduğu ödemenin iadesi hususunda satıcı, sağlayıcı ve kredi veren müteselsilen sorumludur. Ancak kredi verenin sorumluluğu; malın teslim veya hizmetin ifa edilmediği durumlarda satış sözleşmesinde veya bağlı kredi sözleşmesinde belirtilen malın teslim veya hizmetin ifa edilme tarihinden, malın teslim veya hizmetin ifa edildiği durumlarda malın teslim veya hizmetin ifa edildiği tarihten itibaren, kullanılan kredi miktarı ile sınırlı olmak üzere bir yıldır. İstinafa konu davada, davacı ile davalı DD Konut Finansman AŞ arasında bağlı kredi sözleşmesi imzalanmıştır....

              UYAP Entegrasyonu