WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Konutlar İnşaat Projesi”nden konut satın aldığını, diğer davalı bankadan konut kredisi kullanmak suretiyle satış bedelinin tamamını ödediğini, kendisine sunulan katalogda ve şirkete ait web sitesinde, satın almış olduğu konutun toplam alanının, brüt 97,07 m2, net 74,67 m2 olarak belirtilmesine rağmen, aradan geçen sürede katalogların ve web sitesinin değiştirildiğini, yeni katalogda bu miktarların 97 m2 ve 69,03 m2 olarak belirtildiğini, bu durumu 2011 Mayıs ayında öğrendiğini, söz konusu ayıbı davalıya bildirip, ihtar gönderdiğini, yaptırmış olduğu tespitte, konutun net m2’sinin, son katalogda belirtilen miktardan da küçük olup, 67,42 m2 olduğunun tespit edildiğini, bu şekilde taahhüt edilen m2 üzerinden teslimin yapılmamış olması ve ayıplı ifa nedeniyle 18.315,31 TL zarara uğradığını ileri sürerek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile uğramış olduğu zarar ve yaptığı masrafların toplam tutarı olan 18.806,3 TL’nin dava tarihinden itibaren işleyecek faiziyle birlikte davalılardan...

    edilen otopark alanının tapuya da şerh edilmesi gerekliliğinin işin doğası gereği olduğu, nitekim verilmiş olan 2 araçlık yerin sonradan tek araca indirilmesinin muhtemel olabileceği ve bunun garantisinin tapuda şerh edilmesi olduğu; nitekim davacının ifadesine göre, davacının 2 araçlık otopark yeri vaadine güvenerek bu satış sözleşmesini yaptığının belirtildiği; dolayısıyla davalıların otopark yeri hususunda ayıplı satış (kaldı ki, eksik ifa olduğu da değerlendirilebilir) gerçekleştirmiş olduklarının kabulü gerektiği; bu durumda davacının seçimlik haklarını kullanabileceği ve davacının ayıp oranında bedel indirimi (değer kaybı) istediği; bilirkişi heyetinin yerinde inceleme yaparak değer kaybını 13.767 TL olarak hesapladığı; bilirkişi heyetinden ek rapor alınarak tarafların rapora itirazlarının karşılanmış olduğu ve ek raporda da kök rapordaki kanaatin değişmediğinin bildirildiği; bilirkişi raporunun isabetli, yeterli ve hüküm kurmaya elverişli olduğu, dosya verilerine ve vicdani kanaate...

    Bu metoda göre satış tarihi itibariyle satılanın, ayıpsız ve ayıplı değerleri arasındaki oranın, satış bedeline yansıma miktarı belirlenmektedir. Başka bir ifade ile satılanın, tarafların kararlaştırdıkları satış bedeli gözetilmeksizin, satış tarihi itibariyle gerçek ayıpsız rayiç değeri ile, mevcut ayıplı haldeki rayiç değeri ayrı ayrı belirlenerek, bu iki değerin birbirine bölünmesi suretiyle elde edilecek oran, satış bedeline uygulanmaktadır. O halde bedel indirimi hesabının da bu ilkelere göre belirlenmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesisi de ayrıca bozmayı gerektirir....

      MUHALEFET ŞERHİ Dosya kapsamından davacının dava konusu ettiği ayıp ve eksiklerle ilgili olarak dosyaya ibraz edilen, bilirkişi raporları, projeler, tapu kayıtları ve tüm delillerden; taahhüt edilen projenin, takriben 1000 dönümlük arazi üzerinde adalar bazında birçok siteden oluşan çok büyük bir proje olduğu ve taahhüt edilen hususların projeye uygun gerçekleştirildiği anlaşılmaktadır. Davacının eksik ve ayıplı olduğunu iddia ettiği unsurlardan spor kompleksinin "......

        San. ve Tic. Ltd. Şti. ile davalı-birleşen dosya davacısı... Oto San. Tic. Ltd. Şti. arasındaki davadan dolayı ... 3. Asliye Hukuk Hakimliğince verilen 14.03.2016 gün ve 2016/12-344 sayılı hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı-birleşen dosya davacısı vekili tarafından istenilmekle dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü: - K A R A R - Asıl davada yüklenici sözleşme kapsamında yapılan işlerden eksik ödenen iş bedeli ile sözleşme dışı işler bedelinin ödenmesini istemiş, birleşen davada ise iş sahibi eksik ve ayıplı imalâtlar nedeniyle fazladan ödenen bedelin iadesi ile gecikme sebebiyle cezai şart alacağının tahsilini talep etmiştir....

          Bu maddelerin karşılıklarındaki değerlerin toplam tutarı: 143.000,00 TL olup; davacı T1 payına düşen miktar: 143.000,00 TL / 20 = 7.150,00 TL olarak belirlendiği, inşaat, mekanik ve elektrik iş kalemlerinin diğer maddeleri ise bina geneli ile ilgili maddeler olup zaten satış sözleşmesinde de satıcının olmayacaktır dediği kalem olduğu, alıcı bina genelindeki eksiklikleri ve satış sözleşmesindeki olmayacaktır denilen imalatları kabul ederek daireyi satın aldığı, davacı T1'nin payına düşen toplam miktar: 19.796,06 + 7.250,00 + 7.150,00 = 34.196,06 TL olduğu, bu rakam T1'nin satıcı (davalı) T3'den satış sözleşmesi gereği alması gereken miktar olduğu görüş ve kanaati bilirkişi heyetince rapor edildiği görülmüştür. Tüm dosya kapsamında yapılan değerlendirmede; davacı T1 ile davalı T3 arasında 03/06/2014 tarihli bir satış sözleşmesi imzalandığı, sözleşmeye göre Konya ili Selçuklu ilçesi Yazır Mahallesi 28909 ada 7 parsel nolu ana taşınmazda E17 Blok 2....

          Ayıplı imalatlar ile eksik imalatlar açısından satış bedelinden indirilecek miktarın tespitinde; doktrinde, “mutlak metod”, “nisbi metod” ve “tazminat metodu” adıyla bilinen değişik görüşler mevcutsa da, gerek Dairemiz gerekse Yargıtay tarafından öteden beri uygulanan “nispi metod” olarak adlandırılan hesaplama yöntemi benimsenmektedir. (Bkz. 13.HD. T.26.12.1997, E.1997/7580; K.1991/10870) Bu metoda göre; satış tarihi itibariyle satılanın, ayıpsız ve ayıplı değerleri arasındaki oranın, satış bedeline yansıma miktarı belirlenmektedir. Başka bir ifade ile satılanın, tarafların kararlaştırdıkları satış bedeli gözetilmeksizin, satış tarihi itibariyle gerçek ayıpsız rayiç değeri ile, mevcut ayıplı haldeki rayiç değeri ayrı ayrı belirlenerek, bu iki değerin birbirine bölünmesi suretiyle elde edilecek oran, satış bedeline uygulanmaktadır....

            Dava dosyası içerisinde mevcut dava konusu taşınmaza ait tapu senedi ve tapu kaydının incelenmesinde; dava konusu taşınmazın davacı adına tescil edildiği anlaşılmaktadır. Bu haliyle davalı yüklenici vaad ettiği şekilde hukuki ayıpsız bir taşınmaz devir etmemiş, ayıpsız teslim ve devir yükümlülüğünü yerine getirmemiştir. 6502 sayılı kanunun 8. maddesinde ayıplı mal tanımlanmış olup 11. maddesinde ayıplı mal halinde tüketicinin hakları ve ayıplı maldan sorumluluğu düzenlenmiştir. Buna göre tüketici aldığı malın ayıplı olduğu iddiasında ise ayıbın giderilmesini ve giderilmemesi halinde de sözleşmeden dönme hakkını kullanabilir. Eldeki davada da aynen bu şekilde tüketici davayı sözleşmenin tarafı olan satıcıya da yöneltmiş ve aldığı konutun tapu kaydındaki sınırlandırmalar nedeni ile ayıplı bulunduğunu ifade ederek bu ayıbın giderilmesini istemiştir. Bu ayıp niteliği gereği sınırlandırma alacaklılarını etkilediğinden zorunlu olarak dava bu kişilere de yöneltilmiştir....

            TÜKETİCİ MAHKEMESİ TARİHİ : None NUMARASI : 2016/1042 ESAS - 2020/305 KARAR DAVA KONUSU : Taşınmaz Satış Sözleşmesinden Kaynaklı Eksik ve Ayıplı İmalat Bedellerinin Tahsili KARAR : Kocaeli 2. Tüketici Mahkemesi'nin 2016/1042 Esas, 2020/305 Karar sayılı dosyasından verilen 24/09/2020 tarihli karara karşı davalı vekilince istinaf talebinde bulunulması üzerine dosyanın Dairemize gönderildiği anlaşılmakla, dosya incelendi, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı dava dilekçesinde özetle; davalıdan satın almış olduğu dairenin çelik kapısında, PVC pencere ve kapı mermer döşemelerinde, banyo seramik duvar döşemelerinde, oda kapılarında ayıplı ürün kullanıldığını, mutfak gaz detektörünün çalışmadığını belirterek ayıplı ürünlerin belirlenip ücretinin tarafına ödenmesine, yargılama giderlerinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

            B.böıüm C-3 D 13 Halkalı konutlarının satışa sunulduğunu, 1.07.2004 tarihinde davalıdan tapuda satın aldığını, 19.07.2006 tarihinde konuta yerleştiğini,ancak konutta yapısal eksiklikler ve kusurlar bulunduğunu, keşide edilen ihtarnameye rağmen giderilmediğini ileri sürerek gizli ayıplar nedeni ile davalı şirketten satın aldığı taşınmazda oluşan değer kaybı nedeni ile satış bedelinden 50.000 ,00 YTL indirim yapılmasını, ayıplı konut nedeni ile yaşadığı olumsuzluklar sonucu 10.000,00 YTL manevi tazmina tın davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir. Davalı yüklenici olduğunu, tapudaki satış işleminde satıcı konumunda olmayıp vekil olarak satışı gerçekleştirdiğini, konutların asıl sahibi olan Başbakanlık Toplu konut idaresinin vekili olarak hareket ettiğini savunarak husumet itirazında bulunarak davanın reddini dilemiştir....

              UYAP Entegrasyonu